1. 1.
    0
    ulan zaten uyku düzeni diye birşey kalmadı. dinliyorsanız başlıyorum binler.
    ···
  2. 2.
    +1
    binler 2 sene öncesini anlatıyorum. yani 2012 yılının kurban bayramında torun tombalak köye gittik arefe gününden. gittiğimizde de en fazla 2 gün kalıyoruz köyde. tabii ben biraz utangaç bir tip olduğum için, köydeki yaşıtlarımla muhabbetim yoktur. bir kuzenle, gece vakti köyün kahvehanesine gidelim dedik. hani bir iki insanla muhabbet edelim hem de sigara içmiş oluruz dedim. evde içsem sigara, babannemin koku reseptörleri çok duyarlı olduğu için hemen babama sigara içtiğimi yumurtlar. kahvehane iyi bir seçimdi.
    ···
  3. 3.
    +1
    evden çıktık kahvehaneye doğru yol aldık. bizim kaldığım evde köyün ücra yerin. gece vakti karşına domuz ya da kurt çıkma olasılığı köyde yaşayan diğer insanlara göre çok yüksek. bildiğin kır. karanlık ve ayışığının kıra vurduğu ışık bir hayli ürpertici ve bir de bataklık var evimizin yanında. halamın oğluyla başladık gata tıpla ilgili konuşa konuşa gitmeye. kendisi gata da okuyor.
    ···
  4. 4.
    +1
    bilirsiniz bu hasan karacadağ, gata'da okumuş. ben buna şakasına dedim, sen de hasan karacadağ gibi inli cinli filmler çekme bakam dedim. orada cin muhabbeti açıldı. bu başladı, karadedeler olayında hiç cin gözüküyor mu? bir fırsat olmadı izlemeye demeye. ulan zifiri karanlığın içindeyiz. o filmin afişindeki pencereden dışarı bakan yaratık aklıma gelmeye başladı tırstım iyice. kırdayız bildiğiniz. bulunduğumuz eve en yakın eve varmamıza daha çok var. bildiğiniz delik bizim yaptığımız. araba var ama kullanmayı bilmiyorum.
    ···
  5. 5.
    +1
    buna dedim bu muhabbeti açacak ortamı buldun demeye. geçiştirmeye çalışıyorum, konuyu değiştirmeye çalışıyorum. köye vardık, kıraathaneye girdik. bizim yaşıtımızda ya da bizden birkaç yaş büyük akrabalarla oturduk batağa. ulan çay, sigara keyfi çok iyi geldi. canın mı istedi yak bitane. tabii zaman geçiyor. kahvede bulunanlar arabalarıyla gelmiş ya da evi köyün içinde olanlar. sıkıntı yok onlarda. evlerinin yolunu turuncu ışık yayan sokak lambaları aydınlatıyor. asıl bizim düşünmemiz lazım kendimizi. elektrik direği, zifiri karanlık, kır, gizli bataklıklar var. yılanlar, gelincikler. onlar...
    ···
  6. 6.
    +1
    saat gece yarısını geçti. arabası olanlar kahveden ayrılmadan önce herkese gittiklere yönde eve gidecek olanlar var mı diye sordular. bahsetmiştim utangaç olduğumu ve söyleyemedik. bizimle aynı yöne gidiyorlardı. benim kahvedeki birkaç saat önceki zevkli, eğlenceli halimi şimdi kara kara düşünceler almıştı. saat nereden baksan 1 30tu. kahveyi açan x abi yavaş yavaş yerdeki külleri süpürüp acele etmemizi söylüyordu. biz çünkü hala oyun oynuyorduk. ben, kuzenim ve köyden 2 kişi.
    ···
  7. 7.
    +1
    kahveyi açan x abi yeter yarın devam edersiniz dedi. kalktık çıktık dışarı. dışarısı bir serin geldi. kahvenin ortasında cayır cayır soba yanıyordu. x abi ile bizim masada oyun oynayan 2 kişi aynı yönde allahaısmarladık diyerek gittiler. bizim köy meydanında, sessizliğin içinde cımbızlak kaldık. koca koca ağaçlardan garip kuş sesleri mi dersin? camiinin yanındaki bataklığın az ilerisindeki harabede göz yanılsamaları* mı dersin ne ararsan vardı. sessizdi ortalık. sanki çevremizde artık bizi gözetleyen görünmeyen varlık var gibiydi. bir ağırlık çökmüştü ikimize de.
    ···
  8. 8.
    0
    az ilerideki mandıranın merdivenlerinin yüksekçe basamaklarına oturduk. bir an içimde beslediğim tüm korkularımdan sıyrılıp ne kadar enayi olduğumuzu düşünmeye başladım. bizim neyimizeydi ki taa ebesinin amından kalkıp insanlar kaynaşmak için köy kahvesine gelmek. üstelik hesabına oynamıştık ve girmişti. tam bir sığırız. kuzenime sigara verdim ve kuzen eve nasıl gidicez diye 5 6 defa sormama rağmen bana hiç cevap vermedi.
    ···
  9. 9.
    0
    onun bu hali beni gerçekten ürkütmeye başladı, o anki korkularımı yenmek için şarkı mırıldanıyorum onunda duyabileceği şekilde. bunun tepkisizce yere bakması beni gerçekten korkutmaya başladı. basamaktan fırlayıp ondan on metre kadar uzaklaşıp kızmaya başladım kendisine. aynı şu şekildeydi "lan y amcamın düğününde cinli hikaye anlatıp gece korkudan ağlayan sen, şimdi beni korkutmaya mı çalışıyon. önce kendine bak. y amcamın düğününde büyü filmini anlatım korkudan ağlamışsın." bu birden gülmeye başladı ve verdiğim sigarayı yakıp gülmeye başladı. şaka yaptığını söyledi.
    ···
  10. 10.
    0
    dinlemiyorsanız yormayın beni lan? yazık günah bana
    ···
  11. 11.
    +1
    sonra bu ya abi yavaş yavaş gidelim belki bizimkiler bizi meraklanıp çıkmışlardır karşılaşırız belki dedi. cep telefonu çekmiyor amk köyde. iyi dedim yavaş yavaş gidelim. giderken de komik komik konular açalım dedim. hani ses olsun diye de telefondan müzik açtım gidiyoruz evin yolunu tuttuk. elektrik direğinin aydınlattığı sokaklardan geçerken gayet iyiydik. zifiri karanlığa sonunda girdik...
    ···
  12. 12.
    +1
    ben sakin ol dedim buna. bastığın yerlere dikkat et. yılan olabilir falan diyorum ve sesli bir şekilde ebesinin dıbına ev yapan dedeme sövmeye başlıyorum. yürürken kuzenimin yanında olmadığını farkettim. telefondaki fener uygulamasını açıp geriye baktığımda kuzenim boş boş yonca tarlasının bayağı ilerisindeki bir kulübeye bakıyordu. yine şaka yaptığını düşünüp olduğum yerden bayağı sesli küfür ettim ve yankılanan sesimin içinde kuzenim ağlama seslinin karışması bir oldu. "orada kulübede birşeyler var olum orada birşeyler var. var olum orada birşeyler kulübenin ışığı yanıyor dedi ve çok korkunç bir şekilde ağlamaya başladı yere yüz üstü yatıp.
    ···
  13. 13.
    +1
    ben bunu yüzüstü yattığı yerden kaldırmamla koşar adım yonca tarlasına girip oradaki sıra ağaçların dibine yattı. kendisine diyorum olum yerden kalk yılan falan vardır gece gece başımıza iş almayalım dedim. bu bir süre ağladıktan sonra gülerek o dediği bağ kulübesine doğru koşmaya başladı. çok tehlikeliydi. bataklıklar vardı gizli. iyice endişelenmeye başladım. ulan şimdi onu bırak evdekilere söylemeye gitsem tek başınayken kesin birşeyler gelicek başına. ulan ben toprak yolda boş karanlık yonca tarlasına bakıp x diye bağrıyorum. sigara yaktım gerginlikten. gel buraya diyorum ortam çok korkunç. dere var, bataklık var. ağaç kitleleri var. başımıza bir iş gelecek gel buraya. bu sefer şaka yapmıyordu.
    ···
  14. 14.
    +2
    birden yonca tarlasından çıkıp geliyorlar demeye başladı bu sefer ve geldiğimiz yoldan koşarak gitmeye başladı. ben de peşinden koştum artık sinirden gözlerim dolmaya başlamıştı. millet böyle hikayeler anlatınca saçma bulan ben bu derece onlara yakınlaştığımı kestiremezdim. sokak lambalarının aydınlattığı sokaklara girence kuzenimin sanki kendisini tutan birinden kurtulmaya çalışırmışçasına koşmaya başladığını gördüm. gece gece kim eski bir eve girer ki köyde. eski bir eve girmişti gece gece kuzenim sanki birinin zoruyla
    ···
  15. 15.
    0
    kuzenim eski eve girmişti. iki katlı kerbin bir eve. artık tek başıma üstesinden gelemeyeceğimi anlayıp yarım bulmam gerekti ve eski evin yanındaki evde birileri yaşıyordu. kadın yatalak yaşlı 85 90 yaşları arasındaydı. yatağı camın kenarındaydı ve penceresi, perdesi hep açıktı. belki uyumadıysa camın önüne gidip ona söyleyebilirdim. camdaydı kadın. asiye nine dedim. ya kemal amcaya söyle aşşağı insan bi gibimsonik gibimsonik şeyler oluyor. x şu eski eve girdi ağlamaya başlıyor. evin içinden kapkara taşlar falan atıyor korkuyorum oğullarına falan söyle bi insinler aşağı dedim. ona herşeyi anlatırken ağlıyordum tabii ki de. ama o asiye nine değildi ki
    ···
  16. 16.
    0
    asiye teyze bana bağırdı, beni kendimden geçiren ses tonuyla güldü ve sadece şunu dedi. inmaynukun hiy geble. yazamadım ama bunu dedi. yeter lan yeter diye bağırmaya başladım. çevremizde onca insanın yaşadığı ev varken kimse ses çıkmamıştı. evin hemen önündeki odun yığına kapaklandım ve dua okumaya başladım. sanki ben dua ederken arkamda bir şeyin bana baktığını kestirdim. kestirdim... gördüm beyler..
    ···
  17. 17.
    0
    ileride hüsmen emmilerin tezekliğinde birşey... hayvan dışkılarının arasından bana bakıp sanki yanındaki şeye rapor veriyor gibiydi. köpek silüeti gibi kafası vardı. panik atak olmuştum artık. sanki bir rüyada gibiydim ama gerçekti. rüya değildi. çıkmaza girmiştik. hala ağlayan kuzenimi orada bırakıp imamın evine gittim. çocuğunun uyuduğu odanın cdıbını tıklatıp babasını çağırmasını söyledim. çocuğun yaptığı ilk şey. pencereden kafasını azıcık çıkarıp ayaklarıma bakması oldu. nihayet babası çıktı ve durumu izah ettim. eski evin oraya gittik. hoca yanımıza maneviyatı yüksek bir dedemizi de aldı ve eve girdiler. ben dışarıda bekliyordum. çıktılar hoca elini kuzenim alnına koymuş dua ederek. ağlıyordu kuzenim hala. hoca yarın evinize gelip konuşacaz dedi.
    ···
  18. 18.
    +2 -1
    sonra imam geldi. meğerse mandıra gibi yerlerde sigara içilmezmiş gece vakti. çünkü cinler yere dökülen sütlerin üzerine yavrularını bırakırlarmış. bizim sığırda sigara külünü bu dökülen yerdeki süt lekelerinden birine atmış. başına bunlar geldi işte. dikkat edin amk.
    ···