gececi tayfa hikayeye liselilerin amla imtihanı

Mertin kızlara karşı ilgisi cinsel yöndeydi , ateşse tam tersi duygusal açıdan yaklaşıyordu kızlara . iki farklı karakterdi mert ve ateş . mert büşrayla her gece fanteziler kuruyor , otuz bire buşrayı meze yapıyordu . bir keresinde okula gelip ateşe oğlum bu cd yi izle çok fena dedi , adamlar grup yapıyorlar hard fuck . huurçocuğunun her şeyden haberi vardı liseli filandı ama hard fuck filan biliyordu yapmasada izliyordu . yok dedi ben bunu izleyemem , ya evdekilere filan yakalanırsam , bir şey olmaz arifin manchestera attığı golu arıyodum dersin dedi gülerek . istemedende olsa aldı ateş . ertesi gün tatildi babasıyla annesi dışarı çıkacaklardı , ateşede gelmesini söylediler , yok dedi ateş siz gidin kocaman adam oldum artık sizin yanınızda mı gezicem . oğlumuz büyüyor dedi annesi babasına bakarak . Onlar çıktıktan sonra hemen bilgisayara cd yi taktı mert , açtı . çok hoşuna gitmişti izlediği film ,filmin ortalarına kadar gelmiş dayanamamıştı , o da başladı kuyudan su çekmeye . bu esnada dışarıda yağmurn başlamasıyla gezileri iptal olan anne baba eve dönmüş anahtarla kapıyı açmışlardı , solona girdiklerinde istenmedik bir manzarayla karşılaşmışlardı ve babanın ağzından dökülen tek kelime şu olmuştu karıcım , oğlumuz büyütüyor .

Her adımı beraber atmışlardı hayatta , ilk ateş yürümüştü ondan üç ay küçük olmasına rağmen mert ondan daha önce konuşmaya başlamıştı . ilkokula yazılma zamanı geldiğinde de aynı okulda aynı sınıfa vermişti aileleri onları birbirlerine arkadaşlık etsinler diye . ilk gün anneleri çocukları bırakıp gidince ateş ağlamış , mertte bebek misin lan diyerek onunla alay etmişti . okulda da hep mertin arkasını kollamıştı , ne zaman biri metre sataşsa onu kollar onun yerine kavgaya atılırdı . ateş ailesinden aldığı eğitim gereği her şeyi konuşarak halletme taraftarı idi. Mertin ailesi hayatı tırnaklarıyla kazırcasına kazandıkları için mertinde mücadeleci bir yapısı vardı . Ateş çok seviyordu merti onunla arkadaş olmasından ötürü mutluydu , onu kollaması ve savunması hoşuna gidiyordu . Hayatta başka bir arkadaşı olmamıştı onun gibi . ateşte mertten hiçbir şeyi esirgemez ve saklamazdı . aldığı harçlıkları bile mertle paylaşıyor neyim varsa yarısı senin biz kardeşiz diyordu .

var amcık var

Buralarda bir yerlerde olmalı dedi mert elindeki kağıdı inceleyerek , adresi mahalledeki abilerinden almıştı , biz size bir ağabeylik yapalım deyince ben kendi işimi görürüm diyerek çıkışmış , veriyor musun vermiyor musun diye sormuştu ? tamam tamam ufaklık atarlanma demiş al bakalım diyerek bir kağıt uzatmıştı . nerede bu yer ya deliricem hadisene oğlum . ateş böyle başımın etini yiyeceksen sen gelme . ben kendim bulurum yolu . tamam bir bilene soralım bari adresi dedi ateş . olur şuradaki büfeye soralım bakalım dedi. Adresdeki numarayı kapatarak sokak ismini büfeciye gösterdi . büfeci kağıda baktı hmmm. Kemeraltı mevki zürafa sokak . Siz ne yapacaksınız bakalım bu adreste diye sordu . mertte teyzemler oturuyor onlara oturmaya gideceğiz dedi , o kadar çabuk bir cevap vermişti ki kendi bile şaşırdı. Bu pratik zekasını derslerde hocalara laf sokmak yerine onların gözüne girmek için kullansaydı şimdiye sınıf birincisiydi. Şuradan sola dönün elli metre ileride ilk sağdaki sokak diyerek adresi tarif etti büfeci. Teşekkür ederiz diyerek yola koyuldu ateş ve mert .

Daha bebeklikten arkadaşlardı , kader onların yollarını aynı mahallede kesiştirmişti , izmirden babasının tayini istanbula çıkınca anneside yeni bir iş bakmak zorunda kalacaktı , zaten babası çalışmasını istemiyordu annesinin . mert daha küçük en azından okula başlayana kadar bir işte çalışma böylesi daha uygun diyordu.. mahalleye taşındıklarında mertin babası rastlamıştı onlara , selam vermiş ve sizi daha önce görmedik , burada yeni misiniz diye sormuştu sanki mahallenin muhtarıymış gibi onlarda evet izmirden geldik , artık istanbulluyuz demişti . Mert o sıralar daha iki aylıktı , Ateşse ondan 3 ay büyüktü . işte böyle başladı onların hayattaki arkadaşlıkları ….

Hadi acele et lan dedi mert ateşe . geç kalmamamız lazım babam gelmeden şu işi halledelim . Ben çok korkuyorum dedi ateş , acaba yapmasak mı ? ne biçim erkeksin lan sen , tü senin kalıbına sıçayım ta , bir şeyden de tırsma acık delikanlı ol dedi sinirlenerek mert . tamam lan tamam kızma , lafa gelince sende adamsın hesapta , ama tabelada skor filan yok . Ateş biraz sus , çok konuşuyorsun , acele edelimde ilk sayımızı yazalım dedi mert .

rezerveler uzundur geceler
kafamdaki heceler
çıkmıyor dökülmüyor sözcüklere
bayılırım koca memciklere

reserve

up up up

reserved

Sonunda yolu bulmuşlardı zürafa sokakda numaraları kontrol ederek ilerliyorlardı , mert zevkle karışık bir mutluluk duyuyordu , ateşse tedirgin bir şekilde hala gitmesek mi acaba diyordu . Ağzının ortasına patlatıcam şimdi iki tane . ne girmesek mi lan . geldik zaten işte burası dedi yarı açık kapıyı göstererek . ikisi de yarı açık kapıdan içeriyi süzmeye çalışarak neler olup bittiğini anlamaya çalışıyorlardı . Ateş içeriyi iyice süzdükten sonra mert bu karılar kart oğlum dedi. Koskaca karı mı seyapcaz ? ne yapcaz gibcez mi dedi mert ? oğlum ben buraya kadar geldim ne olursa olsun tabelaya skoru yazmadan gitmem dedi . hadi sende nazlanma söyle geliyor musun , gelmiyor musun ?

Mahalleye döndüklerinde mert koşarak adresi aldığı adamın yanına gitti . adam merti görünce oo milli takımın en genç üyeside geldi diyerek espri yaptı . yok öle bir şey dedi mert. Niye lan ne oldu korktun mu yoksa dedi. Ne korkması be adam içeri alsa dıbına bile kordum . içerimi giremedin dedi gülerek oğlum sen 18 değil misin zaten. Yok iki ay var daha dedi mert . haaa dedi , ee peki bu abin sana bi kıyak yapsın mı bakim dedi . ne gibi bi kıyak dedi mert , bak dedi arka sokakta bir abla var , Neriman abla , mahallenin gençlerini çok sever çok kişiyi adam etti , seni ona zütürelim orada hallet işini olur mu . iyi dedi mert hadi gidelim biran önce üzerindeki yükü atmak kurşunları boşaltıp hafiflemek istercesine , lan oğlum sende has abazamışın lan bu gün işi var yoğun yarın gideriz dedi. iyi tamam dedi mert sonra birden aklına geldi . ya bu abla bizim arka sokaktaysa bi gören filan olmasın girerken . yok , bir şey olmaz sen yarın gel ben seni zütüreceğim dedi .

Artık lise ikiye gidiyorlardı on yedi yaşına gelmişlerdi , okulda yapmadıkları binlik kalmamıştı . Bir keresinde mert sınıftaki kaşar büşranın eteğini kaldırmış küloduna bakmıştı . Bu büşranın hoşuna gitsede sınıfın en önünde oturan gözlüklü bin olayı hocaya anlatmış , hocada merti disipline sevk etmişti . müdür yardımcısı ailesini acil okula çağırdı . olayları anlatınca babası mertin kulağını çekerek okkalı bir tokat yapıştırmış , ulan sen kime çektin böyle terbiyesiz herif , nasıl adamsın anlamadın ki , uslanmak bilmicekmisin lan diyor bir yandan da tokatlarına devam ediyordu . mertte aklından bir gün elime düşeceksin , o zamanda ben seni tokat manyağı yapacağım diyordu . sürüm sürüm süründüreceğim diyordu .

Hay gibeyim ya , alsan ne olur sanki dedi mert , olmaz dedi bekçi yasal değil . yıkılmıştı mert oysaki ne kadar ümitli gelmişti buraya , tüm şarşörleri doldurmuş , tabancayı doğrultacak hedefi arıyordu , hedefi gördüğü an , tetiği çekecek ve aşk bombasını patlatacaktı . Napalım gidelim o zaman dedi ateş , oğlum buraya kadar geldik , bari sen gir senin yaşın tutuyor , sonra içerde neler olduğunu banada anlatırsın dedi. Yok dedi ateş içten içe seviniyordu aslında olmadığı için sen girmiyorsan bende girmem . hadi bakalım bekleme yapmayın dedi bekçi . Tamam gidiyoruz be dedi mert . yapacak bir şey yoktu . kısmet değilmiş be dedi ateş geri dönerlerken . Sus bak senin de dıbına koyacağım şimdi dedi sinirli sinirli mert . bende mertsem bir yolunu bulurum elbet…

Koşarak aşağıdaki mahallenin çocuklarından kaçan mert ateşin önünden hızla geçti ateş mert deyince durdu ne oluyor dedi aşağıdaki mahellede çocuklar küfür ettiler bende toplarını patlattım parasını isteyince de birine kafa atıp kaçtım demişti soluk soluğa . ateş çocukların yanına gitmiş cebinden para çıkarıp onlara vermiş ve onlarla bir şeyler konuştuktan sonra yollamıştı . Ne yapıyorsun lan sen dedi , ben bilmiyor muydum parayı vermeyi demiş kızarak gitmişti , ateşse şuna bak ya teşekkür edeceği yerde bir dövmediği kaldı diyerek sitem etmişti. Her nekadar kavga etselerde aralarından su sızmazdı , onlar arkadaştan öteydiler ,onlar kankardeştiler .

Tamam tamam dedi , geliyorum tamam . ürkek ürkek içeri doğru haraket ettiler . hooop , durun bakalım. yaşınız tutuyor mu sizin diyerek yollarını kesti kapıdaki bekçi . tutuyor tabi ikimizde 18 yaşındayız , istediğimizi yaparız dedi mert . öyle mi hiç de göstermiyorsunuz dedi bekçi fakir türklerin gelişmemiş fiziksel yapısıyla alay edercesine . gösterirsek şaşırırsın dedi mert , ergen bir liseli edasıyla laf koymuştu adeta. ne biçim konuşuyorsun lan sen dedi bekçi . biz içeri gireceğiz parasıyla değil mi kardeşim dedi mert , bu esnada ateş hiçbir şey söylemiyor olanları izliyordu , tansiyonun yükselmesiyle iyice gerilmiş bekçiyle münakaşaya giren mertin t-şörtünü çekiştiriyor ona boş ver gidelim hadi diyordu kendince. Çıkarın kimliklerinize bakacağım dedi bekçi . 18 yaşındayız diyoruz ya yalanmı söyleyeceğiz dedi mert . ya kimliği gösterirsin yada giremezsin dedi bekçi kendinden emin bir şekilde . çıkartlan kimliği dedi mert ateşe . Ateş kimliğini çıkartıp bekçiye uzattı , hmm dedi bekçi kimliğe baktıktan sonra tamam sen geçen ay 18 olmuşsun . tamam mı şimdi girebilir miyiz dedi mert . senin kimliğinide gördükten sonra girebilirsiniz dedi. Ya 18 yaşındayız işte görmedin mi dedi . Ya kimliği ver yada geri dön dedi bekçi . dıbınakodumun bekçisi dedi mırıldanarak mert , al , al bakalım . bekçi kimliği şöyle bir süzdükten sonra pis pis sırıtarak ateşe döndü . Sen girebilirsin ama arkadaşın daha 18 olmamış o girmeyecek dedi …

Bir keresinde Kabataş sahiline inmişlerdi , ellerinde kolalarla denizi ve etrafı süzüyorlardı ateş hiç kardeşim yok benim biliyosun dedi , sen benim kardeşimsin. Kardeşiz değil mi dedi , mert cebindeki çakıyı çıkarıp avucunun içine küçük bir çizik attı , ateşe uzattı çakıyı , ateş napıyosun lan niye kestin elini dedi . Kardeş olmak istiyor musun diye sordu mert o zaman al kes sende . ürkek bir şekilde eline aldı çakıyı ateş , eli titriyordu . ammada korkaksın lan alt rafı ufak bir kegib atıcaksın dedi ve elindeki çakıyı kaptığı gibi bir çizik attı avucuna ve kendi kanayan avucunu onunkine değdirdi , kanları bir birine kavuştu artık bizi kimse ayıramaz , biz kankardeşiz dedi .

ondan sonra merte dedimki sen biraz dinlen bi koşu sıçıyım gelirim oda kabul etti sonra ben ordan kaçtım.
taksimde bir bara gittim hemen bi bira çektim dikiyorum kafaya dıt dıttt telefona mesaj mert diyoki senin gibi arkadaşın dıbını cımbızlıyım bidaha konuşma benle diyor bende tabi sinirlendim bi koşu gidip mertin yanına geldim onun kıçını çakımla deldim sonra tekrar büyük bir şizofreni davranışla kaçıyordum nereye gittiğimi bilemeden otogarın taraflarda birisi çelme taktı ama ne çelme azım burnum yamuldu ardından etrafı keskin bir eter kokusu kapladı...

http://www.youtube.com/watch?v=bTA795hMzHo buda fon olsun amk atarlanın biraz *

http://tinychat.com/0grs7