-
1.
+2 -316 yaşındayım ciks yapmadim
Edit: amk -
2.
+2
- 3.
- 4.
- 5.
-
6.
+1öğlene doğru bi kurabiye yedim akşam üstü karnım guruldamaya başladı amk bende açlıktandır dedim giblemedim neyse kız arkadaşım aradı annemle babam iş yemeğine gitti ev 2 saat boş dedi koşa koşa gittim koyduk bi film izliyoruz kızın yanında karnım guruldamaya devam ediyordu sesi duydu sırıttı aç mısın dedi harbiden açtım yemekte kurufasülye vardı yiyebilirim dedim. demez olaydım aklımı gibiyim kız koydu fasülyeyi saldırdım yedim amk neyse filme devam ediyoruz gibtiğimin karnı hala gurulduyor birden bi karın ağrısı girdi kaldım öylece tuvalete doğru yavaş yavaş yürüdüm görüş açısından çıkınca yardırdım oturdum klozete amk sıçıyorum ama öyle böyle değil su gibi akıyor amk böyle bir ishal yok bitmiyor tam rahatladım kafama kokonun kalacağı takıldı düşünüyorum kalacak mı diye neyse kapıyı açık bırakırım çıkar dedim ve uzandım teharet musluğu mudur her ne yannanımsa çevirdim ve iplerin koptuğu an ... su yok hayatını gibiyim. o an ciddi anlamda tansiyonum düştü bi baş dönmesi falan kalp çarpıntısı daha kızla çıkmaya başlayalı 1 hafta tanışalı 1 ay olmuş. kapattım gözlerimi düşünüyorum napıcam diye amk baktım sifonda su var dedim iyi zütü yıkadık mı sifon kolay düşünüyorum neyle yıkasam diye sifonu çeksem peçeteyi ıslatsam onla silsem peçete gitmeyecek yani başka bir yerden su bulmalıyım. kalktım ayağa bakıyorum peçeteyi neyle ıslatabilirim diye. tam klozetin arkasında gitar çalan adamların bibloları var gibtiğimin bibloları. arkalarında kolanya var dedim kurtuldum amk. elim ayağım titriyor kolanyayı tuttum çektim ve bibloyu tuvalete düşürdüm. altımda krem rengi bi pantolon var üstümdede beyaz gömlek var. pat dedi kota ve gömleğe taklu su sıçradı. benim tansiyon tam gitti. elimi o taklu suya sokmam mümkün değil, sifonu çeksem gider mi diye düşünüyorum. neyse denicez dedim kolanyayla peçeteyi ıslattım zütüm zaten yanıyordu bi deydirdim aman tanrım yok böyle bir acı aaaah diye bağırdım fazla sesli değil ama gibtiğimin kızı nasıl duyduysa duydu geldi ne oldu diyor bana bende zaten sakız çiğniyordum kurufasulyeden sonra kokmasın diye, dilimi ısırdığımı söyledim, tamam dedi gitti. neyse ben operasyona dişimi sıka sıka devam ediyorum bi kolanyalı peçeteyle siliyorum bi kuru peçeteyle siliyorum tuvalet taklu peçete doldu ama öyle böyle değil... tek sifonda zütürmem gerekiyordu hepsini nasıl yapacağımı düşünüyordum - ki ... kapı çaldı. elimde kolanyayla kaldım, sakince kulağımı kapıya dayadım kim diye babasının bu ev ne kokuyor dediğini duydum ( sigara içmiştim kız sigara kullanmıyor ) o da babasına ders notlarını almak için merve diye bir arkadaşı geldiğini onun içtiğini söyledi ve sonra neden bu saatte döndüklerini sordu. benim o sıra şarteller attı yere yattım tekbir çekmeye başladım. 1-2 dakika sonra kendime gelmeye çalıştım gittim yavaşça sifona bastım ( babası duymasın diye amk) ve yavaşça akan su hiçbir yannanımı zütürmedi. artık yapacak birşey yok dedim tam bastım gibtiğimin sifonuna fışşşt dedi doldu taştı tuvalet peçeteler taklu sular akıyor. ağlamaya başladım, evet ciddi ciddi ağlıyordum sessizce. o sıra babası tuvalette kim var diye sordu kızda yazık titrek bi sesle merve var dedi. ben hayatımın neden böyle olduğunu neden böyle şeylerin başıma geldiğini düşünüyordum. bu sırada kokudan artık ölmek üzereydim nerdeyse. tuvaletin üzerindeki taklu peçetelere bakıyordum.ama sonra olabilecek en güzel şey oldu. elektrikler kesildi... dedim ananı gibtim jenerator devreye girene kadar 20 saniyem var yardır. açtım kapıyı çığlık ata ata çıktım tuvaletten sesimi incelttim aaaaaaaaaaay ayyyyyyyyy ben karanlıktan çok korkarım aaaaayyy diye bağıra bağıra çıktım ayakkabıyı elime aldım kapıyı çarpıp çıktım evden dama koştum. en son bloktan indim ve arabaya atlayıp eve gittim.Tümünü Göster
kız az önce mesaj atmış ...
-(libidom maximum) sen ne yaptın ! tabağın altında prezervatif koymuşsun babam herşeyin farkına vardı senden nefret ediyorum ! babamla tartışırken tuvaletinde halinden dolayı annem fenalaştı sen nasıl bir insansın senden nefret ediyorum bir daha asla karşıma çıkma. sayende saatlerdir oturdum tanıştığımız güne lanet ediyorum hayatımı bitirdin, yurt dışı üniversite hayallerimi bitirdin babam şehir dışına bile göndermeyeceğini söylüyor ! gibtir git hayatımdan bir daha karşıma çıkma !
not: beyler kızı artık yatağa itmek için yaptığım bir taktiktir bir yerlere prezervatif saklamak. ordan konuya girer sinsice yatağa çekerim. ama lanet olası bir gündü ...
özet: özet falan yok zaten sinirliyim gibtirme özetini yıkarım sözlüğü
beyler o kız hayatımın kadını olabilirdi... -
7.
0ddos
- 8.
-
9.
0Oussama Assaidi
-
10.
0This book, which presents the whole splendid history of English literature from Anglo-Saxon times to the close of the Victorian Era, has three specific aims. The first is to create or to encourage in every student the desire to read the best books, and to know literature itself rather than what has been written about literature. The second is to interpret literature both personally and historically, that is, to show how a great book generally reflects not only the author's life and thought but also the spirit of the age and the ideals of the nation's history. The third aim is to show, by a study of each successive period, how our literature has steadily developed from its first simple songs and stories to its present complexity in prose and poetry.Tümünü Göster
To carry out these aims we have introduced the following features:
(1) A brief, accurate summary of historical events and social conditions in each period, and a consideration of the ideals which stirred the whole nation, as in the days of Elizabeth, before they found expression in literature.
(2) A study of the various literary epochs in turn, showing what each gained from the epoch preceding, and how each aided in the development of a national literature.
(3) A readable biography of every important writer, showing how he lived and worked, how he met success or failure, how he influenced his age, and how his age influenced him.
(4) A study and analysis of every author's best works, and of many of the books required for college-entrance examinations.
(5) Selections enough--especially from earlier writers, and from writers not likely to be found in the home or school library--to indicate the spirit of each author's work; and directions as to the best works to read, and where such works may be found in inexpensive editions.
(6) A frank, untechnical discussion of each great writer's work as a whole, and a critical estimate of his relative place and influence in our literature.
(7) A series of helps to students and teachers at the end of each chapter, including summaries, selections for reading, bibliographies, a list of suggestive questions, and a chronological table of important events in the history and literature of each period.
(8) Throughout this book we have remembered Roger Ascham's suggestion, made over three centuries ago and still pertinent, that "'tis a poor way to make a child love study by beginning with the things which he naturally dislikes." We have laid emphasis upon the delights of literature; we have treated books not as mere instruments of research--which is the danger in most of our studies--but rather as instruments of enjoyment and of inspiration; and by making our study as attractive as possible we have sought to encourage the student to read widely for himself, to choose the best books, and to form his own judgment about what our first Anglo-Saxon writers called "the things worthy to be remembered."
To those who may use this book in their homes or in their class rooms, the writer ventures to offer one or two friendly suggestions out of his own experience as a teacher of young people. First, the amount of space here given to different periods and authors is not an index of the relative amount of time to be spent upon the different subjects. Thus, to tell the story of Spenser's life and ideals requires as much space as to tell the story of Tennyson; but the average class will spend its time more pleasantly and profitably with the latter poet than with the former. Second, many authors who are and ought to be included in this history need not be studied in the class room. A text-book is not a catechism but a storehouse, in which one finds what he wants, and some good things beside. Few classes will find time to study Blake or Newman, for instance; but in nearly every class there will be found one or two students who are attracted by the mysticism of Blake or by the profound spirituality of Newman. Such students should be encouraged to follow their own spirits, and to share with their classmates the joy of their discoveries. And they should find in their text-book the material for their own study and reading.
A third suggestion relates to the method of teaching literature; and here it might be well to consider the word of a great poet,--that if you would know where the ripest cherries are, ask the boys and the blackbirds. It is surprising how much a young person will get out of the Merchant of Venice, and somehow arrive at Shakespeare's opinion of Shylock and Portia, if we do not bother him too much with notes and critical directions as to what he ought to seek and find. Turn a child and a donkey loose in the same field, and the child heads straight for the beautiful spots where brooks are running and birds singing, while the donkey turns as naturally to weeds and thistles. In our study of literature we have perhaps too much sympathy with the latter, and we even insist that the child come back from his own quest of the ideal to join us in our critical companionship. In reading many text-books of late, and in visiting many class rooms, the writer has received the impression that we lay too much stress on second-hand criticism, passed down from book to book; and we set our pupils to searching for figures of speech and elements of style, as if the great books of the world were subject to chemical analysis. This seems to be a mistake, for two reasons: first, the average young person has no natural interest in such matters; and second, he is unable to appreciate them. He feels unconsciously with Chaucer:
And as for me, though that my wit be lytë,
On bookës for to rede I me delytë.
Indeed, many mature persons (including the writer of this history) are often unable to explain at first the charm or the style of an author who pleases them; and the more profound the impression made by a book, the more difficult it is to give expression to our thought and feeling. To read and enjoy good books is with us, as with Chaucer, the main thing; to analyze the author's style or explain our own enjoyment seems of secondary and small importance. However that may be, we state frankly our own conviction that the detailed study and analysis of a few standard works--which is the only literary pabulum given to many young people in our schools--bears the same relation to true literature that theology bears to religion, or psychology to friendship. One is a more or less unwelcome mental discipline; the other is the joy of life.
The writer ventures to suggest, therefore, that, since literature is our subject, we begin and end with good books; and that we stand aside while the great writers speak their own message to our pupils. In studying each successive period, let the student begin by reading the best that the age produced; let him feel in his own way the power and mystery of Beowulf, the broad charity of Shakespeare, the sublimity of Milton, the romantic enthusiasm of Scott; and then, when his own taste is pleased and satisfied, a new one will arise,--to know something about the author, the times in which he lived, and finally of criticism, which, in its simplicity, is the discovery that the men and women of other ages were very much like ourselves, loving as we love, bearing the same burdens, and following the same ideals:
Lo, with the ancient
Roots of man's nature
Twines the eternal
Passion of song.
Ever Love fans it;
Ever Life feeds it;
Time cannot age it;
Death cannot slay.
To answer the questions which arise naturally between teacher and pupil concerning the books that they read, is one object of this volume. It aims not simply to instruct but also to inspire; to trace the historical development of English literature, and at the same time to allure its readers to the best books and the best writers. And from beginning to end it is written upon the assumption that the first virtue of such a work is to be accurate, and the second to be interesting.
The author acknowledges, with gratitude and appreciation, his indebtedness to Professor William Lyon Phelps for the use of his literary map of England, and to the keen critics, teachers of literature and history, who have read the proofs of this book, and have improved it by their good suggestions. -
11.
0
-
12.
0we are incisozluk's authors.you have too much fans in turkey. almost 15000 people talk about you in this site. love from turkey
- 13.
- 14.
-
15.
0transporter
-
16.
0▲
evet beyler. .. -
17.
0▲ ▲
[◕.◕]
/)__)
-"--"-
ccc gececi tayfa ccc -
18.
0p
klavyenin p tusu bozuk panpalar - 19.
-
20.
0ananyanimdapanpaaaa ahahha @426 pişti olduk amk
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 27 11 2024
-
arkadan yiyen pasif muallak oğlan kayroç
-
kan bagisi yapmam aga
-
google yazinca cikmiyan sozlluk
-
27 kasım 2024
-
yasamak istemiyorum oglum
-
bu sözlüğe nolmus yav offf
-
kucuk insanlarin derdi insanlar olur
-
dexer shawnı bombalı dronla patlatmak
-
erdoğan türk tarihinin en iyi lideridir
-
abe ya abe yapay zekala iş yapacaz abey
-
izmirde hala sobayla ısınanlar var
-
almanyada askıda yemek varmış
-
ekşi sözlük ele geçirilmiş lann
-
tesettürünü bir saniye bile çıkarmayacaksın
-
burda neden manyakça şeyler paylaşılıyor
-
bim 31 aralık 2007
-
havalar sogudu iyice
-
topal odlek ordek gezmeye gidiyor 26 11 2024
-
bazen güzel bir şarkı çalınca
-
pehh yine akşamı ettik pehh 26 11 2024 22 26
-
cüneyt arkın reenkarnasyonla yeniden
-
nasıl senin fotonu elindne aldık ama
-
philosophia24 memati yeni hesabi
-
yapay zeka ve robotlar çalişir
-
zeytinburnulu memo
-
hey embesiler bugün deepfake kulanıyorsnuz
-
burun kivirdiniz inci 2015 donemi
-
bu adamdan beni soğutunuz lan
-
yabancılar türkiyeceyi kolayca öğreniyor
- / 2