Serkan kardeşim haklı. Ama olaya bir de kadınlar açısından bakın. O kadar "kadınlar bir olmuş erkekleri dışlıyorsunuz" diye laf yaptınız ama feminist ruh geldiğinde sizde aynısını yaptınız. Hemde onların dünya hakları kapsamında yaptığı şeyi siz küfürlerle ezikleme ve hakaret gibi her türlü iticilikle yaptınız. Yapmayın beyler! Kendinizce (Serkan sağolsun) haklı bir şey buldunuz, ondada kendinizi haksız konuma düşürmeyin. Karşınızdakinin (feministruh) kız olduğunu biliyorsunuz madem ona göre konuşun. Bu onun düşüncesi saygı duymak zorundasınız. Malum BÖYLE BiR ÜLKEDE olması gereken bu.

beynini gibtiğim salağına bak. feminizme geçireyim derken, feminizm ile özdeşleştirdiği ateistliğe ve komünizme de giydirmiş. ben de düşünce özgürlüğüne karşıyım aq. mesela beyni olmayanların düşünmesi büyük haksızlık.

Ben cevap vereyim.
Öncelikle feminizm 16. yüzyılda değil 18. yüzyılın sonlarında başlamış ve 19. yüzyılda örgütlü bir hareket haline gelmiştir. Evet o dönemde kadın hakları şimdikinden çok çok daha kötü durumdaydı. Kadınlar toplumsal hayatta yoktu, erkeğin gölgesi olarak hayatlarını sürdürüyorlardı. O dönem için haklılığı su zütürmez bir gerçekti. Ancak bu dönem feministlerinin birincil amacı ve sloganı toplumun biçtiği rolü reddetmek üzerineydi (özellikle simone de beauvoir ablamızın başını tuttuğu eşitlikçi feminizm ile bu görüş güçlendi) Yani yemek yapan, çocuk bakan, çalışmayan, makyaj yapan, çocukluk hayali zengin bir kocayla evlenmek olan kadın rolünü reddediyorlardı. Bunun yerine çalışan, üreten, erkekten bağımsız olarak hayatını sürdürebilen bir kadın profilini savunuyorlardı. Kendi coğrafyalarında başarılı oldukları söylenebilir. Ancak Türkiye gibi ülkelerde feminizm asla başarıya ulaşamadı. Bunun sebebiyse feministlerin bağımsız bir harekete girmemiş olması. Seçme ve seçilme hakkı dahi bir kadın mücadelesi sonucunda verilmedi. Atatürk doğrudan verdi. Bu da diyalektik süreçte bir boşluk yarattı. Kadınlar feminist mücadelenin başlangıcı olan "toplumun biçtiği rolü reddetme" aşamasını görmeden feminist mücadelenin en önemli kazanımlarına ulaşmıştı. Hal böyle olunca toplumda düzensizlik ve ikilik ortaya çıktı. Dayağa ses çıkartmayan, kazandığı parayı kocasına veren, evinden çıkmayıp çocuklarına bakan, çocukluk hayali zengin koca bulmak olan "özgür kadınlar" ortaya çıktı. Bugün Türkiyede var olan feminist mücadelenin ilk amacı kadına toplumdaki rolünü reddetmeyi öğretmektir. Tabii bu kolay olmayacak. Eril toplum yapısı ve din olgusu daima önüne engel olarak çıkacaktır. Bana kalırsa bu feminist mücadelenin zafere ulaşması için ilk önce erkeklerin toplumun biçtiği rolü reddetmesi gerekiyor. Kavga eden, küfreden, şiddetle yoğrulmuş insanlar olmak zorunda olmadığımızı göstermemiz gerekiyor. Ancak bu kadının rolünü reddetmesinden çok daha zor. Neyse yazıyı çok uzattım okuyan çıkmaz nasıl olsa herkese iyi günler.

Not: Profeministim.

Feminizm günahtır binler

Anası s.ikişik feminist ruh erkekler kölen olsa napcan a.mk 3 5 yıla evlenince kol gibi yar.ra anıra anıra yicen orusbu

ruhunuz feminist olsada bedenleriniz önümde domalmak zorunda amlılar.

Feminizim kadinimsi lezbiyenliktir

ya daha öncede söyledim tekrar söylüyorum:
kadın ve erkek hem fizyolojik hem biyolojik olarak eşit olamaz. (DÜZGÜN) kızlarımızı/kadınlarımızı da ötekileştiren yok zaten.

ya bırakın kızı güzel güzel yazsın

feministlarin hamısı anormaldır camiyyat axlaqını pozur qahba balaları..

Aslında her kadında feminist bi ruh olmalı. Kendini ezdirmemeli

Sen bu ülkede hiç sokakta kadınlar var diye tedirgin oldun mu? Küçücük bir çocukken, senden küçük kızlar veya yaşıt kız arkadaşların tarafından cinsel istismara, tacize uğradın mı? Konu hak veya başka bir şey değil. Konu sizin bu zihniyetiniz. Ben sokaklarda, benden küçük erkek çocuklar tarafından tacize uğruyorum. Laf atmalar, hareket yapmalar... Sizin ne olduğunuzu, burada yazılanlarıda çok iyi biliyoruz. Sizin her kıza huur, kezban gözüyle bakmanız. Ötekileştirilen siz misiniz, biz mi? Bir erkek olarak bu konuyla ilgili konuşmanıza sıcak bakmıyorum. Ben bir kız olarak diğer hemcinslerimi çok iyi anlıyorum. Siz kendinize eş ararken bile hizmetçi arıyorsunuz. Kızları ihtiyaçlarınızı gidermek, daha sonra bırakmak için kullanıyorsunuz. Ataerkil bir toplum olan Türkiye'de erkek evin reisi, kadın hizmetçisi oluyor. Siz kızları kullanıp atan kişilersiniz. Bu sebepten ve aile baskısından dolayı kızlar cephe alıyor. Bazıları feministliği erkek düşmanlığı olarak algılıyor. Ötekileştiren kişiler erkek düşmanıdır, feminist değil!

Feminizm dedigin sey esitligi savunur evet, adi ustunde esitlik. Yani kendi cinsini savunup karsi cinsi otekilestirmek degildir amaci. Ayni hak ve ozgurluklere sahip olmaktir amaci. HATTA AYNI SORUMLULUKLARA. Hani diyoruz ya burda kadin yeri geldiginde hesap odemeli, kadinlar zengin koca aramamali calisip kendilerine bakabilmeli diye. Feministlerin savundugu sey de budur iste kadin ustundur demeye calismiyorlar yani. Bizler saniyoruz ki kadin ve erkek artik esit haklara sahip o yuzden artik bu tarz goruslere ihtiyacimiz yok. Oyle degil iste hâlâ ezilen hor gorulen, dayak yiyen hatta öldürülen kadinlar var toplumda. Onlari savunmak icin bu tarz gorusler her zaman konusulmali.

feminist ruhakarşı yazılmış şuku

ateizm ne alaka amk salagı hiç kimse farklı görünmek için inandığı şeylerden vazgeçmez mal mal konuşma olsa bile çok azdır bu

feminstler kadar kaltak bin annesiz kişiler yoktur eşitlik diye zütlerini yırtarlar ancak heri taku pozitif ayrımcılığa çevirirler lan zaten her seyde önceliklisiniz iyi davranıyoz ama iste biz iyi davrandıgımız icin oldu bunlar zütünüz kalktı bide feminist medya vardır ondan bahsetmeye kalksam okumazsınız sayfalarca yazarim sizde usenirsiniz biliyorum
özet: feministlerin amk

Feminizmin dıbına koydu

Feminist Ruh sen sadece insanlarda algı operasyonu yapma ya çalışan beyin fakiri olduğun halde kendini ustun ve kültürlü göstermeye çalışan egoist bir primcisin

Bu muhtemelen 15 yaşında her gece amini parmaklayan bi velet işte

Feminizm kadın haklarını savunmaktır. Günümüz Türkiyemizin gündemine bakıcak olursak bir Türk kadının feminist olması gayet normal.