1. 1.
    +2 -6
    başlığın ismini değiştirdim beyler bu başlıkta anlatıyorum ve başlıyorum hayırlısı.
    ···
  2. 2.
    +2 -3
    (detaylı anlatım mod on)

    annem babam biz 8 yaşlardayken evlerini ayırmışlardı. anlaşamıyorlardı işte amk, fazla sürmeden boşanma da geldi. haftasonları babamıza gidiyorduk, haftaiçleri annemizdeydik. klagib boşanma hikayesidir aq. ama işler, babam bizi terkedip yeni sevgilisiyle kazakistan'a yerleşince değişti. 9 yaşımın sonlarında artık yalnızca annemle kalmıştık. bu durum da, annemin türkiye'de tanıştığı bir fransızla değişiyordu ve 10'lu yaşlarımıza geldiğimizde annem fransız zengin sayılabilecek biriyle evleniyordu. haliyle biz de fransa'ya yerleşmiştik.
    ···
  3. 3.
    -1
    o yaşlarda başka bir memlekete gitmek, yarak gibidir. dilini bilmez etmezsiniz. dilini bildiğiniz yerlerde bile başka bir yere taşınmak zorken, dilini bilmediğiniz yerde 20 kat zordur. zor günlerdi, kimseyle tanışmıyorduk. yeni yeni fransızca kursları almaya başlıyorduk ancak o yaşta dil öğrenmek de kolay değildir. en azından benim gibi dile yatkın değilseniz. o kadar mutsuzduk ki, ne gittiğimiz villada ne bahçesinde memnunduk. annem bize köpek aldı onunla vakit geçirelim diye, sakız koyduk adına.
    ···
  4. 4.
    +1 -1
    biz fransaya yerleştiğimizde melis 9 yaşındaydı, benimse 10 yaşımı bitirmeme bir iki ay vardı. yannan gibi bir yaz günüydü. bahçede sakızla oynuyor, havuza giriyorduk. kimse yoktu tanıdığımız kimse. gittiğimiz kursta da kimseyle tanışamamıştık. aklıma o günler hep turuncu renkte gelir, böyle güneşin yakıcılığı, sevimsizliği, zütlüğü.
    ···
  5. 5.
    0
    neyse amk, birkaç ay geçti okula başladık. türküz diye ayrımcılığa uğruyorduk resmen. doğru düzgün tanıdığımız yoktu. anasını gibtimin köle zenci çocukları bile kendilerini fransız bellemiş bize tepeden bakıyorlardı. o yüzden sessizdik. suskunduk. okul da tak gibiydi, fransızcayı öğreniyordum iyice ama tak gibiydi. arkadaş edinmiştim patric diye, bu çocuğun zütü kalkık değildi amk. kıvırcık saçları vardı, beyaz tenliydi 250km öteden görseniz fransız bu dersiniz amk. neyse en azından konuşacak biri olmuştu, yavaş yavaş fransızcam da gelişiyordu onunla konuştukça. melis biraz daha şanslıydı, neticede kız amk. adı da yabancı isimlere benzediği için fazla yadırgamamışlardı birkaç tane arkadaşı vardı ama yine de içine çok kapanıktı. bazen babamın bizi neden terkettiğini sorup duruyordu. kendini suçluyordu, saçma.
    ···
  6. 6.
    0
    aylar geçiyordu, yeni yaz yaklaşıyordu. (zaman kayması yaşamayın diye not düşeyim: okul, kurs vs taşındığımızın üstünden nerdeyse 1 sene geçti) benim arkadaşım patric'ti, onun tanıştırdığı pierre ve leandre diye iki elemanla daha arkadaş olmuştum. çok samimi sayılmazdık, o dönem üstümde bir ağırlık vardı. fazla konuşmazdım, annemle fazla yakınlaşmazdım, olabildiğince sessiz olmaya çalışırdım. melis ise her geçen ay benden de beter oluyordu. annem de endişeleniyordu tabi.

    yaz geldiğinde sıkıntıdan delirmemek için annem bize vcd seti falan almıştı. melis nerdeyse bütün gün film/çizgi film izliyordu. ben de patric'i çağırıyordum arada. taktan günlerdi.
    ···
  7. 7.
    0
    yaz da geçip gidiyor, sonbahar da bitiyordu. annem bize bir bakıcı tuttu. her şeyi önceden planlamıştı belli ki. çünkü bakıcının olma sebebi, annemin pierre'le (arkadaşım olan değil, üvey babam olan) seyahata çıkmaya başlamalarıydı. bazen biz okuldan döndüğümüzde annemi bavul toplarken görürdük ve "biz pierre'le şuraya gidicez yarın. 2 güne döneriz" diyip bir öpücük kondururdu bize. biz de zaten yarak kadar yalnız olduğumuz fransada 2 kat yalnız olurduk. zaten bakıcı huursunun pek gibinde de değildik, yemek yedirir, duş aldırır, evden kaçmamamızı sağlardı. o kadar.
    ···
  8. 8.
    0
    böyle geçip gidiyordu günler. fransa'ya alışıyorduk ama sanki fransa bize alışmıyordu. patric'le kanka olmuştum hepten. aylar üst üste geliyordu, geçiyordu. biraz flashforward vermek gerekirse benim 15'li yaşlarımın sonunda, melis'in ise 14 yaşında olduğu yaz ayında melis, sinema kulübü/grubu gibi bir şeye girmeye karar verdi. film izleyip yorumluyorlarmış vs. kızın hayatı filmdi zaten, en azından sosyalleşir diye annem çok sevinmişti. sanki bunu kutlamak istermişçesine 2 gün sonra malta'ya gittiler pierre'le.
    ···
  9. 9.
    0
    melis'in sinema kulübüne gitmesi demek, vcd'nin bana kalması demekti. bu da artık rahat rahat vcd'ye ferre takıp 31 çekebileceğim anldıbına geliyordu. çekiyordum da. ergenliğin ateşlendiği yıllardı, kızlarla fazla konuşamaz utanırdım. ama bir ferre gördüm mü, onu izleyip 31 çekmek için her şeyi yapardım. her ergen gibi 31 bağımlısıydım yani.
    ···
  10. 10.
    0
    paulina diye bir kızla okulda görüşmeye başladık. dediğim gibi utangaçtım amk, fazla sürmedi çıkmaya başladık. ve ilk kez onunla öpüştüm. ancak fazla sürmedi kız 10 gün sonra ayrıldı benden. iyice sorunlu biri olduğumu düşünüyordum, babamın bizi benim çekilmezliğim yüzünden terkettiğini annemin de hep benden uzaklaşmak için seyahate çıktığını düşünüyordum.
    ···
  11. 11.
    0
    düşünüyordum ve aylar birbirini kovalıyordu. 16 yaşımın sonlarına denk gelen yaz aylarındaydık. o yazın bizim için şok edici gelişmesi, biika isimli cezayirli bakıcımızın (ya da yardımcımız ne derseniz) işi bırakmaya karar vermesiydi. annem bizim koca çocuklar olduğumuzu idare edebileceğimizi falan söyledi. annemle biraz soğuk sayılırdık, bizi sahte seviyormuş gibi gelirdi. tamam, dedim. sorun değil.
    ···
  12. 12.
    0
    31 tutkum sürüyordu. zaten sıkılıyordum, o yaz patric de ingilizce öğrenmek için 3 aylığına ingiltereye gitmişti. hepten yalnızdım yani. vcd'yi boş bulduğumda, elime geçen yeni ferreları ve erotik filmleri takıp izliyor bi güzel de asılıyordum. melis çoğu zaman sinema kulübündeydi, annem 1 ayın 15 günü yoktu. ferreları izledikçe cesaretleniyor ve eve kız atmaya karar veriyordum.
    ···
  13. 13.
    0
    kaşar bir melez vardı, alita isimli. onun msnini bulup utana utana beceriksizce yazıyordum. belki iş düşer diye. sonunda buluşma ayarlamıştım bende para biraz tak olduğu için, rahat rahat kıza yediriyordum parayı. o gün hiç beklemeden öpüştü benimle daha doğrusu yiyişti. gibim mermere dönmüştü. evlere dağıldıktan sonra hemen gidip odamda 31'e yapıştım. melis evde olduğu için onun odasındaki vcd (daha doğrusu artık dvd)'yi açıp izleyemiyordum. ben de bilgisayarın züt kadar ekranına bakıp attırdım. alita'yı gibmiş kadar oldum amk. ama gibmem lazımdı, gibmeden bilemezdim onu gibmiş kadar olup olmadığını.
    ···
  14. 14.
    -1
    annemler iş gezisine gitmişlerdi paris'e. ben de fırsattan istifade melis'e sinemaya gidip gitmeyeceğini soracaktım. banyodaydı.
    belki daha önce belirtmemiş olabilirim, ancak birbirimizi hep çıplak görürdük, hatta bazen anasını gibtimin huur bakıcısı alışverişe gittiğinde beraber duşa girer birbirimizin sırtını yıkardık.

    neyse bu küçük dipnotu geçtikten sonra, banyoya girdim melis yıkanıyordu. bugün gidicen mi sinemaya dedim. niye sorduğumu sordu, ya gidicen mi kızım söyle işte dedim. var sende bişiler sana ne gidip gitmiceğimden falan dedi. ya amk söyle dedim. sen söyle dedi. alita'yı çağırcam eve dedim. bu güldü falan köpük attı üstüme. gitmicem, dedi. sinema kulübü kapalı binası tamiratta 1 hafta yok sinema falan dedi. hay anasını gibim ya, dedim. tamam sen çıksana dışarı dedim, git bir şeylerle oyalan dedim. yok, çıkmam ben diye devam etti. ya anlayışlı olsana lan diye devam ettim. sen çağır, ben odamdan çıkmam dedi.

    başka da çarem yoktu zaten. alita'yı arayıp bizde oturup kahve falan içmek istediğimi söyledim. huur kabul etti hemen.
    ···
  15. 15.
    0
    alita geldi. salon kısmında oturduk kahve falan yaptım buna. sohbet ettik, fazla sürmedi bu benimle öpüşmeye başladı. öyle ateşliydi ki dıbına kodum huursu. üstünde incecik bir elbise vardı. bacaklarımın arasına yerleşiyordu ellerimden tutup bacaklarına zütürtüyordu. gibim mermerden de öte oluyordu amk. ateşli ateşli öpüşüyorduk, gel dedim elinden tutup. üst kata çıktık, odama. melis'in kapısı kapalıydı neyse ki aq. girdik odaya.
    ···
  16. 16.
    0
    alite o melez bedeniyle üstüme çıktı. zenci anasından kalma sütun gibi dolgun bacakları ve zütü üstümdeydi. elbisesinin altından elimi atıyordum. bu itti beni ve yatağa sırtüstü uzandım. tek parça elbisesini aşağıdan yukarıya doğru çıkardı. sütyeni ve külodunu da hiç beklemeden çıkarıp yere bıraktı. melis'i saymazsam ilk kez canlı çıplak kız görüyordum amk. bu geldi üstüme dudaklarıma yapıştı. elim ayağım donmuş gibiydi ben sadece duruyordum, o gibiyordu resmen beni. çıkar dedi, benimle öpüşürken. ben mal gibi duruyordum, çıkar diyip şortumun üstünden gibimi tuttu. zor da olsa anlamıştım, şortu indirdim dizime kadar ve boxerımı. dizime gelince de bacaklarımla tam aşağı indirip yere bıraktım.

    bi eliyle gibimi kavradı ve sıvazladı. başkası yapınca fena oluyormuş amk, dünya bulandı resmen. gibimi tutup üstüne oturdu yavaşça. o amın sıcaklığını ilk kez hissediyordum ama dayanamayacaktım amk. kız söylendiği kadar huurymuş, üstüne oturup git gel yapıyordu, ben ölü taklidi yapıyordum. 1 dakika bile sürmemiştir heralde dayanamayıp kendimi bıraktım. içini doldurdum. bu tokat attı suratıma. gerizekalı, dedi. gerizekalı. milyon kez üst üste gerizekalı diyordu. beni niye yarı yolda bırakırsın ki dedi. gibim hala içindeydi. gerizekalı diyip ağzıma da tokat attı, dudağım dişime çarptığı için acıdı. gerizekalı diye tekrarlayıp duruyordu. kalktı, eşyalarını giydi ve gibtirdi gitti. bi daha da görmedim kaltağı. arkamdan atıp tutmuş ama dıbına kodum huursu.
    ···
  17. 17.
    0
    züt gibi kalmıştım yatakta amk. ben o huuryu, o huur da beni yarı yolda bırakmıştı. 5 dakika tavana bakıp durdum sonra toparlanıp koridora çıktım ordan banyoya. melis de koridordaydı, gülüyordu. niye gitti diye kıkır kıkır gülüyordu. ben sıcak suyu açıp yıkanıyordum. erken mi gittin diyip güldü, elimdeki şampuanı fırlattım üstüne. aptal, erken mi boşaldım aptal diye sinirli sinirli bağırdı. sus diye bağırıp elime geçenleri fırlatıyordum. o da aptal diye bağırıp duruyordu. gördüm seni aptal taş heykeller gibi sabit yatıyordun diyip kahkaha atıyordu sinirle. senin ağzına sıçacam ben diye bağırıyordum. odasına girip kitledi.

    hepten madara olmuştum amk. yine de alita'yı gibtiğim gerçeği vardı ortada. çarşafı falan toplayıp çamaşır makinesine tıktım. sonra da yatağa gidip uzun bir uyku çektim gündüz vakti.
    ···
  18. 18.
    0
    neyse bikaç gün sonra melis'e dvd izliceğimi söyledim. çıksana odadan, dedim. niye çıkıyorum, dedi. önümde yap alla alla diye ekledi. neyi? dedim. neyi olduğunu biliosun salak mıyım ben, dedi. önümde yap ya da sana dvd yok dedi. çıktım gittim odadan gerizekalıya bak diye. arkamdan geldi, hadi dedi, lütfen merak ediyorum. al istersen dvd'yi kendi odana kur, merak ediyorum dedi. saçmalama dedim, olmaz. yalvarıyordu resmen. gibtir git burdan diyip attım odadan. akşam olduğunda ikimiz de tırsıyorduk karanlıktan. annemler de yoktu zaten. melis'in odasına gidip, melis'in yarak kürek sanat filmlerinden birini izlemeye karar verdik. filmde erotik sahneler falan vardı. neyse, film sağ salım bitti tv'ye bakmaya başladık. melis yapsana dedi. merak ediyorum. ben dokunmucam bile lütfen dedi.

    ben sustum durdum. hadi, dedi. lütfen. git odamdan yatağın altındaki cd'likten bi cd'yi getir dedim, yandaki kutudan da el kremini. ışık hızıyla koştu getirdi ışınlanırmış gibi. hemen dvd'ye taktı. zaten açar açmaz gibiş dönüyordu ferreda. heycanla bekliyordu kalp atışını ben bile duyabiliyordum. kremi elime doldurdum ve gidip gelmeye başladım. ben hızlandıkça, dizlerim kasılıyordu. kasıldım kasıldım yatağa sırtüstü uzandım ve kendimi bıraktım. döller dağılmıştı üstüme, biraz da oturduğum koltuğa. şokla bakıp gülüyordu. elleriyle ağzını kapatıp vooov diyordu, fransız binleri gibi. dizime kadar indirdiğim şortu tamamen çıkartıp üstümdeki döllerle banyoya koştum. temizlendim. kimseye bahsetme dedim, koltuğu da temizle diye ekledim. o temizledi. dediğim gibi, gece korktuğumuz için aynı odada yatıyorduk. aynı yatakta. beraber uyuyuvermiştik yarım saate kalmadan.
    ···
  19. 19.
    0
    çok az ara vermem gerekli beyler.
    ···
  20. 20.
    0
    beyler dün yarıda bırakmak istemezdim kusura bakmayın işim fazla uzun sürdü, eve geri dönünce de hemen uyudum. hikayeye devam ediyorum. melis'in bi fotosunu da paylaşıp kendimi affettirme derdindeyim.

    http://imageshack.us/photo/my-images/3/photounz.jpg/
    ···