1. 1.
    0
    birlikte olma ihtimali aklına geldiğinde uçuyordun sanki, ayaklarının yerden kesildiğini anlayamadın. ama birlikte olamayacağınızı anladığından beri ne durumdasın? dön bak bir kendine! şimdi her zamankinden daha sert çarptın zemine. daha çok özlüyorsun artık onu. daha çok şey anlam ifade ediyor sana. ulaşamamanın acısını kattın içine, nedenleri, öfkeni, sevgini, hayallerini, özlemini birleştirdin, onla ilgisi olamayan bambaşka bir o yarattın.

    neden, neden, neden? binlerce kez sorar insan kendine, neden?

    neden beraber değiliz? çok mu ekgibsin ona, çok mu fazlasın, çok mu güzelsin çok mu çirkin, çok mu farklısın ondan, çok mu çocuksun yoksa?

    yoksa her şey bu kadar yolundayken.. o hiç olmadığı kadar seninken... neden?

    belki de sen öyle sanıyorsun ya!

    o belki de her şeyin nedenini, nasılını bilirken, sen zamanının gelmesini bekliyorsun ya!

    beklemek gövde gösterisi zamanın...

    sokaklarda, yollarda, kalabalığın içinde onu arar gözlerin, hep sadece onu beklersin. sayısız yüze bakarsın, hepsi flu, hepsi öylesine. o; yoktur içlerinde, bilirsin. ama bir umut işte yaşatan insanı. tesadüfleri beklersin. belki, belki... belki şimdi şu köşeden dönüp gelecek, belki şu arkası dönük. belki daha evden çıkamadı, belki trafikte kaldı senden tam on sekiz dakika sonra bu yoldan geçecek. ya da hiç gelmeyecek. çünkü hiç geçmedi bu caddeden, geçmeyecek, belki yolunu kaybeder geçmek zorunda kalır, hayır, o burada, yoo hayır, o; o olamaz.

    neden, neden, neden? binlerce kez sorar insan kendine, neden?

    neden hayatında varolamıyor, neden hayatında en en en küçücük bir yer bile kaplayamıyorsun?

    unut... sana hissettirdiklerini, gözlerinin içine baktığında eriyip gitmelerini, güldüğünde senin içini kaplayan sıcaklığı, seni mutlu edişini, verdiği sözleri, hayal ettirdiklerini... acıtıyorsa canını, herbirini unut!
    çünkü; o da insan sonuçta, tutamayacağı sözler verebilir, gerçekleştiremeyeceği hayaller sunabilir, duygularında yanılabilir veya senden vazgeçmiş olabilir...

    bırak, asla senle birlikte olmasın. bırak, o yolunda mutlu olsun. sen hayatında yeni bir sayfa aç, kurtul hastalıklı düşüncelerinden.

    geride bırak, belki de geride kal, bırak!

    asla seninle birlikte olmasın, asla birlikte, asla...

    artık aslaların belkiler olmuş aslında sen farketmeden... kabullenebiliyor musun, asla birlikte olamayacağınızı? belki bir gün, bütün zorluklar silinir, belki bir gün, belki bir gün hani bir şeyler olur, belki tekrar. kim bilir, belki. asıl sorun şu; o güne kadar nasıl yaşamaya devam edersin, nasıl her günü böyle geçirebilirsin? özlersin, ama özlemek nereye kadar?

    bıraktığın, aklından sildiğin günlere kadar... bazen, sabah kalktığında aklına gelen ilk şey o olmadığı için sevinirsin. işte o an'a kadar, bütün zorluğu. aklının bir köşesine, rüyalarına, bilinçaltına sinmiştir o ve yokluğu. hiçbir şeyin değişmemesi güven verir ya bazen. hala asla birlikte olamayacağınızı anladığın güne dönersin. o günden bugüne bir aşama kaydedememişsindir. sevindirir mi bu?

    başka birileriyle denemeye çalışırsın, aklına gelmediği günler olur, hiç ummadığın şeyler yaparsın, dolu dolu geçer günlerin, eskisi kadar üzmez, acıtmaz seni.

    bugünün böyleyse, belki ilerde bambaşka hayatların insanı olursun. ama sinmiştir içine bir kere. o hep orada kalacak, bırak kalsın da... duygularının değil, mantığının insanı ol biraz, o hep orada kalsın, yaşanmamışlığını hep özle biraz.
    ···
  1. 2.
    0
    aşk aynı bir kutu kola gibidir
    ilk önce düşünürsün kolayı açsam mı diye
    yani henüz ona açılmamışsındır
    sonra bir karar verirsin, gidip ona açılayım diye
    derdini açarsın
    işte bu anda pıst diye kutu kola açılmıştır
    artık zaman çabuk geçer, kutunun içindeki kolanın gazı da yavaş yavaş biter.
    önemli olan, gaz bitmeden kolayı taze taze içebilmektir, yoksa aşkın hiç bir anlamı kalmaz, karşıdaki senden sıkılmaya başlar ve terkeder.
    kola da bayatlar ve içilemez duruma gelir.
    en sonunda kafayı yersin ve kutuyu elinde parçalarsın, aynen gerçek hayatta kendinizi mahfettiğiniz gibi..
    mutlu sona ermesi imkansız aşklara başlamayın. başlarsanız o sizi eninde sonunda bırakacaktır..
    ···
  2. 3.
    0
    bir ömür geçirmeyi istiyorsan karşındakiyle, adından bahsedilebilecek soyut kavramdır. düşünemiyorsan cinselliktir/yeni tattır.
    hayal kurulmayan, geleceğin planlanmadığı bir aşk söz konusu değildir. aşk aslında bitmez, biten insanın adına aşk dediği yalandan duygulardır.

    aşk bitmese de ilişki biter, hayaller yıkılır, b planları kurulur. aşk aslında savaştı bizim için. ama her savaş bir parçamızı yıktı, zaferlerin ve sevişmemizin çığlıkları arasında fark edemesek dahi. 1 yıl içerisinde nişanlanıp evlenen insanlar varken biz hep küçüktük, okullar hiç bitmedi. 5-6 yıllar hiç son bulmadı, hiç ama hiç 3 yılın altına inmedi. yine de sonsuzluğun efendisi gibiydik sayılı günlerden oluşan hayatımıza karşı.

    aşk ondan sonra sevemeyeceğini bilmektir. aşk, romandaki aşkın ölümsüzlüğü ve güzelliği tasvir edilirken, tasvirin ekgib yanlarını görmektir. aşk, sözlükte aşk başlığını gördüğünde tüm nefretine rağmen kötüyü anmadan saatlerce uğraşıp aşkı anlatabilmektir.
    ···
  3. 4.
    0
    ahhh aşk.. ölüyorum gibi hissettirir, öldürmez. ama hissettiğiniz sizin isteğinizdir. sürekli sarılmak istersiniz, uzakta olup sarılamadığınızda içinizden bir şeyler gider.. bazen size çok yakındır yine sarılamazsınız, çünkü o şu an tarot falı bakmaktadır ev arkadaşına.. nasıl bozayım şimdi bu ortamı haa söyleyin bana ?
    ···
  4. 5.
    0
    mucizeden bu yana bir gün geçti. yüzümde bir tebessüm bana yaşattığın güzelliğin hayali ile yaşıyorum. melankolim öyle tatlı ki; hayatta ilk aşık olan, elmanın tadına ilk bakan benim sanki. insanı bu hale getiren büyünün kaynağını merak ediyorum. aşk olsa gerek.
    ···