+27
Burada yazacaklarım çevremdeki insanlarla görüşmelerim ve gözlemlerim sonucunda ortaya çıktı ve emin ol bu 1-2 aylık bir çalışmanın sonucu değil.
Eğer yaşın 27’yi geçmiş, askere gitmiş ve elin ekmek tutmuş ise sana bir görev verilir. Bu göreve EVLiLiK denir.
Akrabaların ve arkadaşların şaka yapar:
“ Bak sıra sende hadi bir kız bul da düğününde oynayalım”
“ Hadi evlen torun sevelim “
“ Çocuğunun dedesi mi olacaksın?”
Eminim duymuşsundur çünkü ben çok duydum : ) .
Peki akrabalarımız neden evlenmemizi ister?
Onlara göre evlilik düzen getirir. Ütülü kıyafetler… eve gelince sıcak pişmiş bir yemek… temizliğin olacak…çamaşırların yıkanacak… çoluk çocuğa karışacaksın…soyun yürüyecek…
Peki sence bu nedenler evlenmek için geçerli nedenler mi yoksa içten içe başka şeyler mı dönüyor?.
işte benim detayına girmek istediğim konu bu…
Yüzlerce yıl önceki kabile mantığı şu an hala aktif bir şekilde uygulanıyor. Sadece günümüze göre uyarlanmış.
Yüzlerce yıl önce kabileden atılmak ölmek demekti. Bu yüzden insanlar kabilede kalabilmek için belirli kurallara uyması gerekiyordu. Bu kurallar toplumdaki düzeni sağlamak için kurulmuştu. Kimse düzeni tehdit etmemeliydi. Dinler de evlilik hakkında kurallar koymuştur
Dinler genç yaşta evlenmeyi tavsiye ederler. Çünkü evlenmedikçe günaha girme ihtimalin artar. Bu yüzden erkeğin gözü açılmadan evlendirilmesi tavsiye edilmiştir.
Hatta bir seferinde abimin bir arkadaşı benim için abime “ Bu çocuğu evlendirin … yazık olmasın “ dedi. Düşünce yapısının farkında mısın? : )
Bu düşüncenin ve söyleyen kişinin iyi niyetinden şüphem yok. Lakin günümüzde ne yazık ki işler onların zamanındaki gibi yürümüyor.
Günümüzde ise bu kurallar geçerli gözükmüyor gibi dursada, aslında halen geçerli. Şimdi hepsini günümüz örnekleriyle sana göstereceğim.
- 35 yaşına geldin. Annen ve baban stres içerisinde (özellikle annen) ( Evlenmeni istiyor çünkü çevresindeki herkes sürekli senin evlenip evlenmediğini soruyor. Annen toplumdan dışlanacağını düşünüyor çünkü ona göre 35 yaş evlilik için geç)
- Arkadaşların evleniyor. ( Arkadaşların evleniyor ve seninle olan iletişimlerini minimuma düşürüyorlar. Artık birlikte barlara gitmek yok. Yalnız kalıyorsun (Kabilenden dışlanıyorsun) )
- Torun sevmek istiyoruz ( Senin istediğin kişiyle evlenmen umrumuzda değil, önemli olan torun )
- Şunun kızı var bir görüş istersen ailesi çok iyi… ( Kızın iyi ya da kötü olması umrumuzda değil, önemli olan biz büyükler anlaşabilelim )
- Anne ben evlenirsem yabancıyla evleneceğim : ) ( Hayır.. O ütü yapmayı bilmez, yemek yapamaz. Hem filancanın oğlu rusla evlendi . Hayatı kaydı. ( Yabancı ve müslüman olmayan bir kızla evlenmek toplumun kurallarına aykırı))
Bunlar benim duyduklarım ve başıma gelenlerdi. Eğer seninde buna benzer başına gelen şeyler varsa lütfen yorum bölümüne yaz. Bende yazıya ekleyeyim.
Artık Samanlık Seyran Değil
iki gönül bir olunca samanlık seyran olur. Çok beklersin. Evlilik ve kadınları etkilemek çok farklı şeylerdir. Çulsuzken bir kadını etkileyebilirsin ama çulsuzken bir kadınla evlenemezsin. Evlenmek demek sağlayıcı düşünce yapısını kabul etmek demektir. Evlendiğin kadına omzunun üzerinden konuşamazsın. Negleyemezsin. Neg karın doyurmuyor. Eğer sen o eve maddi bir değer sağlayamıyorsan, o kadın o evde en fazla 2 ay durur. Acı ama gerçek.. Tabi ki bu maddi gücü olmayan kadınlar için geçerli…
Erkeklerde ve Kadınlarda Evlilik Yaşı Neden Yükseldi?
Çoğu kadın ekonomik özgürlüklerini eline aldı. Mümkün olduğunca hayatlarını yaşamak istiyorlar. Bu da evlilik yaşını yükseltiyor. Lakin ne kadar gelirleri olursa olsun 30 ‘dan sonra çanlar çalmaya başlıyor. Çünkü biyolojik saatleri ilerliyor ve çocuk yapmak istiyorlar. Bak dikkatini çekmek istiyorum. Çocuk yapmak istiyorlar evlenmek değil..
Şu anda bunu yazarken bile rahatsız oluyorum. Evli bir çok kadınla konuştum ve bir tanesi tüm olayı özetleyen bir cümle söyledi.
“ Çocuk yapmak için evlendim. Evliliğimizin ilk başında kocam beni terk eder diye çok korkardım. Çocuğum olduktan sonra hiç birşey umrumda değil. Kocam kapıdan çıkıp gitse, yüzüne bile bakmam “
Çocuk yaptı ve işler değişti. Neden? Kadın olduğunu hissetti. Ona gerçek bir kadın olduğunu hissettirecek tek şey çocuktu ve onuda erkeksiz yapamazdı. Yaptıktan sonra erkeğe ihtiyacı kalmadı çünkü parasını kendi kazanıyor.
Arkadaşlar ne yazık ki böyle düşünen kadınların sayısı hiç az değil.
Evlilik Samimiyetsizdir
Evlilik dışarıya oynadığın bir tiyatrodur. Kaynanana gidince samimiyetsizce gülmektir. Senin annenlerde 3 gün kaldık, benimkilerde de 3 gün kalacağız demektir. Ben senin ailene şunu yaptım , sen benimkine yapmadın demektir. Bu nasıl bir kutsallıktır bilen biri lütfen açıklasın.
Şunları yazarken bile iğreniyorum lakin ne yazık ki evlenince karşılacağın durum bu.
Peki illuminator Evleneceksek Nelere Dikkat Edelim?
Evlenebilirsin tabi ki, ben evlenmeyin demiyorum ama arka planda olanları bilmende fayda var.
Evlenirken dikkat etmeni istediğim ana madde şu: Çevren için değil, kendin için evlen.
-Bunun yanında mümkünse evleneceğin kişiyle en az 1 ay evli gibi yaşa. Biliyorum
çoğu insanın bunu yapacak durumu ve imkanı yok. Eğer bunu yapabiliyorsan, evleneceğin kızın gerçek yüzünü göreceksin.
-Bekarete önem verme. Bir Türk erkeğine bunu kabul ettirmek zordur. Lakin 1 damla kan için, seninle hiç bir ortak yönü olmayan bir kadınla evlenme….
-Uzak ilişki yaşadığın kızla evlenme. Ayda 1 kere yüzyüze zorla görüştüğün ve farklı şehirlerde olduğun kızla evlenme. Neden diye sorarsan, birbirinizi özlediğiniz için kızın gerçek yüzünü göremeyeceksin. Sadece canım cicimler olacak.
