1. 19.
    0
    aristo geymiş
    ···
  2. 18.
    0
    Aristonun karısı güzel değiLse anası nedengüzeldı :S
    ···
  3. 17.
    0
    felsefe yapılır mı? yaptınızda biz yapmadınız mı dedik? yapmışta olabilirsiniz yapmamışta...
    ···
  4. 16.
    0
    doğru bildiklerimiz ve doğru olan doğrular vardır ama bu doğruları doğrulamadan önce doğruluğunu doğrulamamız lazım yoksa bildiğiz doğruların aslında doğru olmadığını doğrularız yani doğru bilgiler doğrulanmadıkları sürece doğru bilgi değildir sadece doğrudur
    ···
  5. 15.
    0
    Bilgi Felsefesinin tartıştığı temel sorun, doğru bilginin olanklılığı sorunudur. Mutlak, kesin bilgilere ulaşıp ulaşamıyacağı sorununa verilen yanıtlar iki başlık altında toplanabilir.
    Doğru Bilgi imkansızdır.
    insanın açık, kesin ve mutlak bilgiye ulaşamayacağını savunan felsefi sistemler, Sofizm, Septisizm (Kuşkuculuk) ve Akademi kuşkuculuğu akımlarıyla karşımıza çıkar.
    Sofizm
    Sofist Felsefe M.Ö. 5. Yüzyılda, doğa filozofların tepki olarak doğar. Sofistlere göre duyu verileri insanlara göre duyu verileri insanlara göre değiştiğinden kesin bilgilere ulaşmak olanaksızdır. Bu yüzden bilgi görecelidir. (relatiftir).
    Protagaros’a göre insan herşeyin ölçüsüdür.
    Gorgias ise “Hiç bir şey yoktur. Olsa bile bilinemez. Bilinse bile başkasına aktarılamaz.” diyerek doğru bilginin olanaksızlığını dile getirmiştir.
    Septisizm ( Kuşkuculuk, Şüphecilik )
    Kuşkucu Pyrhon, verilen her yargının çelişiği için de güçlü nedenler olduğunu söyleyerek, hiçbir konuda kesin yargıya varılmayacağını ileri surer.
    Duyumcu (Sensüalist) kuşkuculardan Sextus Empricus’a göre doğru bilgi olanaksızdır.
    Çünkü;
    Aynı şeyler farklı insanlarda farklı etkiler yapar.
    Her insan duyu bakımından farklı yaratılmıştır.
    Algılar, içinde bulunduğumuz duruma göre değişir.
    Septisizm’in Eleştirisi
    Septisizm hiçbir konuda yargıya varmadan her konuda şüphe ederek yaşamayı savunan uç bir görüştür. Anca septisizm, dogmatizmin “mutlak doğrucu” anlayışına karşı insan zihnini uyarmış böylece bilimsel şüphenin doğuşunu artdıbını hazırlamıştır.
    Bilimde şüphe araç, septisizmde şüphe amaçtır. Bilim, doğru bilgiye uylaşana de herşeyden şüphe eder. Oysa septikler yaşam boyu herşeyden şüphe etmeyi savunmuşlardır.
    Doğru bilgi olanaklıdır.
    Mutlak, doğru bilginin mümkün olduğunu savunan sistem ve felsefeciler, doğru bilgiye nereden, nasıl ulaşılacağı konusunda farklı görüşler ileri sürer.
    Rasyonalizm ( Akılcılık )
    Rasyonalizme göre, zorunlu, kesin ve genel geçer bilgilere ancak akılla ulaşılır. O halde doğru bilginin kaynağı akıldır.
    Duyu organlarının verileri geçici ve doğruluğu kesin olmayan bilgilerdir ve bu verilere güvenilemez. Felsefe evreni ve insanı kavrarken aklı kullanarak doğru bilgilere ulaşılabilir.
    Sokrates
    M.Ö. 5. yüzyılda yaşamıştır. Sofist göreliliğe (relativizme) karşı çıkmış, bilgilerimizin doğuştan var olduğunu savunmuştur. Sokrates’e göre öğretmenin görevi yeni bir şey öğretmek değil insanın aklında saklı olan bilgileri doğurmaktır.
    Sokrates’in bu yöntemine diyalektik adı verilir ve karşılıklı konuşmaya, tartışmaya dayanır.
    Platon
    Platon’a göre bilginin kaynağı duyu organları olamaz. Çünkü duyu verileri kişilere göre değişir. Oysa matematiğin bilgileri kesindir.
    Platon’a göre iki türlü dünya vardır: idealar ve görünenler (fenomenler) dünyası.
    içinde yaşadığımız nesneler dünyası gerçek değildir. Fenomenler dünyası dediği bu dünyanın bilgisi sanı’dır. Gerçek olan idealar dünyasındadır ve bu dünya ancak akılla kavranır. Duyularla kavradığımız fenomenler dünyası idealar dünyasının bir kopyasıdır.
    Aristoteles
    Aristoteles’e göre idealar nesnelerden bağımsız değildir. idealar, tek tek nesnelerin özünde tümel kavramlar olarak vardır. Bilginin amacı tekil yani bireysel olanı bilmektir. Çünkü gerçekten var olan tek tek şeylerdir. Ancak tekilin bilgisine genelin bilgisinden yani tümelden ulaşılır. Gerçek bilgi genle yargılara dayanan önermelerdir. Bunun yöntemi de tümden gelim (dedüksiyon)’dir. Tümdengelimin en mükemmel biçimi ise kıyas (tasım)’dır.
    Farabi
    Farabi’ye göre, bilginin üç kaynağı duyular, düşünce ve akıldır.
    Düşünme ve akıl yürütme yoluyla tekil bilgiler biçimlendirilerek hakiki bilgiye ulaşılır. Böylece genel geçer ve kesin bilgi elde edilir.
    Farabi’ye göre akıl, iyi ve kötüyü, güzel ve çirkini, doğru ve yanlışı bibirinden ayırarak en yüce erdem olan bilgiye ulaşır; böylece Tanrı’ya ulaşmanın da yolunu bulmuş olur.
    Descartes
    Descartes, bilgi modeli olarak analiz ve senteze dayanan matematiği benimser. Matematik bilgilerin kaynağı akıldır. Araştırmaları sırasında “metodik şüphe” yöntemini kullanır.
    Tümünü Göster
    ···
  6. 14.
    0
    doğru bilgi yoktur olsa bile bilinemez bilinse bile aktarılamaz.

    not:lise sonum
    ···
  7. 13.
    0
    Tam rüyalanırken dıbına kodumunun David Hume'u beni sarsarak uykumdan uyandırdı
    ···
  8. 12.
    0
    @11 kendini ihbar eden liseli
    ···
  9. 11.
    0
    felsefe
    ···
  10. 10.
    0
    bilgisayar dersindeyim pickular
    ···
  11. 9.
    0
    ben aslında yoooğğuuum

    @5 şuku
    ···
  12. 8.
    0
    dıbına kırdığımın ekşici bini.
    ···
  13. 7.
    0
    @1 lys 345bininci sıradan 2. ögretim felsefe kazanan , finaller sonrası ogrendigini içinde tutamayan post-liseli
    ···
  14. 6.
    0
    @1

    http://carpentier.files.w...s.com/2009/01/thinker.jpg
    ···
  15. 5.
    0
    hangi sandalye
    ···
  16. 4.
    0
    doğru bilgi yoktur panpa az içilmiş votka vardır
    ···
  17. 3.
    0
    varım o halde düşünüyorum amk
    ···
  18. 2.
    0
    lise 3 felsefe terk
    ···
  19. 1.
    0
    belki seviyeyi biraz artırıcaz ama olsun amk hep küfür hep küfür am züt meme kısır döngü nereye kadar

    başlıyorum beyler sorumuz şu

    doğru bilgi var mıdır ? doğru bilgi olanaklı mıdır? varsa bilebilir miyiz?

    @7 lys 12 binincisiyim 1. öğretim pdr yim ızdırabını gibtimin bini
    ···