/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 76.
    +3
    LOS ANGELES, CEDARS-SiNAi TIBBi MERKEZi……
    OLAYDAN 5 SAAT SONRASI……

    Kadın gözlerini araladığında bir hastane odasındaydı. Başındaki cihazdan sürekli sinyal geliyordu. Göğsü olduğu gibi sargılı ve bacağı alçılıydı. Her yeri, tüm kemikleri, tüm kasları dahil olacak şekilde acıyordu.
    Başında bir adam bekliyordu yan tarafındaki koltukta uyuyordu.
    Hareket etmeye çalışınca adam uyandı ve kadına gülümsedi.
    Nerdeyim ben…….sen kimsin ?... diye belli belirsiz sormaya başladığı zaman içeri genç bir doktor girdi.
    Sanırım kendinize geldiniz memur sammy. Benim adım Uzman Doktor Richard şimdi kendinizi nasıl hissediyorsunuz ? diye sordu.
    iyiyim sadece ağrılarım var dedi kadın.
    Evet diye cevapladı doktor onlarda zamanla geçecektir. Bay Frank sizi tam zamanında getirdi biraz daha geç kalınmış olsaydı kemikteki ilik kana karışabilir ve sizi öldürebilirdi.
    Kadın Franka baktı sonra doktora “ortağım nasıl” diye sordu.
    Doktor “evet bacağınızdaki kemik kırıldı ve alçıya aldık” diye devam etti sanki soruyu duymamış gibi.
    Doktor ortağım nasıl diye tekrar sordu sammy.
    Doktor “acınız fazlalaştığı zaman……” diye devam edeceği zaman.
    “DOKTOR ORTAĞIM NASIL !!! “ diye bağırdı sammy.
    Doktor gözlerini sammy’e dikmişti.
    “Memur sammy ortağınız Lennon Carter’ı kurtaramadık……..Çok üzgünüm” dedi.
    Sammy inanamadı ilk başta “ hayır……yanımdaydı……..yaşıyordu……..olamaz….” diyerek ağlamaya başladı.
    Doktor yanındaki hemşireye seruma sakinleştirici verin dediğini hatırlıyordu…..sonra uyandığında yanında kimse yoktu. Frank te gitmişti…
    ···
  2. 77.
    +2
    Aradan günler,haftalar,aylar geçmişti. Sammy ayağa kalkmıştı ve görevine kaldığı yerden devam etmeye başlamıştı.
    Çok acıktığı bir gün TOM AMCANIN YERi adında küçük bir restoranta girmişti ve orada yemek yiyen kişiyi ilk görüşte tanımıştı.
    FRANK CASTLE….






    HAYATINI KURTARAN ADAM……
    Arkadaşlıkları bu şekilde başlamıştı Frank ve Sammy ‘nin. O gün beni kurtarmaya gelen bir başka kişi daha vardı diye sordu.
    Kimmiş o diye cevapladı seni oradan aldığımda kimse yoktu etrafta.
    Punisher diye cevapladı kadın. Punisher gelmişti çok net hatırlıyorum.
    Bence yanlış hatırlıyorsun orada kimseler yoktu.
    Hayır dedi kadın tekrar…..






    PUNiSHER ORADAYDI……..
    ···
  3. 78.
    +3
    Asla birbirlerine arkadaşlıktan öte yaklaşmadılar.
    Onlar gerçek arkadaştılar.
    Frank her zaman Sammy’nin aslında kim olduğunu sezdiğini sanıyordu.
    Punisher’ın kim olduğunu biliyor ve bildiğini kendisine fark ettirmiyor diye düşünüyordu.
    Ölmeden önceki son sözleri bunu kanıtlıyor gibiydi….





    “Beni öldürenleri bulup teker teker CEZALANDIRACAKSIN…….ANLADINMI BENi…….”
    ···
  4. 79.
    +3
    LOS ANGELES…..
    GÜNÜMÜZ……
    AYNI ESNADA ŞEHRiN BiR BAŞKA NOKTASI……






    Üzerinde çarpı işareti çizilmiş bir zırh giyen, zırhın çeşitli yerlerinde mermiler ve el bombaları kafasındaki kask benzeri bir miğfer taşıyan adam Los Angeles’a tepeden hakim olan bir noktada telefon ile görüşüyordu.

    - Dediğiniz gibi FRANK CASTLE’ı ortadan kaldırdık Punisher eğer bu adamsa artık yolumuza çıkamayacak demektir……kimse dışarı çıkan birini görmedi muhtemelen oda içerde geberip gitmiştir…….şimdi diğer planlarımıza geçebiliriz.
    Dedi ve telefonunu kapattı.
    Arkada bekleyen adama dönüp “ silahlarınızı çıkartabilirsiniz bu şehri alma vakti geldi “ dedi. “silahların dağıtımına başlayın”
    ···
  5. 80.
    +2
    Oldukça iyi gidiyor. Devam bakalım..
    ···
    1. 1.
      +2
      peki birazdan yeni partları atmaya devam edeceğim takipte kalın efendim.
      ···
  6. 81.
    +2
    TOM AMCANIN YERi…….

    Frank yıkıntıların içinden çıkmıştı. Olay yerine gelen polis ve itfaiyenin seslerini duyuyordu oradan hemen uzaklaşmalıydı. Hızlıca diğer sokağa gitti oradan da sığınağına gitmek için terkedilmiş metro istasyonuna gidecekti.
    Dinlenmesi ve kendine gelmesi gerekiyordu.

    TERKEDiLMiŞ METRO iSTASYONU…….

    Punisher bilgisayarını açarak olay hakkında bilgi varmı diye kontrol etmek istemişti fakat düşündüğünden çok daha farklı bir senaryo ile karşılaştı.
    Şehrin bir çok yerinde silahlı çatışmalar yaşanıyordu. Polis şehrin her yerinde kalabalık insan grupları ile çatışıyordu isyancıların ellerindeki silahları ordudan biliyordu hepsi ordu envanterindeki silahlardı.
    “ nasıl elde ettiler bu kadar silahı” diye düşündü.
    Sonra adamın söyledikleri aklına geldi.
    “ KiNGPiN VE NORMAN OSBORN MEKgibA HÜKÜMETiNDEKi GÜMRÜK BAĞLANTILI NOKTALARA RÜŞVET VEREREK KAMYONLARININ KONTROL EDiLMESiNi ENGELLEDiLER. SADECE UYUŞTURUCU OLARAK BAKMA OLAYA BU YOLLA ÜLKEYE SOKULAN SiLAHIN SAYISINI TANRI BiLiR…….”
    Harekete geçmek için geceyi beklemeye karar verdi.
    ···
  7. 82.
    +1
    LOS ANGELES ŞEHiR MERKEZi….
    GECE YARISI….






    Punisher silahlarını ve malzemelerini hazırlamış avlanmak için dışarı çıkmıştı. Şehir yangın yeri halini almıştı. Silahlı adamlar şehrin her yerindeydi ve şehirden sürekli silah sesleri yükseliyordu.
    Temizlenmesi gereken bir şehir, cezalandırılması gereken kötü adamlar vardı.
    Şehir merkezine doğru ilerledi. Heryerde polisler vardı ve isyanı bastırmaya çalışıyorlardı.
    Şehrin merkezine doğru bir yerde bir grup isyancı devrilmiş bir otobüsün üzerinde “ BU ŞEHiR ARTIK BiZiM” diye bağırıp havaya ateş ediyorlardı.






    Arkalarından gelen Punisher’ı gördükleri zaman “HAS.KTiR NERDEN ÇIKTI BU” diyerek aralarından biri göğsündeki el bombalarından pimini çekti. Atacakken Punisher adamı bileğinden vurdu ve el bombası diplerine düştü.
    Boooooooooooooooooommmm……….
    Onlarca parçaya bölündüklerini gördü yanlarına geldiğinde birisi hala can çekişiyordu. Yanında durdu son kez göz göze geldiler. Tetiğe bastı Punisher……





    Sokağın uzak bir yerinden iki tane kamyonet ağır ağır sesin olduğu yere doğru geliyordu.
    Yere uzaktan kumandalı mayınlardan bir tane koydu ve köşeye geçip gelmelerini bekledi arka arkaya gelen iki araç ortalarında patlayan mayınların etkisiyle havaya doğru savrulup ters bir şekilde yere düşmüştü. Yanıyorlardı ve içlerinden yanan isyancıların sesleri yükseliyordu.
    Hızlı bir şekilde davranıp sokaktan sokağa geçmeye çalışıyordu temizlenmesi gereken çok fazla yer vardı.
    ···
  8. 83.
    +1
    Televizyonlardan askeri yetkililer sivil halka sürekli herhangi bir sebepten ötürü evden dışarı çıkılmaması emrini veriyorlar en yakın sürede askeri bir operasyon yapılacağını söylüyorlardı.
    Şehir meydanına giden bir sokaktan ilerlemeye başladı Punisher.
    Düşündüğü gibiydi meydanın köşe başları isyancılar tarafından tutulmuştu.
    “ Bir yerden başlamak gerek” diye düşündü ve ilk atışı yaptı yalnız düşünemediği bir nokta
    vardı.






    Köşelerden bina içlerinden ve diğer noktalardan sayamadığı kadar çok isyancı çıkmaya başlamıştı. onlarca isyancı ile mücadele vermeye başlamıştı Punisher ve sayıları her geçen saniye biraz daha fazlalaşıyor gibiydi.
    Mühimmatı bitmek üzereydi ve eğer o bölgeden çıkamazsa çok kötü benzetilebilirdi.
    Bir kamyonetin arkasında beş kişi doluşmuş bulunduğu yere doğru gelirlerken aracın şoförüne doğru tek el ateş etti ve kamyonet büyük bir gürültüyle patladı.
    Punisher nasıl olduğunu anlayamamıştı şoföre ateş etmişti ama araç olduğu gibi havaya uçmuştu.
    ···
  9. 84.
    +1
    “ Nişancılığının bu kadar kötü olduğunu bilmiyordum” dedi arkadan bir ses.






    Elindeki silahla arkasındaki karanlığa doğru nişan aldı ve “göster kendini” diye seslendi.
    Karanlıkların arasından HAWKEYE çıktı.
    Bir sorun olursa ben seni bulurum demiştim hatırladın mı ? dedi.
    Bu kadar çabuk olacağını tahmin edemedim diyerek cevap verdi Punisher.
    Hadi dedi Hawkeye geç kalmayalım avlanacak çok kişi var.
    Şehir meydanında kırktan fazla kişi hakladılar. Hawkeye’ın atmış olduğu okların hedefini bulmadığı olmamıştı hiç genelde kalp hizasına hedef alıyor çok nadirde olsa attığı oklar kafaya isabet ediyordu.
    Punisher ise mümkün olan en az hata ile isyancıları yok ediyor boşa mermi kullanmamaya özen gösteriyordu.
    ···
  10. 85.
    +2
    Şehir meydanındaki askeri yayın birden kesilip yerini isyancıların yaptığı yayına bıraktı.
    Ekranda kafasında kurukafaya benzeyen bir kask taşıyan birisinin görüntüsü vardı.
    “CROSSBONES” dedi Punisher sessizce.






    “ SAYIN LOS ANGELES HALKI” diyerek söze başladı Crossbones
    “Bilindiği üzere şehriniz tarafımızca istila edilmektedir sizi sömüren ve üzerinizden para kazanan iş adamlarına, belediye başkanlarına ve sizleri koruduğunu sanan askeri yetkililere aslında onların hiçbir işe yaramadıklarını, şehrin asıl efendilerinin halk olduğunu göstermek içindir. Aslında amacımız sizlere zarar vermek değil aksine rahat ve refah seviyenizi arttırmaktır fakat PUNiSHER denilen parazit buna engel olmaktadır. Eğer çatışmaların ve kaosun sona ermesini istiyorsanız Punisher’ı gördüğünüz yerde ya yok edin yada savaşçılarımıza haber vererek canlı yakalanmasını sağlayın.”
    Ekran kararmıştı.
    Hawkeye ve Punisher birbirlerine baktılar.
    Hawkeye biraz yardıma ihtiyacımız olabilir dedi ve kulağındaki cihaza dokunarak.

    “KAPTAN SANA iHTiYACIMIZ OLABiLiR EN YAKIN NE ZAMAN BURADA OLABiLiRSiN” dedi.






    KAPTAN AMERiKA YARDIMA GELiYORDU……….
    ···
  11. 86.
    +3
    evet beyler hikayeye yarın devam ediyoruz takipte kalmayı unutmayın.

    KAPTAN AMERiKA OLAYA DAHiL OLACAK GiBi DURUYOR...

    iYi OKUMALAR...
    ···
  12. 87.
    +3
    Okunuyormu beyler?
    ···
  13. 88.
    +2
    BÖLGEYE DOĞRU iLERLEYEN BiR AC-130 UÇAĞI….

    - Olm şehrin durumu çok kötüymüş lan biliyomusunuz
    - Birazdan göreceğiz bakalım ne kadar kötü.
    Uçağın içinde özel ekipmanlı dört adet asker vardır. Ordu şehrin ne durumda olduğunu denetlemek için önden bu askerleri göndermiş. Aldığı istihbaratlara göre göndereceği güçleri ayarlıyacaktır.
    Kırmızı yanan ışıklar yeşil yanmaya başlar ve uçağın iç hoparlöründen bir ses gelir.
    - Yeşil bölgedeyiz atlayış için hazır olun.






    Askerler son hazırlıklarını yaparak açılan kapaktan kendilerini aşağıya bıraktılar. Aşağıya şehre doğru inerlerken kendi aralarında şehrin şu an ne kadar tehlikeli olduğunu mümkün mertebe kimselere görünülmemesi gerektiğini konuşuyorlardı.
    ···
  14. 89.
    +2
    Los Angeles’te bulunan yüksek binalardan birinin tepesine iniş yaptılar ve binayı üs olarak kullanmaya başladılar 4 kişi hemen teçhizatlarını kuşanıp şehre inmeyi ve haberleşme ağını güçlendirmeyi düşünüyorlardı.
    ···
  15. 90.
    +2
    Dört asker ilk olarak bulundukları binadan dışarı çıkıp keşif turu atmak için hazırlandılar yalnız bir terslik vardı ve etraf çok sessiz gibiydi.





    Karanlık bir sokağa girdiklerinde hepsi birden gece görüş mekanizmalarını açtı ve karşılarında gördükleri şey umutsuzluğa kapılmalarına neden oldu.
    PUNiSHER………
    “Bu” dedi Punisher “Mesleki kariyerinizdeki en kısa operasyon olabilir.”
    “Olabilir” dedi grubun arkasında yer alan Hawkeye.
    “Silahlarınızı oldukları yere bırakın” dedi Punisher “Yoksa bu cehennemde sizi farketmeleri uzun sürmez.”
    Grup silahlarını oldukları yere bıraktı ellerini enselerinde birleştirip dizlerinin üzerine çöktüler.
    Gruptaki keskin nişancı Punishere bakıp “ Bizi ne zaman farkettiniz” diye sordu.
    Punisher “ Kaç yaşındasın asker”
    Asker “25” diye cevapladı.
    “Ben” dedi Punisher “Sen altın bağlandığı zaman,Afganistanda Ruslara karşı savaşıyordum….inanın sizler çok yenisiniz ve techizatlarınız çok ses çıkartıyor.”
    ···
  16. 91.
    +2
    - Bende sizin gibi bir askerdim, sizden çok daha pislik işlerde bulundum, burada sizi yok ederlerse evlerinize askeri bir personel bile gitmeyecektir hatta burda olduğunuz inkar edilecek. Bu yüzden bu işin arkasında kim olduğunu söylerseniz kaosu durdurabilirim.
    Grubun lideri ellerini indirip konuşmaya başladı.
    - Buraya gelmemizi özel operasyonlar dairesi istemedi fakat ordu genel sekreteri çok üsteledi hatta 10 kişilik bir grup hazırlanmıştı fakat 4 kişiyi gönderme kararı alındı. bizim gelmemize müteakip genel sekreterde Los Angeles’a geldi. Şu an askeri ateşelikte.
    Punisher “peki” dedi “size güveniyorum.”
    ···
  17. 92.
    +1
    Frank Rezstle
    ···
    1. 1.
      0
      okuyun devam partlarını birazdan atmaya başlıyorum
      ···
  18. 93.
    +3
    bide okuduğunuzu belli eden bi işaret bırakında kaç kişi okuyo biliyim.
    ···
  19. 94.
    +3
    SABAH…..
    Punisher aracının içinde sekreterin çıkacağı ateşeliğin kapısını gözetliyordu.





    On dakika sonra genel sekreter zırhlı bir makam aracına binerek sekreterlikten çıktı.






    Araç caddede ilerlerken önceden hazırladığı mekanizmayı harekete geçirdi.
    Büyükçe bir ağacın gövdesine küçük çaplı bir şerit patlayıcı yerleştirmişti.





    Sekreter ağacın yanından geçerken tetiğe bastı ve ağacın arabanın üzerine düşmesini sağladı. Hengame sürerken aracın arkasından yaklaşıp açık olan camdan içeri sis bombası attı






    ve yanındaki sakinleştirici ile sekreteri bayıltıp oradan uzaklaştırdı.
    ···
  20. 95.
    +2
    GECE…..
    Sekreter geceye kadar baygın bir şekilde kaldı. Gözünü açtığı zaman karşısında gördüğü şey belli belirsiz beyaz bir işaretti






    gözleri iyice açılıpta etrafı gördüğü zaman gerçeği anladı.
    PUNiSHER kendisini kaçırmış ve başında elinde golf sopası ile dikiliyordu.






    Kuşlar diye söze başladı Punisher bu işin arkasında senin olduğunu söylüyor.
    Burası neresi diye sordu sekreter.
    Burası askeri personelin kullanması için yapılmış bir golf sahası. Etrafta kimseler yok
    Fakat ben asker değilim dedi sekreter.
    Tabiki değilsin diyerek cevapladı Punisher. ASKERLERiN BiR GURURU OLUR. SENDE GURUR KALMAMIŞ” elindeki golf sopasıyla sekreterin suratına sertçe vurdu.






    Bir dahaki daha değişik yerlerine gelecek.
    Ne istiyorsun dedi sekreter suratındaki kanı silerken.
    Bu işin seninle ne ilgisi var dedi Punisher.
    - Benimle bir ilgisi yok. Emir en yukardan geliyor.
    Nasıl yani dedi Punisher en yukarısı neresi.
    “Ordu” dedi sekreter “Bu iş ordunun kendi kendini denetlemesi için yapıldı…..Lanet olsun ben sadece bir sekreterim”
    - Irak ve Afganistan savaşında ne kadar kayıp verildi biliyormusun. Verilen kayıplar hep askerin kendi malzemesini kullanamamasından kaynaklı. Düşünsene askerlerimize silah,cephane ve ekipman veriyoruz fakat onlar bu ekipmanları kullanmayı bilmiyor. Bilenlerde yanındaki beceriksizler tarafından yanlışa sürüklenip öldürülüyor. Los Angeles askerlerin kendi kendini eğitmesi için biçilmiş kaftandı. Etrafına bak burada hiçbir şey yok burası sadece Allahın belası bir çöl. Afganistana veya ırağa ne kadar benziyor değil mi ? işte bu yüzden burada bilinçli bir isyan çıkardık ve askeri durumuzu kontrol etmek istedik. Aslında benim bile bilmediğim bir hazırlık var adına KIŞ ASKERi PROJESi deniliyor. ALBAY STRYKER’ın geliştirdiği WEAPON X projesi başarısız oldu ve yerine KIŞ ASKERi PROJESi geliştirilmeye başlandı.






    Eğer bu işi sonlandırmayı düşünüyorsan CROSSBONES’ı bul ve onu ortadan kaldır yoksa Los Angeles askeri bir eğitim sahası haline gelecek.

    Punisher duyması gereken herşeyi duymuştu. Crossbones’ı bulacak ve ortadan kaldıracaktı……
    Tümünü Göster
    ···