gerçek bi hayat hikayesi vol 2

yaa şimdi kenan sipahi'yi fenerbahçe'nin transfer edeceği söyleniyo , bu her fenerbahçeli için harika bi haber ancak işin iç yüzüne biraz bakarsak aslında çokda iyi bi haber değil.

neden ?

evet kenan , şu anda kendi yaş grubunun en iyi oyuncusu konumunda.
hatta buna ek olarak tofaş'ta bol bol süre alarak, 1. lig tecrübesi herkesten fazla o jenerasyonda.
e mvp'de oldu son avrupa şampiyonasında..
yaşına rağmen oyunu ve arkadaşlarını yönetmesi bi harika

ama ;

fenerbahçenin altyapıdan yetiştirdiği erbil eroğlu (1993)
ve hala altyapısında bulunan , ama a takımla idmanlara çıkan berk uğurlu (1996)

şimdi o zaman adama şunu sorarlar ;

"sen bu erbil'le berk'i ne yapacaksın ?"
veya "madem başkasının yetiştirdiğini alacaktın , bu çocuklara neden bu kadar emek harcadın?"

zaten a takımda bo var , teodosic gündemde , barış ermiş de var.

e sen bu kenan'ı alacaksın , sonra ya onu , ya berk'i ya da erbil'i kiralık göndereceksin.
hatta 2 tanesini.

ama önünde kocaman bi metecan birsen örneği var senin.

metecan 95 doğumlu oyuncular arasında , yerli/yabancı bütün basketbol sitelerinde avrupanın en iyi 5 oyuncusu arasında gösterilirken , şimdi neden o listelerde yok ?

sebebi ; sen bu 18 yaşındaki çocuğu 1 sezon içersinde 3 farklı takımda oynattın. (ibb - fenerbahçe u18 - fenerbahçe a)

3 farklı takım
3 farklı koç
3 farklı sistem
3 farklı lig
3 farklı ortam
3 farklı antreman programı

18 yaşındaki bir çocuk için sencede biraz fazla karmaşık ve ağır değil mi sevgili fenerbahçe ??

ha metecan tek bi örnek.
bunun maxim can mutaf boyutu var
erbil eroğlu boyutu var
şimdi korkum o ki kenan boyutu olabilir
berk boyutu olabilir.

evet.
kenan'I izlemek çok isterim fenerbahçe forması altında.
ama fenerbahçe forması altında görmekten çok , türkiye forması altında yıllarca başarıdan başarıya koşmasını ,
hatta bizi nba'de temsil etmesini daha çok istediğimden
tofaş'ta kalsın derim ben.
yuvasında , bildiği ortamda , tanıdığı koçların yanında..
hem orda baya baya sürede alıyo 95'li bi çocuğun normalde alamayacağı kadar.

eğer sana gelirse , hem ona , hem berk'e , hemde erbil'e yazık olma ihtimali var.

ne olur metecan örneği sana bi ders olsun.

genç oyuncuları bu kadar karmaşanın içine atmayın kendi klübünüzün menfaatleri için..
onlar dünyanın konuştuğu isimler olsa bile , unutulmasın ki henüz çocuklar..

saygılar..

ya o döngünün sebebi insanların kendilerini sorgulamamasından kaynaklanıyor...

bize küçüklüğümüzden beri hedefimizi yıldızlar olarak gösterdiler... ama bizim yıldızlarımı kendi kırmızı çizgileri içersine yerleştirdiler... o çizgileri, o duvarları yıkma girişimine girebilecek az sayıda insan vardır... onlarda genelde alışık değildir o çizgi dışı atmosfere yanarlar... bazıları yanmaya zorlanırlar...

yani, sıkıntılar içersinde büyümüş bi gencin özentisi ile hayali arasında fark vardır... hayallerimiz önemlidir... neden hayallerden yaklaşıyorum konuya? çünkü bu konuda yani "hayaller" konusunda çok şey yaşayan bi adamsın sen... o yüzden bunları sana anlatmakta sıkıntı görmüyorum...

dikkat edersin bu insanlara öğretildi... kendi kırmızı sınırları içersinde ki yıldızlar içersine yerleştirdiler yıldızları dediğim gibi... ulaştık diyelim o hayallere... sonra insani güdümüz girdi için içerisine... o sınırların dışına çıkılması tetiklendi... insanlar kendilerini o noktada sorgulamadılar... zaten sorgulamazlar...

bu da adaletsizliği doğurdu... torpili kendi için yapılan bi adam "ya bi dakka ama bu haksızlık" demedi... o zannetti ki "ben o kırmızı çizgiyide geçtim" ama bi bakıyor... anaa... o duvarların ardı 0.katmış... meğersem -2, -3. katta yaşamışlar...

ama işte bu kendini sorgulamama... kendini yeniledi... yeniledi... insanlar, o, 0. katta kalmaya yanlarına kar biliyorlar... mütavazilik ile insani bi işgüzarlık arasında ki bilincimizi tümüyle yer altına endeksliyorlar...

bu da toplumumuzu gittikçe kalitesizeştiriyor... kalitesizleştirmeye devam edecek...

ben şahsıma yanından bile geçemedim hayallerimin... ama o kalıba girmediğim için gurur duyuyorum kendimle...

sende gurur duy...

şu an nerede olduğumuzu umursamak... benim adıma çok geride kaldı...

ama sen devam ediyorsun...

zannetme ki ben onlara benzedim... yok be olum... ben oyunu oynamaktan vazgeçtim... yoruldum zira...

oyunun dışından izleme misyonu verdim kendime =)...

ben sizi gözlüyom...

böyle deney tüplerinde falan...

bir nevi "truman show" işte...

baş rollük yaptığımı düşünüyorum show'da... az bi bölüm kaldım ama... yinede oynadım..

sende öyle...

ha bu arada... kim gıcık oluyor la sana?

o gıcık olan adamın ben zütünü keserim.. zütünü...