evrimi çürütecek efsanevi teorim

@17 ezik.

@16 ya nasıl ortak atadan gelmek zorunda değiller?

lan iki satır açın okuyun ya...

evrim matrisi nedir, gen havuzu nedir, yaşam nerede nasıl ortaya çıkmıştır, organik kimyaya, kimyasal bağlara, tutunumun ne olduğuna bi bakın.

@1

ha bi de, şunu da anlayın:

şu an konuştuğumuz "evrim teorisi", darwin'ci evrim teorisi. bunun hâlâ teori olmasının sebebi olan şeyler detaylar. bilim dünyası sizin gibi dar düşünmez ya da laçkalıkla baştansavma deney yapılmaz. birşeyin istisnası var mıdır, varsa neden vardır ya da neden istisna gibi görünüyordur bunlara bakılır hep. adamlar yoctometer (bunu bilmeyen mallar çoktur aranızda, dert değil, sizi ciddiye alırken eşeklik bende aslında) seviyesinde ölçüm yapıyorlar. hayal bile edemezsiniz, bir yoctometer çaplı bir parçacıktan, yottametrelerce büyüklükteki çapı olan bir evrenin içerisinde kaç tane vardır acaba... bilim bunları merak ediyor.

siz hâlâ çıkmışsınız "yok o değil, yok bu değil"...

ulan madem yanlış, evrim karşıtları şunun yerine ölçülüp gözlemlenebilir, denenebilir bişey koysunlar da görelim artık ya. yeter...

bi de saldırıları da şu:

"evrim yalandır çünkü aksi de kanıtlanamaz."

evrim doğru ve gerçek olduğu için olabilir mi acaba?

"o zaman allah yarattı da doğru ve gerçek!"

o zaman deneye başvuralım abi. deneyle gösterin topraktan geldiğimizi... (ki evrim de topraktan geldik diyor bir yerde, o proteinlerin, aminoasitlerin yerkürede bulunup da, deniz zeminindeki toprağın su içerisinde çözünmesiyle ortaya çıktığını belirtmeye gerek yok, ay'dan mı gelecektik mk?)

"neden maymunlar insan olmuyor o zaman şimdi? sen de onu kanıtla, koy bakalım mymunu insan oluyor mu? koy bakalım cansız kütleyi, canlanıyor mu?"

bak salak arkadaşım, evrimi zütünle anladığın nokta burası işte. birincisi bu öyle 3-5 senelik iş değil. öyle camdan bakıp izleyemezsin sen onu. ikincisi, evet maymunlar da evrimleşiyorlar ve bu hala sürüyor. nesiller boyu hayvanat bahçesinde doğup büyümüş bir maymun sürüsünün, ormandakilerle yabanilerle kıyaslandığında, milimetrik de olsa daha büyük kafatasına, daha küçük çene kemiğine ve daha zayıf kaslara sahip olduğunu bliyoruz. beyin hacmi artarken, kaba kasları zayıflıyor.

insanların bile evrimi sürüyor. nesiller geçtikçe, insanlar 20'lik dişlerini kaybetmeye başladı. röntgen altında incelendiğinde, daha doğuştan itibaren 20'lik dişlerinin kökleri bu insanların çenelerinde bulunmuyor. çünkü beslenme alışkanlıklarına mutfak kültürü girdi. gıdalarımızın sindirimi çok daha kolay. çenemizin yapması gereken işleri makinelere ya da çatal bıçağa yaptırtıyoruz. tabi ki sindirim unsurlarımız körelecek. mesela benim kız arkadaşım, 20'lik dişlerine hiçbir zaman sahip olmamış insanlara bir örnek. iki defa kontrole gittik çene yapısında sıkıntı çıkmasın, deri altında diş büyümesin diye.

doktor gerçekten de 20'lik dişlerinin doğumdan beri hiç oluşmadığını farketti.

yeri gelmişken şunu da ekliyim:

siz müslümanlar geri zekalısınız. neden mi?

evrende yaratılış izleri aramak, saat tamircisini saatin içinde aramakla aynı şey. bir saat tamircisi, saatin kendisine ne kadar benzeyebilir ki? oradaki dişlilerin, saatçiyle ne gibi bir ortak noktası olabilir? olsa olsa şu olur: saatçi o saati tasarlar, saati yapar ve gider. parmakları artık o saatin dışındadır, aklı ve kendisi de öyle. yani o saatle alakası kalmamıştır. saat artık kurulmuş ve kendi nizamınca, kendi kendisine işlemektedir.

size kalsa, allah bir makinist kabininden bir takım kolları çekip, bir takım kadranları ittirerek şimşek çaktıracak, yağmur yağdıracak...

allah soyut birşeydir. evreni, evrenin içerisine girmeden yaratmış olabileceğini sizin o daracık kafalarınız almıyor. illa ki imza arıyorsunuz. kur'an'da yazıyor diye ağrı dağındaki 586049867304 yıllık fosilin üzerinde de allah yazmak zorunda değil.

zira kur'an somut bişeydir. bir kitaptır. içinde yazılar vardır. allah varlığı ise ilham olarak zuhur eder. ilham, insannın asla tarif edemeyeceği soyut olan birşeyi sezinlemesidir. bazen bunu söze, sese, görsele döker ama asla onu tam olarak veremez. tıpkı size "bana kendini anlat" dediğimde asla bunu başaramayacağın gibi (anlamadın ama boşver... ).

dolayısıyla evrimci olmak allah'ı inkar etmek değildir. allah'ı hesaba dahil etmemekle, "allah yok!" demek arasında fark var. çünkü inanmakla bilmek arasında fark var. ikisi de meraktan doğduğu için siz bunları karıştırıyorsunuz. siz merak edip sonra illa ki bi cevap verilmiş olsun diye birşey kurgulayıp inanmayı seçiyorsunuz. bilimadamları ise soruyu soru olarak bırakabilecek, ve cevabı bilmeden yerine birşey koymayacak cesarete sahipler.

ayrıca merak etmeyin. yeryüzünün tüm pozitif bilimleri bir araya gelse, allah'ı reddedemez. çünkü allah, pozitif ve determinist bir aklın ürünü değildir.

bilim olsa olsa, doğruluğu ya aksi kanıtlanabilen şeyleri yanlışlar.

(ateist falan değilim)