uzaktan belli değildim ama flaş patladığından anladı bişeyler olduğunu. napıyosun lan sen diyerek geldi dıbına koyduğum yanıma. hemen patlattım bitane ağzına. noldu lan dedim, hani nerde senin video. hard disk ve hafıza kartını gösterdim. akıllı ya dıbını gibtiğim huursu. hemen atladı lafa ben onların yedeklerini aldım ki salak falan şeklinde blöf yapıyor. dedim be dıbına koyduğum. çıkardım cep telefonundan girdim internet bankacılığına al hesapta 10bin duruyo.

ama belki önemli bişey vardır diyerekten pcnin hard diski de yanıma aldım. bekle, bekle yok. dıbını mı parmaklıyo tıraşmı ediyo ne yarak yiyosa dıbına koyim.
kevaşeye dedim ki canım sen çık dışarı bir yerlere git. ben hallediyim aramızdaki meseleyi hem senin de canın sıkılmamış olur. tamam dedi aldı çantasını çıktı. ben hala gibtiğim huuryu bekliyorum. neyse çıplak şekilde çıktı anasını gibiyim direk kamerayı dıbına odaklayarak çektim fotoğrafını.

onun zaten anasını gibtiğim evinde ayrı odası varmış dıbına koyayım. geldikçe orda kalıyormuş. neyse dıbına koyim çıkardım tornavidayı, söktüm pcden hard diski. telefonundan hafıza kartını çıkartıp sıfırladım telefonu. rehberi falan gibimde değil. kıllık olsun diye sim kartı da kırdım dıbına koyim. oda da elimde telefon beklemeye başladım. gibtiğim huurnun çıplak fotoğrafını çekecektim.

hemen atladım arabaya. ama bu sefer oyun çeviren kişi ben olmak istedim. anasını gibtiğim yerinde iki saat nalbur arayıp tornavida bulup aldım sonunda. ulan bi tornavida 12tl olur mu anasını gibtiğim memleketinde. neyse dıbına koyim, bindim kevaşenin evine geldim. zile falan basmadan aradım kevaşeyi. canım geldim gibtiğim huur nerde dedim. şuan banyoda hayatım ben kapıyı sessizce açarım gel dedi. iyi tamam dedim açtı kapıyı dıbına koyim. girdim içeri. duşa gireli kaç dakika oldu falan dedim yeni girdi dedi. tamam nerde eşyaları dedim.

"beni seviyor musun?" bu kadar basit. sorması bile kabahat. ulan peşime polisi takmayı göze almasına rağmen deli gibi peşinden koştuğum binlece tl döktüğüm, beraber ta anasının dıbına gittiğim kızın sorduğu soruya baksana. ona bu şekilde söylesem kesin giblemez dıbına koyayım dedim. farklı bir şeyler yapmalıydım. ama ne yarak yesemde bunu deli gibi sevdiğimi anlatabilsem diye düşünmeye başladım.

işte o an anasını gibtiğim beyninde ışık yanmıştı dıbına koyim. kevaşe için zütümüze bi yeşil delta sokmadığımız kalmıştı ama yok yine de beni o anlamda sevebilecek kıvama gelmemişti dıbına koyim. ne yaparsam yapayım gelmiycekti de. çünkü kevaşe huur çocuğunu her nasılsa ölümüne seviyor lan. anlamsızca seviyor dıbına koyim. olayı daha fazla drama yüklemek istedim çünkü bir yandan da kaybetme korkusu hala vardı bende. neden durduk yere sürekli gibebileceğim, hayalini kurduğum bir amcığı kaybedeyim ki? olması gerektiği şekilde olsun o zaman dedim kevaşeye.

şans işte. ben de görüşürüz diyip eve doğru gidiyordum. bizim kevaşe de sürekli mesaj atıyor. gittin mi eve, sorun yok dimi falan diye. belli bu sefer bir şeyler istediği dedim kendi kendime gibiş işini nasıl yapacağımı düşünmeye başladım tekrardan. neyse eve geldim canım falan dedim öyle bikaç mesajlaştıktan sonra iyi geceler iyi geceler dedik yattım uyudum. uyandığımda kevaşeden mesaj gelmişti pek iplemedim dıbına koyim ne yazdığına bakmadan duşa geçtim.

neyse geçelim orayı. bununla bi bara girdik. öyle dertleşiyoruz gelecekten falan. o huur çocuğu seni rahatsız ediyormu falan diyerekten de açtım lafı. yok hayır bir daha görüşmedik dedi. tamam bir şey olursa lütfen bana söyle hem arabanın intikdıbını alırım diyerekten güldürmeye çalışıyordum kevaşeyi. aramızdaki elektrik çok farklı olmaya başlıyordu artık. ne arkadaş kadar mesafeliydik, ne de bir sevgili kadar yakın.

sonra baktım iletildi raporu bile gelmiyor dıbına koyim. telefonu kapamış kevaşe. ellerinde torbalarla falan geri geldiler ben hala lobide oturuyorum. geçtiler asansore yukarı çıktılar. bende kıl kıl baktım dıbına koyim. bir kaç saat geldi e yapacak bişey de yok bari gidip yatıyım o kadar saat araba kullandık dedim. telefonu kapatıp yattımm. kalktığımda kevaşe 10 tane mesaj atmıştı. aradan sadece 3 saat geçmiş olmasına rağmen.

o değil arabayı anasını gibtiğim yerinde nasıl yaptırıp geri dönecektik onu da düşünüyodum.
neyse sabah oldu bu kevaşe erken uyanmış kahvaltı falan hazırlamış. neyse canım dedi geldi öperek falan uyandırdı hayırdır dedim dıbına koyim. tekmeyi yiyince mi aklı başına gelmiş bu kevaşenin. oturduk ben hemen, o mu yaptı bunu dedim. salağa yattı kevaşe. kim mi dedi. asansöre beraber bindiğin huur çocuğu mu yaptı bunu dedim. canım boşver. artık hayatım da bile olmayacak birini düşünmene gerek yok dedi. iyice sevgili rolune giriyodu kevaşe. peki tamam anlıyorum ama beni biliyor mu ki? araba nasıl bu hale gelmiş dedim. nedese beğenirsiniz dıbına koyim?

Ulan hikaye için üye oldum seri ol panpa

ben de hemen arkasından gidip sarıldım. uyuduk öyle dıbına koyim. sabah oldu. o oteldeyken ben arabayı almaya gittim. bir de küçük bir kolye almıştım. geldim ve o yoktu dıbına koyim. bende eşyalarımı aldım aşağıya indim ki allahtan lobideymiş dıbına koyim. neyse aldım bunu geçtik arabaya hediyesini verdim. sende olmasan ben napardım falan dedi. nedemek canım senin üzülme yeter ki dedim. hafifte ayarı veriyordum ileriyi düşünerek.

taksi çevirdik hemen. hastaneye gittik. pansuman yaptılar kevaşeye. 1-2 saat orda kaldıktan sonra otele geri döndük. çok korkuyorum senin yanında kalmak istiyorum dedi. tamam dedim. ama hala kafamda beni ve arabayı nerden bildiği vardı. neyse dıbına koyim odasından bikaç eşya alıp geldi yanıma. yatak tek kişilik ama kıvrıldık beraber. sarılıp uyudu bu hemen. benimde kafam karışık olduğundan gibişi falan düşünemedim tabi.

tak 3 kişi görmüyonmu bizi amk

nerdesin, çok önemli, acil ulaş bana, lütfen çok çabuk falan diye. allah allah dedim noluyor. anlam verememiştim ki tam o sırada bir mesaj daha geldi. lütfen beni biraz seviyorsan bişey yaz dedi. hemen hayırdır canım noldu yazdım. canım otelin bahçe tarafına gel dedi. gittim dıbına koyum. bizim kevaşenin ağzı yüzü dağılmış. lavuk bunu fena benzetmiş. sinirlendim ama birşey yapmakta istemedim. onu sahiplendiğimi göstermek için biraz bağırındım nerde o huur çocuğu bayana el mi kalkarmış falan diye.

o otelde çalıştığını bende bilmiyordum güvenlik kamerasından görmüş girdiğimizi dedi. be dıbına koyduğum bu lavuk beni lobi de görmedimi ? niye bişey yapmadı o zaman. gelip bişey diyecek züt yokmuydu? o kadar gibişmişliğimiz var bunu hala bilmiyorum. neyse peki dedim sen ne dedin? çok yakın arkadaşım seni görmeme yardımcı oldu ne var bunda dedim dedi. sonra da dinlemeden dövmüş baya bizim kevaşeyi. neyse otel görevlisinden çekici çağırmasını falan söyledik arabayı yaptırttım dıbına koyim. zütüme giren paranın bu arada haddi hesabı yok. neydi başta dıbına koyim? kızı gibmek. ulan o paraya kerhane kapatırdım lan.

neyse araba yapılması için bir gün daha otelde kalmak zorundaydık. bu yine benim yanımda kalıyor. yine hemen uyudu. ben uyuyamıyordum dıbına koyim. kaç gündür gibiş yapmadığımdan gibim uyutmuyordu. neyse gzüm kapalı dururken bizim kevaşe uyandı. balkona geçti. ağlıyodu lan dıbına koyim. kevaşe falan ama bildiğin kız balkona geçti ağlamaya başladı lan. ne kadar garip oldum dıbına koyim. orda gibme planları kurduğum kız. lavuktan dayak yemiş ve ağlıyordu.

neymiş o yeşil delta diyerekten girdim lafa. bizim küçük yumuşacık oyuncağımız dedi. e dedim benim öteki gibtiğim huuryu kastederek neden herkes bu oyuncağı konuşuyor, hepinizin ortaklaşa mı aldınız dedim. yarıldılar dıbına koyim. eheh yok canım ya dedi benim kevaşe. o bizim şans oyuncağımız dedi. o gün kimde kalırsa günü mutlu geçiyor dedi arkadaşına bakıp güldü sonra kevaşe. ben tabi hiç bişeyden haberim yokmuşcasına devam ettim.

kevaşenin arkadaşı annem çağırdı gidiyorum dedi. neyse tamam dedi benim kevaşe de ben de kalkıyım hem evde halletmem gereken işlerim var dedi. neyse ben de tamam dedim. önce kevaşenin arkadaşı ayrıldı. bende kevaşeyi evine kadar zütürdüm. görüşürüz canım dedi yanağımdan öptü dıbına koyim. şans işte. ben de görüşürüz diyip eve doğru gidiyordum. bizim kevaşe de sürekli mesaj atıyor.

çok kötü bir durum dıbına koyim. yanına gittim yavaşça. geldiğimi görmedi. selpağı uzatınca fark etti. almasıyla dudağıma yapışması bir oldu
o kadar garip öpüşüyordu ki. öpüşmesin de bile bir üzüntü vardı lan. içim cız etti dıbına koyim. daha 1-2 gün önce gibmek için can attığım, göz kararttığım kıza şefkatle yaklaşıyordum. ne kadar zor bi durum lan. öpüşmemizin ardından bir kaç dakika bir şey söylemeden yatağa gitti.