eğer yanımda olsaydı bugün on yıl olacaktı

Beyler vallahi sözlük entry girdirmiyor kusura bakmayın uzun yazayım dedim bende öylece kopyalarsam zamandan tasarruf ederiz diye.

Devaaaaaaaaammmmmm

Eve geldik halası üstünü değiştirdi falan bekledik biraz. Geldi halası yaktı bir sigara bize de uzattı. Ben almak istemedim. Çekinmene gerek yok kelepçeli hallerini bile gördüm sigara içmen bir şeyi değiştirmez dedi. Dakika 1 gol 1 amk kadın çok güzel koydu lafı. Yok yinede almayayım demekle yetindim ben sadece.

işte kadın başladı konuşmaya;

+ Bak oğlum Elçin senden epeyce bir bahsetti. Anladığım kadarıyla bir ailen ve sana sahip çıkacak kimsen yok.

Onaylar gibimi başımı salladım.

+ Ben Elçin konusunda çok hassasım o benim kızım gibi değil kızımdır direkt olarak. Ve onun üzülmesini istemem. Ama gördüğüm kadarıyla bu senin yanında pek kolay gibi durmuyor.

• Ama hala konuşmuştuk bunları!

+ Elçin seninle değil Tarık’la konuşuyorum sözümü kesme!

- Hayatım halan haklı bırak bitirsin konuşmasını.

+ Diyeceğim o ki ben sizin ilişkinizi onaylamıyorum. Zaten bunun içinde yeteri kadar sebebim var saymama da gerek yoktur sanırım. Sende anlıyorsundur beni. En basitinden sınavını bile kötü etkiledi seninle olan ilişkisi…

Beyler kadın söylediklerinde sonuna kadar haklıydı böyle ağzımı açıp söyleyecek tek bir kelime yoktu ne diyebilirdim ki haklıydı… Ama bende Elçin’den vazgeçecek değildim. Çünkü düzelecektim herkese değiştiğimi iyi bir adam olduğumu pis işlerden uzak durduğumu düzenli bir hayat kuracağımı gösterecektim.

Halası ne diyeceğimi beklerken tam sehpanın üzerine bıraktığı sigara paketinden bir dal alıp yaktım. Şöyle derince bir nefes çektim. Sonra söyleyeceklerimi bir bir sıraladım.

- Bakın benim hakkımda bir çok şeyi bildiğinizi düşünüyorsunuz Elçin’in anlattıklarından yola çıkarak ama şunu söyleyeyim yarısını bile biliyor olamazsınız. Şöyle özetleyeyim uzun uzun anlatmadan. Ben hayatı boyunca tek bir kuruşu bile beklide bedavadan kazanmadım. He helal yolla da kazanmadım orası doğru. Ama ben Elçin’den önce amaçsız serseri herifin biriydim kimim kimsem yoktu günü kurtarsam yeterdi benim için bir geleceğim olduğunu bir ailem olacağını mutlu olabileceğimi hiç düşünmedim. Ta ki Elçin’i tanıyana kadar. ( Elçin zaten kanepede yan yana otururken elimi tutuyordu daha sıkı tuttu) Bakın ben kaybedecek hiçbir şeyi olmayan bir adamdım. Ve çok canlar yaktım. Çok pis işler yapıp çok pis adamlara bulaştım. Hiçbiri için bir bahanem yok. Ama bunların hepsi geride kaldı. Ben artık eski ben değilim. Zaten mahkemede akladı beni. Eski işlerden de uzak duracağım artık. Düzgünce para kazanıp düzgünce yaşayacağım. Bunu nasıl yapacaksın diyebilirsiniz daha lise diplomam bile yok. Ama elimde bir miktar sermayem var ( Nazmi abinin bıraktığı para birazda zulamda vardı ufak bir iş için sermaye olabilirdi.) Açıköğretimden lise diplomamı da aldıktan sonra bu sene Elçin’le beraber sınava da gireriz. Üniversiteye de yerleşirsem bir sorun kalacağını sanmıyorum. Ben bunların hiçbirini Elçin öncesine kadar hayal dahi etmezdim. O yüzden bana bir şans verirseniz yüzünü kara çıkartmam. Elçin’in ailesi ile olan durumunu biliyorum ve siz onun için önemli olan birisiniz. Benim yüzümden aranızın açılmasını istemem. O yüzden siz onaylamadan Elçin’inin de yakınında olamam.

Elçin bana bakıyordu o sırada onu halası izin vermezse bırakacağımı düşünüyordu aklınca.

Halası biraz duraksadıktan sonra;

+ Peki buna bir şartla izin veririm her dışarı çıktığınızda her yaptığınızı haber vereceksen. Seninleyken aklım kalmaması için ve eğer bu sene denemelerdeki netleri düşerse yine senin yüzünden görüşmenize izin veremem. Bu şartla izin verebilirim sadece.

- Emin olun bende çok önemsiyorum onun geleceğini bu konuda elimden geldiğince çabalayacağım söz veriyorum size.

• Canım halam benim * )

+ Şımarma cadı *

O gün çok güzel geçti. Elçin çok mutluydu artık ben özgürdüm ve bizi bekleyen bir gelecek vardı. Elçin çoktan özel derslere başlamıştı. Ben ise hayatım boyunca ders çalışmış adam değildim. Ama onunla mutlu bir gelecek istiyorsam çalışmalıydım. Dersane ücretlerini falan öğrenmeye karar verdim. O hafta Elçin’le beraber dersaneleri falan gezdik. O dersaneye yazılmayacaktı. Yıllardır ders aldığı matematik hocası vardı. Onunla çalışmaya devam ediyordu. Zaten altyapısı da sağlamdı. Ama ben mutlaka dersaneye yazılmalıydım. Buldum yakınlarda fiyatı da uygun olan bir dersane yazıldım ona. Dersler başlayalı 1 ay olmuştu neredeyse beni epey zor bir maraton bekliyordu. Ama Haluk’la falan konuşmuştum. Oda o sene başlamıştı üniversiteye bana yardım edecekti sınava hazırlanırken Elçin’de zaten hazırlanacağı için rahattım biraz. Haluk’la da iş meselesini konuştum bıraktığımı söyledim. Ot mot işlerine girmeyeceğimi belirttim. Tamam kardeşim ben karışamam ki zaten sen nasıl istersen öyle olsun dedi. Gitti bana 1-2 tanıdık vasıtasıyla iş buldu. Tanıdık dediğim onun en düzgün çevresi bar sahibi herifler falan. Bana bodyguardlık işi buldum bir gece kulübünde bu arada fiziksel özelliklerimi belirteyim hani öyle izbandut gibi bir herif değilim. 1.85 boyum var 80 kiloyum o zamanlar şimdide aşağı yukarı aynı. Adamlar ilk başta boyu falan kısa bu adam ne yapabilir ki falan demişler ama işte Haluk çok yürekli adamdır demiş. En sonunda ikna etmiş herifleri. Dersane de ben mezun grubuna yazılmamıştım okulum olmasa da Elçin’le çalışırım sabahları diye. Sadece etütlere gideceğim için de gece uykusuz kalmam problem değildi. 12 gibi kalksam yeterdi. Elçin’le de bir çalışma programı yaptık. Her şey ayarlanmıştı. Bu arada 1-2 defa Yakup’u ziyarete gittim içeriye görmeye canı sıkkın gibi görünüyordu. Ama bir şeyim yok deyip duruyordu. Bende herhalde yalnız kaldığındandır diye üstelemedim. Elçin bir keresinde benimle gelmek istedi Yakup’la tanışmak istedi beraber gittik ziyaretine. Elçin sürekli sorular sordu Yakup’a çok sevmişti onu. Biz tam giderken Yakup istemeden bir pot kırdı.

+ Uğruna gerçekten adam öldürmeye değecek insanı bulmuşsun Tarık kıymetini bil…

Bu Laftan sonra Elçin ne demek istedi falan diye sordu. Ben ya yok bir şey işte içeride adam konuşması bile arabesk oluyor insanın 4 duvar arasında falan diye ama pek inanmadı. Ama yinede üstelemedi. Ama ben Elçin’i fazla küçümsüyordum…

Çok geçmedi 15 gün sonra büyük bir kabus beni bekliyordu…

Yakup’u yine ziyarete gitmiştim. Gardiyanlar bir günde 2 ziyaretçi gelemez dedi. Almadı beni. Allah Allah herhalde kardeşi geldi dedim pek önemsemedim.

Ta ki Elçin’in telefonlarıma bütün gün cevap vermeyip sözleştiğimiz yere gelmemesine kadar…

O an anladım bugün Yakup’a ziyarete gelen Elçin’di…