1. 601.
    0
    uydu biraz önce geçti beyler bakalım
    ···
  2. 602.
    0
    bu entryyi büyük harflerle yazmayı dilerdim, ve muhtemelen yazarken de trt arşivlerine erişimimin olmasını dileyeceğim.

    olayı hikaye örgüsüyle anlatacak değilim, bunu yapmayı düşündüm ancak vermek istedğim şey sanatsal bir yapı, ya da paylaşımımı en etkin şekile sokmak değil, vermek istediğim şey tamamen bir bilgi ve nasıl kullanılacağı hakkında pek fikrim yok: olayın üzerinden 12 sene geçmiş durumda ve ben o zamanlar bir lise öğrencisiydim.

    durum kısaca şundan ibaret: 99 yazında, tv'den ya da belki de gazeteden öğrendiğim, belki de duyduğum üzere, 10 ağustos 1999'da büyük bir depremin olacağı haberi yazılıyor. haber japon bir yerbilimcinin araştırmasına dayandırılıyor ve adamın daha önce deprem konusunda isabetli öngörülerine referans veriliyor.

    biz bu haberi mahalleden arkadaşlarımla ilginç bir deneyim olarak tasarladık; akşam evlerimizde yemeğimizi yedikten sonra (sanki yemek yerken deprem olamayacakmış gibi) gece basket sahasına çıkıp; bir gün önceden kalan düğün sandalyelerinden birkaçını çekip yuvarlak bir düzen oluşturduk ve ortamıza da yarısına kadar su dolu bir su şişesini koyduk: böylece "sözde" depremi, olması halinde net bir şekilde görebilecektik.

    laf lafı açtı, gülündü eğlenildi, gözler acaba dolu bakışlarla arada şişeyi yokladı, ancak gece bittiğinde saçma çocukluk coşkusunun gerektirdiği yaşanmayan bir heyecanın bıraktığı tatsızlığını, fakat daha net bir biçimde belki de kıyısından dönülen bir felaketin huzurunu alarak evlerimize döndük.

    ne de olsa, içten içe böyle bi şeyin olmayacağını, olsa bile bilinemeyeceğini düşünüyorduk.

    bir hafta sonra hiçbir şey eskisi gibi olmadı.

    aradan geçen 12 sene boyunca o japon bilimadamı hakkında hiçbir şey duymadım, ne küçük bir röportaj, ne de "bilmişti"'li bir övgü yazısı, hiçbir şey. hep düşünmüşümdür, eğer bu adam, bunca seneden sonra hala yaşıyorsa, nasıl olur da insanlar ona ulaşmazlar ve aramazlar diye. çünkü o kadar eminim ki benimle birlikte yüzbinlerin o adamın bu araştırmasını duyduğuna ve yine o kadar eminim ki, sözü geçen bunca başarılı referansı ışığında, olası marmara depreminde kurtarabileceği insan sayısının hiçde azımsanmayacak biçimde çok olacağına, neredesin el capon?
    ···
  3. 603.
    0
    beyler saat farkı +2 bizim y a ingiltereye göre yani 2 saat sonra
    ···
  4. 604.
    +1
    nerde lan bu baslıgı acan muallak... amk muallaksi hani lan deprem gibtir git bi daha baslık falan acma amk...
    ···
  5. 605.
    0
    beyler tehlike geçmedi.4.30'a kadar sürüyor.
    ···
  6. 606.
    0
    olm hadi yatın zıbarın manyakmısınız amk , montla sıçtık yinede bişiy olmadı hani ?
    ···
  7. 607.
    0
    o değilde yıllar sonra bu başlıkta yazdıklarımızı okuyanlar bizle fena taşşak geçicekler beyler rezil olduk amk
    ···
  8. 608.
    +4
    bu entryyi büyük harflerle yazmayı dilerdim, ve muhtemelen yazarken de trt arşivlerine erişimimin olmasını dileyeceğim.

    olayı hikaye örgüsüyle anlatacak değilim, bunu yapmayı düşündüm ancak vermek istedğim şey sanatsal bir yapı, ya da paylaşımımı en etkin şekile sokmak değil, vermek istediğim şey tamamen bir bilgi ve nasıl kullanılacağı hakkında pek fikrim yok: olayın üzerinden 12 sene geçmiş durumda ve ben o zamanlar bir lise öğrencisiydim.

    durum kısaca şundan ibaret: 99 yazında, tv'den ya da belki de gazeteden öğrendiğim, belki de duyduğum üzere, 10 ağustos 1999'da büyük bir depremin olacağı haberi yazılıyor. haber japon bir yerbilimcinin araştırmasına dayandırılıyor ve adamın daha önce deprem konusunda isabetli öngörülerine referans veriliyor.

    biz bu haberi mahalleden arkadaşlarımla ilginç bir deneyim olarak tasarladık; akşam evlerimizde yemeğimizi yedikten sonra (sanki yemek yerken deprem olamayacakmış gibi) gece basket sahasına çıkıp; bir gün önceden kalan düğün sandalyelerinden birkaçını çekip yuvarlak bir düzen oluşturduk ve ortamıza da yarısına kadar su dolu bir su şişesini koyduk: böylece "sözde" depremi, olması halinde net bir şekilde görebilecektik.

    laf lafı açtı, gülündü eğlenildi, gözler acaba dolu bakışlarla arada şişeyi yokladı, ancak gece bittiğinde saçma çocukluk coşkusunun gerektirdiği yaşanmayan bir heyecanın bıraktığı tatsızlığını, fakat daha net bir biçimde belki de kıyısından dönülen bir felaketin huzurunu alarak evlerimize döndük.

    ne de olsa, içten içe böyle bi şeyin olmayacağını, olsa bile bilinemeyeceğini düşünüyorduk.

    bir hafta sonra hiçbir şey eskisi gibi olmadı.

    aradan geçen 12 sene boyunca o japon bilimadamı hakkında hiçbir şey duymadım, ne küçük bir röportaj, ne de "bilmişti"'li bir övgü yazısı, hiçbir şey. hep düşünmüşümdür, eğer bu adam, bunca seneden sonra hala yaşıyorsa, nasıl olur da insanlar ona ulaşmazlar ve aramazlar diye. çünkü o kadar eminim ki benimle birlikte yüzbinlerin o adamın bu araştırmasını duyduğuna ve yine o kadar eminim ki, sözü geçen bunca başarılı referansı ışığında, olası marmara depreminde kurtarabileceği insan sayısının hiçde azımsanmayacak biçimde çok olacağına, neredesin el capon?
    ···
  9. 609.
    0
    aynen 20 sayfa olmuş amk
    ···
  10. 610.
    0
    fay hattıda olsa bir alex değil tabi ki
    ···
  11. 611.
    0
    beyler kopekler havlıo ne iş
    ···
  12. 612.
    0
    beyler 2 saat daha sabredin...
    ···
  13. 613.
    0
    @1 senin sayende bi sürü insan abdest aldı lan sevaba girdin bin.
    ···
  14. 614.
    0
    beyler 3:43 muhabbeti olacaklar arasında en saçma iddiaydı zaten asıl önemli olan uydunun geçişi yani 05:00'e kadar risk yine var
    ···
  15. 615.
    0
    lan uydu geçmedimi dıbınakoyim ? canlı izledik
    ···
  16. 616.
    0
    yanlış anons dağılabilirsiniz..!!!
    ···
  17. 617.
    +2
    @1 cidden feci sevap kazandın :D abi "Tanrı bana mantıksız geliyor yea" diyen ben bile gidip bir abdest aldım dua ettim lan...
    ···
  18. 618.
    0
    hesapladım uydu iki saatte dünya etrafında bir tam tur atıyor sen ne diyon
    ···
  19. 619.
    0
    GMT +2 +3 +4 vs.vs. bunlarıda hesaba katın hala biraz süre olabilir vakte. allah'a emanet olun.
    ···
  20. 620.
    0
    eksini verdim bin
    ···