evet beyler bilimle din arasındaki gizli

ve birde tarihi açıdan yaklaşmak isterim:

Etrafınızda gördüğünüz homociksüel, gey ve ateistlere sorduğunuzda alacağınız cevap hemen her seferinde aynıdır. Bu kişiler yuvarlak dünyaya inanırlar. Bunun sebebi de dünyayı da kendileri gibi top şeklinde görmek istemeleridir. Bu hastalıklı homociksüel zihniyete büyük usta Necip Fazıl Kısakürek'in tokat gibi yanıtı vardır:

"Senin atan maymundur, bense Fatih Sultan Mehmet'in torunu.
Senin dünyan kendin gibi yuvarlak olabilir, benimki erkek gibi DOSDOĞRU."

-Albert Einstein-

Bir internet sosyal paylaşım sitesinde kurulmuş evrimci Darwinist bir grup, yeni keşfedilmiş denizden karaya çıkan bir araform canlı ile ilgili bir paylaşım yapacak olur. Bütün evrimci Darwinistler bu araformun evrimin kanıtı olduğunu iddia ederek bu olayı bir bayram gibi kutlarlar. Artık evrim dinini yaymak için önlerinde bir engel kalmamıştır. Ancak o esnada orada bulunan yaradılışçı bir gencin şu tarihe geçecek cevabı, evrimistlerin bütün oyununu bozar:

"iNANMIYORSANIZ SAYGI DUYUN ORSBU COCUKLARI SiZiN ANANIZIN AMISINI gibYM EVRiM VARSA DEDENiZ MAYMUN MU MAYMUNUN ÇOCUKLARI BALIKDAN GELDiYSENiZ SUYUN ALTINDA NEFES ALIN HADi iNSAN BAŞKA YAŞAM FORMLARINA DÖNÜŞÜYORSA GÜBREDEN DARWiN DEDENiZi ÇIKARIN DÜNYANIN YÜZDE DOKSANI ALLAHA SECDE EDiYOR SiZ HALA MAYMUNA TAPIYORSUNUZ SiZiN AMISINIZI SKiM ÇOCUKLARI"

Bu yorumu gören evrimciler bir an duraklar. Ve düşünceye dalarlar. Evrimcilerin başı Nosferatu şöyle der: "Ben 20 yıldır evrimsel biyoloji üzerine çalışıyorum, bu genç henüz imam Hatip'e yeni başlamış, ama benim düşünemediğim şeyleri düşünebiliyor. Gerçekten de, eğer evrim varsa, dedemiz neden maymun değil?"

Onun sağ kolu Sokrates de şöyle cevab vermiş: "Benim de annem evrime inandığı için yollarda kötü kadınlık yapıyor. Eğer imana gelseydi evinde oturup namuslu bir aile kadını olurdu. Şimdi bütün taşlar yerine oturuyor."

Ve evrimciler birer ikişer gizli mason lobisinden ayrılır. Geri geldiklerinde ise her birinin elinde tespih, başında takke bulunmaktadır. O günü, evrimcilik bilimcilik yapacaklarına, ağlamalı gülmeli sohbet yaparak geçirirler..

gerçeği açıklıyorum:

Bilindiği üzere kafir Mustafa Kemal, Hz. muhafazid (SAV)'in, Kur-an'ı Kerim'i gökten indirdiğini değil, kendisinin yazdığını ima eden çirkin ithamlarda bulunmuştur. Kendisine tokat gibi yanıd ise "Dünya Kesin Düzdür" ekibinden gelmiştir.
Bilindiği üzere, Hz muhafazid (SAV), sineğin kanadı ile ilgili aşağıdaki tembihlerde bulunmuştur:
"Sizden birinizin (yemek) kabına sinek düşecek olursa, onu iyice batırın. Zira onun bir kanadında hastalık, diğerinde şifa vardır. O, içerisinde hastalık olan kanadıyla korunur." (Ebû Dâvud, Et'ime 49, Buhârî, Tıbb 58, Bed'ü'l-Halk 14; ibnu Mâce, Tıb 31, Nesâî, Fera' 11)

Bu tembihlerden 2844 yıl sonra, Amerikalı kozmolog Luis Armstrong'un bulguları göstermiştir ki, sineğin sağ kanadında her derde deva antidotlar vardır. Sineğin sağ kanadını yiyenlerde yüzde 12.44'lere varan bir kudret artışı görülmüştür. Ayrıca cin çarpması, şeytan vurması, zebani dürtmesine birebir faydalı geldiği bilimsel deneylerle kanıtlanmıştır. Ayrıca bizim mahallede biri vardı, onun bir hastalığı vardı, sinek kanadı yedi ve tokat gibi iyileşti. Şimdi Kemalistlere soruyoruz, eğer Hz muhafazid (SAV), Allah (CC) ile birlikte değil de kendi başına bir kitab yazdıysa, bu inanılmaz bilimsel bulguları nasıl bilmiş olabildi?