Yıl 2706, benim adım Venüs 2549 da patlatılan bir gezegenin ismi. Sizin zamanınızda hala yaşıyor olmalı ,103 yaşındayım yapay doğurganlığın yaşam bulmuş haliyim. Yani bi annem veya babam yok. Bu yazdıklarımı okuyan birileri umarım olur. Hesaplamalarım doğruysa bu yazı 2016 yılına düşecek.
insanoğlu yaşam süresi 300 yıl oldu ve sadece 1 milyon kişi yaşıyor dünya üzerinde. Marsta bir koloni kuruldu. Dünya ile ittifakı var. Suan andro-1 ve andro-2 yapay gezegenleri ile savas halindeyiz. Buna 3. Oort savası deniyor. Yani bu ilk değil. Mars'a göre bi hayli fakir bi gezegeniz. Tek avuntumuz oksijendi, oda artık zehirli. Mars'ın ordusu bizim ordumuzdan kat kat güçlü. Dünyadan göçtükleri söyleniyor. Ama hep bunu reddedip andromeda da heliks-1 gezegeninden geldiklerini söylerler.
Dünyadaki Toprak öldü. insansan baska hic bir canlı yaşamıyor. Bazı insanlar surekli bi arayış içinde baska bir canlı var mi diye, ama kimse bulabileceğine inanmıyor. Yani yapayalnıziz. Besinler laboratuvar koşullarinda yetiştiriliyor. Konuşma dili cok değişti. Anlamanız için eski dili kullanmaya çalışacağım. Eski dili bilen cok az kişiden birisiyim.5 dünya savaşı çıktı, 2251 de, bilinen bilinmeyen herturlu bombanın kullanıldığı söyleniyor insangilin 9 milyari bu savaşta hayatini kaybetti. Geri kalanlar icin daha kötü oldu... açlıktan hastalıktan..
Ve hersey bundan sonra başladı.

Okuyan varsa yazıym beyler

Dünyada, kendi içimizde ki savas soğuduktan 10 yıl sonra nasa uzaya yardım sinyallerin göndermeye başladı, bize artık yardim edebilecek baska bi gezegen olmalıydı. Açlıktan insanlar yamyamlasmiti. Kimse bu sinyallerin bi ise yaradığını düşünmüyor ve nasa icin daha fazla enerji harcanmasını istemiyordu.
Ta ki 37 yıl sonra onlar gelene kadar..
Samanyolu'da paralel spiralimizde ki RRX gezegeni yardim sinyalimize karşılık gelmişti. Şekil olarak bize benzeyen ancak daha inçe bir vücutları olan, bizden cok cok zeki varlıklardı. igib hızına çıkabiliyorlardı. Yer cekimini çözümler, solucan deliklerini kullanabiliyorlardi.
Yaklaşık 500 yıl beraber çalıştık. Dillerini çözmemiz 30 yılımızı almıştı. Onlar bizi anlıyor bizimle konuşabiliyor, ama biz onları, onlar anlamamızı istedikleri sürece anlayabiliyorduk. Kendilerine Fetarian diyorlar ve yardım etmelerinin tek şartı, onların üstünlüğünü kabul etmemiz. Tabiki insanoğlu ne kadar direndi bilemezsiniz. Ve sonunda boyun eğdi ve Fetarianlar bizi yönetmeye başladı. Ama bu yönetim cok uzun sürmedi.

Fetarinalar, ölümsüzler vucutlarini istediklerini gibi sekillendire biliyorlardı. Kızdıkları zaman dev gibi oluyorlar.. korkutucu tiplerdi. dünyaya istedikleri zaman gelebiliyorlardı. Ama bizi hic zütürmediler kendi gezegenlerine. Vücudumuzun buna uygun olmadığını söylüyorlardı. Bize yardim ettiler. Besinleri tekrar yetiştirmeye başlamamıştık. Anlayacağımız dilde bizi eğitmeye başlamışlardı. Fetarian dilini daha iyi konuşabiliyor, evrendeki olayları daha iyi anlayabiliyorduk. Ama bize ışık hızının, yerçekiminin, solucan deliklerinin sifresini söylemiyorlardı. Onlardan cok şey öğrendik. Suan hala hayattaysak onların öğrettikleri sayesinde. Toprağın üzerinde evler yapabildik. Zehirli oksijeni toprağa baskılandık. Şuan 3000 feetin altındaki yerler yaşam icin elverişsiz. Yardımları sayesinde yaptığımız uzay gemileri ile güneş sistemi içinde cok daha kolay ve hızlı hareket edebiliyoruz. Işık hızına yakın bi hızı kullanabiliyoruz. yasam süremizi uzattık. Fetarianlar bize bi cok şey öğretti. Ama yaklaşık 300 yıl sonra bir gün bi anda bizimle iletişimini kestiler. Sinyallerimize cevap vermiyorlardı kimse gelmiyodu. Fetarianlari 100 yıl bekledik. Kimse gelmedi.

Yaklaşık 130 yıl sonra gelen yeni bir mesaj vardı. Baska bir yerden gelen yeni bir mesaj.
"RRX'in tüm sömürgeleri bize aittir"

Devam ediyim mi Lan ala pekekentler

Yeni gelen mesajdan 3 yıl sonra. Mars'ta aniden birşeyler görülmeye başladı. Üzerinde hic birsey olmayan Mars'ta 1 günde devasa metal bir koloni oluşmuştu. Yeni mesajlar gelmeye başladı. Onların üstünlüğünü kabul etmemiz ve Emirler'inden çıkmamamız söyleniyordu. Fetarianlari yok ettiklerini öne sürüyorlardı. Dünya üzerinde kimse karşı cikmadi buna ve üstünlüklerini kabul ettik. Heliks-1 gezegeninden geldiklerini kendilerinin vegalar olduklarını söylüyorlardı. Bizimle hıc yüz yüze gelmediler hic bir görüntü alamadık. Mars'a yaklaşmamıza izin vermiyorlar, yaklaşacak olursak bizi vuracaklarını söylüyorlardı. Çoğu kimse onların insan olduğunu. Fetarianlarla is birliği yaptıklarını, hatta onları yok ettiklerine dair hikayeler anlatıyordu. Ama gerçeği hala öğrenemedik. Bizi koruyorlar andro 1 ve 2 gezegeninden gelen tehditleri kendi üzerlerine alıyor, karşılık veriyorlar. 7 yıl icinde olan 2 Oort savaşını Mars kazandi, Repiel VR-2 ve Ruanda gezegenlerini ele geçirdi. Bu gezegenler bizimde icinde bulundugumuz Samanyolu galaksisinin Orion kolunda önemli enerji kaynakları ve yasam alanları sunmakta.

Vegalar bu 3 gezegene yerleşti yaklaşık nüfusları 400 milyar. En büyük gezegen olan Repielde 360 milyar Vega yasamakta. Marsi savas üstü olarak kullanıyorlar. Bizden üstünlerdi bunu kabul etmiştik. Fetarianlardan daha zeki olduklarını düşünenimiz bile vardı. Bizimle bilgi paylaşmaz ama bizim ulaştığımız bilgilere de el koymazlardi. Bizimle sadece gerektiği sürece iletişime geçerlerdi

Yıllarca savaşları izledik. yillarca bi umut Fetarianlari bekledik. Bize gelen tehditleri onlara ilettik. Onca yıl boyunca bizden bir istekleri olmamıştı. Herkes sorguluyordu NEDEN?

Keşkede hiç olmasaydı.

Vegalardan yeni bir mesaj 2704 yılında geldi. Herkesi kani donmustu. Bize 2710 yılında Mars'tan ayrılacaklarını. Andro 2 nin yok edildiğini ancak andro 1 in savası kazandığını, Mars'ı ele geçirmeleri durumunda, kendi türlerinin yok olma riski taşıdığını, Mars'ın cok üstün silahlar içerdiğini. Bu yüzden Mars'ın yok edilmesi gerektiği. Bunun en kolay ve hızlı yolu güneşi patlatmak olduğunu, dunyanın da bu yüzden yok olacağını, En yakın zamanda dünyadaki yaşamı taşımamız gerektiğini bunun icin yardım edeceklerini yazdılar. Aradan 1 yıl geçtiğinde yeni bir mesaj geldi ve artık yalnız olduğumuzu andro 1 e sömürge çağrısı yapmamızı söylediler. Umutsuz bir vaka. Yok olacağız iste. Ne yaşamı taşıyabilecek bi teknolojiye sahibiz. Nede gidebileceğiz baska bi gezegen biliyoruz

Ben Venüs. Dunya uzay-zaman iletişim başkanı. Andro 1 e çağrıda bulundum. Ama cevap alınamadı. Muhtemelen son 4 yılımızı kaldi. Andro 1 den cevap alırsam size yazacağım

Andro 1 den 2707 yılında çağrımıza kegib kegib ve anlayamadığımız bir dilde karşılık geldi. Mesajı direk vegalara ilettik. Bize artık yardım edemeyeceklerini. Bundan sonra göndereceğimiz mesajlara cevap vermeyeceklerini ilettiler.
Çaresizdik ve andro 1 e surekli yeni ve eski dilde mesajlar gonderiyorduk. Gelen mesajlar artık netti ama hala n dediklerini anlamiyorduk. Uzay Teleskoplarımızdan baktığımızda devasa metal bir küre bize dogru yaklaşıyordu. Andro 1 e ısrarla ve ağlayarak mesaj göndermeye devam ediyordum.
Gelen cevapalar bir sure sonra hep ayni olmaya başladı. Hala cozumleyememistik. 2707 yılının son aylarında andro 1 devasa metal gezegen yörüngemize oturdu. Dunyanin yeni bir uydusu olmustu adeta. Uzaktaydı ama güneşten daha büyük gozukuyordu. Dünyanın 4 kati büyüklükte metal bir uydu.

Bir kac ay sonra vegalar Mars'tan bize yeni bir mesaj gönderdi.
" heliks-1 dünya ittifakı sonlandırılmıştır. Andro-1 ile heliks-1 savas halindedir. Heliks-1 Dünya üzerindeki tüm hakkından vazgeçmiştir dünya dusman ilan edilmiştir "

Vegalara gerekli aciklamayi yapmamıza rağmen, bizim mesajlarımıza bir daha dönüş yapmadılar.
Atmosferin dışında bulunan bize göre büyük ama andro-1 e göre bir sivrisinek boyutunda 2 adet uzay gemimiz var. Bunlar skywarrior, ve skywarrior Queen.
Fetarian mühendisliğiyle inşaa edilmis bu iki savas gemisi hic bi savaşa katılmadı. iki gemide sadece tatbikat amaçlı kullanıldı.
Vegalar gerektiğinde gemileri kullanabiliriz diye bir mesaj göndermişti bize ama hic gerek olmadı. Vegalari karşımıza almamız pgibolojimizi cok kotu etkilemişti. Ama andro-1 e de öylece guvenemezdik. iki savas gemimizde andro-1 o hedef alıp kitlendi. Andro-1 den kendilerini tanıtmalarını yoksa ne pahasına olursa olsun ateş emri vereceğimi defalarca ilettim. Muhtemelen bu mesajları Mars da dinledi.
Andro-1 2707 mayıs ayında. Yeni dilde bize bir mesaj yolladı.
" Gerekli guvenlik önlemleri alındığında dünya'ya bir grup gönderecektir. Gönderilen kişilere veya cihazlara zarar gelmesi halinde heliks-1 tarafında olduğunuz tespit edilip ateş açılacak "
Kimin tarafında olduğumuzu biz bile karıştırıyorduk artık

Yaziyorum panpa la

10 haziran 2707 de dünyaya daha önce hiç görmediğimiz bir tasarıma ve kaplamaya sahip bir gemi indi. Geminin icinde 5 kişi vardı. 4 u bildiğimiz canlı tarifine uyurken, birisi uymuyordu. Yâri robot yâri insana benzeyene.. ellerinde hic silah yoktu. Ama geldikleri gemideki tum silahlar üzerimize doğrultulmuştu. En ilginç olanı ise 4 u birbirine bi kablo ile bağlıydılar kablo birinin basından digerine gidiyordu. Bir kare oluşturmuşlardı. Yâri insan yari robot ise arkalarındaydi. Biz onları 200 kisilik silahlı bi Ordu , 4 senatör ve ben karşılamıştık.
Onlara dogru bir adim Attim. Korkmuştum. Boyları bizimkinden biraz daha uzun. Kafaları arkaya doğru 20cm daha uzun, kolları bizimkinden daha uzun ve ince. Ayakları ise bizimkilerle benzer özellikte görünüyordu. Belleri kamburdu. Parmakları incecik ve upuzunda.

Bizim iki elle kullandığımız klavyeyi tek elleriyle rahatça kullanabilirlerdi. Yüzleri insan yüzüne yabacı degildi. Tenleri daha pembemsi bi renkteydi. Siyah giyinimlilerdi. Yüzlerinde hava filitresi oldugu anlaşılan bir maske vardı.
Arkalardan birisi maskeyi çıkardı. Yüzleri neredeyse bizim yüzümüzle aynıydı. Diğerleri de maskelerini çıkardılar. Bir kac adim daha atıp durdum
Ve kendilerini tanıtmalarını Yen'i ve eski dilde söyledim. Sol öndeki konuşmaya başladı.
"Andro-1 savas üstünden teğmen Viorix"
"Star zetas yıldız kümesinin lider gezegeni alfa t2t gezegenindenim. Gezegenimiz heliks-1 ile savas halindedir. Heliks-1 savası kaybetmek üzeredir. Bu savaşta ittifak aramaktayız. heliks-1 sizi kendi ittifakı olarak bize tanıttı. Araştırmalarımız neticesinde heliks-1 sizi ittifak olarak degil sömürge olarak kullanmış. Bize yapılan saldırılar. Dünya kordinatindan gelmekte. Ama gördük kı oyle bir teknolojiye sahip değilsiniz. heliks-1 bize oyun oynamis ve size saldırmaya teşvik etmiştir"
Gercekten de oyle bir teknolojimiz yoktu. Ve devam etti
" sizi ittifakımız olmaya davet ediyorum"

ittifak olma konusunu anlaşmıştık başlasa cagremiz yoktu gerçi . Ama merak ettiğimiz onca şey vardı kı. Neden kablo ile bağlıydılar.
Zetalarin bizden zeki olduklarına kimse karşı çıkamazdı. Kablo olayı ise 4 u birbirine bağlı, yanin 4 vücut tek beyin. Diger vücutların işlevsiz birer kopya olduğunu sadece onların beynini kullanıp, beyin gücünü arttırdığını anlattı bize viorix. Bizim kendinden zeki varlıklar olma ihtimalini riske atamayacağını soyledi. En fazla kac bağlantı yapabildiğini sordugumdaysa, 7 cevabını verdi ama gezegenlerinde 40 üzeri bağlantı yapanların olduğunu, daha fazla bağlantı deneyenlerin beyin kontrollerini kaybettiklerini sonuç olarak oldukelrini söyledi.
Yasam sınırları yoktu zetalarin, doğurganlıklarida yoktu. Yapay olarak çoğalıyorlardı. Evren hakkındaki sorulanımızida cevaplamıştı viorix. Ayak üstü konuşuyorduk resmen. Diger 3 kopyasıyla bağlantısını koparan viorix ile NASA'da bir üs de masa basına geçmiştik
B:ben V:Viorix
B: Işık hızını, yer cekimini, karadelikler?
V: insanın bunlari anlaması icin gerekli beyin kapasiteleri yok. anlatsam bile anlamayacaksiniz üzgünüm. Zeka düzeyiniz, bizim icin hatalı üretim zetalar düzeyinde. Size evren hakkında yardımcı olabileceğimi sanmıyorum
B:Neden bizimle ilgileniyorsunuz ?
V:Dunyanin konumu bir üs icin cok iyi. Size gerekli tüm yardım yapılacak.

Soguk bir konuşmaydı. Diğer yâri insan yâri robotu sorduğumda. Onun bir Vega olduğunu, vegaların kendilerinden daha zeki oldugunu söyledi. Ele geçirdikleri vegalari birer roboto çevirip gemilerini kontrol etmekte kullanıyorlarmış. Andro ismi burdan geliyormuş .Bu bizim vegalilar dunyalidir teoremini çürütüyordu.
Vegalarin gunesi yok edeceklerini söylediğimde. Oyle birşeyin mümkün olmadığını yalan söylediklerini söyledi. Ama daha zekilerdi ya oyle bir teknolojiyle ulaşmışlar ve saklamislarsa??
Bunu zetalar bizden önce düşünmüş olmalılardı. Ama imkansız demeleri bir paradox doğruyordu

Andro-1 devasa gezegen bizim Yörüngemizde dönerken surekli iletişim halindeydim. Skywarrior ve skywarrior Queen gemilerinin cok basit bir tasarımını oldugunu gemileri geliştirmemiz icin bize yardım edecekerini söylediler. Kendilerine ait ve bizim en büyük gemimiz olan skywarrior queen in neredeyse 10 kati büyüklüğünde ki jela 4K isimli yüksek derecede güce sahip olan bir gemiyi bizim kontrolümüze vermeyi, karşılığında dünya yüzeyine bi kac savunma sistemi kurmayı teklif ettiler. Tekliflerini kabul etmiştik.
Jela 4K insan kontrolüne geçmesi için mühendislerimiz birlikte çalıştılar. Yaklaşık 4 ay sürdü. Diger iki gemimizden düzenleme yapıp eskisinden daha güçlü bir hale getirdiler. Jela 4K da 70 insan 1 zeta ve 1 tane yâri insan yâri robot vega çalışıyordu. Onlar bu vegalara andro-Vega diyorlardı. Bu andro-vegalar sadece geminin kontrolünden sorumlulardi. Zaten ne denilirse onu yapıyorlardı. ilk başta istemdik ama jela 4K'nin cok komplex bir yapıda olduğunu bizim kontrolünü sağlayamacagimzi söyledirler.
Jela 4K tipinde bir gemiyi yönetmek icin en az 2 tane zetanin 4 bağlantı yapması gerekliymis. Kac insan eder diye düşünmedim degil. Jela 4K ile gerekli tatbikatlar yapılırken. Andro-1 in radarında belli belirsiz bir cisim
Oldugu bilgisi geldi. Cismin çok uzakta, ama daha önce hiç görülmemiş bi parlaklığa sahip ve andro-1 den daha büyük olduğu, repiel gezegenleri yakınında oldugu söylendi. Andro-1 den gönderilen kesif gemileri 20 gun sonra raporlarını gonderdi.
" Vegalarin Yeni savunma veya savaş gemisi, belirlenemeyen kaplama, belirlenemeyen saldırı silahları, motor gücü .kalkanlar aktif, Yapım aşaması 0.hedef sabit, hedefe kilitlenilemiyor "
Kesif gemilerinden alınan son bilgi bu.
Gemilerle iletişim bi anda kesildi ve radarlardan kayboldu, zetalarinda şaşkın olmasi bizi daha fazla korkutuyordu. Dünya ilk defa bir uzay savaşında yer almıştı ve dengeler değişiyordu

Cok uzun zaman geçmeden. Mars'tan andro-1 e bir mesaj geldi Mars'ın Yeni yaptığı ETHERNAL H savas gezegeninin, andro-1 ile ayni yörüngeye oturmasi icin kordinatlandigi, geminin gücünün test edilmemesi gerektiğini güneş sistemini Yok edebilecek güce sahip olduğunu, elimizdeki hic bir silahın ETHERNAL H savunmasını delemeyeceğini, bu savaşın bir son bulmasini istedikleri yazıyordu. Dünya yörüngesinde baska bir metal daha.. veya baska birşey tanımlanamayan birşey. Vegalar adeta yanı basımıza bir mayın koyacaklardı.
Andro-1 gelen mesaja cevap vermedi.
Gelen mesajdan iki gün sonra gökyüzünde devasa bir parlama görüldü, ardından jela 4K da alarm çalmaya başladı, andro-1 Mars'a saldiyordu. Jela 4K nin radarında 100 lerce jela 4K'nin neredeyse 10 kati büyüklüğünde gemiler Mars'ın etrafını sarmışlar ve aralıksız ateş acıyorlardı. Jela 4K icinde
kordinat verilmiş saldırıya dahil edilmişti. Ama ateş etme yetkisi yoktu, skywarrior ve skywarrior Queen gemileri savunmada bırakılmıştı, andro-1 ile Mars arasındaki kalkan gorevi göre yüzlerce gemiden sadece ikisiysi. Jale 4K Mars yörüngesinde 16 gun bekledikten sonra geri çekilmiş savunmaya alınmıştı.
Andro-1 den NASA ya verilen ilk raporda Mars üzerindeki savunma ve saldırı ekipmanlarını p o yok edilmiş , geri kalanı yağmalanıp ele geçirilmiş. esir alınmamıştı. Bunu üzerine ETHERNAL H dan Yen'i bir mesaj beklemeye başladık. Yaklaşık 1 ay geçmişti. Hic bir belirti olmadan koca parlak savas gemisi veya gezegeni ne demek isterseniz, ayni koordinatta yoluns devam etmekteydi. Ve artık dünya da bu savaşın bir üyesiydi

Beyler dersteyim aksam devam edeceğim.

ETHERNAL H bizim hesaplamalarımıza göre 7 yıl içinde yörüngeye oturacaktı. Zetalara bu bilgiyi iletmemiz tabiki komik olacaktı. Daha önceden bunu hesaplamislardi muhtemelen.
Bu savaşın sebebi neydi amaci neydi bilmiyorduk ve bir taraf olmustuk. Baska bir çaremizde yoktu zaten. isteseler bizi dünya üzerinden silip dünyayı istedikleri gibi kullanabilirlerdi. Bize neden yardım ediyorlardı. Bu soruları sorduğumuzda, konuların cok uzun olduğunu savas sırasında aktarılması gereksiz olduğunu bildirdiler. Bu konu bizi kızdırdı ama elimizde birsey gelmezdi. Bizden üstün bir ırklarda ama bize iyi davranıyorlardı.

Andro-1 den NASA'ya iletilen yeni bir mesaj vardı. 3 savas gemimizinde gerekli kordinatlara gitmesi istemiyordu. ETHERHAL H 1 aydan kısa bir sürede yörüngemize oturacağını söylediler. Tabiki şaşırmamıştık, solucan deliklerini kullanabiliyorlardi 37 ışık yılı uzakliktaki bir gezegenden toplam 70 gunde gelip yörüngemize oturmak.. nasil bir teknolojiye sahipler solucan deliklerini nasil kullanıyorlar, merak ediyorduk.
Anlamaya çalıştıkça aklımıza zetalarin, insan oglu bunu anlayamaz dedikleri geliyor ve vazgeciyorduk. NASA'da hic bir arastirma gerçekleştirilmiyor, sadece önümüzdeki devasa savaşı düşünüyorduk. 3 savas gemimizde kordinatlara yerleşti.

devasa andro-1in motorları parlamaya başladi, dünya yörüngesinden ayrılıp, güneş etrafında dünyanın arkasındaki donmeye başladı. Andro-1 resmen dünyayı siper olarak kullanmaktaydı. Yani dunyanin gölgesi andro-1 üzerindeydi herzaman.

Bunun amacini sorduğumuzda, gerekli tüm hesaplamaların yapıldığını, dünyaya zarar gelmesini engelleyeceklerini soylediler. Binlerce savas gemisi ve bizim iki gemiz, skywarrior ve skywarrior Queen dünya ile ETHERNAL H kordinatlara arasında bir kalkan görevi görmekteydi. Jela 4K ise yine saldırı konumunda tutuluyordu.

ETHERNAL H teleskoplarımızdan gördüğümüz kadarıyla gerçektende ürkütücü bir hali vardı. Daha önce hiç görmediğimiz bir kaplamaya ve parlaklığa sahipti. Biz bunu normal karşılıyorduk, bizi korkutan daha cok zetalarin bu kaplamanın ne dolduğunu bilmemeliydi.

ETHERHAL H dunyanin yörüngesine oturduğunda cok şey değişti. Hic bir mesaj gelmiyordu. Bizim eskimle yeni dilde gönderdiğimiz zetalarin kendi dilleri ile gönderdikleri hic bir mesaja cevap gelmiyordu. ETHERHAL H oyle parlaktı kı ve konumu nedeniyle dünyada gece diye bi kavram kalmamıştı.. buna adapte olmakta zorluk çelmiştik. Birsey ters gidiyordu. andro-1 den gelen ilk raporda. ETHERHAL H dan hic bir mesaj gelmediğini, yörüngeye oturduğu halde motorlarının hala aktif durumda olduğunu. Buna anlam veremediklerini. Hic bir seye tepki gostermediklerini, bir araştırma gemisi gönderecekleri yaziyordu.
Gercekten birşeyler ters gidiyordu

Andro-1 den ECH-f isimli bir savas gemisi ve 5 adet kesif. Gemisi ETHERHAL H a dogru hareket etmişlerdi. Gelen ilk raporda. Herhangi bir yaşam belirtisinin olmadığını, gemi sıcaklığının ortalama 40 C derece olduğunu, ama ışık yüzünden görüntü alamadıklarını bildirdiler. ilk rapor bizi bir hayli derin düşüncelere zütürmüştü. ECH-f gemisinin daha fazla yaklasmasi icin konut verildi. Gerekirse bağlantı yapılıp ETHERHAL H ye giriş yapılacaktı. ikinci rapor dahada ilginçti.
" ETHERHAL H ye sıfır noktasına kadar yaklaşıldı, bağlantı kurulması denendi, negatif. Geminin motorları 0 çalışmakta, yakıt durumunda azalma var. Yaşam belirtisi yok. goruntu yok. Minimal olarak ışık azalmakta, kalkan tespit edilemedi, kaplama bilinmiyor, örnek alındı. ornek Kaşif-4 gemisi ile andro-1 e transfer ediliyor. kesif devam ediyor, "
Bu rapor bir cok soruyu beraberinde getirdi. Ama en önemlisi vegalara ne olduğunu öğrenmekti.

Andro-1 den 400 e yakın kesif gemisi yollanıp araştırma genişletilmişti . Bağlantı kurulmuş, kaplamayi delmek icin gerekli arastirma yapılıyordu. Repiel gezegenine bir mesaj gönderilmiş, ETHERHAL H a andro-1 tarafından herhangi bir saldırı gerceklestirilmedigi bildirilmişti. Mesaj repiele ne zaman ulaşır, pekte umurlarında degildi.
Bize bir anlaşma sundular. Cok büyük bir tartisma çıkardı dünya uzerinde...

ETHERHAL H ye giriş yaptılar sonunda. içerideki tum personelin, hatalimbir solucan deliği ziplamasinda hayatını kaybettiğini. Devasa savaş gezegenin motorlar bu yüzden tam güç çalısmaya devam ettiğini öğrendiler.
Merkezde devasa bir enerji kaynağı olduğunu, yanlis bir zıplama sonucu enerjisinin 0 unu kaybettiğini anladılar.
Güç azaltildiginda, ETHERHAL H nin parlaklığı azaldı. Dunya alaca karanlığa kavuşmuştu. Gündüzleri aydınlık, gece olmasi gereken saatlerde dahada aydınlık olan dünya, sonunda bir alaca karanlığı görmüştü
Repiele cok geçmeden ikinci bir mesaj gönderildi.
"ETHERHAL H star zetas yıldız kümesinin lider gezegeni alfa t2t ya ait andro-1 tarafından ele geçirilmiştir, ETHERNAL H nin tum hakları t2t ye aittir"
Cok geçmeden vegalar tarafından gelen bir mesaj bir nebze olsun rahatlatmıştı bizi.ama mesaj repiel gezegeninden degil, heliks-1 den geliyordu
"Heliks-1 gezegeni orion kolundaki stratejisinin askıya almıştır."
Zetalarin kendi aralarındaki diyalogları, bir hatalı sıçramanın nelere mal olduğu yönündeydi. Oysa ne kadar basit birsey oldugunu konuşuyorlardı biz hala bir solucan deliği görme hayalleri kurarken

Ama şu teklifleri..

Beyler kafam cok iyi yarın devam edeyim, hala okuyan olursa.