gençliğe hitabe

GENÇLiĞE HiTABE

Ey Türk gençliği ! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. istikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dahilî ve harici bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyet'i müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. istiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri, şahsî menfaatlerini, müstevlîlerin siyasi emelleriyle tevhid edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evlâdı! işte, bu ahval ve şerâit içinde dahi vazifen, Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!

incicide olsak gençliğe hitabeyi biliriz hocam.

beyler size bişey anlatayım mı,
madem türksün göster ürksün. tüm olayımız budur.

cepte para yok, altında araban yok, hiçbişeyin yok, olsun amk. ingilizi olur, amerikalısı olur, israil, rusya, hatta fransızlar bile senin memleketinin içişlerine karışırlar, giderler hayati önemi olan kurumları satın alıp senin günlük ihtiyaçlarından nemalanırlar. bugün tansaş, kipa, migros, bim, hepsi yabancıların elinde, en ufak makarnayı bile alırken ananı gibiyorlar çocuk. aynı makarna 100 kuruş elin memleketinde uyuma. ayda 400 liraya en pahalı memlekette 1 aylık mutfak masrafı karşılanıyor. eti sütü dahil. telefon faturaların, elektrik faturaların neden kabarık biliyon mu lan? internet neden pahalı biliyon mu?

türk silahlı kuvvetleri bir terör örgütü değil, zütünün teminatıdır. ananın da babanın da zütünün teminatıdır. başına buyruk bırakılırsa bütün büyük güçler rahatlıktan sapıtır. 3-5 adam yüzünden bir ülkenin övündüğü askeri gücünün dıbına koyamazsın.

bu füze kalkanı var güncel konu diye söylüyorum. bir tek gazetede yazıyor mu lan kaç para? 64 milyar doları kim ödeyecek lan? bunu okuyan azınlığın anası babası veya direk sen ödeyeceksin. 20milyon aktif çalışan, vergisini ödeyen adamdan 5000 lira çıkacak. bu vergiyle olacak tabi, daha pahalı benzin, daha pahalı araba, daha pahalı gaz vb...

milletvekilleri, bakanlar. hepsi mi yiyici olur amk. bu adamların yurtdışındaki benzerlerini görsen ağlarsın. uzun mevzu. dokunulmazlıklar kalksın hacım. Avrupa birliğinin şartlarından biri zaten hahahaha. milletvekillerinin yarısı hapse gider.

neyse hacım, ne demiştik. madem türksün göster ürksün. burdan size meydanlara çıkıp gösteri yapın, hakkınızı savunun, 65 yaşında emekli olmamak için, füze kalkanı almaya engel olmak için vb... demiyorum, çünkü memleketimizde bu da suçtur.

özet: madem türksün göster ürksün

hocam
hababam sınıfı da olsak Atatürk'ün gençliğe hitabesini ezbere biliriz

oha lan kimse yazmamış bunun hakkında.
biraz uzun gibi geldi. bazı yerlerini unuttum cebren ve hile ile.

Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi

Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. istikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. istiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evlâdı! işte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!

 

ah be atam, ah be

@5 genç sivil sil la onu. öyle liboş nutukmu olurmuş aq ya. azcık saygı duyun biraz ya ;/

Atatürk'ün yazdığı bu eser, doğru çıktı. Lütfen anlayarak okuyun, hissedin. Anlayın ne demeye çalışıldığını. Bu ülke zor günlerini geçiriyor.

Ülkenin durumuna bakın

"Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir."

"Ey Türk istikbalinin evlâdı! işte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!"

Mustafa Kemal Atatürk
20 Ekim 1927

'''Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi

Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. istikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. istiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir."Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir."

"Ey Türk istikbalinin evlâdı! işte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!"'''



Mustafa Kemal Atatürk
20 Ekim 1927

küçükken ezberletillerdi, keşke bunu yapmak yerine uzun uzun anlatsalardı. trigonometri tablosunu ezberleterek hintlileri ingilizler gibmiş, lan biz özgürlüğümüzü elimize aldık 1923'te bizim zorumuz ne ? okuduğunu anladın mı ? şunu ezberle gel? 1402'de hangi savaş oldu ? periyodik tablonun 3A grubunu elementlerini yazınız? şair burada ne demek istedi? (ki burada soru normal ama öğretmenin kafasında cevabı vermek zorunda olmak çok garip) orhan veli okuyup ever şair ne demek istedi dedikten sonra mantıklı bir cevap vermemi nasıl beklersin? felsefe dersinde puanlama nasıl yapılabilir. doğruyu reddeden bir filozofu anlatırken bunun doğru olması için dua edersin yoksa teşekkür kaçar vesaire. küçücük çocuklara taşıyamayacakları kadar kitap taşıtırsın ki herkesin arabası yok ya da çocuğunu okula zütürecek vakti. ne olacak bel sorunları! hala tahta sıralar? neden ? neden sınıfta sandalye de oturamıyor öğrenciler öğretmenle öğrenci arasında otoritenin kurulması için böyle farklılıklar mı olmalı ? ezberlemek iyidir, hafızayı geliştitir, benim hafızaya ihtiyacım yok bunun için bilgisayarlar var, benim akıl yürütme yöntemlerine, anlamaya, çözümlemeye ihtiyacım var. ama hiç biri yok.

özet:yastayız atam! sadece siyaset olsa iyi her şey taka gidiyor atam!

atatürk ün ne kadar ileri görüşlü bir önder olduğunun kanıtı olan hitabe.

Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi

Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. istikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. istiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evlâdı! işte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!



Mustafa Kemal Atatürk

yakında kitaplardan kaldırılıp izlerinin silinmesinden korktuğum hitabe.

.
.
.

"Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere,"
                 ↓ ↓ ↓ ↓ ↓ ↓ ↓ ↓ ↓ ↓ ↓ ↓ ↓
memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler.

... vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin!

Ey Türk istikbalinin evlâdı! işte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!

bir erken uyarı sistemidir

Atam bugunleri 100 yil onceden görmüş. Suriyelilerin Türklerden daha ayrıcalıklı olduğu bir turkiyede yaşıyoruz

Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. istikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. istiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evlâdı! işte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!



Mustafa Kemal Atatürk
20 Ekim 1927

çok anlamlıdır

..memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar
gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler.
Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini,
müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler.
Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
..

Up up up