Bu olaylar başımdan geçtiğinde 17 yaşındaydım olayların hepsi dünyamın okadarda masum olmadığını öğrenmemle başladı. Başımıza gelen zorlu olaylar bizleri değiştirmiş olayların kurbanı olan kişilerden olayların zanlılarına dönüşmüştük. Dünyamın masum olmadığını öğrenmeden önce hayat felsefem allahtan beni korumasını isteyip dileklerimi ona iletmekti.her akşam dua eder isteklerimin gerçekleşmesini tanrının beni ve sevdiklerimi korumasını isterdim. gerçekleri gördüğümde tanrının ne beni ne sevdiklerimi korumadığını öğrendim ve tanrıya isteklerim için dua etmeyi bıraktım. isteklerimi elde etmek için gereken herşeyi yaptım ve sonrasında sadece istediklerimi elde etme yolunda işlediğim günahlar için tanrıdan af diledim.(scarface alıntı)

Tengri türk menen

bir yazda geçen bir hikayedir dinleyen olursa anlatırım

Herşeyin değişmeye başladığı vakit yazdı.
Bizim bir yazlığımız var izmirin bir ilçesinde bu ilçeyi iki farklı perspektifle görmek oldukça mümkün eğer derinine inmezseniz affedersiniz los angeles sahilleri gibi bir mekandır. kız deseniz dolu deniz deseniz deniz sahilde voleybol akşam üstleri basket sabahlara kadar içmeler alkol uyuşturucu ne arasanız vardır. Derine inerseniz eğitim açısından sıfır olan bir grup insanlar;doğudan kalkıp bu güzelim mekana nasıl gelmiş dediğiniz ana vatanı van olan ama yaz kış burda yaşayan bir kürt topluluğu. burdan kürt dediğime alınan arkadaşlar burdaki kürtler öyle düzgün efendi insanlar değiller adam dövmeleriyle övünen emanetsiz (muştasından pistolüne) mevzuya girmeyen sırf eğlence olsun die milleti taciz eden, kızlarla konuşmayı hiç beceremeyip sırf yanlarındaki erkeklere sataşarak kızlara hava yaptıklarını zanneden;temelde azıcık eğitim görmüş her insanın rahatsız olucağı tipler bunlar ve malesef eğitim görmüş istanbulda okumuş kürt milliyetçiliğini savunan kardeşlerim bu bahsettiğim adamların hepsi kürtler.bu yüzden devamında bu grubu kürtler die anıcam. yazlığın karanlık yüzleri sadece bu kürtlerle bitmiyor oranın yerli tayfası (kürtler genelde kendi içlerinde takıldığı için onlar ayrı..)da kendini oranın sahibi gibi görüp istanbul gibi şehirlerden gelen insanlara yani onların deyimleriyle yazlıkçılara karşı ters bir tutum sergiliyorlardı. kısacası bu dışardan LA içerden ise OZ olan mekan temelde ikiye ayrılıyordu yazlıkçılar ve yerliler.

zlıkçılar ise beyaz türkler ve daha küçük şehirlerden gelme tiplerden oluşuyodu diyebiliriz.Ben bu gruptaki en kendi halinde olan grup olan beyaz yazlıkçılardandım. Yazlıkçıların artislik yapan tipleri kürtlere züt korkusundan anca abi çekip bunun acısını güçsüz gördüklerinden çıkarıyolardı.Bu sistemi keşfetmem ve dikkatlice incelemeye başlamam sağlam bir dayak sonrasında geldi.Bu olaydan sonra tamamen elitist bi bakış açısına sahip olmaya başlamıştım istanbulun saygı değer okullarından birine gitmemle bu durum dahada güçlendi.tam anlamıya insanlara tepeden bakan ve iğrenen huur çocuğunun biri haline gelmiştim. Nefretim hep içimde kallıyordu bu diğer gruplardaki çoğu insana göre daha kalıplı olsam bile kesinlikle kurallı dövüşen tipler değillerdi. Karşılarındakine ne olur korkusu yaşamazlardı ve tecrübeleri benimkilerin çok daha üstündeydi. analitik olarak düşünüldüğünde bi kavgada hem sayı hem çevre hem tecrübe kısacası herşey açısından bizim ekipten üstünlerdi. Bunun üzerine Hitlerin "mein kampf" adlı eserini okumaya başladım tarihe çok meraklıydım roma dönemine ve tarihin tekrarına kafayı takmıştım. sürekli okuyor ve okuduklarımı kendi hayatıma adapte etmeye çalışıodum.En sonunda faşizmin gücünü bana tam olarak gösteren the wave adlı eseri okudum.
Stratejim tarihin en eski stratejisiydi böl ve fethet. Panpalae anlatıyorum ama dinleyen varsa belli etsin

Bunu yaparkende hiçbirzaman tehlikenin geldiğini diğer gruplara çaktırmayacaktık. Bizim onlardan üstün olduğumuz anlamadan bizim için çalışır hale geliceklerdi. Planımı 17 yaşıma geldiğimde o yaz uygulamaya koydum.
...
Planımızın ilk evresi yazlıkçılar içinde hatrı sayılan bir grup haline gelmekti. bunu yapabilmek için sayımızı artırmamız ve güçlü arkadaşlıklar kurmamız gerekiyodu. Tarihte nasıl iyi ilişkiler kurmanın yolu evlilik olarak gözükürse toplumdada öyleydi. Kızlar bu işin anahtarıydılar kısacası kızlı grup olmak sayıyı artırmanın ham maddesi idi.Her nekadar bazı arkadaşlar 50 abaza 10 kızın entrafına mı doluşucak amk diye düşünsede işin içinde bi altın oran vardı. Gruptaki insan sayısı artıkça göze daha fazla gözükmeye başladık. Para harcamaktan kaçınmıyodum. Gittiğimiz mekanda pahalı içkiler söylüyor, cool takılıyordum sahile top getirip voleybol maçlarında diğer insanlarada oynama teklifi yapıoyduk. Gruptakilerin girişine çıkışına karışmıyodum lakin kızlar birinden rahatsız olursa açıkça belli edip gitmelerini sağlıyolardı. 4 kişilik bi grupken 20 kişiye kadar çıkmıştı sayımız 20 kişinin 11 i kızdı kızlarla genelde arkadaş takılıyoduk ama alkolün yükseldiği gecelerde olaylar değişiyordu. Ertesi gün belli bir bağlılık güdülmüyordu bu yüzden kimse şu kız elden gitti şu kız bende triplerine girmiyodu. Gruptaki diğer 5 erkeklede oldukça yakın olmuştuk 9 kişilik erkek grubu olarak takılıyor.hem güçlü gözüküyor hemde kızlar sayesinde abaza bir erkek grubu olarak gözükmüyoduk.Çekirdek kadroyu oluşturmuştuk. Gerisi kendi kendine gelmeye başlayacaktı.