Sabah kalktı kahvaltısnı yapmadan 1 aydır giydiği kıyafetini giyip sanayiye doğru yola koyuldu.Üstü kirlenmiş tişörtünü pas tutmuş ellerini sallıyarak işine doğru gidiyordu, çünkü ailesine bakması gerekti . 16 saat çalışmaktan yorulmuş ayakları dolmuşa bin diyordu ama o 1 lira vermeyip evine 1 ekmek fazladna zütürmek istiyordu.

Çaresizce güneşin altında dakikalarca yürüdü çünkü yapabilecek başka bir şeyi yoktu. Gitti eldivenini giydi ve hemen işinin başına koyuldu. Ellerini nasır tuttmuş o demire deymekten contaları çevirmekten ama işini yapıyor parasını alın teriyle kazanıyordu belki okulunu okuyamamıştı. Düzgün bir meslek sahibi olamamıştı ama ailesine bakması gerekti. Saat 13:30 olmuştu yemek vakti gelmişti ustası büfeden döner söylerken

-Oğlum sana tavuk mu söyleyeyim et mi?dedi

Kararsız kalmıştı günlerdir belki aylardır ağzına kırmızı et girmiyordu ama o kendisini değil ailesini düşünüyordu.

-Ben tavuk seviyorum usta. demişti belki et istiyordu ama buna mecburdu.

Paydos vakti gelmişti eldiveni bırakıp ellerini yıkamıştı. Evine doğru dönüyordu dönerken fırından ekmeğini aldı markete girip peynir domates biber aldı. Evine geldi Peynir ekmekten oluşan yer sofrasını annesi ve kardeşi kurdu tüplü televizyonundan haberleri açtı ve akşam yemeğini yedi ama kendi alın teriyle haram lokma yemediği için mutlu olmuştu haberleri izleyip erkenden yattı çünkü kendisini yarın gene yorucu bir gün bekliyordu.

2016 itibariyle 791 milyon yetim ve öksüz var dünyada bu insanlarında halinden anlamak lazım