1 saniye bile türk oyuncuların süre almadığı, antrenöründen tut genel menajerine kadar hepsinin yabancı olduğu bir kadronun başarısı için hiçte milliyetçi bir tavır tutunamam.. ha, yarın bi gün kendi takımımın dışında bir takım tutup türk oyuncuların temelini oluşturduğu bir kadro ile çıksın her zaman desteklerim. bu meselenin bir yönü..
diğer yönü ise; almanya, ingiltere, ispanya gibi ülkelerin avrupa basketbolunu giblememeleridir. düşün koskoca real'de 35'lik adamlar falan oynuyor. barca'da keza öyle.. adam gibi bir ingiliz basket takımı 10 yıldan beri duyan var mı?.. çünkü adamlar basketbolun dünyada tek merkezi olduğunu bilecek kadar kafası çalışıyor (nba). ha bizim memlekette hala eurolig'in nba'den üstün olduğunu savunan dinazorlar var. bunlara gülüp geçiyoruz tabi..
ayrıca kimselerin bu kadar önem vermediği bir organizasyonda, en çok harcamayı yapıp hala avrupa kupası alamamış olmaları zaten büyük fiyasko.
ha bir de şöyle bir şey daha var ki çok komik;
(bkz:
fenerlilerde artan basketbol sevdası)