-
1.
+3ilk kez alamanya'ya gideceğim. heyecanlıyım. 30 günlüğüne.
30 tane don almaya çalışıyorum yanıma falan öyle bir mallık.
neyse anladınız kafa düzgün çalışmıyor o dönem herhalde beyne kan gitmiyor.
bir eleman dedi ki. oğlum. hazır almanya'ya gidiyon. önceden uçak bileti al da ucuza gelsin hem, git paris'i gez. -
2.
+1otel güzel. iniyorum şöööyle bir geziyorum şanzelize sokağını.
sen nehrinin yanında. sen nehri de paris merkezinde v şeklinde diyebilirim.
v harfinin sağ kolunun tepesinde zafer anıtı. v harfinin sağ kolu şanzelize caddesi.
göbeği louvre müzesi desek, yine yakınlarında son zaman yanan notırdam kilisesi.
v harfinin sol ucunda da eyfel kulesi var. -
3.
+1osmanlı'nın hediye ettiği halılar. 20 metreye 15 metre halı. 40 tane. urfa'da gazeller su içiyor falan. içim acıyor.
en alt kat firavunlar. en üst kat modern. o şekilde.
bi hol var çok kalabalık. skerim diyorum girmiyorum.
tam müzeden çıkacağım, yerde bir broşür görüp elime alıyorum
aaaa o da nesi
-
4.
+1Rez rezz
-
5.
+180€ ya airfrance düsseldorf - paris uçağına biletimi aldım. (kafamı gibeyim)
neyse. altımda europcar peugeot 308cc. o da ayrı hikaye. almanya uçağında arabanın tanıtımını thy magazin dergisinde görüp beğeniyorum. bana 4 kişilik araba ayarlacaklarına bunu ayarlamış mallar özür diliyorlar. neyse önemli değil yine 4 kişi binebiliyor sonuçta diyerek kem küm edip kabul ediyorum.
ulan spor araba. su gibi benzin içiyor. üstü açılıyor falan. hemen ismail yk'dan bas gaza şarkısını cdye yazdırıp osnabrück'te turlamaya başlıyorum. -
-
1.
+1Bu doruysa yer yerinden oynar.
-
1.
-
6.
+1ertesi gün erkenden kalkıp zafer takına bakıyorum. tepesine çıkıp şanzelizeyi kesmek parayla. skerim lan turizm gelirinizi diyerek bir kafeye oturuyorum.
kafede ayrımcılık var. kötü giyimli veya siyahi falansanız ön masaya oturmanız im kan sız.
ön masaya geçiyorum 500 liralık gömlek var üstümde artık yani o kadar olsun.
portakal suyu istiyorum, 10 €. yanında tulumba tatlısı geliyor falan.
yürümeye devam ediyorum. dilenci boşnak bir kız. bir kartpostal uzatıyor, oku diyor. -
7.
0o yorgunluğun üzerine yayan iki kat çıkıyorum. asansörle çıkan bebeler hareket çekiyorlar yürüyenlere. neyse. bir patates kızartmışlar arkadaş. eyfel patates kızartması kokuyor.
eyfelin tepesi sıkış tepiş. biraz takılıp iniyorum ve nehir üstündeki yüzen lokantaya girip bir güzel karnımı doyuruyorum. -
8.
0bu kadar dostlar. çok teşekkürler beni yalnız bırakmayıp okuduğunuz için.
belki arada birinize faydam dokunur kırıntı bilgi veriyorum.
mübarek ramazan günü anılarımdan bir seçki diye hikaye yazarken bu konu geçmişti. o hikaye burda
http://www.incisozluk.com.tr/e/207594783/
2- amsterdam'da thai masaj sonrası kaybolmam http://www.incisozluk.com.tr/e/207595174/
3- halısahada altıma sçtım http://www.incisozluk.com.tr/e/207595099/ -
9.
0mına koduum mal avrupalıları bunlar böyle yeaa diye beklerken biletimi alıyorum ve farkediyorum kiiiii
karşı kuyruk asansörle çıkıyor. benim kuyruk yayan.
ilk iki katı böyle yayan çıkabiliyormuşsun. -
10.
0kaçızlıyorum. eyfeli görüyorum 5 dakka yürüsem varırım diyorum. meğer göz yanılmasıymış.
metroya binip anca varıyorum. eyfelin 4 ayağı var. ikisinde gişe var, diğer ikisi kapalı.
altında 70 milletten insan var, her dil konuşuluyor.
iki gişeden kuyruğun az olanına giriyorum
türküz oğlum biz keriz miyim uzun kuyruğa gireyim
-
11.
0kadın hayatı boyunca para biriktirip hayali olan louvre müzesini gezmeye gelmiş. benim gibi rasgele oraya gelen birini görünce çıldırıyor.
neyse giriyorum içeriye. böyle c şeklinde. 4 kat. her kat 500 metre desen. 2 km müze geziyorsun ki, eserlerin her biri eşsiz. -
12.
0bi stadyumun etrafını dolaşıyorum falan, otobana inip çıkıyorum, taksiler el edince durmuyormuş telefonla aramak lazımmış onu öğreniyorum. bir taksinin önüne atlıyorum en sonunda. dur amk.
aç camı. adam diyor ki, burası paris'in en tehlikeli yeri asla yoldan adam alamam.
tehlikeli yer dediği müslüman mahallesiymiş.
bir türk dönerci bulup yol tarifi soruyorum. adam çıkıyor sarhoş!
döner ustası da şöyle diyor: sanki çok biliyormuş gibi bir de yol tarif edecek.
adam sonsuzluğa giden bir yolu işaret edip, beşinci ışıktan sağa dön diyor.
o yolu takip ediyorum. her köşe başında siyahi elemanlar onarlı gruplar halinde, üstleri çıplak sadece şort terlik. yüzlercesinin arasından elimde şarap, kinder çikolata ve tadı kavuna benzeyen mangolarla geçiyorum.
hakikaten de adamın anlattığı yol tarifiyle odama varıyorum. bir şişe şarabı içiyorum ama yorgunluk ve şarap hayatımı skiyor.
ayağa kalkıp yatamıyorum. sürünerek banyoya girip kafamı yıkıyorum.
yatağa tırmanıp uyuyorum. -
13.
0bir cumartesi akşamı bekar bir erkek paris'te ne yapar?
lido şov var. 120€ muydu. karılar dansedip sonunda meme şov yapıyor. yemek var. diyorum kendi kendime, bende bu ortamın kralı var lan. gerek yok. sen nehri kenarındaki tango okulunun gösterilerini seyrediyorum. karılara yazıyorum, hatta başarılı oluyorum, ama ertesi gün eve dönücez amk. hemen o akşam da kızlar plan yapmışlar zaten. elimde patlıyor. zaten dans okulu öğrencileri de dağılıyor 1 saat sonra.
paris'e sap geldiğime lanet ediyorum. -
14.
0müzeden çıkış yapıyorum. bahçede yayılan karılara yazdıktan sonra, bedava sandığım otobüse biniyorum. japon turist kız japonca yanlış bindiğimi anlatmayı başarıyor.
iniyorum sonraki ilk durakta. indiğim yer notre-dam.
kilise önünde bir kuyruk. adamın biri levha dikiyor. levhada bu noktadan itibaren yaklaşık iki saat beklersiniz yazıyor. -
15.
0diyorum skerler. bi foto çekinip eyfele gideyim.
birini çevirip eline walkman sony ericsson telefonumu verip foto çektiriyorum. çektiği ki fotonun birini titretmiş.
ulan elinin ayarını sktiğimin godoşu diye söylenirken adam türk çıkıyor, bana mı diyorsun bilader diyor. -
16.
0mona lisa tablosu bu müzedeymiş ya lan!
o kalabalık hol oymuş.
gidiyorum pili bitik fotoğraf makinemi bir kıza verip son şarjıyla bir foto çektiriyorum. çat
flaş mona lisanın anasının amında patlıyor
iki siyahi güvenlik üstüme yürürken kaçıyorum. zira flaşlı foto yasak. -
17.
0üff snne be slk grizekalı dercesine uzaklaşıyor benden.
ilginç, diyerek yürüye yürüye çok güzel bir yapıya varıyorum. sankim bir saray. altın varaklı dikenli bahçe falan. içeriye giriyorum. camdan bir piramit. az bi kuyruk var. giriyorum kuyruğa ve önümdeki kadına soruyorum.
abla bu ne kuyruğu
-
18.
0diyorum herhalde okuması yazması yok.
arkada şu yazıyor,
ben bosna'lıyım. param yok, ihtiyacım var falan feşmekan.
kızın benden para istediğini anlamıyorum
olayı tamamen yanlış anlıyorum ve kızı karşıma alıp anlatmaya başlıyorum
bak diyorum arkadaşın açmış bosna'dan para istiyor sana karpostal atmış. -
19.
0sonra uçuş günüm gelince farkediyorum ki, uçak bileti alacağıma, insan gibi altımdaki arabayla parise gitsem, 5 saat sürüyor yol. kafamı gibeyim diyerek düsseldorf havaalanı otoparkına arabayı kolll gibi bir tarifeyle parkediyorum günlük 20€ gibiydi.
ordan güzelce uçuyorum. laptop çantam var, ufak çanta olarak. iki günlük gideceğim için laptopu çıkarıp içine donlarımı koyuyorum. havalimanı güvenliği laptopu çıkartır mısınız çantadan diyor.
diyorum ki içinde donlarım var. -
20.
0tam bir gerizekalı gibi havaalanından taksi tutup otelime gidiyorum
bilin bakalım taksi ne kadar tutuyor? 80 €
uçak biletimle aynı miktar. ne kadar güzel.
başlık yok! burası bom boş!