-
201.
0Herkes kafasını feryadın olduğu yöne çevirdi. Kadın, yakınına kadar sokulan ama göremediği kişiyi etkisiz hale getirmek için
kollarıyla çevresine rastgele vurup duruyordu. Bazı darbeler görmediği tacizciye geliyordu çoğu yumruk ise boşa gidiyordu. O sırada
günün neredeyse her dakikası devriye gezen polisler geldi. Biraz daha erken gelselerdi sapığı yakalayabilirlerdi. Kaçan sapığın nereye
gitmiş olabileceğini sormaya başladılar kadına. Kadıncağız sinirinden ağlamaya başlamıştı. -
202.
0Çevredeki masalardan birkaç kişi de polise kaçan sapığın gitmiş olabileceği yönle ilgili bilgi vermeye başladı. Mehmet olanları uzakta
cereyan ettiği için görememişti ama polisi görünce içi hafiften ürperdi ne de olsa bugün görmek isteyeceği son insan bir polisti.
Bugün yüzlerce kez baktığı aynaya bir daha göz gezdirdi. -
203.
0Cep telefonunun kronometresini çalıştırdı koşarken. Yanında getirdiği eldivenleri eline geçirmeyi ihmal etmedi. Apartmanın dış
kapısını anahtarla açtı. Merdivenleri fazla ses çıkarmayacak şekilde ama aynı zamanda hızlı olması gerektiğinin bilincinde olarak
çıktı. ikinci kata geldiğinde bir kapının önünde durdu. içeriden televizyon sesi geliyordu. Anahtarı sessizce soktu. Çok yavaş
hareketlerle çeviriyordu. Bunun antrenmanlarını evinin kapısında kim bilir kaç kez yapmıştı? -
204.
0Kurduğu hayallerden tekrar sıyrıldı ve arada içtiği iki çayın parasını da aynı garsona verdi. Otur otur sıkılmıştı. Kol saatine beş
dakikada bir bakar olmuştu. Saatin 4 olduğunu gördü, 5 olduğunu gördü. Her geçen saniye umudunu kırıyordu. Apartmana giren çıkanlara
dikkat etmiyordu artık. içtiği tüm çayların parasını ödedi ve kalktı. Yolda yürürken yanından geçtiği arabanın cdıbına saçını taramak
için eğilince gerçeği fark etti ve apartmana doğru koşmaya başladı. -
205.
0@25 teşekkürler panpam.
-
206.
0Melis, tanıdığı günden bu yana hiçbir zaman Mehmet’e sevgili gözüyle bakmamıştı. Mehmet aklında belki 500 kez canlandırdığı Melis’le
evlenme hayalini gerçekleştiremeyeceğini için için biliyordu. Ama kendini kandırmak ona daha cazip geliyordu. ‘Belki bir gün severdi.’
onun fikrine göre. ‘Belki fakir olduğu için gönül vermiyordu.’ -
207.
0Hızlıca masadan kalktı gitti. Mehmet Selma’nın ısrarcı karaktere sahip olduğunu bildiği için bu sefer fazla üstelememesine biraz
şaşırdı. Tehlikeyi atlatınca ortadan kaldırdığı cep aynası geldi aklına birden. Onu çabuk bir el hareketiyle pantolon cebinden çıkardı
ve tekrar masanın üstündeki yerine koydu. Yüzüne dikkatlice bakarken aklına yine Melis geldi. Selma çoğu zaman aklına estiği gibi
konuşurdu ama son dediklerinde haklıydı. -
208.
0Neredeyse beş aydır kafasında kurduğu planı gerçekleştirmek için cesaretini topladığı gün selma belasına çatmıştı. Kader yüzüne hiç
gülmezdi zaten. Şimdi yanında oturan bu inatçı keçiye sözünü geçirebilmeliydi. Yalan söyleyecekti her zamanki gibi. Bu konuda
maharetli sayıyordu kendini.
Mehmet: buradan Melis’i görmeye gideceğim Selma. Sen gideceksen git sahile.
Selma: ayy, yine mi o kız? Sana yüz vermeyen o kızdan ne bekliyorsun hala anlamış değilim. Sana iyi sabırlar. -
209.
0Mehmet: iyidir Selma. Canım sıkıldı ev sahibine. Açıkçası bunalttı beni. Ben de buraya kaçtım.
Selma: iyi yapmışsın. Bozma moralini. Benimki de uyuzun teki. Ben takmıyorum onu.
Mehmet: ee, sen ne yapıyorsun? Yarın yeni siparişlerin geleceğini söyledi Zehra Hanım. Onları paylaştırırız aramızda.
Selma: işten başka şeyler düşünmez misin sen? Hadi kalk sahile gidelim. Burada otur otur canın sıkılır. -
210.
0Morali bozuldu Mehmet’in. Çalıştığı kuru temizleme dükkanında da musallat olur dururdu Selma. Galiba naifliğinden, içine kapanık
yaşantısından, uysallığından cesaret alıyordu. ‘Hadi işyerinde neyse de bari bugün, dananın kuyruğunun kopacağı, hayatıma yön
vereceğim bu önemli günde karşıma çıkmasaydı.’ diye düşündü. Ama bozuntuya vermemeliydi. Yoksa Selma ondan şüphelenebilir sonra işler
sarpasarabilirdi. Her şey normalmiş gibi davranmalı ve konuşmalıydı. -
211.
0Tüm bunlarla kafası meşgulken işyerinden arkadaşı Selma’nın ona doğru yürüdüğünü gördü ve aynayı onun görmemesi için cebine attı
usulca. Selma güneş görmeyen taraftaki sandalyeye geçti.
Selma: oo, Mehmet beyler de buradalarmış. Ne yapıyorsun tatil günü tek başına? Canın sıkkın gibi. -
212.
0Görünmezliği başladığı an bir saniye olsun vakit kaybetmek istemiyordu. Bu yüzden garsonu çağırdı, hesabı ödedi ama siparişlerine
devam edeceğini de ekledi. Genç garson anlam veremez bir tavırla parayı içeri zütürdü. Mehmet son olarak istediği çayı yavaş yavaş
yudumluyordu. ‘Belki bugün için artık çok geç.’ diye geçirdi aklından. ‘görünmezliğim uykumda gelmiştir.’ -
213.
0Artık yüzlerce kez derinlerine indiği geçmişini bir kenara bırakıp işine odaklanmalıydı. Yapacağı iş hata kaldırmayacak cinstendi.
Apartmanın girişine dikkat kesildi. Oturduğundan beri kimse girip çıkmamıştı. Yoğunluğun olmaması işine gelirdi. Bir yandan da cep
aynasına bakmaya devam ediyordu. Eskilikten kayışının derisi bir kısmı parçalanmış kol saatine baktı, saat 3:49 tu. Güneş karşısındaki
sandalyeye vurmaya başlamıştı. Bekleyişi sürüyordu. -
214.
0yeni bir hikaye. partları hızlı hızlı atacağım. okuyan okumayan herkese teşekkürler
-
215.
0okumaya devam eden var mı? bir kişi çıksın devam ediyorum.
-
216.
0Selma beş dakika sonra geri döndü. Mehmet’in önündeki hesap defterine derin derin bakarak düşüncelere daldığını gördü. Onu gönülden
seven biri olarak izlemeye koyuldu. iki sene önce çalışmaya başladığı bu dükkanda tanışmışlardı. ilk gördüğü andan itibaren vurgundu
Mehmet’e. Arada bir onu sevdiğini şakayla karışık söyleyiverirdi. içi dışı birdi onun. Ama Mehmet bir kere olsun pas vermemişti. -
217.
0Selma başını umutsuzca iki yana salladı ve giysilerin bulunduğu odaya geçti. Mehmet söylenenleri düşünüyordu. Yerden göğe kadar
haklıydı Selma. Melis, parası için evlenecekti. O çam yarması zengin adamla evlendiği gün (bundan 8 sene kadar önce) para için her
şeyi yapabileceğini göstermişti. Mehmet de böyle bir kıza evlenme teklif edecekti. Anorağının iç cebindeki yüzüğe görmediği halde
bakakaldı. -
218.
0@103 doğru tahmin ettin panpam.
-
219.
0Selma: (tane tane) o seni istemiyor ki. Paranın peşinde o sürtük. Bak Mehmet. Sen aklı başında bir insansın. Ondan sana hayır gelmez.
Bunu sana aşık biri olarak değil bir arkadaşın olarak söylüyorum. O kızı bırak.
Mehmet: Melis’e bir daha sürtük dersen seninle arkadaşlığımı bitiririm. Şimdi beni meşgul etme de şu hesapları bitirip çıkayım. -
220.
0Selma: (ses tonu epey yüksekti.) hatırlamıyor musun? O şırfıntı evlendi. Hem de 50 yaşında bir zenginle. Ne için? Tabii ki para için.
Bu gerçekleri görmemeye çalışırsan ancak kendini kandırırsın.
Mehmet: sana ne Selma? Benim hayatıma burnunu sokmaktan vazgeç artık. Biz evleneceğiz. Her şeyi sildim onun geçmişiyle ilgili.
Kahkahası dükkanda çınladı Selma’nın. Bitince yüzü asıldı.
-
puberte o foto 300 tl
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 18 11 2024
-
panter emel kimmiş lan
-
kayranin annesi ifsa hehoguehahhaha
-
aradığınız karı bu şimdi rahat uyabilirsiniz
-
1 hafyadir stresten kalbim agriyor
-
ateizm imkansiz dostum
-
melek gozlu oçun annesi
-
anani rusyada
-
üzgünüm çocuklar dünyadaki tüm dikişler
-
siyasal islam diye bir şey yok sadece islam var
-
bu sozluk putperest kemalik dolmus
-
babam akp kuran kurslarını açtı diye oy veriyor
-
hani turkuye yuzyili
-
nasıl yeneceksin soruyorum
-
italya fransa maci ev 2 5 ust ve ya ms1 oynanir
-
siyasal islamcıların çektiği çile
-
beyler eski sevgilim 60 bin lira yolladı
-
1 milyar dolarlık loto oynasanız
-
taş kebabı ile taşak kebabı
-
memati eziği ekşidemi takılıyorsun
-
o çukura girecez amg
-
zaragoza malaga ev iy 05 ust
-
ustad kadir misiroglunu taniyalim
-
instagram ile pentegram arasında
-
memeati2008 ozelden beni israil
-
allah nurunu biz gibi insanlar eliyle tamamlayacak
-
batuhan ne geziyon burda
-
ben de vs atmak istiyorum
-
memati sen özürlü bir şizofrensin
- / 3