gerçek bi hayat hikayesi vol 2

---
soccer
evet beyler...

başlıoz geceyeeeeeeee..

hoooooooooooooooopppppppppppppppppppp

--- --- --- gecenin ilk partı --- --- ---

.

devaaaaaaaaaammmmmm..

---

" ne ekersen onu biçersin "

en basit haliyle "neden sonuç ilişkisi"

ben sevmem öyle basite falan inmeyi ama..
birazda bu lafın "arka odalarına" bakmak gerek..

öncelikle ;
yassı olmayan bi lafla giricem söze ;
eğer bu lafa inanıyorsak , %90 inanıyoruz demektir "kutsal kitaba"

peki..
şimdi bi bakalım etrafımıza ;
kaç kişi memnun hayatından ??
ya da kaç kişi gerçekten hakettiği yerde ??
pazarda meyve sebze satan emmiyle , onunla aynı yaşta olan bill gates'in farkı ne ?
kendini bildi bile sabah 6'da kalkan adamla , kendini bildi bileli öğlene doğru 10'da kalkan adamın şu andaki "hayat rütbeleri" ne ?
nedir cumartesileri evde ders çalışan adamla , aynı gün caddelerde karı kız kovalayan adamın son hali ?
ya da amacına ulaştı mı , yıllardır "fazla mesaiye" kalan hanım teyzemiz sonunda ??

farklı olsalarda , aynı kapıya çıkıo di mi bütün sorular ??
peki cevaplar çıkıo mu aynı kapıya ??

sanmam..

bi tez üstüne düşünürken , karşılaştırılan karakterlerin bakılmaz inciğine cinciğine , bilin bunu hepsinden önce..
bill gates'in farkı değildi sadece zekası yada mantığı..
kaç tane "emmi" var aslında , daha yüksek potansiyelde zekası olan ya da mantığı..
hayat şartlarına , koşullara falan bağlama konuyu hemen be vicdansız..
bill gates örnek olsun sana üst kesimden , sen istediğini seçersin yine o kesimin rastgele yerlerinden..
biri pazarcı olmuş , diğeri milyarder..
çünkü biri kendini geliştirirken , öteki kahvede okey atmış keyfekeder..
tam bulduk sanıyoruz en başta söylediğimiz önermenin delilini ,
karşımıza başka bir örnek çıkıyor , bozuyor bütün büyüyü ahengi..

neden diyor bu örnek , neden peki haftasonları ders çalışan çocuk , büyümesine rağmen hala mutsuzda , o ders çalışırken avarelik yapan mutludur hala ?
işte başlıo zaten muamma da tam olarak burda..
ve bu muammanın başladığı yerdede , yine her zaman ki gibi o yetişiyor yardıma ;
"din.."

"o mükafatını ahirette alacak çünkü" deniliyor son nokta koyarcasına..
isyan bastırılıyor , yaşamaya devam ediyor ders çalışan ama mutsuz olan çocuk..
başka da bi çaresi yok ki zaten bu çocuğun dine inanmak dışında..
yine gülüyor , inanıyor herşeyin karşılığını alacağına..

dünyanın ennnnn büyük saçmalığıdır bazı "büyük" insanların "başarı hikayelerini" okuyup , hepsindeki ortak paydaları kendi hayatında uyguladığında "başarılı olabileceğini" sanmak..

hepsinide der ki "asla pes etmedim"
ya da der ki "önce inandım"
veyahutta "önce özdisiplinimi oturttum" falan filan der..

bizde sanarız ki "vayyy bee , ulan bütün başarılı insanlar hakkaten hep aynı basit şeyleri söylüyo , demekki hakkaten bunları bi uygulasam hayatımda , bende kesin başarılı olurum.."

canım kardeşim ;
yannan başarılı olursun..

neymiş efendim " x kişisi , dünyanın en büyük icadını 1000 küsür zorlu deneyin sonunda çıkarabilmiş miş miş.."

lan amk , ne bu yani ??
"pes etmeyen kesin başarır" lafını mı çıkardın yani sen şimdi burdan ???
dünya üzerinde kaç milyon belkide milyar tane adam yaşadı , o it heriften daha uzun süre pes etmeyen kendi emek verdiği konuda , ama yinede bi gib başaramayan..
onları bilmezsin , çünkü onların hayat hikayeleri basılmaz orda burda..
ama azcık mantıklı olsan bilirsin , her pes etmeyenin , her disiplinli olanın , her inançlı olanın kesin başarılı olamadığını..

neyse...
ne demiştik ??

" ne ekersen onu biçersin "

yoksa eğer dine inancın ;
dünyanın en saçma lafıdır..

eğer varsa dine inancın ;
umudunu bağladığın tek laftır..

bana soracak olursanız ;

ektiğimde , mala vuruyodum
biçtiğimde , mala bağlıyodum..