-
1.
0Derhal istanbul Tersanesi'ne koştum. Devletin birçok liman şehrinde tersanesi vardı. Ama büyüğü, Haliç üzerindeki tersaneydi. Bu tersanenin dünyada eşi yoktu. Hiç bir tersane burası kadar gemi kızaklayamaz, işçi çalıştıramazdı. Akla gelebilecek her türlü sanat erbabı mevcuttu. işçilerin çoğu Hristiyan esirlerdi. Ama bedava değil, ücretle çalıştırılırlardı. Ücretlerini biriktirenler değerlerini öderler, hür olur, memleketlerine dönerlerdi. Ustaların ve mühendislerin hepsi Türk'tü. Tersanede çalışanların sayısı 20000'den az değildi. Murad edilse, bir yıl içinde, Venedik donanmasının bir eşini inşa etmek ve donatmak mümkündü. Gerçi istanbul Tersanesi'nin şöhreti dünyayı tutmuştur. Venedik kafiri bile, hakanımızla sulh içinde olduğu demlerde bu tersaneye kadırga ısmarlardı. Ancak gözle görüp içine girmedikçe, azametinin derecesini takdir edememiştim. Böyle bir tersane, bu kadar zengin bir devletle her şey yapmak ve Tanrı'nın izniyle başarmak mümkündü. - gazavat-ı hayrettin paşa
-
2.
0upupupupupu
-
3.
0upupupuupupup
-
millet çatır çatır si
-
gelenler direkt caylak veya silik amk
-
entiriye resim ekleme
-
inci sözlügün bitik bir yer olduğu gerçeği
-
aşk sizin icin ne demek
-
bütün kpop böyle olsa
-
giyim mağazalarına gidip
-
ne içtiğimi bilene nickckckkc6
-
fotoları hangi siteye yüklüyoruz şimdi
-
beyler bitkiler reçine dökerek sıçıyormuş
-
beyler bu karıyı dövmüşler
-
aga taylanda gitsem saglam bir femboy bulup
-
beni taşak kökümden bağlayıp tavana asıp
-
sözlük bitmeş
- / 1