0
Vereceğiniz kararın sosyo-ekonomik boyutlarından bahseden bu grubun yaptıkları, yapacaklarının teminatı olup daha da ileri gitmeleri halinde içinden çıkılamaz, altından kalkılamaz hale gelecektir.
Galatasaray taraftarları olarak Etik Kurulu'nuzun çalışmalarını hemen tamamlayarak kesin bir sonuca varmalarını, liglerin güvenli ve bu gözü dönmüşlerden temizlenmiş bir şekilde başlatılmasını istiyoruz." )
. . . .
Okuyun. Gözleriniz iyice tanısın bu kelimeleri. içinize çekin teker teker. Sözlüklerden, twitterdan bağırdıkları yetmiyor, şimdi de TFF'ye sesleniyorlar, Fenerbahçe taraftarı değil, gözü dönmüş diye hitap ediyorlar size!
Kim bunlar?
Kim bunlar?
Fenerbahçe Basketbol Takımı Şampiyonluğunu kutlarken sahaya elinde ne varsa atıp saldıran, saldıranlara ağızlarını yarım da olsa açıp tek kelime edemeyen,
17 Yaş altı takımımıza Florya tesislerinde tekme tokat girenler karşısında yellenme kabilinden dahi itirazda bulunamayacak kadar ar duygusunu kaybetmiş olanlar!
Kim bunlar?
Pet şişe atılmasına gözü dönmüşlük diyip, Alex'in kafası girince -ağlara- sahaya rakı şişesi atanlara alkış tutanlar,
Bir tane kadıncağızın, üstelik de provoke ettiğini iddia ederek, Fenerbahçeli basketbolculara saldıranlar, ondan sonra da kendi yönetimleri saldıranları koruyunca tamtam gibi kutlama mesajı yayınlayanlar,
Cemal Nalga sahte formayla sahaya girdiğinde "yerin dibine girdiğini" iddia edip, sonra susup, üstüne kalem dahi oynatmayanlar,
Taurasi'yi önce doping kralı ilan edip, bir hınçla saldırıp, sonra doping yapmadığı ortaya çıkınca kaçacak delik arayanlar,
iki tane Leeds United taraftarını sokak ortasında bıçaklayanları -mutlaka- unutanlar,
Daha sayalım mı?
Daha sayalım mı?
Adaletsizliği ve yargısız infazı gördük. Gazete haberleriyle TFF'nin karar vermesini bekleyip, UEFA dallarına binip, fanatik akıllarıyla güvendikleri tüm dağlarda kar bittiğinde, "bu ateş üfleyerek sönmez"leyip ondan sonra da "TFF'ye güveniyoruz" limanında duraklayanları gördük.
Nefreti ve ahmaklığı gördük. Şike yapanlar küme düşürülsün dedikten hemen sonra Beşiktaş Asbaşkanı tutuklu yargılanmaya başlandığında sesini kesenleri, bir kaç gün sonra, yine ve ancak Fenerbahçe'nin küme düşürülmesini talep edenleri gördük.
Kalpleri kararmış. Akılları kaybolmuş. Fenerbahçe küme düşürülsün, şu dünyada cennet olacak onlara.
Hayır, Fenerbahçe bir kere daha onları TT Arena'da yenmesin diye değil, bir kere daha Çubuklu formalıların kendilerini, kendi stadlarında madara edişini görmekten ürktüklerinden değil, basit kıskançlıktan, cahil korkaklığından, bel altı oyunlarıyla aşağı çekmek istediklerinden değil, gözleri kör eden, akılları buğzeden, nefretlerinden.
Evet Fenerbahçe taraftarı bugün sahaya girdi. Şimdi bundan da medet umuyorlar. Ceza verilsin, "bu gözü dönmüşler"in takımı kümeye düşürülsün, taleplere bak.
Gözünüzü iyi açın, aklınıza iyi yazın, o saha Fenerbahçe taraftarının.
O sahanın çimleri, o sahanın koltukları, tribünleri, o sahanın üstüne bina edildiği arazi, hepsi hepsi Fenerbahçe taraftarının.
Bu taraftar sizin alıştığınız meşrepten değil. iki fırça çekildiğinde başını öne eğip, uysal koyun gibi kestirecek tipde hayvanlar değiliz biz.
Nedir kardeşim işinde gücünde normal insanları, 70 yaşında teyzeleri, gencecik kızları, senedin peşindeki taciri, ay sonunu zor getiren işçiyi, borcunu zamanında ödemek isteyen esnafı, dükkanını duayla açan bakkalları ve o stada gelen, o çevrede dolaşan insanları bunca isyan ettiren şey?
Normal, işinde gücünde insanlara ne yaptınız da onlar bugün delirmiş gibi sahaya inip, isyan duygusuyla sokaklara çıkıp, üstlerinde bezden tshirtlerle bir büyük "hayır" kelimesinin peşinde koşuyorlar.
Adalet. Adalet.
Nefretinizden kaybettiğiniz, akıl yoksunluğundan hiç göremediğiniz adalet duygusu.
Haftalar oldu yemediğimiz küfür kalmadı, sokmadığınız tak çukurunda duymadığımız iğrenç koku yok. Hepimizin belini bükecek delilleri müjdeleyip, her kanaldan infaz hükümleri verip, polis fezlekelerinden copy pasteler ile stüdyoları bir baştan bir başa boyayıp karşımıza çıktınız, rezil ithamlar, haksız iftiralar, abuk subuk yorumlamalardan başka bir şey duyamadık!
Bu ülkenin Emniyeti terörle mücadele ederken dahi "kamuoyu desteğine muhtacız" demedi, Fenerbahçe söz konusu olduğunda kamuoyu desteği istedi. Emniyet bizim bildiğimiz Emniyet değil de Hz. Ömer tarafından yönetiliyormuş gibi el verdiniz, destek çıktınız, kendilerini Yargıtay Ceza Genel Kurulu ilan edip nihai hükümlerini tebliğ etme cüretini gösterdiklerinde adil yargılanma ilkesini değil, işte şike tespit edildi medyacılığına kaçtınız,
Adamın şekeri 260lara fırladı, kalbi, böbreği, her tür hastalığı vardı, yine de tutuklu yargıladınız,
Futbolcularımızın alnını teri kurumadan, içinde futbolun f si olmayan yorumlar yapıp, 17 maçta 16 galibiyet alınmasını bile şikeye karine sayıp, yarım sezon sustuğunuz, küme düşmemek için duacı olduğunuz, gelip geçenin festival cücesine çevirdiği takımınızın utancından kafanızı kaldıramadığınız, kendi başkanınızı ibra etmediğiniz bir sezonun bütün öfkesini, ezilmişliğini üstümüze kustunuz,
Halinizi göremediğimizi mi sanıyorsunuz?
Bunca izansızlığın, bunca haksızlığın, bunca adaletsizliğin karşısında susup oturacak, anaokulu müsameresi izleyen baba şefkatinde takımımıza bakacağımızı mı sandınız?
Bu taraftarın harcı öyle çamurdan değil!
Haksızlıklar, adaletsizlikler yağmur gibi yağarken üstümüze, bin türlü kafadan on bin hakaret edilirken ancak onursuz, gurursuz, haysiyetsiz, diyelim köpekleşmiş adamlar boyunlarını eğer.
Bu taraftar ne dedi? Adaletten başka ne istedi? Aynı durumda olan herkes yargılansın, varsa suçumuz hüküm verilsin, aceleye getirilmesin, deliller çıksın, adil bir yargılama sürsünden başka ne dedi? Bu insanlar, bunca gözyaşlarını içlerine akıtarak, adalet talep ettiler. Şeriatın kestiği parmak acımaz. Hepinizin dilinde pelesenk. Kadı önüne çıkmadan var mı hüküm vermek fıkıh da? Şeriatın neresine denk düşüyor linç? Zan üstüne hüküm kurmak nerede var, var mı üç tane gazetecinin kulağına üflenenlerle boyun kesmek?
Fenerbahçe'den nefret ediyorsunuz çünkü ne olduğunuzu hatırlatan başka bir şey kalmadı! Hayır karşısında sirk maymununa döndüğünüzden, taraftarı her kükrediğinde sesiniz güdük çıktığından, çubuklu formayı giyen her takım, her branşta üstünüzden panzer gibi geçtiğinden filan değil,
Susmadığımız için, eğilmediğimiz için, bükülmediğimiz için, siz her hücum ettiğinizde biz dimdik durduğumuz için, siz şampiyon olmamamız için dua ederken biz ancak kendi şampiyonluğunu dileyenlerden olduğumuz için, siz boyunuzun ölçüsünü bize bakıp alırken, biz hep kendi koyduğumuz sınırlara erişmek istediğimiz için,
Bu ülkenin her sokağında sarı lacivert çubukluyu üstüne giyen, bayrağını balkonuna asan, gümbür gümbür milyonlar olduğu için nefret ediyorsunuz.
Biz Fenerbahçeliyiz. Güruh değil. Fenerbahçeli. Gözü dönmüş değil, adalet isteyen, saldırgan değil öfkeli, zalim değil zulme dur diyen, binler, yüzbinler, kıta kıta.
Sizin bize karşı kaldırabileceğiniz en büyük başarınız kupanızdır kardeşim, onu bir yana koyarız zulme karşı isyan bayrağını gösteririz, ondan bir bizde var. Bir tek bizde.
Aziz'i alsınlar, yönetimi alsınlar, Lefter'i, Cemil'i alsınlar, o Stadı buldozerlerle yıksınlar, çimenlerimizin üstüne AVM kursunlar, futbolcularımızı dağıtsın, sporcularımızın da lisansını yırtsınlar.
Kadıköyde, bir mahalle arasında yeniden kurulur Fenerbahçe. Milyonlar akın eder çubukluyu giymeye.
Bu takım kurulduğunda formasının üstünde armadan başka bir şey yoktu, öyle devam eder. Amatör kümeden başlarız yine. Adım adım çıkarız. Binler uğuldar, onbinler bağırır, 55.000 taraftar haykırır tekrar "darağacında olsak bile"
Hiç umutlanmayın,
Yine geliriz,
Yine yeneriz,
Fenerbahçe bu demek,
Fenerle kimse başa çıkamaz
Siz tezahürat mı sandınız?
Tümünü Göster