evlilik

bu mesele iyice irdelensin, genç kuşaklar buralarda yazanları okusunlar diye up

genç bir erkeğin hayatında yapabileceği en büyük hata sakın evlenmeyin gibilen siz oluyosunuz.

free sex amk

bunu savunan ve destekçileri net olarak ifade ediyorum embesildir.

o yaptığınız düğünleri kına gecelerini, taktığınız altınları, anons yapan gavadı gibim. hala 21. yüzyılda evlenmenin yüce ve kutsal bir şey olduğunu düşünenler var. sanki tropikal ormanlardayız. yaşam mücadelesi veriyoruz. bir tane alfa erkeğe muhtacız.

aile kavramı var bir de. bu ayrı bir abartı. bazı ırklar çocuk sayısını abartıyorlar biliyorsunuz. 10 kişilik aileler ne taka yarıyor? şuanda hayatta kalmak için birlik olmamız gerekmiyor. dünya nüfusu 7 milyarı aşmış. bırakın da evlenmeyin çocuk yapmayın. saçma sapan şeyler bunlar. sizden öncekiler bunu yaptı diye yapmayın. böyle bir zorunluluk yok.

evlenenleri görünce ankaranın bağlarını son ses açıp karşılarında oynamak istiyorum böyle yağlarımı döke döke. taktan bişey olm evlenmeyin

uzak dursun.

kutsal müessesedir.

gerçek hayatta görüşüp tanışılamıyorsa http://www.ciddievliliksiteleri.org adresi ziyaret edilmelidir. boş beleş takılmak gönül eğlendirmekten ziyade ciddi evlilik düşünenlerin bulunduğu evlilik siteleri yayınlanıyor.

edit:
evliyim.

Ikı gundur ruyamda evlenıyorum nefret ederken dugunden eğlenceden ıkı gundur evlensem nolur amk nasıl yaşarım dıye dusunup duuruyorum hoşuma gıtmedı degıl amk bırı cıksa soyle karsıma teklıf etse ahahah

sorun evlilik kurumunun değerinin düşürülmesi. gençlerin çoğunluğu evliliğe sevişebilirsiniz kağıdı almak gibi bakıyor. evlilik bu değil arkadaşlar.e vlilikte cinsellikten daha derin konular da vardı. evlilik ne olursa olsun, başına ne gelirse gelsin, kötü günde seninle birlikte zorluklara göğüs gerecek, iyi günde seninle birlikte kutlayacak birinin olacağını bilmektir. evliliğin değerini düşürmeyin, yapmayın, etmeyin gözünüzü seveyim.

olm evlendiniz madem neden o taku başkaları yesin diye uğraşıyosunuz bu evlenenleri hiç anlamıyorum. yok beraber göğüs germekmiş bilmem neymiş ben tek başıma da hallediyorum her şeyi. böyle de am buluyorum böylede mutlu oluyorum. evlenince hayatımın monoton geçmesini istemiyorum. evlenmek mallıktır. çocuk sahibi olmak istiyorsan evlen ama diğeri büyük mallıktır. aman diyim gençler gerek yok her taraf amcık dolu mala iyi vurana.

Evlilik, iki kişinin aile kurmak üzere kanunların uygun gördüğü şekilde, ruhen ve bedenen bir ömür boyu sürecek şekilde biraraya gelmesi.
Evlilik, neredeyse her zaman karşı cinsten iki kişi arasında gerçekleşir; kimi kültürlerde ise, eşcinsel evlilik türleri hoşgörüyle karşılanmaktadır. Evlilik olağan olarak, ailenin çoğalmasının temelini oluşturur. Yani, evli çiftin çocuk yaparak onları yetiştirmeleri beklenir. Pek çok toplum, kişinin aynı anda birkaç eşle birden evlendiği çokeşliliğe izin vermemektedir.
Medeni hukuk ve tarihte evlenmenin amacı, müstakbel eşlerin devamlı bir yuva kurmak için yaptıkları karşılıklı taahütlere resmi bir nitelik kazandırmaktır. Nitekim, insan topluluklarının çoğunda, evlenme vardır ve dünyaya çocuk getirilmesi, bunların korunması ve eğitilmesi amacıyla eşlerin biraraya gelmesi olarak kabul edilmiştir. Bununla beraber, bazı evlenmelerin böyle bir amacı bulunmadığı da bir gerçektir, örneğin yaşı geçkinlerin evlenmesi veya ölüm halindeyken yapılan evlenmeler gibi; fakat bunların sayısı azdır.

delilik beyler evlenmeyin sakın 20 25 yaş arası tehlike sakin olun çak geç freestyle.

bir bir evleniyo lan arkadaşlarım. çocuğu olanlar annelik tribine bile girmiş. fotoğraflarını görmek çok sıkıcı.

hayat çok garip gerçekten.

böyle zaten kafa gibyolar bundan sonra ne sevgili yaparım ne de evlenirim. giberim ben böyle işi yeter dıbına koyim bezdim herkes kezban amk en çirkininden tut en güzeline kadar bu ülkede hepsi kezban yemin ederim bezdim.

updullah

imzalı, taahhütlü sevişmeye verilen isim. ama anlamadığım bir şey var. birileri imzalı, taahhütlü sevişecek diye biz neden çeyrek altın alıyoruz dıbına koyayım?

şu dünyada herkes birbirini gibseydi. kimse kimseye bağlı olmasaydı ne kadar güzel olurdu aslında.

28E merdiven dayarkene... her an her saniye düşündüğüm kavram.. ama ne adayın ne de kısmetin olmadığı kurak bir iklimdeyim... yekten ümidi kaybetmek üzereyim... acaba nasıl bir duygu ki? pişman mı olunur.. mutlu mu?

Evet gençler, evlililik türk toplumunda yalnız ve yalnız aile ve mahalle baskısı oluşan bi yapıya dönmüş durumda.
Bekarken sevdiceğinizle istediğiniz filmi izlediniz, gezdiniz,tozdunuz falan filan.Ama iş evliliğe gelince o modern olarak gördüğünüz kızlar filmlerde görüp ıyyyyyyy çektikleri koltuk, yatak,yemek odası takımları olmazsa evlenmezler.Çünkü doğumundan itibaren "bir gün gelinlik giyeceksin" diyerek büyütülmüş bir neslin evlatları bunlar.

nişanlanırsınız tektaş, alyans,takılar vs bir sürü gereksiz akrabanın elini öpme, herkesle çekilen tek tek fotoğraflar ve içinizden her seferinde "çekme o karıyın dıbınakoyyim çekme" deyişleriniz...
sonra bir istanbul klasiği olarak mobilya için önce modoko, sonra ikea, sonra yataş, doğtaş bilimum mobilyacı illaki gezilecek görülecek.Çünkü çok önemli altı üstü işten gelip euroleague maçı izlerken ve survivor izlerken oturacağınız dandik koltuk takımı beğeneceksiniz. Ve bununda standardı 3'lü+2'li+1+1 tekli koltuk şeklinde olmalı ki takım olduğu belli olsun.Çünkü bi kere alınacak. Halbuki züt kadar evde oturacaksınız.

şunu kendimize itiraf etmemiz lazım. Eğerki aile ve toplum baskısı oluşturmasaydı inanın bu kadar evlilik ve bu kadar boşanmalar meydana gelmezdi. kanunlar her zaman kadının yanında.

Bir gününü dahi huzurlu geçiremedim.
Eşimin ailesi yüzünden oldu bu da.
Istedikleri her saat her dakika soluğu yukarıda yani bizim evde aldılar. Ev de denirse ona yani. Mutfağım bile yoktu benim, bir tane minik mutfak tezgahım vardı yalnızca zar zor bulaşık yıkadığım , yemek yapmaya çabaladığım. Ve hiçbir zaman maddi manevi destek olmadı ailesi. Rutubetli bir çatı katında 1 + 1 berbat bir evde 5 yılım geçti. Evden dışarıda çıkamadım . Zaten çıksam kime gidecektim ki hiç kimseyi tanımıyorum istanbul ' da.
Zaten kapıdan çıksam kayınvalide kişisi kapıya fırlıyordu " nereye gidiyorsun / gidiyorsunuz?" , " kaçta dönersiniz? " , " niye haber vermediniz?" düşününce bile aklımı yitirecek gibi oluyorum.

Bu süreçte sahiden anladım ki çok değişik insanlar , aileler varmış.
Ben en tuhaflarından biriyle yaşadım. Sinir hastası bir kayınvalide ve sinir hastası , aşırı kıskanç bir eş. Tabi sonuç elbetteki olması gerektiği gibi olacak. Boşanacağım.