1. 51.
    0
    ertesi gün olanları paylaştım ismaille.

    ismail : olm napsın kız annesi gelecekmiş işte

    ben : olm o bakarızı giberim ha

    ismail : kanka kız kesin olmadığı için evet dememiş söz verip sözünde durmamış olmak istememiş. sen şimdi gibtir et kızın yanına git bu tenefüs

    ben : bu tenefüs gitmem biraz sinirim geçsin giderim

    ismail : tamam ama kızın yanında sinirli olma. güleryüzlü de olma yavşak demesin içinden, normal ol.

    ben : tamamdır
    ···
  2. 52.
    0
    ardından son dersten önceki tenefüs besteyi sınıfından aldım ve dışarda konuşmak üzere her zamanki yerimize oturduk

    ben : konuşamadık bugün hiç gelmedin de yanıma ben geleceğim diye bi kural yok ki

    beste : haklısın ama sizin sınıftan tanıdığım yok hem ne bileyim ondan gelmiyorum yoksa ben de düşünüyordum seni

    ben : anladım

    beste : bu arada k.bakma annem geldi bugün gördün hem sen de.

    ben : evet

    beste : yarın(çarşamba) değil de öbür gün(perşembe) o dediğin şeyi yaparız müsat misin ?

    ben : o gün öğle teneffüsünde sınıf maçı yapacaz ama cuma olsun

    beste : peki

    ardından zil çaldı ve sınıflarımıza gittik.
    ···
  3. 53.
    0
    çarşambayı yazmama gerek yok. perşembe günü sınıf maçımız vardı ve öğle tenefüsü gelip çatmıştı. okuldaki lise 1'lerin hemen hemen hepsi bizi izliyordu. maç öncesi ismail mert ve diğer binler taktik yaparken beste'yi de gördüm. o da gelmişti. göz göze geldik ve bana güleryüzle el salladı. ardından yanına gittim ve;

    ben : ooo hanımefendiler teşrif etmiş

    beste : sevgilimi izlemeye geldim

    ben : o zaman sevgilim için atarım gollerimi

    beste : hadi bakalım başarılar

    ismail : hadi olm ya santra yapıyoz (uzaktan bana bağırarak)

    ben : tamam geldim
    ···
  4. 54.
    0
    maçı 10-4 gibi inanması zor bi skorla kazanmıştık. ve tam 7 gol atmıştım. deseler 10 gol atacaksınız sen kaç tane atarsın diye en fazla 3 derdim amk ama o gün fena ballıydım. yetenekli değilim amk realist bi adamım ben tamamen baldı yani. devre arasında beste'nin yanına gitmiştim.

    beste : şu suyu al

    ben : eyvallah saol

    beste : iyi gidiyorsun

    ben : devamı da gelir inşallah

    gibi bir konuşma geçmişti. maç bitmiş ve maçtan sonra da beste ile takılmıştık biraz.

    beste : yarın buluşuyoruz dimi ?

    ben : evet

    beste : tamamdır.

    artık tamamen yarınki buluşmaya vermiştim kendimi.
    ···
  5. 55.
    0
    beyler kızla buluşucam şimdi. 2 saat sonra gelirim devam edicem sonra. siz de reserve alın başlık takip yapın amk. şu an 5 sayfa. en az 100 sayfa olacak. buraları kısa bi özet. şuan anlattığım yerde henüz 15 yaşındayım hikaye 18-19da ayrıntılanacak.
    ···
  6. 56.
    0
    okul bitmiş eve gitmiştim. klagib ergen düşüncelerimle; yarını, yani okulu kırıp sahilde beste ile gezeceğimiz zamanı düşünüyordum. içimde havai fişekler patlıyordu. bu ve buna benzer düşüncelerle yatmıştım yatağıma. kafamı yastığa yasladığımda uzunca düşündüm. ne yapacaklarıma, ne giyeceğime karar verdim. kafamda dönüp duran bu düşüncelerle zor da olsa uyumayı başarmıştım.

    sabah olmuş her zamanki gibi kahvaltımı etmiş, dişlerimi fırçalamış ve servise binmek için yola koyulmuştum. okula vardığımda beni küçük bir sürpriz bekliyordu. sürpriz de denemezdi aslında.

    not : ne giyeceğime karar verdim ne demek amk okula gitmiyon mu diyeceklere : bizim okul serbestti baya kot giymediğin sürece pantolon sorun olmazdı, gömleği de hocalar dert etmiyordu, kafamıza göre tişörtler kazaklar giyiyorduk. küçük bir okuldu bu yüzden olsa gerek.
    ···
  7. 57.
    0
    sürpriz şuydu ki beste o gün harika giyinmişti. okul kıyafetleri bi kenara biraz abartmıştı süsü. hocalar da farketmiş olacak ki kızım rahat bırakıyoruz da suyunu çıkarmayın diye azarlamıştı beste'yi. aynı hoca beni de gördü.

    hoca : takunu çıkarmayın olm bu ne

    ben : kusura bakmayın hocam bi daha olmaz.

    bu güzel günde tartışmaya girmemeliydim. ardından tenefüste beste'nin yanına gittim ve;

    ben : bugün pek bi şıksın

    beste : e tabi bugün özel bi gün, bu arada senin de benden aşağı kalır yanın yok

    ben : ahaha teşekkür ederim

    dersler tenefüsler geçmek bilmiyordu. bir an önce öğle tatili olsa da okulu kırıp baş başa kalsak diye düşünüyordum.
    ···
  8. 58.
    0
    ismail bu heyecanımı anlamış olacak ki;

    ismail : sakin ol kardeşim rahat ol, ee nabacaksın kızla öpüşme planları var mı ?

    ben : bilmem ama yanağından öperim heralde.

    ismail : kardeşim sana kalmış bence de sadece yanağından öpmek şimdilik daha doğru. ona da sıra gelir elbette.

    ben : tamam kardeşim

    klagib ergen muhabbetleriyle dersler geçmiş, öğle teneffüsü gelip çatmıştı. beste'yi sınıfından aldım ve okuldan çıktık.
    ···
  9. 59.
    0
    ben : ee nasılsın

    beste : iyi ne olsun sen ?

    ben : iyiyim. önce bi yemek yiyelim bence açım ben sen de aç mısın ?

    beste : açım yaa iyi olur.

    ben : şurdaki dönerciden alalım sahilde oturarak yeriz ?

    beste : tamamdır

    bi yandan dönerimizi yiyor bi yandan colamızı yudumluyorken denizin o eşsiz güzelliğiniz seyretmeyi de ihmal etmiyorduk. karadeniz her zamanki gibi hırçın ve dalgalıydı.
    ···
  10. 60.
    0
    bu arada pek değinmediğim için değineyim biraz. yaklaşık 1 ay falan olmuştu bu olaylar yaşanırken. ikimizde birbirimize çok iyi davranıyorduk mesajlaşmalarda falan. şakayla karışık üniversitede aynı evde yaşayalım falan diyordum mesajlarımda. o da ben evimde en az 3-4 hayvan beslerim buna razıysan neden olmasın gibi cevaplarla benim gönlümü mest ediyordu. anlayacağınız bu kıza da bağlanmıştım maalesef. hala olgun değildim. hala kalbimi çabuk kaptırıyordum kızlara maalesef.

    yemeklerimiz bitti ve;

    ben : bugün çok tatlısın (elini tuttum)

    beste : teşekkür ederim

    ben : seni seviyorum

    beste : ben de seni seviyorum canım

    canım kelimesini mesajlarında sıkça kullanıyordu. bu artık benim için normal birşey olmuştu. fakat o an hayatımda ilk defa bi kız tarafından bi yakınlık cümlesi duymuştum. üstelik seni seviyorum sözleri de bunun cabasıydı.
    ···
  11. 61.
    0
    bu sözlerden sonra beste'ye olan sevgim kat be kat artmıştı. olumsuz bir tepki vermesin diye bırak dudağı yanağından bile öpmeye cesaret edemiyordum. dışardan ne kadar bin olsam da içimde iyi niyetli sevgi nedir bilen bir çocuk vardı çünkü. beste'yle o gün hep el ele gezdik muhabbet ettik. vakit ilerlemiş onu minibüse bırakma zamanı gelmişti. henüz yanağından öpememiştim beste'nin. minibüse bıraktım ve yanağıma sıcak bir buse kondurdu.

    ilk defa bir kız tarafından öpülmüştüm. o gece sürekli bu olayı düşündüm. günde 5 kız giben adamlar gibi havaya girmiştim amk.
    ···
  12. 62.
    0
    gece böyle geçmiş ve ertesi güne gözlerimi açmıştım. günlerden cumartesi idi. aklıma neden beste ile sinemaya gitmiyorsunuz sorusu gelmişti. içimdeki ses ise neden olmasın amk diyordu. telefona davranıp beste'ye mesaj atmayı düşünürken 1 yeni mesaj yazısıyla karşılaşmıştım. mesajı atan kişi sevgilim, besteydi.

    beste : günaydım hayatım =)

    ben : günaydın tatlım =)

    beste : yeni mi uyandın ?

    ben : evet sen uyanalı ne kadar oldu ?

    beste : yarım saat falan

    ben : anladım bugün sinemaya gidelim mi boş musun ?

    beste : çok iyi olurdu ama anneme alışveriş sözüm var hayatım. yarın olsa ?

    ben : tamam o zaman canım.
    ···
  13. 63.
    0
    beyler pederle muhabbete daldık amk peder ev aldı nasıl ödeyecen falan diye sordum onu konuştuk k.bakmayın unutmuşum burayı amk geldim yazıyorum şimdi.
    ···
  14. 64.
    0
    bütün gün pc'de takılmıştım. haftaya başlayacak olan sınavları giblemiyordum. aşk sarhoşuydum. bütün gece sinemayı düşünmüştüm. salon boş olur omzuma yatırır saçlarını okşarım gibi hayaller kuruyordum. klagib ergenlikler işte amk ne beklersin ki.

    sabah olduğunda yine beste'nin mesajıyla uyanmıştım;

    beste : günaydın, bugün çok güzel bir gün olacak =)

    ben : günaydın, evet ben de eminim bundan =)

    ardından hazırlanmıştım. şık bi pantolonun üstüne güzel bi gömlek çekmiştim hırkamı giyip çıkmıştım evden. minibüse bindim ve buluşacağımız yerin yolunu tuttum.
    ···
  15. 65.
    0
    buluşacağımız yere gelmiştim henüz beste gelmemişti. beste'yi beklemeye başladım. ardından siyah bi mini etek ve siyah çorapla belirdi karşımda. üstünde şık bi palto vardı. kırmızı ruju esmer teni ve siyah saçlarını çok yakışmıştı. peri kızı tabirine uymayan tek şey ten rengiydi. onu öyle karşımda görünce vücudum adrenalin sıvısı salgılamış, avuç içlerim terlemeye başlamış, kalp atışlarım sıklaşmıştı. yanıma geldi ve;

    beste : umarım bekletmedim tatlım

    ben : yok 2-3 dakika oldu geleli

    beste : sevindim o zaman. filmlere bi bakalım

    ben : tamam

    beste : önerdiğin bi film var mı ?

    ben : yok valla

    beste : rastgele girelim madem

    ben : farketmez.

    seans 14:45'de başlıyordu. yani yarım saat vardı. birer çay içtik iki kelam ettik ve sinemanın kapıları açılır açılmaz girdik.
    ···
  16. 66.
    0
    film salonuna girmemizle hayal kırıklığı yaşadım. salon epey doluydu. bu da demek oluyordu ki sadece el ele izleyecektik filmi. full el eleydik kafamdakileri yapamadım. film bittikten sonra cafede takılalım mı demeye kalmadan;

    beste : eve gideyim ben sınavlar başlıyo bu hafta

    ben : 1 saat falan bari takılsaydık ?

    beste : iyi olurdu ama anneme sadece sinema için çıkacağımı söyledim kusura bakma

    ben : peki evine bırakayım seni o zaman

    beste : olur
    ···
  17. 67.
    0
    beste'nin evinin yanına geldiğimde;

    beste : buraya kadar geldin sağ ol

    ben : yolumun üstü ben de burdan aşağı doğru vurdurcam minibüse gidicem zaten.

    beste : anladım tamam o zaman görüşürüz ( arkasına döndü ve gitmeye başladı)

    ben : beste !

    beste : efendim

    ben : görüşürüz (dudağının kenarına bi buse kondurdum)

    beste : ( masum bi gülücük )

    ardından o yoluna ben yoluma.
    ···
  18. 68.
    0
    bu hamleyi ben de dahil kimse beklemezdi. nasıl olduysa o an yapmıştım bunu. ardından minibüse bindim ve eve gittim. annem mutluluğumu anlamış olacak ki;

    annem : günahkar yine ne taklar yedin ?

    ben : bişey yemedim arkadaşlarla takıldık, erkek arkadaşlarla

    annem : hangi arkadaşlar ?

    ben : özel okuldan arkadaşlar anne ortaokuldan

    annem : hııı kesin öyledir yürü namaz kıl

    ben : tamam kılarım

    kılmadım. son 1-2 yıldır sadece cuma ve kandil namazlarına gidiyordum. ailem bu durumdan oldukça rahatsızdı. bu konular onlar için çok önemliydi. derslerim ve hocaların benim hakkımdaki görüşleri ne kadar iyi olursa olsun dindar yönüm böyle oldukça onlarla kavga edecektik. zaten ailemle büyük sorunlar yaşamamın asıl sebebi de buydu. bu yüzden bana hep olumsuz yaklaşıyorlar hep kavga çıkartıyorlardı.
    ···
  19. 69.
    0
    her zamanki gibi ailemle o gece de kavga etmiştik. fakat beste'nin dudağının kenarından öpme mevzusu varken moralimi hiç birşey bozamıyordu. artık beste ile olan samimiyetimiz her geçen gün daha da artıyor; seni seviyorumlar, sen olmasam ne yaparım gibi tabirlere dönüşüyordu. herşey toz pembe idi. günler böylece ilerliyordu. bir gün ansızın bir mesajla sarsılmıştım.

    beste : ayrılmalıyız

    bu mesajı gördüğümdeki hislerimi buraya dökemiyorum. anladığınız üzere yıkılmıştım. nedenini soruyordum. geç cevaplar ile karşılaşıyordum. ben aşk cümleleri yazdıkça beste benden bir adım daha uzaklaşıyordu. o gece böyle geçmişti. epey ağlamıştım. aslında eskiyle değişen şeyin sadece dış görünüş olduğunu manevi olarak hala o eski ben olduğumu anlamıştım o gece. kendini bi tak sanan ergendim aslında. olgun olduğunu sanan bi budala idim. kızın elini tutup öptü diye kendini kahraman sanan bi abaza idim. gerçeklerle yüzleşmek acı oluyordu.
    ···
  20. 70.
    +1
    aradan 15-20 gün geçmişti. hala seviyordum beste'yi. o ise benim yüzüme bile bakmıyordu. kulağıma beste'nin onurla çıktığı geliyordu. inanmak istemiyordum. ta ki onları yan yana görene kadar. arkadaşlardır diye geçiştirebilirdim fakat onur beste'nin saçlarını okşuyor yanağından öpüyordu. kendimi farkettirmeden olay yerinden uzaklaştım. onur lise sona giden okulun reyiz tayfadan biriydi. adeta çökmüştüm amk.

    aklıma beste'nin elini okulda tuttuğumdaki sözleri geliyordu : yanlış anlama okulda pinpirikleniyorum yakınlaşmaya. bunlar aklıma geldikçe daha da kötü oluyordum. günlerim böyle üzüntülü ve sancılı geçiyordu.
    ···