Gömü için yaptığım ritüeli en ince ayrıntısına kadar anlattırdı.
Öncelikle şunu bil yaptığın ritüel hüddam almak için yapılan bir ayin değil.
Binlerce yıllık kaynağı babile dayanan bir ayin canlı çıkman bile mucize.
Bu ayinin amacı tanrılara kurban vermektir. Babil rahipleri kimsesi olmayan fakir, cinsel ilişki yaşamamış ve bu ayin için gönüllü olanlardan birini alır bir hafta boyunca tapınaklarının bu iş için ayrılmış odasına kapatır bir hafta sonra gelirler ayin başarılı olmuşsa kişi tanrılardan her dolunayda bir istek isteyebilir ve istediği şeyi tanrılar ona verir yalnız bu istek 3 dilek ile sınırlıdır. kişiyi sarayda bi odaya yerleştirirler. Her türlü yiyecek kadın şarap ile kurbanı 3 ay boyunca krallar gibi yaşatırlar. Her dolunayda gelip kurbanın tanrılardan aldığı kehanetleri alıp krallarına iletirler bu kehanetler ile krallıklarını yönetirler savaşlar kazanırlardı. 3. Dolunaydan sonra yani kurban dilek haklarını bitirdikten sonra kurbanı çöle terkedip bir süre sonra gelip cesedini alıp kimsenin görmeyeceği bir yere gömerlerdi.
Senin yaptığın ayin bu kendini 3 dilek hakkı karşılığında bi varlığa kurban vermişsin.

Tanrılar mı dediniz hocam dedim.
Eski tanrılar güçlü bir cin türünden varlıklardı
Çok olağanüstü yetenekleri vardır bu tür cinlerin
Nerdeyse yapamayacakları şey yoktur.
Eski insanlar onları tanrıları olarak görüp taptılar bakir erkekler veya bakire kızlar kurban verdiler.
Eğer verdikleri kurban bakir değilse 1 hafta sonra geldikleri zaman ayin yapılan odaya kurbanın cesedini parçalanmış bir halde bulurlardı.

Hocam yanlış anlamayında bana bu ayini yaptıran şerefsiz hiç sormadı bakir olup olmadığını.
Nedenini bilmiyorum dedi belki de bilmiyordu ya da senin hayatını umursamıyordu dedi.

Abi yanlışım varsa düzeltin ama erzincandaki hoca bu gömü mevzusunda nasibimiz olmadiğını söylemedi mi. Bence bırakalım bu işleri ömer de şafak gibi düşünüyordu yunus da onlara hak verdi bende mecbur ortak karara uydum. Okul bittikten sonra ortak bi işyeri açmaya dair düşünceler konuşulmaya başladı. bende sigaramı yakıp hocanın dediklerini düşünmeye başladım 'gezdiğin insana dikkat et' demişti. Ömer yunus şafak bana iyilikleri dokunmuş insanlardı başka kimsemde yok sayılırdı. Ha pek dindar değiller ama insanlıkları on munara kişilerdi boşverdim hocanın söylediklerini aradan bir ay süre geçti gömü mevzuları unutulmuş üni açılmıştı. Yunus ile ömer şafağın yanına istanbula gitmişlerdi şafak istanbulda üni okuyordu 2 hafta orada duracaklardı. Benide çağırmışlar gitmek gelmemişti içimden. tek kalınca aklıma bir fikir geldi.
S... Babanın dergahına gittim.
Kapı açıktı içeri girdim kimse yoktu. Etrafa göz gezdirdim s... Baba bir köşede tek başına oturmuş gözleri kapalı tesbih çekiyordu geçtim karşısına oturdum. Bir süre bekledim tesbihi bir köşeye koydu bana bakıp inceler bir şekilde bakmaya başladı. ilk geldiğinde ne için geldiğini sezmiştim. Sanırım şimdi neden burda olduğunu kendinde bilmiyorsun dedi.
Evet dedim. Ne istiyorsun dedi bu hayattan beklentin ne dedi. Gömü peşinde koşuyordun para mı isteğin dedi. Hayır para ile yapabileceklerim dedim. Güldü ne yapacakmışın para ile dedi. dünyayı gezebilirim bilgi sahibi ne kadar insan varsa onlarla yüzyüze görüşüp onlardan feyz alabilirim dedim.
Kitaplarını oku o zaman o feyizli insanların dedi.
Benim istediğim sadece kuru bilgi değil dedin. O insanlarda kitaplarda yazılan bilgilerden daha fazlası var ben bilginin yanında o bilginin getirdiği hissiyata da varmak istiyorum dedim.
Yakında okulun bitecek seni burda tutan birşey olmayack o zaman istediğini yapabilirsin dedi.
Parayı bu yüzden istiyorum dedim eğer çok param olursa gelecek kaygısı olmadan kendimi bu işlere tam verebilirim.

Azazil muzaffer komutan edasıyla hükümdara üstten bakıyordu.
Cinlerin hükümdarı ise gülerek azazile bakıyordu.
Azazil neden gülüyorsun bugün bedbaht olmalısın krallığın yıkıldı seni ilah olarak gören kalmadı dedi.
Cinlerin hükümdarının sağ gözü patlamış yüzünde kan asıl bugün ben kazandım. Şimdiye kadar senin üzerinde hiçbir kötü huy görmemiştim fakat bugün beni bu hale getiren duygunun aynısını senin gözlerinden okuyabiliyorum dedi.
Azazil şaşırmış bir şekilde sordu hangi duygu bu gözlerimden okuduğun dedi.
Kibir dedi yakında sen de benim gibi olacaksın bunu görebiliyorum dedi.
Azazil hayır göremeyeceksin o kadar uzun yaşamayacaksın dedi kılıcını kaldırdı. Tam indirecekken meleklerin lideri dur dedi.
Rabbin onun için planları var yanındaki meleklere onu zütürün
... Adasında onun için hazırladığımız zindana koyun dedi.
Azazil şaşkın ve hayal kırıklığı yaşamış bir şekilde meleğe onu öldürmeyecek miyiz dedi.
Hayır, vakit dolduğunda onu tekrar serbest bırakacaz yeryüzünü fesatlıkları ve ilah iddalığıyla tekrar dolduracak dedi.
Azazil ne diyeceğini ne yapacağını bilmiyordu.
Melekler cinni zütürürken durun dedi. Son bir sorum var ona ondan sonra zütürün dedi.
Cinnin karşısına gecti. Cinler arasında ilahlığını idda ettin beni defalarca alt ettin fakat ismini ben dahil kimse bilmiyor herkes senin hakkında konuşurken o diye bahsediyor. adın nedir dedi.

Cin kahkaha attı bilmende bi zarar görmüyorum kulaklarını aç bir defa diyecem

Benim adım 'deccal' dedi.

hesap ettim toplam 27 bin 580 km yol gitmişin km 0.25 kuruş yaksa 6.895 tl yapıyo 2 karton sigara ictin hacının eve erzan falan 7 binde hacı zaten sen zenginmişin dedektör alaydın cinlerle uğraşacağına

Arabayı parkettim. Mekana girdim. Yunus bana el etti. Yanına gidip çöktüm.
Oğlum ssana ne olmuş böyle dedi.
Ne olmuş dedim.
Aynaya bakmıyorsun heralde kilo vermişsin saç baş birbirine girmiş kanın çekilmiş ne oldu lan dedi. Başıma gelenleri üstünkörü anlattım adıyamana da bu yüzden gittim belki bi çare bulurum dedim ağlamaya başladım kendimi tutamıyordum elim kolum bağlı ne yapacaktım yunus mendil uzattı gel çıkalım dedi tenha bir yere gidelim dedi. Ordan çıktık tenha bir yere çektim arabayı yunus bira içiyordu ben ardı ardına sigara yakıyordum bi yandan da gözümden yaşlar akıyordu.
Bi dal istedi yunus uzattım yaktı.
Korkma kardeşim ben senin yanındayım bu olanları başına bi hoca açtıysa başka hoca kapatır tanıdığım bi hoca var elazığda sende belki bilirsin o sana yardım eder ismini duyunca kahkaha atmıştım şimdi ne oldu dedi.
Oğlum ben o adama gittiğimi sana söylemedim adam beni görünce ayılıp bayılıyordu bi yandan ağlıyor bi yandan kahkaha atıyordum kafayı yemek üzereydim. Yunus şaşkınlıktan ne diyeceğini bilemiyordum tokat attı bana kendine gel dedi.

Burda yazdığına göre diyip bi kitabı bana uzattı.
Zamanın birinde çok büyük bir tüccara çok güçlü bi şerli dadanmış alimler okumuşlar birşey olmamış çeşitli ritüeller uygulamışlar olmamış eskilerin ne kadar deyişi varsa yapmışlar fakat başarılı olamamışlar. Kimse adama yardımcı olamıyormuş. Zaman gecmiş adamın yaşadığı köye bir büyücü gelmiş, adamın derdini durumunu anlatmışlar ne yaptıysak olmadı kurtaramadık lütfen bize yardım edin demişler.

Büyücü ben size yardım ederim demiş kendinden emin bir şekilde.
Alimler bizim bilmediğimiz ne biliyorsun ki kendinden bu kadar emin konuşabiliyorsun demişler.
Birkaç şey biliyorum kesinlikle sizin bahsettiğiniz adamı kurtarabailirim demiş ancak fiyatım pahalıdır.

Alimler, Sen parayı dert etme yardım edeceğin adam buranın en büyük tüccarlarındandır ne kadar istiyorsan verebilir demişler.

Para konusunda anlaşmışlar büyücüye bi sandık altın vermişler.
Sonra nasıl kurtaracaksın demişler
büyücü gülerek onu öldüreceğim demiş.

Hocanın evine gittim. Telefondan hocanın numarasını çevirdim kapalıydı telefonu. Gittim evin zilini çaldım açan yok. Dergaha baktım yok. Kafayı yiyecek gibiydim nerde ulan bu adam diye. Komşulara sordum en sonunda birini bulmuştum hocayı gören. iki gün önce apar topar evden çıkarken görmüş bi tanesi hatta hoca bu ne acele demiş hoca cevap vermemiş. Benim jeton yeni düşmüştü. Kalakalmıştım. Aklıma bağevi geldi umutsuz birşekilde oraya gittim orası da boş çıkmıştı. Tenha bi köşeye çektim arabayı bi yandan hocayı arıyorum telefonla ulaşamıyordum. Sigara üstüne sigara yakıyordum. 1 paket bitirmiştim bi tekelin önüne çektim 1 paket sigara aldım parayı ödemek için elimi cebime attım hocanın verdiği muska vardı. Cebimde elime aldım baktım. Tekelin sahibi neye baktığımı görmek için kafasını kaldırdı elimle muskayı sıktım diğer elimle de parasını verip çıktım arabaya bindim. Elimde muskaya baktım içimden açmak geliyordu. torpidoda küçük bi çakı vardı onu aldım. muskayı saran deri parçasını kestim muskanın içini açtım tek bi kelime yazılıydı.
'Üzgünüm'
Bir daha hocayı ne gördüm ne de duydum. Büyük bi kazık atıp gitmişti bana. Hem altınlardan olmuş hemde başıma bela bi cinle kalakalmıştım.

Kitabı bırakarak hocaya baktım.
Adıyamanlı hocanın dediklerini mi diyeceksiniz dedim.
Ne demişti adıyamanlı hoca dedi
Anlatmayı unuttum kusura bakmayın hocam. Şunu demişti Adıyamanlı hoca eğer kendimi öldürürsem cinin de öleceğini bu sayede ailemi kurtarabileceğimi söylemişti. Bana bir kağıt ve silah vermişti dedi.

Silahı boşver bana kağıdı getirsene yanında mı dedi
Evet arabada çantanın içinde bekleyin getiriyorum.
Kağıdı hocaya getirip verdim.
Dikkatlice inceledi.
işe yaramaz evladım allahtan yapmamışsın dedi.

Ağzım açık ne demek işe yaramaz hocam dedim.
Burdaki ritüel ile normal bir cini öldürebilirsin doğru fakat senin başındaki cinne pek fazla zararı dokunmaz bu ritüelin üstelik kızıp aileni yok edebilirdi. Hem kendi canına kıyardın hem de ailenin ölümüne sebeb olurdun allah korumuş seni evladım dedi. Başım öne eğik düşünüyordum evladım hikayenin devdıbını oku ne demek istediğimi anlarsın dedi gülerek.

anneni babanı ben öldürdüm. senin canını alacak olan da benim dedi.
tam arkamı dönecekken
sakın dönme bana bakmaya gücün yetmez aklını kaybedersin dedi.
bana zarar vermek istemiyor musun zaten neden dönmemi istemiyor musun dedim.
sana yapacaklarımı yaparken tamamen bilincinin açık olmasını istiyorum tüm acıyı iliklerine kadar yaşamanı her bir zerrende acıyı hissetmeni istiyorum kolay ölüm yok sana dedi.
bayıldım.
uyandığımda saate baktım sabah olmuştu
direk telefonumu çıkardım. babamın numarasını çevirdim telefon uzunca süre çaldıktan sonra açıldı.
konuşan kişi annemdi bağırarak konuşuyordu nerdesin sen kaç gündür sana ulaşmaya çalışıyorduk baban kaç gündür uyuyamadı sana ulaşmaya çalışırken zar zor uyuttum bu sabah dedi.
annemle konuşamazdım yoksa herşey boşa giderdi.
telefonu kapattım . anneme mesaj attım telefon çekmiyor anne sesin gelmiyor kusura bakmayın yazdım.
üzerimden dünyaları kaldırmışlar gibi hissediyordum.
yere uzandım telefonu kapadım dün gece olanlar nerdeyse delirecektim çok şükür iyiydiler.
son günümdü burda bırakamazdım yüzüğü çıkardım açıkmış bitkin düşmüştüm birşeyler yedim. tüm gün namaz kıldım aileme birşey olup olmayacağını söylememişti hoca. onları unutmuştum.
bu noktadan sonra geri dönemezdim zaten birşey yapack olsalar yaparlardı.
bu cini hüddamım yapmak zorundayım yoksa bu yaptıklarımdan dolayı dün gece olanlar gerçek olur bu işi yarım bırakamam dedim son gece için tüm gücümü toparlamalıydım. zaman ilerliyor akşam namazına çok az kalmıştı son bir sigara içip ritüel için odaya girdim mumları yaktım yüzüğü taktım. ezan okundu .
ezandan sonra duaya başladım. artık son gece 1 gece daha dayan diyordum kendime içimden. bir yandanda duayı okumaya devam ediyordum neler olacağını merak edioyordum.

Yine riyazete girecektim 13 gün sürecekti son 3 gece kurban verecektim. hocanın verdiği kağıttaki duaları okuyacaktım her gece için farklı dualar vardı. Hoca evine 14. Gün sabah dönebilecekti. Hocanın evinin bi odasını tamamen boşalttık pencereleri tahta ile kapattık içeri ışık girmemeliydi. Her bir duvara çeşitli simgeler çizdik. tütsüler yakıp odanın içine içinde iyice gezdirdik bi çember çizip çemberin önüne mumları davud yıldızı şeklinde dizdik. Kurban vereceğim hayvanları bi odaya koyup bağladık. herşey en sonunda hazır olmuştu. 13 gün boyunca bi lokma ekmek bir yudum su ile idare edebilirdim fazlasını yiyemezdim içemezdim. 11. Gün hocanın getirdiği domuzu geceyarısı kurban edip kanından içtim. Kafasını kopardım balta ile Tüm gece dua ettim . Diğer gece ise bi keçi kurban vermiştim onunda kanından içtim kafasını kopardım duaya devam ettim son 1 gece daha kurban verecektim bu seferki en iğrenci idi hocanın getirdiği bi köpeği gece yarısı kurban edip kanından içtim kafasını kopardım duaya devam ettim sabah olduğunda kustum bayılmışım hoca eve gelip odaya girmiş beni çıkarıp temizlemişti. Ev iğrenç kokuyordu bende öyle. Evi temizleyip havalandırdık malzemeleri hazırlayıp gece yarısı hocanın evinden çıktik gideceğimiz yer ...

Hala bitmedi mi hocam dedim.
Son dolunayı bekleyecez o gece cin 3. Dilek hakkın için gelecek eğer o gece cini rüyanda görürsen bil ki başarısız olduk eğer görmezsin başardık demektir. Son dolunaya 10 gün vardı. Hayatım altüst olmuştu okul zaten bu dönem yalan olmuştu. Aklıma evdekiler geldi telefonum kapalıydı nerdeyse 20 gündür aradım annem ağzına geleni söyledi yalan üstüne yalan söyleyerek zor sakinleştirdim kadını polise gitmişlerdi benim yokluğumda iyi olduğumu bikaç güne döneceğimi söyledim. babam eve gelince ağzıma sıçacaktı o belliydi. Evdekiler ile konuştuktan sonra yunus 'u aradım herşeyi anlattım. O da rahatlamıştı. Başkasına anlattın mı yaşadıklarımı dedim. Yok mübarek merak etme sırrın bende güvende dedi. biraz muhabbet ettik. Kapadım telefonu 10 gün boyunca hoca ile kaldım dolunay gecesi gelip çattığında ise rüyamda cinni görmemek için dua üstüne dua ediyordum.

Son bi nafile namazı kıldım.
Sanki cenaze namazımı kılıyor gibi hissettim.
Yattım. Uyumuşum uyandığımda hocanın evindeydim. Hocam diye seslendim geldi uyandın mı. Rüyanda ne gördün cin geldimi diye tonla soru sordu durun hocam yeni uyandım kafam hala yerine gelmedi dedim. Sırıttım. Valla rüyamda sizin eve ilk geldiğimde bi kız çıkıyordu onu gördüm hocam dedim. hoca şaşırmıştı o da sırıttı. Yeğenim o benim hayırlısı dedi.
Kahvaltı ettik kahvaltıdan sonra mezarlığa gittik hoca ile kazdığımız mezar dağılmıştı çevre mezarlarda dağılmıştı. Hocam bu neye işaret hayırmı şer mi. Dedim.
Hayir inşallah dedi. Seninki anlaşılan seni öldü zannedip hırsını mezarından çıkarmak istemiş dedi. Mezarımı düzelttim sonradan buraya mermer bir mezar yaptıracağıma kendime söz verdim (yaptırdımda.d) sonuçta ben yatıyordum orda mezardan ayrılırken elim boynumdaki muskaya gitti. Tuttum güldüm. Hocanın evine geri döndüğümüzde eşyalarımı toparladım bir süre elazığ yerine solhanda dayılarımda kalacaktım hoca öyle yapmamı istemişti. Solhana dayımlara gittim annemgili arayıp solhana çağırdım dayımlarda herşeyi annem ve babama anlattım oturduğumuz evi satıp elazığ ın başka bir yerinden daha iyi bi ev alıp oraya taşındık bende bikaç ay dayımlarda kaldıktan sonra eve döndüm herşey bitmişti sonunda

Ha bu arada
Sonradan hoca beni yeğeniyle tanıştirdı hala daha konuşuyoruz ...

Sabah telefonumun sesine uyandım saate baktım 11 di. Arayan yunustu gel konuşalım dedi. Tamam görüşürüz dedim. Çıktım evden yunus ile buluştuk oturduk konuşuyoruz.
Mübarek senin için birini buldum tahmin et kim dedi.

Ne bilim amk modundaydım.
Şu bizim erzincanlı hoca yokmuydu ona gidecez.
Annemler ile konuştum tanıdıkları en iyi hoca oymuş adam para pul istemiyor sadece allah rızası için millete yardım ediyor ne diyorsun dedi.

Ne diyeyim kardeşim seçme şansım var mi ki dedim.

Oğlum karamsar olma en kötü bi duasını alır geliriz. Dedi.

Sende mi benle geliyorsun. Dedim
Ayıp sana mübarek anca beraber kanca beraber dedi.
Oğlum senin başında tehlikeye girmesin bırak tek başıma gideyim diye dil döktüm.ne dediysem vazgeçiremedim
Yunustan ayrıldım eve gectim bikac parca eşya alıp bi çantaya koydum çekmeceyi açıp adıyamanlı hocanın verdiği kağıt ve tabancayı da çantaya koydum. Arabaya bindim yunusu da alıp erzincan yollarına düştük.

Kitabın içindekileri hoca ile beraber inceliyorduk.
Size şöyle diyeyim kitabın içindeki konuların yanında imamı şiblinin cinlerin esrarı isimli kitabı ve benzerleri okumaya başlarken ilkokul çocuklarına verilen alfabe kitabları gibi kalır.
içeriğinden bahsetmeyecem. Bir süre inceledikten sonra aradığımız büyüyü bulmuştuk.
Büyüyü yapmamız için gereken şeyler ise insanı kusturacak cinsten şeylerdi.
2 hafta sürecek bi hazırlık lazımdı büyü benim için yapıldığından sadece ben yapabilirdim bu büyüyü hoca sadece yol gösterici olacaktı.

Mezarlıktı. Yanımızda kurban verdiğim hayvanların başları bir torbada. Diğer torbada ise kefen mezarı kapatmak için tahtalar, bir fırça ile kanımı önceden doldurduğum şu hastanelerde kullanılan kan torbalarından vardı. Gece yarısı olmuştu mezarlığa gelmiştik. Mezarlık bekçisi hocanın tanıdığı olduğu için sorun çıkmayacaktı. Boş bi mezarın başına geldik burası dedi hoca. Kafaları çıkarıp kefenledim mezara inip yerleştirdim. Hoca mezara ışık tutuyordu. Kefenin üzerine kanımla arapça annemin adını benim adımı yazdım baş ve ayak bölgelerine aynı simgeleri çizdim hoca tahtaları uzattı. Mezara tahtaları dizip Çıktım. Mezarın üstünü toprakla kapattım başına da kimse kazmasın mezar yeri olduğu belli olsun diye bi tahta çaktım. Son kez dua okudum. Sabah Ezanı okunuyordu gözlerim karardı bayılmışım uyandığımda sabah olmuştu hocanın evindeydim hala cins bi koku vardı fakat az geliyordu bu sefer kokuyla beraber oda spreyi kokusu vardı. Kalkmaya çalıştım adım atacak halim yoktu hocam diye bağırdım hoca elinde bir tepsi yemek ile gelmişti. Hemen yumuldum ne zamandır yediğim en düzgün yemekti.
Ye oğlum ye hakketin 3 gün boyunca hoca bana annem gibi baktı kendime getirdi. Sonunda kendime gelmiştim kalktım uzun bi banyo yapıp traş oldum hocanın getirdiği temiz elbiseleri giydim. Bütün gün bütün gece 2 hafta boyunca kılmadığım namazları kaza ettim kuran okudum ertesi sabah uzun zamandır uyuduğum en güzel uykuyu çekmiştim. Hoca ile beraber kahvaltı yaptık kahvaltıdan sonra hoca ile çalışma odasına geçtik bana bi muska verdi boynuma geçirdim bunu ömrün boyunca çıkarma dedi.

Herşey bittimi hocam dedim.
Bilmiyorum evladım.
Ritüeli ekgibsiz yerine getirdik herşeyi kitaptaki gibi yaptık şimdi bekleyecez ...

yalnız seni kurban vermekle kalmamış sana 2 ayin birden yaptırmış. şu çemberin dışına dizili mumlar onların her biri hocanın bir hüdddıbını simgeliyordu. yüzüğün üstüne kan döküp sana ayin yaptırarak onları senin hüddamın kıldı böylelikle tamamıyla bu işlerden sıyrılmış oldu. senden aldığı gömü ile gününü gün yapıyordur şu an.

nasıl yani hocam benim hüddamım mı var şimdi dedim. kısa bir süreliğine oldu çok kısa onlar senin olunca sana musallat olan şerli hepsini yok etti dedi. son gün tüm mumların kendiliğinden sönmesi bu yüzden dedi.

neden hocam kendi cinlerini bana verdi dedim

çünkü cinler zorla hüddam yapılmaktan hoşlanmaz onları hüddam kılan yaşlılığın getirdiği zayıflığa düştüğünde de intikamlarını alırlar dedi. senden yararlanarak hem onları dolaylı olarak öldürdü bu sayede kabilelerinin intikamlarından da kurtuldu hem de gömü sayesinde zengin oldu tek taşla iki kuş. şeytan gibi adammış dedi.

hocam sizin hüdddıbınız var mı dedim
yok dostlarım var bana yardım edenler kendi isteği ile bunu allah rızası için yapar dedi.

hocam size ilk geldğimde bana söylediğiniz sözler olacakları biliyor muydunuz dedim.

Önce korktum ama sonra bir cesaret geldi kalkıp açtım kapıyı, gördüklerime inanamadım 45 cm yannanlı zenci beni çemberin içinde gibmeye başladı sabah uyandığımda çemberin içindeydim zütümün çapı 50cm olmuştu ve son...

bunu okuyun okutun lan, saçma sapan şeyleri okuyorsunuz, bu daha mantıklı diye mi okumuyonuz gibikler

Çemberden çıktım elimi yüzümü yıkadım birşeyler hazırlayıp yedim. Çayımı alıp dısarıya çıktım bi sigara yaktım. Dün olanları düşündüm birşeyler görmeyi geçtim hiçbir değişiklik bile hissetmemiştim acaba duayımı yanlış okumuştum. Cebimden kağıdı çıkardım dikkatlice inceledim doğru okumuştum. Hoca 1 hafta süreceğini söylemişti demek hemen sonuç alınan bir ritüel değildi. 1 sigara daha yaktım. Sigarayı içtikten sonra içeri geçtim ortalığı toparladım odaları inceledim bağ evinde 3 odaydı diğer 2 oda normaldi değişik birşeyler bulamamıştım. Ritüel yaptığım oda ise bambaşka bir yer gibiydi tekrar o odaya girdin. Duvarlardaki rukyeleri inceledim arapca olanları anlayabiliyordum ama farklı dillerde yazılar ve simgelerde vardı onlara bi anlam verememiştim mumlara baktım hala yanıyorlardı söndürdüm. Bir süre başka şeylerle uğraştım akşam ezanını beklerken ezanın okunmasına yakın tekrar odaya geçip çemberin içine girdim. ezan okunduktan sonra mumları yakıp yüzüğü takıp duayı okumaya başladım. 2. Ve 3. Geceler de ilk gece gibi geçti uyuyana kadar duayı tekrar ediyordum. 4. Günün sabahında yine çemberde uyandım sabah olmuştu. Çemberden çıktım duş aldım kahvaltıyı dışardaki kamelyada kurdum yemeği yedikten sonra sigara yaktım. 3 gün geçmiş birşey olmamıştı birşeyleri yanlış yaptığımdan iyice şüphelenmeye başlamıştım hatta bi ara herşeyi bırakıp gitmeyi düşündüm fakat kalmaya devam etmeye karar verdim. Yine akşam ezanı vakti tekrar ritüele başladım saatler ilerlemeye devam ediyordu uyku bastırmış tam uyuyacakken bi sesle kendime geldim tıslama sesiydi. Önümde belgesellerde izlediğim dev gibi bi yılan vardı simsiyahtı kaçmayı düşündüm aklımı kaçıracaktım kapı pencereler kapalı.

hızlı yazsana dıbına koduğum gibecem şimdi ha