/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +28 -2
    Edit: http://www.incisozluk.com...-2-arada-kalmış-4-yıl/
    2.Hikaye başladı beyler.

    insan hayatı belli başlı yerlerde belli başlı şeyler ile şekillenir,
    Sorun neydi peki? O günün veya ondan önceki günlerde yaşadığı sorunlar neydi?
    Yıllardır zaten her şeyden uzakta yaşdıbını sürdürmeye çalışıyordu,
    Arada sırada ailesini arıyor,onların iyi olduklarını duyunca biraz olsun rahatlıyor,
    Paketten bir dal sigara daha çıkarıp yarım yamalak yanan çakmağı ile ilk fırtta sigaranın yarısını sömürüyordu,
    Biz buna sanırım sigara içmek diyemeyiz değil mi?
    Acaba neden bütün bu şeyleri sorgularken kafasında 70 tane tilki şikiş pozisyonuna hazırlanmaya başlıyordu?
    Hiç rahat vermiyordu beyninin içindeki gibim sonik dalgalar,
    Yorulmuştu,fazlasıyla,
    Bazı şeyleri özlemiş,
    Bir kadını sevmeyi unutmuş,
    Uykunun tadını unutalı çok olmuştu,
    Bazen küllügünün yanı başında uyuya kalıyordu,
    Bazen ekmek kemirirken burnu kanıyor ve ekmekte telef oluyordu.
    Kendi gibi.
    Sahi ne zaman telef olmuştu tüm bu duyguları?
    Zaman kalibresi şaşan bir insana bunu sormak saçma olacak sanırım,
    Delirmenin eşiğindeydi yıllardı,
    Ama hala delirmemişti,
    Oda farkındaydı her şeyin,
    Ve her şeyin bir gün gelip onu kurtaracağını biliyor,
    Geçmişe veya o güne değilde geleceğe hep umutla bakıyordu.
    Şimdi siz bunları okurken tüm bu satırlar saçma gelecek onu bile tahmin ediyordu,
    Ona fazla gelen tek şey kafasının içindeki beyniydi,
    Çünkü aslında kapasitesini biliyor,fakat kullanma konusunda koala rolünü üstleniyordu.
    işte işler tamda burada karman çorman oluyordu,
    Sanırım bunları da düşünürken o gibtiri taktan uyku düzenine yenik düşmüş ve kanının içinde dolaşan alkolün etkisi ile uyuya kalmıştı.
    Yazık.
    insanlar onu tanımıyordu bile.
    Yüzü bir zamanlar her yere tebessüm saçıyordu.

    https://www.youtube.com/watch?v=nHlDU7GokIc

    En baştada söyledigim gibi hayatınızın belli başlı kısımlarında şekillenmeler olur,bu belli başlı kısımlarda hayatınızı giben insanlarda olacaktır.

    Başlıyorum beyler..

    5 Yıl önce...

    Edit: Final Part Editeyşın

    Hikayede geçen şarkılar:

    Youth - Daughter

    https://www.youtube.com/w...-Oa8uhFL4HxS73qnByWBXPd25

    Mogwai - Take Me Somewhere Nice

    https://www.youtube.com/w...IEfPtFgV32wTQiRVO28RnrtSR

    Ceyl'an Ertem - Düşmedim Daha

    https://www.youtube.com/watch?v=-8UfLNFGMQI

    Müslüm Baba - Kaç Kadeh Kırıldı

    https://www.youtube.com/watch?v=Ur0ooi57kXs

    Tango with Lions - In a Bar

    https://www.youtube.com/w...wE-cM8Ne0pqpFcZK5ku_18R4l

    Selin Sümbültepe - Renk Vermez Sana

    https://www.youtube.com/watch?v=B4lYtRCn06E

    Cihan Mürtezaoğlu - Senin Adın Zambak

    https://www.youtube.com/watch?v=cM0B2hidn-w

    Low - Lullaby

    https://www.youtube.com/w...pAp4WAWGgp90v9qgJU6FlFtVe

    Heartless Bastards - Only For You

    https://www.youtube.com/watch?v=F8wqmh3KybI

    Wolf Larsen - If I Be Wrong

    https://www.youtube.com/w...AuOXygHXLE-Sg7_RFzKPYcZt9

    Daughter - Still

    https://www.youtube.com/watch?v=nHlDU7GokIc

    Pilli Bebek - Olsun

    https://www.youtube.com/w...bbX_B8z9S9IvtBu6uyHkUVqMi
    Tümünü Göster
    ···
  2. 2.
    +13
    Yola koyulacagı bir kaç gün nede çabuk geçmişti,bu bir kaç gün içerisinde sadece bi kaç saat görmüştü Burcu'yu,en son ailesine veda etmeden önce samimiyetsiz arkadaşlarına göründü,
    Veda etti,
    Çünkü bir helallik almanın onu ne denli kurtabileceginide en iyi o biliyordu ve yaşadıgı her anın nefesini iyi tüketmeye çalışıyordu,
    Azraili görmesede onunla bir anlaşma yapmış hissine kapılmasına engel olamıyordu,
    Bir kaç gündür rüyalar kesilmişti,
    Yerine huzuru bırakmış sonunda rahat bir nefes almayı başarmış ve yeteri kadar dinlenme fırsatıda bulmuştu Ömer.
    Eve dönüyordu,
    içinden Burcu'yada veda etmek istesede ona körü körüne baglanmanın saçmalıgı onu bi kaç kez derin derin düşünmeye itmişti,
    Eve bi kaç metre kala apartmanın kapısında bekleyen birini gördü,
    Sırtı dönük bi şekilde zil paneline bakıyordu,
    Burcu'nun ta kendisiydi o,
    iç geçirmiş bi şekilde iyiden iyiye yaklaştı ve tam arkasında durdu,
    Burcu arkasında duranın Ömer oldugunu anlamıştı,
    Bir kaç gün içerisinde birbirlerine körü körüne baglanmışlardı ve kendini Ömer'in kollarına bıraktı,
    Derin bir nefes aldı saçlarından gelen o esintiyi içine hapsedercesine,
    Burcu yüzünü Ömer'e dönerek,
    Veda etmeden mi gideceksin diye sordu.
    Ömer çoktan uzaklara bakar konuma gelmişti bile,
    Başından geçen anlamsız olaylardan sonra bi kadına tekrar güvenmenin zaman alacagını biliyordu kafasının içinde,
    Edecektim diyebildi buruk bi tebessümle edecektim..
    Kısa bir diyalogdan sonra kolundaki saate baktı Ömer,
    Otobüsün hareket etmesine sadece 1 saat kalmıştı,
    Herşeyi hazırdı geceden hazırlanmıştı herşey fakat bu bir saat ona yıllardır zulüm gibi geliyordu,
    Gidişler,
    Yollar,
    Kavramları karşısındaki insanlara göre daha degişikti,
    ilk okulda babasının dogu görevine denk gelmiş 4 yıl yurtta kalmak zorunda kalmıştı,
    Babası egitimini aksatmasını istemiyordu,
    Hayatında geçirdigi en zor 4 yıldı onun için,
    Dogudan başka bi ilçeye tayine çıktıgında 2 yıl sadece geliş gidişle ögrenim görmüştü,
    Bundan sonrada babasına yurt dışı görevi denk gelmişti,
    Babası geçmişteki tecrübelerine dayanarak onu bu sefer orta okulda yurda vermişti,
    Kendiside öyle büyümüştü,
    Hayatı o şekilde anlamıştı,
    Liseyi kazandıgında ailesi çoktan dönmüştü fakat bu seferde kendi il dışında bi lise kazanmıştı,
    Yani birazdan gidecegi yola zaten alışıktı fakat hep koymuştu ona,
    O geçmek bilmeyen 1 saat..
    Tümünü Göster
    ···
  3. 3.
    +13
    Kadere inanırmısınız?
    Sizler pek inanmasanızda ben yeteri kadar inanıyorum,
    Belli kavramların yok oldugu bu evrende,
    Sanırım işi şansa bırakmaktan ziyade olaya kader dahil oluyor,
    Birden fazla yol seçenegi ile navigasyonunuzu ayarlamanızı saglıyor ve size ufak ufak sorular eşliginde yolunuzda eşlik ediyor,
    Yalnız degildik,
    En basit kavramla bu işleyiş bizim hep en yakınımızda duruyordu,
    Yalnız olamıyorduk,
    Düşünmek için fırsat bulamıyorduk,
    Ama kaderin hepimiz için bir planı olmalıydı degilmi?
    Ömer içinde bir planı kesinlikle vardı...
    ···
  4. 4.
    +11
    https://www.youtube.com/w...AuOXygHXLE-Sg7_RFzKPYcZt9

    Sinsice okuyanlara,
    Burda olanlara,
    Kısacası hepinize teşşekür ederim,
    Bu gecelik bu kadar,
    Yarın devam etmek umudu ile,
    iyi geceler arkadaşlar.
    ···
  5. 5.
    +10
    Final partınıda attım arkadaşlar,
    Bi kaç gündür beni yalnız bırakmayan sözlükten arkadaşlarıma teşekkür etmeyi bir borç bilirim,
    Hepiniz çok sagolun,
    Hikayede geçen karakterlerin hepsi şuan hayatta arkadaşlar yani karakterler gerçek,
    Hikayede geçen olaylarda bi nevi gerçeklikten ibaret fakat oluşum kurgu,
    Hayatımdan bi parça kattım sizlere,
    Bi nevi kendimi anlattım başımdan geçen olayları kurgulayarak,
    Hepinize teşşekkür ederim tekrardan,
    Aklınızda havada kalan bi soru varsa sorabilirsiniz,
    Memnuniyetle cevaplarım hepinize iyi günler dilerim *
    ···
  6. 6.
    +10
    Ensesinde soguk bir el hissetti Ömer,
    Noldu lan öldümmü dedi aynı soruyu bu sefer kendine sorarken etrafta Burcudan eser yoktu,
    Arkasına döndü ensesine yapışan kişi Enes'ti,
    Yılların eskitemediği dost,
    ilk okulda aynı ranzada kalmışlardı,
    Kader onları lisedede aynı ranzaya yerleştirmişti,
    Ah dost,
    Gözleri doldu Ömer'in bir anlıgına,
    Enes lafa daldı o sırada gözleri dolu bir şekilde,
    Napıyon lan denyo burada ? Dedi Enes,
    Ömer kilitlenip kalmıştı,
    Birşey diyemedi,
    Agzından bir tek cümle çıktı sadece,
    Dayanamıyorum Enes,
    Birbirlerine sarıldı iki eski dost,
    Nerden çıkmıştı,
    Nasıl olmuştuda buraya kadar gelmişti,
    Korkulukların üzerinden inerken yine kader aglarını örmüştü Ömer'in üzerine,
    Yine ayakta tutuyordu Ömer'i,
    Sanırım sonu yoktu bunun,
    Kaçış yoktu,
    Ölüm biz istedigimizde degilde,
    Kader ne zaman bizi oraya zütürecekse ozaman geliyordu,
    Son sigarasınıda içmişti Ömer,
    Artık yeni bir paket alması lazımdı,
    O sırada polis otosu yanaşıyordu yanlarına doğru,
    Kafasını camdan çıkarttı komser,
    Gençler bir sorunmu var dedi,
    Bu yüz bi yerden tanıdık geliyordu,
    Gecenin karanlıgında birbirlerinin yüzlerini seçmek için sanırım köprünün ışıklarına dönmeleri gerekiyordu ki Enes ve Ömer aynı anda Çağrı abi dedi,
    Çağrı Reyis,
    Efsane komser,
    Çağrı Reyis şaşırmış bi vaziyette ekip otosundan indi ve yanlarına yöneldi,
    Enes'in Ömer'e sordugu sorunun aynısını bu sefer Çagrı Komser ikisine sormuştu,
    Napıyonuz lan burda denyolar...
    ···
    1. 1.
      +7
      denyo enes taksicinin kayınvalidesi çıkmazsa keserim kendimi
      ···
    2. 2.
      +1
      Şu partta haykirdim. Neden haykirdigimi söylersem hikaye tak olur
      ···
  7. 7.
    +10
    Hepimizin başına birşeyler gelmiştir bu hayatta,
    Kimisi hüzünle karşıladı bu olanları, kimisi sevinçleri ile,
    Peki ya kader bizden ne istiyor olabilirdi?
    Yaşarken hiç bunları düşündükmü?

    1 Ay önce...

    Koltukta oturuyor, bütün perdeleri kapatmış, günün aydınlıgını dışarıda bırakmıştı, zaten içindede aydınlıktan bir nebze bi şey kalmamıştı, kalbine tuttugu bütün ışıklar bir bir sönmüş, harap düşmüş, hayat onu epey yıpratmıştı.
    Sol tarafında masanın üzerinde duran paketten bir dal sigara daha çıkarttı Ömer,
    Agzına aldı ve aynı yanmayan çakmakla bütün duygularını yakmayı denedi,
    Çakmak yine yanmamıştı,
    Bu sefer sonbaharın esintiside yoktu,
    Bir nebze esinti,
    Ne güzel olurdu,
    Suratına çarpan ufacık rüzgarla belkide kendine gelebilirdi ama o günlerdir evin içindeydi,
    Dışarıdan gürültüler gelmeye başlayınca irkildi bi anda, bütün vücudu artık rahatsız edilmekten tiksinir hale gelmişti,
    Yinede beyninin ona oynadıgı bir oyun oldugununda farkındaydı,
    Artık toparlanması gerekti,
    Karşısında duran dosyaların arasında bitirme tezi vardı,
    Fazlası ile uzun sürmüştü ve profesörün insafına denk gelmişti,
    Kendi ayaklarının üzerinde duran bi insana yıllar hep agır gelmiştir,
    Telefonu aldı eline,
    Ailesini arada uzun süren bi sohbetten sonra bi nebze olsun rahatlamış bi şekilde bitirme tezini eline aldı ve araştırmaya başladı.

    Saat epey ilerlemiş, zaten yarım yamalak kalan dosyayı sonunda bitirmeyi başarmıştı,
    Mezun oluyordu artık,
    Normalde profesörün kimseye itimatı yoktu,
    Fakat aralarında geçen mevzudan sonra profesör onu ayakta tutan tek kişiydi o lanet şehirde,
    Çünkü insanlar onu tanımıyordu,
    Bir zamanlar etrafa gülücükler saçıyordu..
    ···
  8. 8.
    +10
    Hayatının en işlek caddesinin ilk yıllarıydı onun için, belkide öyle sanıyordu, başına geleceklerden bi haber, hayatıda akışına bırakmıştı bundan tam 5 yıl önce.
    Lise yıllarını atlatmış, başarılı bir şekilde üniversiteyi kazanmıştı,
    Mutlumuydu ? Evet hemde çok mutluydu,
    Kim mutlu olmazdı ki başarıdan gelen varlıkla?
    Yıllardır ailesinden uzakta egitim görmüştü,
    Bu onu hayata karşı bagışıklık kazanmasınıda saglamıştı ayrıca,
    ilk okul orta okul lise derken ömrü devlet yurtlarında geçmişti onun,
    Adını soracaksınız şimdi onun, adı yok.
    Ben sen veya bi başkası oldu hep o.
    Bizden biriydi,
    içimizden biriydi,
    Hepimiz kadar normaldi,
    Hepimiz kadar gülünç biriydi,
    5 Yıl önce ramazanın son günü işten akşam 10 gibi çıkmış yorgun ve bitap bi şekilde eve dönecekti,
    Gitmeden önce arabanın torpidosunu yokladı,
    Sigarası bitmişti en yakın bakkalda epey uzaktı iş yerine,
    Pek işlek bi yer degildi,
    Ayak işlerine bakıyordu bi şirkette,
    zütür getir anlayacagınız,
    Yazlarını harçlarıgını çıkartıyordu,
    Arabada zaten babasınındı,
    Kendinin olsa ?
    Nerde o şans degilmi ?
    Evle şirket arası pek bi mesafe yoktu fakat yürümekte istemiyordu,bu sebeple babasıda onu kırmıyor arabayı veriyordu. Kontagı taktı arabının hırıltısı hoşuna gidiyordu her zaman sakinleştiriyordu onu, sorunda işte tamda buydu,bu tutkusu onun kendinden geçmesine sebep oluyordu,ana yola çıktı ve sürmeye devam etti, sigarasını aldı geri dönüyordu, pencereyi aralık bırakıp sigarasını yaktı, araba resmen süzülüyordu asfaltın üzerinde, dalmış gitmişti öylece önünde yanan bakım sinyalini bile görmüyordu, birden kendine geldi viraja giriyordu araba, fakat sorun çok büyüktü,gaz pedalı sıkışmış araba son sürat viraja ilerliyordu,o keskin virajı alabilecek bi araba degildi,ani bir fren sesi duyuldu kulakları sagır edercesine...
    ···
  9. 9.
    +11 -1
    Yarın devam etmek üzere şimdilik ayrılıyorum arkadaşlar,
    Burada olup sinsi takılanlara,
    Destek verip okuyup şuku atanlara,
    Arada trol girip beni bile kandıranlara,
    Kısacası burda olan herkese teşekkür ederim,
    iyi Geceler Arkadaşlar.

    https://www.youtube.com/w...wE-cM8Ne0pqpFcZK5ku_18R4l
    ···
    1. 1.
      +2
      Yarın devam etmezsen keserim kendimi
      ···
    2. 2.
      +1
      kestirecek kendini az kaldı :D
      ···
  10. 10.
    +9
    Sürpriz Gece Partı:

    Uyandığında Enes'in evindeydi, gecedende anlaşılacağı üzere Enes'in evindede içmeye devam etmişti,
    Alkol komasına girmemeside şaşırlır derecede gerçeklikten ibaretti,
    Sendeleyerek ayaga kalktı ve sigara paketini aramaya koyuldu,
    Pakette sadece 1 dal kalmıştı,
    Bu paketi ne zaman aldıgını bile hatırlamıyordu ki,
    Neyse ki geceden sabah içerim bahanesi ile hep 1 dal sigara ayırırdı,
    Alışkanlık meselesi yani,
    Sigarasını yaktı ve saate baktı saat 9a geliyordu,
    Doktor Samed ayakta olmalıydı,
    Telefonu eline aldı ve son aramalardan Doktoru aradı,
    Kısa süren biplemeden sonra telefonu Doktor Samed'in sekreteri açtı,
    Şuan doktorun ameliyatta olduğunu almak istedigi bilgiyi kendine sorabilecegini söylemişti sekreter.
    Burcu'nun durumunu soruyordu o sırada telefonda Ömer,
    Bu esnada Enes uyanmış mal gibi bir ifade ile Ömer'in suratına bakıyordu,
    Ömer ise kaşlarını kaldırmış pür dikkat telefona odaklanmıştı,
    Sanırım bekledigi cevabı almıştı,
    Telefonu kapatmış ve ayaklanmıştı,
    Enes'in nabıyon amuna goyum demesi ile kendine geldi Ömer,
    Burcu diyebildi sadece Burcu..
    ···
    1. 1.
      +6
      Bu sürprize kendimi keserim. Helal lan gece gece
      ···
  11. 11.
    +9
    Burnuna tuhaf kokular gelmeye başlamıştı çoktan, birden gökyüzü aydınlandı agaçların arasından, elemanlardan birininde bahçeye dalması bir olmuştu,
    Eleman abi yan tarafta ki dükkanda yangın çıktı, depodaki tüplerde patlamış, pavyona sıçradı demesiyle Ömer'in ayaga fırlaması bir oldu, itfaiye olay yerine çoktan gelmişti,
    Yangın ufak ufak içerde ilerlemiş depoya gelince birden parlamıştı, söndürmek hiçte kolay olmayacaktı,
    Sorun pavyonun alkol deposu ile dükkanın deposunun yan yana olmasıydı,
    Patlama ile birlikte alevler pavyonun depoyu sarmış Ömer içeri girdiginde şiddetli bi patlama ile pavyonun içi tam bir cehennem yerine dönmüştü,
    Saat okadar geç olmamasına karşın içerde birkaç müşteri vardı fakat dışarı çıkmaları hiçte kolay olmamıştı,
    Biri ekgibti,
    Ömer nerdeydi?
    Elemanlardan bir kaçı yoklugunu farkedince itfaiye ekibi içeri daldı, dumandan bir tak görünmesede Ömer o dumanın arasından sıyrılarak ekibe dogru yürüyordu,
    Profesör herhangi bi problemde her çözüm yolunu anlatmıştı,
    Sorun o çözüm yollarını gerçekleştirmekteydi,
    Yangın çıkarsa demir boru hattın söndürme vanası tamda deponun yanında duruyordu,
    Alevlerin arasından sıyrılıp o vanaya ulaşmış,ve aktif hale getirmişti,
    Bi kaç saniye içerisinde mekanın içi filmlerde gördügümüz sahnelerdekine benzer bir şekilde içerdeki bütün yangını söndürmüştü,
    Tavandan su akmıyor resmen yagmur yagıyordu,
    Hasar bu sayede sadece depodaydı,
    Elemanlardan hiçbirinin o vanaya koşmaya zütü yememişti,
    Aldıgı nefesin kıymetini bilen bi insana emanet edilen şeyi kurtarmayı sordugunuzda benzer bi cevap alabilirdiniz sanırım.
    Mekan kurtulmuştu,
    Ekibe dogru yürüyen Ömer bir anda yere yıgıldı,
    Mekan kurtulmuştu fakat Ömer çoktan dumandan zehirlenmişti..
    ···
  12. 12.
    +9
    Artık gitmeye hazırdı, terminale varması 15 dakika sürmemişti bile,
    Saatine tekrar baktı, uzun bir yolculuk olacaktı,5 dakikası vardı otobüsün kalkmasına, paketinden bir sigara çıkarttı ve yakmak için elini cebine attı, çakmak yoktu,
    Hasgibtir dedi mırıltı ile birlikte,
    Önüne aynı sahnede bir çakmak uzandı yine,
    Ama bu sefer çakmagı uzatan Burcu degil 50lili yaşlarda bi adamdı,
    Düzgün giyim kuşamı ve cüssesi ile tamda yanında duruyordu,
    Al genç adam bunu kullanabilirsin dedi,
    Ömer teşekkür etti ve sigarayı sömürmeye başladı,
    Sahi en son 1 saat önce içmişti ve ondanda bi tak anlamamıştı,
    Bunu o otobüse binmeden önce sindire sindire içmesi lazımdı,
    Yol uzundu ve ne zaman mola verilecegine dair hiçbir fikri yoktu,
    Yanındaki adam kaşlarını kaldırmış Ömer'i izliyordu,
    Yavaş ol genç adam o cigerler sana lazım olacak,
    Hep aynı replikler degilmi?
    içinden sanane benim cigerlerimden desede adama sesini çıkarmamış sakin içmeye çalışmıştı,
    Adam ha şöyle deyip ufak bi kahkaha attı,
    Sinirlerini bozmuştu Ömer'in,
    Sigarayı yere attı ve koltuguna yerleşmek için otobüse bindi,
    Arkasındanda adam bindi,
    Koltuguna oturdu ve adam tamda tepesine dikildi,
    Sanırım cam kenarı benim ama çok istersen kalabilirsin dedi,
    Ömer biraz tereddüt etsede oturmaktan vazgeçti ve yerini adama verdi,
    Adam kalın bir ses tonu ile üniversiteyemi dedi,
    Ömer cevap verme konusunda geri vites yapsada evet diyebilmeyi başarmıştı,
    Güzel dedi adam hangi bölüm diye sordu,
    Makine mühendisligi dedi Ömer,
    Adam öyle bir kahkaha attı ki otobüste olan yolcular bile gülmeye başlamıştı,
    Tabi Ömer salak salak bakmaya devam ediyordu,
    Adam bu durumu anlayınca olayı özetler gibi cümleler kurmaya başladı ve devam etti,
    Ben makine mühendisliginde bölüm derslerine girecegim evlat dedi,
    Bundan sonra sık sık görüşecegiz merak etme dedi,
    Ömer şaşkın bi şekilde adamın suratına bakıyordu ne diyecegini bilemedi,
    Fakat kader yine aglarını örmüştü,
    Ömer o şehirde tutunacagı tek dal ile tanışmıştı,
    Yanında oturan adam Profesörün ta kendisiydi..
    ···
  13. 13.
    +9
    Kimdi o ?
    Hayatının en çıkılmaz sokagında neden birden dahil olmuştu ?
    Anlam vermek iyice zorlaşıyordu onun için bu olanlara,
    Önce başarı, sonra kaza, sonrada bu kadın,
    Bir kaç kekelemeden sonra lafa girdi karşısında duran dünyada ki tek harika,
    Tekrar merhaba ben Burcu dedi yüzünde tebessümle,
    Parkın karşısında oturuyorum,
    O gecede balkondaydım dedi,
    Sigaranın yarısını rüzgar çoktan içmişti,
    Merhaba bende Ömer dedi,
    Kız ürkek bir şekilde kaza anında bende oradaydım dedi.
    Bu kızı tanımıyordu Ömer, aslında varlıgından bile bi haberdi,
    Şaşkın bir ifade bürüdü suratını onun,
    Ve kız devam etti,
    Kaza günü taksi ile terminalden geliyordum,
    Tamda önümde kaza yaptın,
    Taksici durunca acili aradık hemen,o sırada yanındaydım dedi,
    Bütün bu olanlar,
    Delirmemek pekte elde degildi,
    Bütün bu olanlar kaderin bi cilvesimiydi?
    Burcu belkide onun hayata tutunmasını saglayan kişiydi,
    Aniden sarıldı Burcu,
    iyi ki hayattasın dedi,
    Nutku yerinden çıkıp binlerce kilometre uzaga kaçmıştı,
    Bu kesinlikle bir rüya olmalıydı,
    Uyanması gerekti,
    Hayır,bu bir rüya degildi ve onun için dünyanın tek harikası haline gelen kadın şuan ona sarılıyordu,
    Kendine ve Burcu'ya bi soru sordu,
    Öldüm mü ben?
    ···
  14. 14.
    +9
    1 Ay Önce...

    Eleman kapıda bekleyen biri oldugunu söyleyince Ömer ayaklandı,
    Pavyonun kapısına dogru ilerledi, karşısında bekleyen kişi Burcu'nun avukatıydı,
    Elinde bi çanta ve bir dosya vardı,
    Abla dedi Ömer sükunetini koruyarak,
    Merhaba Ömer, dedi Avukat.
    Ve devam etti,
    Bu çantanın içinde Burcu'nun sana bıraktıgı bi kaç eşya var,
    Bu dosyadada günlügünün seni ilgilendiren kısımlarının fotokopisi ve birde mektup mevcut,
    Elindekileri Ömer'e teslim ederken,o iyileşicek Ömer inşallah dedi Avukat,
    Ömer bu sözcükleri duyunca bir nebze olsun umutla dolmuştu,
    Ve hemen arkasına bi kaç cümle daha ekledi,
    Burcu seni çok seviyormuş Ömer,
    Bunları bıraktıgı eşyalardan anlayabilirsin,
    Mahkeme hala sürüyor,
    intihar olmadıgını biliyoruz ama elimizde yeterli bir delil yok,
    Mektup zaten postahaneden alınma bir mektup intihara yönelik hiçbir şey görünmüyor şimdilik araştırmaya devam ediyoruz dedi,
    Ömer teşekkür edip manevi Ablasına sarıldı.
    Zaten Burcu'nun davasına bakmasını Ömer istemişti Avukat olan ablasından,
    Neden olmuştu tüm bu olanlar?
    Hayat Ömer'den ne istiyordu?
    Saat iyice geç olmuştu ve eve gitmesi gerekiyordu Ömer'in,
    Profesör ile vedalaşıp motorun kontagını açtı ve eve dogru yol aldı,
    Miskin bir şekilde eve girdi,
    Çantayı bir kenara bıraktı,
    Dosyayı açtı ve en başta duran mektubu eline aldı okumaya başladı,

    Merhaba Ömer
    Sen bu mektubu aldıgında büyük ihtimal bundan sonraki hayatında hep yanında olacagım ve bu mektubu sanırım birlikte okuyacagız. (:
    Kaderin işine karışılmaz diyen sendin degilmi ?
    Bizi nasılda birbirimize bagladı,
    Beni nasıl sana bagladı bilmiyorum ama iyiki bunlar oldu,
    Seni sevdigimi anlatmanın bir tarifini bulamıyorum Ömer,
    Bunu sanırım hiç bir zaman bulamayacagımda,
    Seni sevmek bana verdigin isimlerden daha güzel sanırım Ömer,
    Seni anlatmak isterdim milyonlarca kişiye,
    Ama anlamazlardı ki seni nasıl sevdigimi,
    Olsun anlamasınlar,
    Sen sevdigimi bil yeter,
    Başkalarının bilmesinin bir önemi yok sanırım?
    Çok yakın zamanda birlikte olacagız Ömer,
    Buna çok şaşıracaksın biliyorum ama artık hayatımı senin yanında sıcacık kollarının arasında ela gözlerini izleyerek devam ettirmek istiyorum.

    Seni Çok Seviyorum Ömer.

    Burcu
    Gökyüzü'n

    Bu satırları okurken peş peşe mürekkebin üzerine Ömer'in göz yaşları dökülüyordu,
    Nasıl dayanabilirdi bu acıya,4 yıl geçmişti üzerinden ve hala komadaydı,
    4 yıl önce yanına gelecekken yazdıgı bir mektup bile daha yeni eline geçmişti,
    Artık dua etmekten başka hiçbir çaresi kalmamıştı Ömer'in,
    Mektup elinde gözyaşlarına bogulurken uyuyakalmıştı o tek kişilik koltugun üzerinde,
    Sabah uyandıgında mezun oluyordu...
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +2
      Gökyüzü farklı anlamlar taşımaya başlar...
      ···
  15. 15.
    +9
    Aradan epey bi zaman geçmeden taburcu oldu, kırıkları iyileşmiş, travmalar atlatılmış, beyin sarsıntısı sonucu oluşan nöbetler son bulmuştu.
    Ama pişmanlık?
    Hayır bunu hayatının sonuna kadar unutamayacaktı.
    Bu ona aslında bir ders olmuştu ama yinede onu fazlasıyla etkilemişti.
    Bilincinin yerinde oldugu hergün her gece uyudugu her an o rüyayı görüyor, terler içinde uyanıyordu. Evet kaza yaptıgı sahneyi belkide rüyalarında milyon defa izlemişti,
    Kafası artık kaldırmıyordu.
    Delirmek?
    En nihayetinde bizde yaklaşmadıkmı bi şekilde delirmeye farklı sebeplerle?
    Evet oda yaklaşmıştı,ve yardım almamayı tercih ediyordu,
    Hayat ona farklı kazanımlar sunmuştu ve o bunları kullanmak istiyordu. Ayaga yeniden kalktıgında kendi çabaları ile kimseden yardım almadan durdugunu göstermek istiyordu fakat rüyaları gün geçtikçe onu çıkmaza itmeye devam ediyordu.
    O işte filmlerde bahsettigimiz ışıgın kırıntılarını görüyordu her gece,
    Azrail her gece onunla alay ediyordu,
    Ama o ölmüyor,
    Aynı acıları tekrar ve tekrar yaşıyordu,
    Bir insan neden buna takılı kalırdı ki neden?
    Sebebini hiç ögrenmekte istemedi, yaptıgı vicdan buna takılı kalmasına itiyor olabilirmiydi acaba?
    Bütün bu olanlar yaşanırken gün yüzüde görmeyeli epey olmuştu,
    Sag omuzlugunu taktı gece saat 1e geliyordu babası hala uyumamıştı,
    Aslında uyku saatleri pek öyle degildi ama kazadan sonra her gece başında nöbet tutar olmuştu,
    Birden ayaklandıgını görünce şaşkın bir ifade ile yüzüne baktı nereye dercesine,
    Dışarı diyebildi agzından çıkan pişmanlık dolu sözleri gizlercesine,
    Dışarı..
    Ve ardından hava almam gerek biraz iyiyim ben merak etme dedi tebessüme ederek,
    Hiç gönlü olmasada izin verdi ogluna,
    Çokta uzaga gitmedi aslında apartmanın yanındaki tekele ugradı önce, kartını çıkardı ve bi sigara aldı birde çakmak,
    Hemen bi kaç blok yanındaki parka ilerledi,
    Son baharın verdigi o esinti ile sanki biraz olsun kendine gelebilmişti,
    Banka oturdu,
    Aylar sonra ilk defa agzına sigarayı zütürdü,
    Sigarayı yaktı ve derin bir nefes aldı,
    Sigaranın neredeyse çeyregi gitmişti o ilk nefeste,
    Dumanında anlamsız özlemler yatıyordu o bir dal sigaranın,
    Dumanı yarım yamalak çıktı cigerlerinden hapsetmişti,
    Taburcu olmadan önce doktorada sormuştu,
    Bırakması gerektigini,
    Fakat çok zorlarsa içebilecegini söylemişti doktor,
    Umrundamıydı acaba bırakmak istemesi?
    Sanmıyordum,
    Yan apartmandan bir çift göz o esnada onu izliyordu,
    Tanıdık birimiydi o bir çift göz?
    Üzerinde sanki bir yük varmış gibi kafasını o yöne çevirdi,
    Göz göze geldiler o karanlık saatte,
    O karanlık sokakta,
    Önce benimsemedi gözleri,
    Tanıdıklarmıydı?
    Hayır öyle oldugunu hiç sanmıyordu,
    Gözler kaybolmuştu bir anda,
    Hayalmiydi acaba bütün bu olanlar?
    Yoksa cidden delirmişmiydi?
    Bir çift göz onu delilige itebilirmiydi?
    Tümünü Göster
    ···
  16. 16.
    +8
    Ömer'in telefonu açması saliseler almamıştı ve Doktor Samed'in konuşmasını bekliyordu,
    Doktor Samed olanları telefonda anlatırken Ömer'in yine nutku tutulmuştu,
    Kader yine aglarını örmüştü,
    Ameliyat başarılı geçsede oluşan komplikasyon sonucu Burcu'nun beyninde Ömer'in anlamadıgı terimlerde bir kaç şey oluşmuştu,
    En son beynine müdahale etmek zorunda kalmışlardı,
    Ve eger Burcu uyanırsa,
    Hayatının bir kısmını artık hatırlamayacaktı,
    Sanırım bu kısmında Ömer'de vardı,
    Uyansa bile artık Ömer Gökyüzü'nün hayatında olmayacaktı,
    Anlam karmaşası içinde ayaga kalktı,
    Kalkması ile düşmesi bir oldu,
    Çagrı Komser tuttu onu kollarından,
    Neye sevinecekti?
    Neye üzülecekti yeniden?
    Hayat kesinlikle bir oyun oynuyor olmalıydı,
    Burcu uyanabilcekmiydi?
    Uyandıgında Ömer'i hatırlayacakmıydı?
    Ya o mektup?
    Yada herşeyden vazgeçip Ömer yaşamaya devam edebilecekmiydi?

    Sanırım bunları sormak için biraz erken ve çok fazla sarhoştu,
    Uyandıgında Enes'in evindeydi...
    ···
  17. 17.
    +8
    Pavyona dogru ilerlemek için terminalin önünden bir taksi çevirdi Ömer,
    Pavyon terminale epey uzak bi mesafedeydi,
    Taksici ile daha terminalden biner binmez sohbet etmeye başlamışlardı bile,
    Trafik o saatte epeyde yogundu,
    Dur kalklardan sonra epey vakit geçmişti,
    Resmen hayat hikayesini dinlemişti taksicinin Ömer,
    Kendi ufak tefek şeyler anlatmıştı bu sırada,
    Pavyonun önünde durdu taksi,
    Taksimetrede yazanı ödeyip indi Ömer hayırlı işler dileyerek,
    Ve pavyona ilerlemeye başladı,
    Direk bahçeye geçti,
    Profesör onu orada bekliyordu,
    Kapıdan geçtigi anda ayaga kalktı ve yanına geldi,
    iyimisin evlat diye sordu,
    Ömer iyi oldugunu söyledi ve Profesör ona ayak üstü binlerce kez teşekkür etti,
    Teşekkür ederim evlat,
    Anlattıklarına bakılırsa..
    Derken sözünü yarıda kesti,
    Bi nebzede olsa Ömer'e olayları hatırlatmamak için,
    Ömer bunun sorumlulugunu zaten bildigini söyledi,
    Bu yapması gereken tek şeydi,
    Mekan kendine gelmişti bi kaç gün içinde..

    1 Ay sonra..

    Ömer yine arka bahçede oturuyor Profesör yokken onun yoklugunu doldurmaya çalışıyordu,
    Gazeteyi almış göz gezdirirken haberin birine gözü takıldı,
    Kader bu sefer ondan yana degildi sanırım,
    Haberi okudukça kafasından aşşagı kaynar sular dökülüyordu,
    Bunun gerçek olma ihtimali varmıydı?
    içinden dua ediyordu ne olur olmasın diye..

    https://www.youtube.com/watch?v=cM0B2hidn-w
    ···
    1. 1.
      +2
      burcu taksicinin kızı değilse kendimi keserim burda.
      ···
  18. 18.
    +8
    Burcu bir anda Ömer'e yaklaştı,
    Ömer ona aralarında geçen sürede sadece 2 kez sarılmıştı,
    Elini bile tutamamıştı,
    Sarılmak,
    Dünyanın en güzel şeyi olsa gerek,
    Burcu ile tamda burun burunaydılar,
    Dudaklarının arasında pek bi mesafe kalmamıştı,
    Dünyanın en harika şeyi şuan onun dudaklarının arasındaydı,
    Zaman kavramıda durmuştu bu andan itibaren,
    Agır adımlarla odaya ilerlediler,
    Yavaş hareketlerle yataga yerleştiler,
    Ayın o göz alıcı ışıgı bütün şehveti ile Burcu'nun suratını aydınlatıyordu,
    Odanın içinde sanki yanardağ patlamış gibiydi,
    Ortalık sanki alev almış gibiydi,
    Ve dünyanın en harika şeyi onun kollarındaydı,
    Şavkın en güzel ışıgı odayı aydınlatmaya devam ederken sabah oluyordu,
    Güneş dogmak üzereydi ve Burcu bütün güzelligi ile Ömer'in yanında uyuyordu,
    Güneş dogmuş ve bütün bedenini sarmıştı Burcu'nun,
    Ömer'in gözüne bir gram uyku girmemiş bütün bu olan güzelligi izliyordu sigarasından çıkan dumanı odaya dagıtırken,
    Onu sanki son kez öpüyormuş gibi öptü Ömer,
    Üzerine çekti ince pikeyi ve yanından kalktı,
    Mutfaga dogru yönelmişti ki telefonu çalmaya başladı..
    ···
  19. 19.
    +8
    Kader yine Ömer'e bir yön seçmesi için navigasyonunu çoktan ayarlamıştı.
    Ve Ömer doğru bir karar vermişti.
    Canına hiçe sayarak doğru şıkkı işaretlemişti.

    Gözlerini açtığında yüzünde bir oksijen maskesi vardı ve sallanıyordu,
    Sanırım ambulansta oldugunu anlaması uzun sürmedi,
    Sesleri kısık kısık duyuyordu,
    Ömer Bey iyi olacaksınız uyanık kalmaya çalışın lütfen,
    Ömer Bey...
    Tekrar bir uykuya dalmıştı,
    Yeniden uyanması 3 gün sürmüştü,
    Kader onu ayakta tutuyordu,
    Yalnız degildi,
    Gözlerini açtıgında başında bekleyen kişi dünyanın en harika şeyiydi,
    Burcu yanı başında onu bekliyordu,
    Kendine gelince ona sarıldı yavaş bir şekilde,
    iyimisin diye sordu,
    iyimiydi gerçekten ?
    Pavyon dedi önce,Ömer'in agzından emaneti dökülmüştü ilk önce,
    Kurtardın Ömer orayı sen kurtardın dedi Burcu,
    Ömer'in agzından dökülen kelimeler bundan sonra huzur ile dökülüyordu,
    iyiyim dedi hafif bi tebessümle,
    Hemde çok iyiyim.
    ···
    1. 1.
      +1
      lan burcu kesin profun kızı. değilse keserim kendimi burda
      ···
    2. 2.
      +1
      Bu nasıl kız? Sevdiceği pavyonu yangından kurtaracak bir de sen kurtardın diye tasdikleyecek.
      Bırak abi bırak hikaye yalan beyler :D
      ···
    3. 3.
      +2
      niye taşlıyonuz panpa adama emanet edildi pavyon mavyon sonuçta emanet :D
      ···
    4. 4.
      +1
      Pavyon ulan pavyon :D ilk başta ne diye haber verdin?
      - Iııı cnm artk pavyonda çalışıyorum. Nasıl mı? Şeyapıyoruz ya.. Şey işte. Ha yok bana bişey olmaz kendimi korurum ben...
      ···
    5. 5.
      +1
      ankaralı yaseminin olmadığı pavyona pavyon demem ben
      ···
    6. 6.
      +3
      müstesna bi pavyon burası panpalar :D
      ···
    7. diğerleri 4
  20. 20.
    +8
    Sigarası bitmişti, aklına takılan binlerce tilkiden birini seçmesi gerekiyordu fakat o bunu yapmadı,bir anda miskinlikle birlikte toparlandı banktan, gece 1 buçuga geliyordu, fazla uzun durmadı dışarıda, evin yolunu tutmuştu çoktan.
    içeri girdiginde babası kanepede uyukluyordu,
    Hafif bi tebessüm belirdi yanagında,
    Bu sahneyi özlemiş olacakki yanına gitti, uyandırdı babasını yerine yatmasını söyledi, kendide birazdan yatacaktı zaten ve o kabuslara bırakacaktı yerini,
    Çok geçmeden dalmıştı yatagında,
    Fakat bambaşka bir yerdeydi bu sefer,
    Bir bank,bir paket sigara,bir çakmak ve tam karşısında bir çift göz,
    Aydınlık bir günde güneş tam tepedeyken dünyada görebileceginiz en güzel gözlerdi onlar,
    Bunun bir rüyamı yoksa gerçekmi oldugunu kavrayamamışken kardeşinin onu öpmesiyle uyandı,
    Kahvaltı çoktan hazırdı,
    Artık tamamen iyileşmeye yakındı ve okula gitmek için yola koyulması gerekiyordu,
    800 KM,
    Bir kaç gün içerisinde omuzlugunuda çıkarmıştı,
    Normal raporlar üniversite yönetimini pek iplemez ama onun raporu heyet raporuydu mecburen iplemişlerdi,
    Geri kalmışlık hissi ile yola koyulmasına bi kaç gün vardı sadece,
    Ve o gece gördügü rüya hala aklındaydı,
    Bir çift göz,
    Dünyadaki en güzel gözler,
    Yüzünü hatırlamıyordu,
    Sadece gözlerini hatırlıyordu,
    Denizler kadar derin,
    Ovalar kadar yeşildi gözleri,
    Bütün bu olanlara anlam veremeden bir tilkiyi yakalamaya çalışmaya başladı,
    Delirmek üzereydi,
    Ve o bunun olmasına izin vermekte istemiyordu,
    Akşam saatlerinde bi kaç arkadaşı geldi mahalleden,
    Çaktırmadan eski sevgilisinin onu bekledigini onu merak ettigini söylediler.
    Neydi bu şimdi?
    Onu çokmu özlemişti?
    Terkederken ölecegimi bilse geri dönmeyecek şekilde ondan vazgeçmişti peki şimdi ne olmuştu?
    O ölmemiş hayata tutunmuştu,
    Sonuç olarak gömü felan bulmamıştı araba ile geçirdigi diregin altından.
    Üzerini giydi ve agır adımlarla dışarı çıktılar,
    Sigarasını yaktı,
    Derin bir nefes aldı ve dumanını dışarı verdi,
    Tamda o bir çift göze takıldıgı yöne dogru,
    Ama bomboştu...
    ···