1. 276.
    0
    "Kötü günleri görmezseniz mutlu günlerin değerini anlayamazsınız."

    Charles Chaplin
    ···
  2. 277.
    0
    Duygular ilk düşüncelerinizdir, saf düşünceniz. Duygu sözsüz düşüncedir. Hiçbir şey "söylemeden" çok şey söyler. Duygular, ruhun dilidir.
    Kelimeler, ikinci düşüncelerinizdir. Sözler, duygularınızı anlaşılır sesler çıkararak kavramlaştırma çabalarınızdır. Sözler, zihnin dilidir.

    Davranışlar (tutum), üçüncü düşüncelerinizdir. Davranışlar kavramsallaştırdığınız şeyleri fizikselleştirme çabalarınızdır. Davranışlar, bedenin dilidir.

    Neale Donald WALSCH, Tanrı ile Sohbet
    ···
  3. 278.
    0
    “(…) Ekinimizde tümüyle satınalma açlığı üzerine, alanın da, verenin de isteyerek girdiği bir alışveriş anlayışı üzerine kurulmuştur. Çağımızın insanı vitrinlere bakmakla, peşin olsun, taksitle olsun alabileceği her şeyi satın almakla mutlu olabilmektedir. Çağımızdaki insanlar öbür insanlara da aynı açıdan bakarlar. Erkek için çekici bir kız – kadın için de çekici bir erkek – peşinden koşulacak ganimetlerdir. “Çekicilik” çoğu zaman, kişilik pazarında çok tutulan, çok aranan özelliklerden yapılmış bir pakettir. Kişiyi çekici yapan şeyler, gerek vücut, gerek kafa bakımından zamanın modasına bağlıdır. (…) Alışveriş üstüne dönen, maddesel değerlerin en üstün değerler olduğu bir ekinde insanlar arası ilişkilerin de mal mülk ve iş pazarında geçerli olan yöntemlere göre yönetilmesine şaşmamak gerekir.”

    Erich Fromm, Sevme Sanatı
    ···
  4. 279.
    0
    "Zekasız sevgi olamaz köleliğe yol açar;
    sevgisiz zeka olamaz diktatörlüğü yol açar.''

    Jiddu Krishnamurti
    ···
  5. 280.
    0
    ''Unutmayın ki, bilinçaltınız öfke duyduğunuz kişi ve durumlardan sizi uzak tutacaktır. Öfkeniz temizlenmediği sürece, karşı cinsin yanında tam olarak 'rahat' davranamazsınız.''

    M. Barış Muslu - Beynine Format At
    ···
  6. 281.
    0
    Ruhu, doğru ve bükülmez kılan erdem"dir.

    Seneca - Ahlaki Mektuplar.
    ···
  7. 282.
    0
    Sürgünsüz, katliamsız, savaşsız, nefretsiz bir dünya dileğiyle..
    Ezilenlerin olmadığı, herkesin karnının doyduğu, çocuk gözyaşlarının olmadığı bir dünya dileğiyle...
    ···
  8. 283.
    0
    Kendinizi ve karşınızdakini iyi tanıyorsanız sizin için tehlike yoktur; kendinizi iyi bilmenize rağmen karşınızdakini yeterince tanımıyorsanız yine de kazanma şansınız vardır; ancak ne kendinizi ne de karşınızdakini bilmiyorsanız o zaman her savaşta tehlike ile karşı karşıyasınız demektir.

    Savaş Sanatı - Sun Tzu
    ···
  9. 284.
    0
    ARKADAŞLIK

    Ve bir genç, şöyle dedi: "Bize arkadaşlıktan bahset." Ve o cevap verdi:

    "Arkadaşınız, cevap bulan gereksinimlerinizdir. O, sevgiyle ektiğiniz ve şükranla biçtiğiniz tarlanızdır.

    O sizin sofranız ve ocakbaşınızdır. Çünkü ona açlığınızla gelir ve onda huzuru ararsınız.

    Arkadaşınız sizinle içinden geldiği gibi konuştuğunda, ne 'hayır' demek zor gelir, ne de 'evet' demekten çekinirsiniz.

    Ve o sessiz kaldığında, kalbiniz onun kalbini dinlemek için sessizleşir. Çünkü arkadaşlıkta, kelimeler susunca, tüm düşünceler, tüm arzular ve beklentiler, gürültüsüz bir sevinç içinde doğar ve paylaşılırlar.

    Arkadaşınızdan ayrıldığınızda ise yas tutmazsınız; Çünkü onun en sevdiğiniz yanı, yokluğunda daha bir berraklık kazanır, tıpkı bir dağın, dağcıya, ovadan daha net görünmesi gibi...

    Ve arkadaşlığınızda, ruhsal derinlik kazanmaktan başka bir amaç gütmeyin. Çünkü, salt kendi gizemini açığa vurmak peşinde olan sevgi, sevgi değil, savrulmuş bir ağdır ve sadece yararsız olan yakalanır.

    Ve arkadaşınıza, kendinizi olduğunuz gibi sunun.

    Eğer dalgalarınızın cezrini bilecekse, meddini de bilmesine izin verin. Çünkü salt zaman öldürmek için bir arkadaş aramanızın anlamı olabilir mi? Onu, zamanı yaşatmak için arayın. Çünkü o gereksiniminizi karşılamak içindir, boşluğunuzu doldurmak için değil.

    Ve arkadaşlığın hoşluğunda, kahkahalar, paylaşılan hazlar olsun. Çünkü küçük şeylerin şebneminde, yürek sabahını bulur ve tazelenir."

    Halil Cibran
    ···
  10. 285.
    +1
    saaaaaaaaaaaaaaaaaaa
    ···
  11. 286.
    0
    assssss
    ···
  12. 287.
    0
    Düşmanın bir çok yüzü vardır , ama tek bir ismi var ; Kapitalizm..

    Subcomandante Marcos
    ···
  13. 288.
    0
    Sadakati katıksız olarak gönlünde taşıyana,
    Ne mutlu!


    Faust - Goethe
    ···
  14. 289.
    +1
    her daşşağın 2 kilo panpa
    ···
  15. 290.
    0
    "Hayatın en büyük hatası hiç tamamlanamamış olması, boyuna geriye atılmasıdır. Hayatını her gün tamamlayan insanın zamana ihtiyacı yoktur. Korkuyu doğuran, gelecek ihtiyacıdır. "Ne kadar ömrüm kaldı?" Bu dertten kurtulmanın tek yolu, hayatı dağıtmak yerine toplamaktır. Geleceğin düşünülmesi bugünün iyi kullanılmayışındandır.!"

    Seneca, Ahlaki Mektuplar
    ···
  16. 291.
    0
    Kendini sevmek, egoistçe bir gururdan çok farklıdır. O bencillik değildir. Başkalarını sevebilmek için önce kendinde sevgi olmalıdır. Bu da ilk başlangıç olarak suya atılan taşın oluşturduğu dalgalar gibi önce kendi çevresinde oluşmak zorundadır. Böylece dışa ve uzağa doğru yayılır.

    Sevgi bencilliği yok eder. Bencillik de sevgiyi. Kendini seven başkalarına kötü davranamaz. Yapacağı kötülüğün gönlündeki sevgiyi yok edeceğini bilir. Bu yüzden yaptığı kötülüğü veya başkalarına göstereceği sevgi ve saygının mutlaka kendine döneceğini bilir. Çünkü dışarısı bir aynadır. Çevre ve kişi özdür; asıl nesnedir. Orada ne varsa çevreye dağılır ve oradan yansır.

    Bu yüzden bencillik ve sevgi bir arada bulunamaz. Kendini seven kimse bencil olamaz. Bu bir anlamsızlık gibi gelirse de gerçek öyle değildir. Çünkü kendini seven insan, nefsini yenmeyi başarmış demektir. Burada şunu ayırt etmekte yarar var. Kendini sevmek, Batı literatüründe yer eden narsizmden farklı bir durumdur. Narsizm, bir hastalıktır. Kendine tutkunluktur. Oysa kendini sevmek, kendinden başlayan bir sevgi ile çevreye açılmaktır. Onda karşılık yoktur. Özden geldiği için beklentisizdir. Bütün pgibolojik rahatsızlıkların kaynağı beklentilerdir. Kendini seven beklentiye düşmez. Kendine verilene, sunulana rıza gösterir. Yaptıklarını da karşılıksız yapar. Bundan karşı taraf, algısı nispetinde yararlanır.


    OSHO
    ···
  17. 292.
    +1
    panpa cevap beekliyorum senden
    ···
  18. 293.
    +1
    şukunu verdim bin
    ···
  19. 294.
    0
    Sarı saçlarını topla bir akşam bana gel..
    Yağmur senden önce gelebilir şehre,
    Önemseme biraz geç kal,
    Bir sigara içerim
    Beklerken seni,
    Martısız bir şehre martılar getirtirim.
    Olsun biraz geç kal,
    Yelkovana binip akrebi öperim.
    Gözlerinin kapısındaki kilitleri kırmak için,
    Gözlerimin elindeki bıçağı görmezden gel..
    Siyah elbiseni giy
    Ve trafik ışıklarında nefes al.
    Sarı saçlarını topla bir akşam bana gel..
    Muhabbetin damarı çatlasın,
    Komalık olsun sözcükler.
    Teşbihteki hatayı görürsen şikayet için ara beni..
    Telgrafın tellerindeki kuşların emeklilikleri geldiği için,
    Belki de binip gittiler yeni bir şehre
    Eski bayram kartları..
    Mors alfabesiyle de sevebilirim seni,
    Lirik bir anlatımla da ..
    Sarı saçlarını topla bir akşam bana gel..
    Değişsin arayüzü hayatımın
    Ve ineyim göğün zindanından,
    Ellerimde bulut ve yağmur kaçkını yavru kuş,
    Ağzımda kalabalık bir ayaz..
    Saksıdaki çiçeğin adını şifre olarak koydum.
    Dünya haritasının ayak izlerine,
    Çölde bir vaha,
    Vaha da bir su,
    Su da bir yüz,
    Yüzde bir göz,
    Göz de masmavi deniz..
    Sonsuza kadar zütürebileceğim üstteki dize..
    Olsun sen gel..
    Bir akşam geç gel , işçilerden sonra gel..
    Akşamdan sonra gel,
    Bıçaklanınca gel,
    Kanımı takip et…
    iz yürüsün sokakta..
    Bak kapının önüne bir çocuk bıraktım
    Oradan gel..
    Çıplak ayaklarını taş merdivenlerden atlata atlata
    Çık yukarı ,
    Geç gel ,
    Ölümden önce gel,
    Sonsuz bir sayıyı sayarken gel,
    Ve soyarken mumu gaz lambasının gözü önünde,
    Hasırın altından çıkarken çocukluğum ;
    Kilimsiz bir köy evinin çamur sıvalarına,
    Uçurtmalarını yutarken elektirik direkleri
    Sayıklama seanslarını aksatmazken geceleri
    Dilencileri, dilsizleri ,seri katilleri ..
    Melekleri anımsarken
    Sarı saçlarını topla bir akşam bana gel
    içimde büyürken nefesinin iklimi..

    Orhun Çevik
    ···
  20. 295.
    0
    “Beyaz bir tavşan boş bir silindir şapkadan çıkarılır. Bu tavşan çok büyük olduğundan bu numara milyarlarca yıl sürer. ince tüylerin en tepesinde çocuklar dünyaya gelir. işte bu yüzden çocuklar bu inanılmaz sihirbazlık numarasına hayret ederler. Ama yaşlandıkça tavşanın tüylerinin diplerine doğru yerleşir, orada kalırlar. Bu tüylerin dibi çok rahattır, işte o yüzden kürkün ince tüylerinden yukarı doğru tırmanmayı hiçbir zaman göze alamazlar. Sadece filozoflar dilin ve varoluşun en dış sınırlarına doğru tehlikeli bir yolculuk yapmayı göze alabilirler. Bunlardan bazıları yolda kaybolurlar ama diğerleri tavşanın tüylerine sıkıca tutunarak tırmanır ve yumuşak kürkün diplerinde yiyip içip yaşayan insanlara seslenirler:

    “Bayanlar, baylar. Boşlukta süzülüp duruyoruz.”
    Ama kürkün dibindekilerin hiçbiri filozofun bu çığlıklarına aldırmaz.
    “Üff, ne diye gürültü edip duruyorlar sanki!” derler. Sonra da konuşmalarına devam ederler: “Tereyağını uzatır mısın lütfen? Hisse senetleri bugün ne kadar yükselmiş? Domatesin kilosu ne kadar? Lady Di’nin bir çocuğu daha olacakmış, duydunuz mu?”

    Sofie’nin Dünyası - Jostein Gaarder
    ···