1. 1.
    +1
    "yavrum benimle zevkin doruklarında uçmak ister misin?"

    böyle seslenmişti levent, köşedeki kadına. kadın biraz uzun boyluydu, açıkçası uzaktan çekici de görünüyordu. sağol canım yedim de geldim, diye cevap verdi. herkesi gülme krizi tutmuştu, kolay mı kadın lafı koymuştu mahallenin bini levent'e, kimsenin lafının altında kalmayan levent'e. rencide olan levent dişlerini miroğlu gibi sıkıyordu sinirden.
    ···
  1. 2.
    +1
    sonradan anladık, meğerse levent crow muş. kargaymış yani, askerliğini de uzun dönem duvarda yapmış. pgibopat halleri de oradan kalmaymış. hasta bir başçavuştan bahsederdi onu hiç sevmezdi. amk bini diye küfrederdi hep
    ···
  2. 3.
    +1
    takma olm kafana bunlar böyle işte, diye teselli etmeye çalıştım. levent dinlemedi. kadının yanına gitti ve kadını iteklemeye başladı. ne diyosun lan kevaşe, dedi. kadında bir gariplik vardı, redkit gibi cool duruyordu. kevaşe senin validendir, dedi. ilk başta anlamamıştık ama sesi epey kalındı sonra farkettik. suratında yeni tıraş olmuş adamlardaki gibi yeşil-gri karışımı bir gölge vardı. hasgibtir dedik hepimiz birden, bu bir tıro!
    ···
  3. 4.
    +1
    levent'i çekip uzaklaştırmaya çalıştık, yapma olm dedik. tıroların sağı solu belli olmaz. bırakın lan dedi, bu lubunyadan mı korkucam. tıro coolluktan taviz vermiyordu, sakince duruyordu. levent tıroyu iteklemeye başladı, bi daha söylesene lan gödveren, dedi. tıro hala sakindi. söylesene lan kiminkini yedin de geldin, diye devam etti levent. tıro olanca sakinliğiyle levent'i dinlemeye devam ediyordu. levent bır bır bır konuşmaya devam ederken tıro suratının ortasına yumruğu gömüverdi. mahallenin koruyucusu, güçlü abisi levent iki ciksen yerdeydi, ağzı kan içindeydi. hepimiz hafiften gıcıktık levent'e, açıkçası bizim yapamadığımızı bir tıronun yapmasından az biraz utanç duysak da içten içe sevinmemizi engellemedi bu durum. bin.
    ···
  4. 5.
    +1
    tıro yerdeki levent'e doğru sakince iki adım yaklaştı, bacaklarını açtı ve üzerine işemeye başladı. gördüklerimiz karşısında sevinçle karışık şok olmaya başlamıştık çünkü tıronun malafat benim diyen zencide bile yoktu, adeta bir vidanjör hortumuydu. babafingoyu görür görmez kaçtık ordan. ama bi yandan da aklımız levent'teydi, yerde yatmaya devam ediyor, tıro at gibi işiyordu levent'in üstüne. zaman tuttuk tam 57 saniye işedi. dağılan ağzının üzerine bir de işenince levent'in yüzü asitten yandı ve bağırmaya başladı. dur dedi tıro, bu daha başlangıç. oyunumuz sürecek.
    ···
  5. 6.
    0
    Bu ne aq .d
    ···
  6. 7.
    +1
    tıro, yüzünün acısıyla boğuşan levent'i yüzüstü döndürdü, pantolonunu sıyırdı. dehşetle izliyorduk olanları, birazdan muhtemelen levent'in züt gidecekti. mahallenin abisi, koruyucusu, bin levent. rrospu çocuğu levent. tıro cebinden bir isviçre çakısı çıkarıp tirbüşonunu açtı. levent'in zütüne sokup çevirmeye başladı. işte dedi, tünel çalışmamız başladı. tirbüşon döndükçe içeri nüfuz ediyor, levent'in acısı katlanıyordu. derken tirbüşonu kökledikten sonra tek hamleyle geri çekti. levent'in züt bir şarap gibi açılmış, şampanya gibi patlamış, bağırsakları dışarı fırlamıştı. ağzımız bir karış açık kalmıştı, levent'i bu hallerde görüceğimiz hiç aklımıza gelmezdi.
    ···
  7. 8.
    0
    Bunun transla gamele ofla ne alakasi var anlamadim Neyse devam et okuyom panpa
    ···
  8. 9.
    +1
    levent tarifsiz bir acı yaşıyordu. böyle bir şey daha önce başına gelmemişti. bağırmaya devam etti levent. bin levent. tıro şükret haline, dedi. çünkü daha yapacaklarım bitmedi diye ekledi. daha napıcan ulan dedik kendi kendimize, daha napıcan ulan? tıro levent'i yeniden sırtüstü çevirdi, gömleğini açtı. levent'in meme uçlarını parmaklarının arasında sıkıştırmaya başladı. o kadar şeyden sonra nipple twist biraz hafif kaçmaz mı, diye düşündük. tıro memuçları sıktıkça sıkıyor, en sonunda iki memuç da bir sivilce gibi patlıyordu. öyle bir patladılar ki adeta küçük birer yanardağ idiler. memuçlar iki büyük delik halinde açılmaya başladı ve tıro cebinden küçük bir şişe çıkardı. şişedeki sıvıyı memuçlardan arta kalan deliklere damlattı. bir kaç saniye içinde levent mart kedisi gibi bağırmaya başladı, belli ki acısı artmıştı.
    ···
  9. 10.
    +1
    levent bağırırken memeleri de büyümeye başlamıştı, anladık ki tıro silikon damlatmıştı memelerine. bir kaç saniye içinde iki tane limon gibi memeye sahip oldu levent. mahallenin abisi, koruyucusu kollayıcısı levent. derken tıro malafatını çıkardı. limonların arasına soktu, titfuck'a başladı. levent acısına mı yansın, üçüncü cinsten yakın ilişkiler yumağına bulaştığına mı yansın bilemezken tıro levent'in suratına attırıverdi. öyle böyle diil ama, sanki 40 yıllık bekardı tıro, ilk kez boşalıyordu. milyonlarca ferre izlemiş bizler hayatımızda böyle cumfest görmemiştik, 15 kişilik bir bukkake'yi tek başına yapmıştı tıro. levent'in surat bembeyaz oldu, hem korkudan hem de atttırıktan ötürü. levent'i bu halde görmek başlarda keyif verse de artık altımıza sıçacak haldeydik. ama merakımıza yenik düşüyor ve izlemeye devam ediyorduk.
    ···
  10. 11.
    +1
    tıro hala sakindi. sakince toparlandı ve topuklu ayakkabılarını çıkarıp eline aldı. büyük finale hazır mısın, diye sordu. kulaklarına kadar attırık dolan levent duymamıştı tıroyu. nee? dedi. ne denmez efendim denir lan kıro! dedi tıro. bana efendim diyceksin anladın mı, mastır diyceksin! levent artık anlamadan dinlemeden tıronun her dediğine kafa sallıyordu, belli ki yorulmuştu. tıro levent'in fermuarını açtı ve pipisini eline aldı. eyvah dedik levent'in alet gitti, çakıyla kesicek! tıro hepimizi yine ters köşeye yatırdı ve levent'in sönük aletini görünce sinirlenerek, ulan istediğin her şeyi yaptık hala mı kalkmadı gibin, top musun lan sen! diye bağırmaya başladı.
    ···
  11. 12.
    +1
    biz şok üstüne şok olmaya devam ediyorduk. ne demek "istediğin her şeyi yaptım"??? levent son bir gayretle elini cebine attı, iki tane 20 liralık banknot çıkarıp verdi tıroya. al dedi, hakettin. hayatımın en güzel gecesiydi, teşekkür ederim. tıro hala sinirliydi, kariyerimde boş geçtiğim tek bir gece olmadı, bu işi böyle bitirmem dedi. levent hayır dedi, burda bitirelim teşekkür ederim. tıro vazgeçecek gibi değildi, levent'in gibiyle oynamaya başladı. bırak gibimi dedi levent, bu kadar yeter. yetmez diye bağırdı tıro, yetmez! çıkardığı ayakkabının topuğunu levent'in pipisinin deliğine sokmaya başladı, pipi yırtılarak topuğun çapı kadar bir deliğe sahip oldu. levent bütün gece bağırmadığı kadar bağırmaya başladı. topuğu iyice dibine kadar soktu tıro. görüntü itibariyle topuk bir çük, levent'in gibi de onu kaplayan bir prezervatif gibiydi.
    ···
  12. 13.
    +1
    sen içme huur çocuğu içince sapıtıyon amk
    ···
  13. 14.
    +1
    topuğunu soktuğu ayakkabıya ayağını geçirdi tıro. tek ayak üstünde levent'in üstünde zıplamaya başladı. levent'in toşşaklarını tutan torba artık patlamak üzereydi, mosmor olmuştu. levent artık bayılmak üzereydi, ama tıro onu her seferinde ayıltıyordu. o ince deri sonunda dayanamayarak patladı ve toplar dışarı fırladı. tıro topları sakince yerden aldı ve levent'in gözü önünde ısırdı birini. erik gibi yiyordu topu. mmmh çok güzelmiş alsana, dedi ve levent'in ağzına soktu diğer topu. levent başta isteksiz görünse de sonrasında tek lokmada yutuverdi toşşağını. pek lezizmiş, keşke daha da olsaydı, dedi levent. işte o an tıro, köşede olanları dehşet içinde izleyen bizimle göz göze geldi.
    ···
  14. 15.
    +1
    biz tam dört kişiydik, bu da sekiz toşşak demekti, yani ziyafet demekti. tıro bize doğru koşmaya başladı ve biz de anında topukladık. bizi tam altı sokak kovaladıktan sonra izimizi kaybettirmeyi başardık.

    okuduğunuz için teşekkürler. olanların şokuyla sizlere sıcağı sıcağına aktardım bunları. bir saniye kapı çalıyor açmam lazım.
    ···
  15. 16.
    0
    bir sonraki öykümüz yaşanır yaşanmaz aktarılacaktır.
    ···
  16. 17.
    -1
    @17 sen öykü yaşama panpa.
    hobi olarak falan da yaşama. niye okudum bilmiyorum ama gerek yok bundan bi taneye daha. teşekkürler.
    ···
  17. 18.
    0
    @18 niye lan?
    ···
  18. 19.
    0
    @20 teşekkür ederim
    ···
  19. 20.
    0
    yarın görüşürüz edebiyatsever dostlarım.
    ···