-
1.
0Ağustosun son günleriydi hava alabildiğine sıcak. Kırmızı bir Murat131'in içinde iki kafadar içiyorduk. Hava koyu sarı bir renge bürünmüştü güneş batmak üzereydi.
Araba bir orman yolunda sağa çekilmiş vaziyetteydi önü bir 20 metre ötesine kadar açık 20 metre ötesinde öbek öbek çam ağaçları vardı direksiyonda ben vardım. Yanımda can kardeşim kan kardeşim Kenan.
Kenan en eski mahallemden arkadaşımdı sanayide çalışıyordu araba da onundu zaten benim eski model arabalara olan merakımdan dolayı o gün o ormanlık alana kadar ben sürmüştüm. Ardından tekel bayisine ardından tekrar ormanlık alana ve şimdi de içiyorduk.
Kenan sıradan bir adamdı ben de alabildiğine sıradandım fakat kaçışım vardır diye düşünürdüm hep bu sıradanlıktan neticede hiç kaçamazdık ama en azından kaçmak adına kaçmış gibi davranırdık. Kenan ise bu sıradanlığa hiç direnmeden kendisini akışın içine bırakmıştı askerden de yeni gelmişti. -
2.
0O zaman senin ananı gibeyim oç
-
3.
0Onun adına bu sıradanlıktan tek kurtuluş yolu sevdiği kızla evlenmekti ama kızın da gözü onda yoktu kızın gözü yükseklerdeydi.
Uzun Chesterfield'inden uzun bir soluk çektikten sonra bana baktı:
Ee Halıl ben gızı seviyon ama gızın bende göynü yoğ şu hayatta tek şey istedin bu denlli zo mu olcekti len dedi. Gözlerini gözlerimden kaçıra kaçıra çünkü gözleri dolu doluydu görmesem de ses tonu gözlerinin doluluğunu ele veriyordu.
Mahallede cami avlusunda oynadığımız günlerden beri varsa yoksa Nebehat'tı onun için kız da dönüp bir baksa ya yok arkadaş. Seni sevmiyorsa fazla zorlamıyacaksın.
Araya bir kaç kelime daha sarhoş sernezişleri yerleştiriyordu fakat onları tam olarak anlamıyordum aklım Kenan'ın Nebahat'inde yaşadığı acıdaydı, ben bu düşünceler içersindeyken onun sesi ara ara düşüncelerimi bölüyordu.
Biliyon mu çok düşündüm askerde ulen gahpe dinli seviyon len seni daha ne istiyon diyip kaçırmayı! diyordu. Gülüyordu ama kegib kegib solumaya başlamıştı dokunsam ağlayacaktı. -
4.
0Böyle böyle biraları içmeye devam ederken, ara ara kegibleşen solukları hacet giderip arabaya döndükten sonra yerine geliyordu.
Kenan Anadolu insanın vücut bulmuş haliydi karşımdaydı kanlı canlıydı , sevdiğini söyleyemez korkar içinde büyütür büyütür böyle arada dost meslisi'nde gözlerini kaçıra kaçıra anlatırdı.
Sevdiği için herşeyi yapar ama sevdiğine gidip sevdiğini söyleyemezdi. Nasıl ergenlikten sonra çocuklar uzaktan sevilirse Anadolu insanı da öyle uzaktan severdi sanki bilse tüm büyüsü bozulacakmış gibi.Hem Kenan nasıl söyleyebilirdi. Nebahat ona bu kadar soğuk davranırken o kadar kaçarken. Memur değildi, belalı hiç değildi zengin hiç hiç değildi kızın gönlü olsa bile herşeyin çok zor olacağının farkındaydı. -
5.
0içkileri bitirmiştik havayı iyice karartmıştık , Kenan hala ağzında bir şeyler yuvarlıyordu içkisi bitince sigarasını yaktı ve derin bir sessizliğe gömüldü bütün bu olanların ardından benden bir sonuç cümlesi bekliyor gibiydi.Ne zaman sıkışsa ne zaman kafası karışsa aradığı ilk insan bendim o sessizlik bu sorumluluğu tekrar hatırlattı bana Kenan sıkma canını kardeşim, sen hele bir çalış sen hele bir işlerini düzene koy ananlara yoklatırsın kızı ne istiyomuş ne yapacakmış ama canını sıkma oğlum artık, hem bak kızın gönlü yok diyosun ama istersen kızın eşiyle dostuyla konuşalım senin adına diyelim böyle böyle bu iş içinde kala kala olmaz artık Kenan Kenan'ın hayır diyeceğini bile bile bu teklifi ona belki 40.kez yapıyordum. Olu mu len öle olum gız istemiyo neyini anlamıyon onu görmek bile yetiyi diyom sana neyini zorlıyon Halil dedi. Neyini zorladığımın o da farkındaydı kızı yarın bir gün evlendirdiklerinde hiç çaba göstermeden yitirecekti o da biliyordu ama ya kalbiyle aklının gösterdiği çaba ya hissettikleriyle gerçeklerin gösterdiği çaba ,kendini avutuşu bunlar da az biraz şeyler değildi.
Askerden saçları bembeyaz dönmüştü doktor stres demişti ama o da tüm yakın çevresi gibi biliyordu ki bunun sebebi Nebehatsizlikti. -
6.
0Tüm mahalle askerden dönüşünde hayırlı olsuna gelmiş Nebehat'in ailesi gelmemişti. Kenan'ın bir düğünde sarhoş olup sızdıktan sonra Nebehat, Nebehat diye sayıkladığı dilden dile yayılmış en sonunda da Nebehat'in anası Fatma Hanım'ın kulağına gitmişti. Fatma Hanım bu duruma çok içerlemiş Uleyn Deyyusa bak gııı benim gızımın adını utanmadan zıkkımlanırken ağzına almışdiye çevresine dert yanıp üstüne de o çapulcuya biz de verilcek gız mız yok avucunun içini yalasın deyyus diye ekliyordu.
Böyle bir ihtimal bile Fatma Hanım'ın ayarlarını bozmaya yetmiş kızını kısıtladıkça kısıtlamasına sebep olmuştu. Kenan'a hayırlı olsuna gidersem adam yerine koyarım cesaretlendiririm diye düşünmüştü.
-
kış ayında ankara da askerlik yaptım
-
eşin dostun dugunune meclisine gidemez olduk
-
ankara mamak mebs de 1000 kişiyi güldürdüm
-
piyo sol kolum artik
-
yılbaşında alplere gidicez diyen zengin kıza
-
temu dan aldığım şişme bebek
-
fakirlere dönmüyorum
-
şu anda arkadaşla yürüyorum ve femboy gördüm
-
dışarı çıktım sabahtan geldim şimdi tekrar
-
yeni başkan bwnim heuheheu yippieee
-
olm ne uğursuz adamım aq
-
hayat ne güzel ua
-
inci sözlük gibisi yok ya
-
20 yaşındaki ağabeyiniz ve de ıslak rüyalarınızı
- / 1