+2
Ali : Neyse devam edeyim ben. Sabah olduğunda bir gürültü koptu. Bir araba gecekondunun içine daldı. Şans eseri bize değmeden araba durmuştu. Sonra perte çıkmış arabanın kapıları zaten açılmıştı. Ve içinden zombiler çıkmaya başladı. Zombilere Yaşlı amca tüfeği ile karşılık veriyordu fakat genede pek etki etmedi. Yaşlı amcayı ısırmaya başladılar ve biz oradan hemen koşar adımlarla uzaklaşmıştık. O kadar çok korkuyorduk ki yaşlı amcayı kurtarmayı bile düşünmemiştik. tek istediğimiz bir an önce kurtulmaktı. Oradan şehir mezkezine inmeye karar verdik. Belki bir kaç parça yiyecek bulurduk. Bir kaç parça yemek ve yeni kıyafetler bulmamız gerekiyordu. Çarşı merkezine indiğimizde her yer kan dan başka bir şey değildi. Zombilerin bizi farketmesi uzun sürmedi ve üzerimize doğru gelmeye başladılar. Zaten açtık koşacak gücümüz kalmamıştı ama hayatta kalabilmemiz için koşmak zorundaydık. Ali abi bir arabanın cdıbını patlattı. Arabanın bir anda alarmı ötmeye başladı. Öten alarm bir anda bütün zombileri üzerimize çekmeye yetmişti. Hemen arabaya bindik. Bende bu sırada gecekondu dan aldığım maşayı tutuyordum. Biz zombi üzerime gelirse ona vurmak için maşayı sımsıkı tutuyordum. Ali abi düz kontak yaparak arabayı çalıştırdı. Arabayla gitmeye başladık. Fakat koca bir zombi sürüsü üzerimize geliyordu. Ali abi arabayı diğer tarafa doğru çevirdi. Öbür tarafa kaçmaya başladık. Ama zombiler her yerdeydi. Arabadan aşağıya inip kaçmamak için kendimi zor tutuyordum. Zombiler bir anda bizim etrafımızı çevirmeye başlamışlardı. Biraz daha arabanın içinde kalsak kesinlikle ölürdük. Arabadan kendimi atarcasına kaçtım. Emre ve Sevgi de arabadan indiler. Ahmet Abi ise kaçamadı. Zombiler Ahmet Abiyi yemeye başladılar. Her yerini bir zombi ısırıyordu. Zombiler ondan bir parça et almak için birbirleri ile yarışıyorlardı. ileride kapıları açık bir araba görmüştüm. Ahmet abiden bir parça et almak için birbirini ezen zombilerin tek derdi Ahmet abi den bir et parçası alabilmekti. Bunu mağlesef fırsat bilerek biz kapıları açık anahtarı üstünde olan arabayla uzaklaştık.
Ali'nin anlattıklarını herkes hayretle ve heyecan ile dinliyorlardı. Ali anlatırken gözleri doluyordu. Üçününde çok korktukları ve çok etkilendikleri belliydi. Ali yanan arabaların ve evlerin kaza yapmış arabaların etrafından geçtiklerini anlattı. Ali sözlerine şöyle devam etti :
Ali : O kadar çok korkuyorduk ki .. Sadece canımızı kurtarmaya çalışıyorduk. Zombilerden kaçan insanları görüyorduk. Onlara yardım etmek istiyorduk fakat korkudan edemiyorduk. Zombilerin onları parçalamasına tekrar tekrar şahit oluyorduk. Tekrar tekrar .. Benzinimizin yettiği sürece gitmeyi başardık. Virüs o kadar hızlı yayılıyorduki. Sonra boluda benzinimiz bitti. Bütün benzin istasyonları kapalıydı geçtiğimiz. insan ndıbına hiç bir şey yoktu. Benzinlikleri teker teker geçiyorduk fakat benzin bulamıyorduk. Sonra ise mağlum benzinimiz bitti. Sonra yürümeye başladık bir benzin buluruz diye. Biz yürürken geçen arabalara el kol yapıyorduk fakat kimse bizi almıyordu. Bizde zaten hiç kimseyi arabamıza almamıştık. Kızamazdık onlara. Yürümeye devam ettik. Boludaki dinlenme tesisine geldik. Kimseler yoktu. Araba yada ona benzer bir vasıta bularak kaçmak istiyorduk. ileride bir köy gördük. Dinlenme tesisine çok yakındı oraya doğru gittik. Ve köy'e sığındık. Köydeki insanlar bize yardım ellerini uzatmışlardı bizi öldürebilirlerdide. O geceyi orada geçirdik. Karnımızı doyurduk. Dinlendik. Sabah çığlıklarla uyandım. Köy otoyol'a yakın olduğu için muhtemelen zombiler basmıştı biz öyle düşünüyorduk. Elimdeki demir maşa ile bir kaç tanesinin kafasına doğru vurdum. Ama size yemin ederim hala kalkıp elleri ile üzerimize geliyorlardı. Çok büyük bir kargaşa ile birlikte hızlıca dışarıya attık kendimizi. ilerideki arabayı gördük. Araba bizi misafir eden adama aitti. Adam parçalara ayrılmıştı hızlıca koşarak adamın cebindeki anahtarları almaya çalıştım. Ama adam bir anda uyandı ve bana saldırmaya başladı elimdeki demir maşa ile adamın kafasına doğru vuruyordum. Adamın kafası parçalanıyordu beyin parçacıkları etrafa yayılıyordu ama ben durmadan vurmaya devam ediyordum. Adamın arabasının anahtarlarını almıştım. O sırada sevginin çığlığı geldi iki zombi ona saldırıyorlardı. Emre ile birlikte zombileri üzerlerinden aldık ve hızlıca oradan uzaklaştık. Sonra ise araba ile birlikte buraya kadar gelmeyi başardık. Bütün hikaye bu.
Tuğçe : Gitmemize izin vermiyorlar Ali. Hiç kimsenin gitmesine izin vermiyorlar.
Ali : Neden ?
Tuğçe : Bu bir karantinaymış. Ve yardım gelecekmiş. 3 Gün oldu hala bir yardım gelmedi. Burada sıkışıp kaldık.
Ali : Ümitsiz olmanızı istemem ama hiç ümit yok. Yardım gelmeyecek. Bütün askerler kendi başlarının çağresine bakıyorlar. Adrenalin Timleri de dahil olmak üzere.
Tuğçe : Napacağımızı bilmiyorum. Beklemelimiyiz yoksa gitmelimiyiz.
Tuğçe'nin Hocası : Bu geceyi burada geçirinde yarın karar verirsiniz. Hepiniz çok yorulmuş ve yıpranmışsınız.
Tuğçe'nin hocasının söyledikleri mantıklı gelmişti üçünede. O geceyi orada geçirmeye karar verdiler. Onlara yurta bir oda tahsil edildi. Sevgi banyoda iken bağırmaya başladı tekrardan. Çığlıklar atıyordu. O sırada koşarak Emre yanına geldi. Emre sakin ol dercesine bağırdı. Sarıldı Sevgi'ye 'geçti' dedi. Saçlarını okşadı. Sevgi bir anlıkta olsa susmuş sakinleşmişti. Sonra Emre Sevgi'nin kolunu tutarak koluna bir bakayım dedi. Sevgi'nin sol kolunda büyük bir zombi ısırığı vardı. Emre Sevgi'nin yarasını sardı. Sevgi'nin gözlerinin içine bakarak 'düzelecek hepsi gececek' dedi.
Tümünü Göster