/i/Devlet

    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +13
    israilin kuruluşu, Büyük ortadogu projesi, 2. dünya savaşı ve Rothschild ailesi

    Evet arkadaşlar öncelikle Rothschild ailesi ile başlayalım.

    Çoğu kişi, Rothschild ailesinin adını bile bilmez. Bu ailenin adı, ne Forbes dergisinin düzenlediği "Yılın Zenginleri" bölümünde yer alır, ne de dünya jet-sosyetesinin partilerinde geçer. Ancak birçok ülkenin diplomatı, bu ailenin adını duydukları zaman beş dakika durmak zorundadır. Çünkü bu aile, dünya tarihi sahnesinde 1590 yılından beri vardır ve dünya, bu Yahudi ailesinin çok gizli faaliyetleri neticesinde bugünkü seklini almıştır. Çoğu kişi, dünyada hiçbir ailenin böylesine bir gücü elinde tutabileceğine inanamaz. Çünkü bir ailenin böylesine siyasi ve ekonomik bir gücü nasıl elde ettiğini bilmiyordur. Öncelikle sunu belirtmeliyim ki aile derken üç-beş kişilik çekirdek bir aileden bahsetmiyorum. Rothschild ailesinin bugün 1000-1500 civarında ferdi olduğu bilinmektedir. Bu aile fertlerinin her biri, dünyanın gelişmiş, ya da gelişecek olan ülkelerinde, çok derin faaliyetler sürdürmek üzere dağılmışlardır. Dünyada olan her siyasi ve ekonomik gelişmeyi, israil devletinin çıkarlarına uygun düşecek şekilde düzenlemek en kutsal görevleridir.

    ( Bu paragraf alıntıdır bundan sonrasını kendim devam edicem)

    Valla beyler hiç şuku veya rez felan beklemicem direk yazıcam bir kişi bile okusa yeter yarına işim var erkenden yazıp yatmak istiyorum yarına kalmasın.
    ···
  2. 2.
    +2
    Rothschild ailesi fertlerinin sarayda yaptıgı kariyerleri sayesinde yüksek miktarda para kazanmaya başlıyor. Bu aile önceleri kralın yaverliğini yapan bir aile iken gün geçtikçe daha da güçlenerek dış politikalarda söz sahibi olmaya başlıyorlar.

    Sarayda yaptıkları iş sayesinde yüksek miktarda paralar kazanan aile tarihte bilinen ilk bankacılık hareketini başlatıyor, avrupadanın her yanındaki çiftçilere yüksek kar payları ile tarım kredileri veriyor, gümüş ve altın komisyonculuğu yapark kısa zamanda dudak uçuklatacak derecede ekonomik güce kavuşuyor.

    Bu aile ekonomide avrupanın en büyüğü konumuna geldiği zaman artık karanlık ve çok karlı olan işlere başlıyor ' savaşan devletlere kredi vermek ', ilk başta ingiltere-fransa savaşında ingiltereye 35ton altın veren aile bu savaşın sonunda ingiltereden borçlarını silinmesine karşılık merkez bankasını alıyor ve bir bakımı bastıgı her doları ingiltereye satıyor artık.

    Görünüşte ekonomi hakkında pek bilgisi olmayan arkadaşlar için bu durum pek bir şey ifade etmeyebilir. Para basma yetkisini başka bir kuruluşa ya da şirkete vermek demek, aynı zamanda ülkenin bağımsızlığını da bu kuruluşa satmak demektir. Çünkü bir ülkenin bankası, o ülkenin parasını basarken bastığı para karşılığında o ülkenin hazinesine değerli maden koymak zorundadır. Örneğin Türkiye Merkez Bankası, devlet matbaasında 20 TL basıyorsa eğer, devlet hazinesine de 20 TL değerindeki altını, elması ya da petrolü koymak zorundadır. Aksi halde basılan para, kağıt parçasından başka bir şey olmaz. işte Rotschild ailesinin de yaptığı şey budur.
    ···
  3. 3.
    +2
    ingiliz sterlinini basarak ingiliz hükümetine faizle borç olarak vermiş ve karşılığında altın ve elmas almıştır. Bu şekilde bir yılda 12 ton altın kar ettiği ekonomi tarihçileri tarafından söylenir. Rotschild ailesinin en büyük girişimi, ise ingiltere ile Amerika'daki kolonilerin savaşı olmuştur. Savaş sırasında Rotschild ailesi, çok gizli bir biçimde Amerikan kolonilerini desteklemiştir. Amerika'nın ingiltere'ye karşı direnişini yöneten kişilere yüklü miktarda silah yardımı yapılmış, ingiltere'nin bu savaşta yenilmesinin sağlanacağı garanti edilmiş ve karşılığında, kurulacak olan Amerika devletinin resmi para birimini basma yetkisi istenmiştir. ingiltere ile savaş konusunda çok umutsuz olan başkan Washington ve ekibi, bu teklifi hiç düşünmeden kabul etmiştir. Aile, böylece günümüzde tüm dünyada çok popüler olan Amerikan dolarını basma yetkisini elde etmiştir.

    Savaşı Amerikan kolonileri kazanmış ve ingiltere, Amerika'dan elini ayağını çekmek zorunda kalmıştır. Savaştan yenik çıkan ingiltere, bu sefer Amerika'ya yardim ettiği için Fransa'ya saldırmıştır. ingiltere, Rotschild ailesinin kendilerine finansal destekte bulunacağına güvenerek bu savaşa girdiyse de Rotschild ailesinden umdukları desteği bulamamışlardır. Rotschild ailesi, el altından Fransa'yı destekleyerek Amerikan kolonilerinin bağımsızlığını garantilemek istemiştir. Bir taraftan da ingiliz borsası üzerinde spekülasyona girişmiştir. ingiltere-Fransa savaşı sırasında borsada müthiş bir hareketlenme olmuş ve borsada oynayan halk, savaşı kazanacaklarını düşünerek girişimlerini arttırmışlardır. Bunu fırsat bilen Rotschild ailesi, "ingilizlerin savaşı kazandığı" iddiasını ortaya atarak ingiliz halkının her şeyini borsaya koymasını sağlamıştır. Ancak, generaller ve ordudan geriye kalanlar yurda döndüğünde, ingiltere'nin savaşta kaybettiği ortaya çıkmıştır. Borsa, anormal derecede yükselmiş ve böylece kağıtları elinde tutan Rotschild ailesi, bu ticaretten en karlı çıkan isim olmuştur. ingiliz tarihçilerin "Kara eylül" diye nitelendirdiği bu olay ile Rotschild ailesi, adeta ingiltere devletinin mülkiyetini ele geçirmiştir.
    ···
  4. 4.
    +3
    Bu aile artık daha büyük planlar için kendini hazırlamış ve o güce ulaşmıştı. Tanrının kendilerine vaat ettiğini indandıkları arz-ı mev'ud topraklarını gözüne kestirmiş ve bunu yapmak için o dönem o toprakların sahibi olan Osmanlı Devletini zayıflatma çalışmalarına başlamış, osmanlının çevresindeki devletleri osmanlıya karşı kışkırtmış, onları finanse etmiştir. Böylelikle sudan bahanelerle Osmanlıya saldıran Rusya, Avusturya ve diğer komşu devletler, Osmanlıyı askeri ve ekonomik güç olarak iyice yıpratarak azınlık unsurların ayaklanmasını sağlamışlardır. Osmanlı devleti, nereye koşacağını şaşırmış ve neticede isyan eden azınlıkların ayrı devletler kurmasına engel olamamıştır.
    ···
  5. 5.
    +3
    Osmanlının en çok dış borcu, Rotschild ailesinin sahibi olduğu "Bank of England" bankasınadır. Osmanlı Devleti, Rotschild ailesine olan borcunu ödeyecek durumda olmadığından Rotschild ailesi bunu fırsat bilmiş, Osmanlıya iğrenç bir teklifte bulunmuştur. Sultan 2. Abdülhamid ile görüşen Lord Baron Rotschild, "Kudüs şehrinin, Filistin'in, Suriye'nin ve Güneydoğu Anadolu bölgesinin, yeni kurulacak olan Yahudi devletine verilmesi karşılığında, Osmanlı devletinin tüm dış borcunu silme ve Balkanlar'da, Afrika'da kaybettikleri toprakları geri verme" teklifinde bulunmuş, ancak Abdülhamid, teklifi şiddetle reddetmiştir. Abdülhamid, dînen böyle bir tutum sergileyerek büyük bir sevaba girmişse de Osmanlı devletinin yıkılma sürecini hızlandırmıştır. Daha sonraları Enver Paşa, Abdülhamid'in bu tutumunu tarihi bir hata olarak değerlendirmiştir. Enver Paşa'ya göre Kudüs şehri ve Kenan diyarı, Yahudilere geçici olarak verilmeli ve Osmanlı, tekrar eski gücüne kavuştuktan sonra bu topraklar geri alınmalıydı. Atatürk'e göre ise Osmanlı devleti, böyle bir şey yapsaydı bile yıkılmaktan kurtulamazdı; çünkü Osmanlı üzerine korkunç oyunlar oynanıyordu. Özetleyerek anlattığım bu süreçten sonra Rotschild ailesi bütün gücüyle 1. Dünya savaşının çıkmasını tezgahlamıştır.

    Rotschild ailesinin hesaplarına göre 1. Dünya savaşı ve Arabistanlı Lawrence'nin faaliyetleri, Arapların birçok parçaya bölünmesi ve israil devletinin kurulması için yeterliydi.

    Savaş gerçekleşmiş, Almanların önderliğindeki ittifak devletleri grubu savaşı kaybetmişlerdi. Rotschild ailesinin hesapları tutmuş ve israil devletinin resmi kurulusunun ilan edilmesine ramak kalmıştı. Ancak tarihi rüyaya çeyrek kala Rotschild ailesi, ayrıntılarda küçük bir hata yaptığını fark etti. israil devleti kurulmaya hazırdı; ama, dağ ve ovalardan ibaret olan israil topraklarında kim yaşayacaktı? Avrupa'nın gelişmiş kentlerindeki rahatlığa alışmış olan Yahudiler, israil'de yasamaya nasıl ikna edilecekti ? Esas sorun buydu. Bu sorunun giderilmesi için Rotschild ailesi radikal kararlar aldı ve yeni bir savaş için gerekli olan ortam hazırlanmaya başlandı.
    ···
  6. 6.
    +3
    Evet ve burda insanlık tarihinin en kanlı savaşı yani 2. Dünya savaşı karşımıza çıkıyor.

    1. Dünya savaşından taş üstünde taş kalmamış, ekonomik yönden eksilere düşmüş, demoralize olmuş bir ülke olarak çıkmıştır almanya.

    Almanyanın borçlarının oldugu ülkelerin merkez bankaları neredeyse tamamen Rothschild ailesine aitti yani almanya bir bakıma tamamen bu aileye borçluydu. aile almanyaya dış borçlarını silmesi karşılıgında almanya merkez bankasını kendilerine devretmesi teklifini sundu ve borçları ödeme şansı olmayan almanlar bu durumu mecburen kabul etti.

    Bırakın parayı, savaşmak için asker bulamayan almanya tekrar nasıl tüm dünyaya kafa tutabilir hale gelirdi ? hem de 25 yıldan daha kısa bir süre içerisinde, bunun için ya gökten para yağması gerekirdi ya da zenginliği akla hayale sığmayacak birilerinin yardımı.

    bu ailenin planının ilk kısmı ele geçirdiği almanyanın hızla kalkınması ve silahlanmasını sağlamaktı. bunu sahip oldugu ekonomik güç sayesinde hızlı bir şekilde sağlayan aile bu ülkenin başına 1. dünya savaşında er olarak savaşan fanatik milliyetçi Adolf hitleri getirdi. hitler almanyanın başına geçince alman faşizminin etkisi altında kalmış italyanın başına da musollini gelmiştir.

    Hitler inanılmaz hitabeti, etkileyici sözleri ile alman halkının tamdıbına yakınını kendine ölümüne bağlamıştır. hitlerin toplantı ve konuşmalarında hedef nedense hep yahudiler olmuştur. yıllarca almanlar ve yahudiler kardeş gibi sorunsuz yaşadıkları halde bu konuşmaların ardından olan yapay kaos ortamı yüzünden birbirleriyle kanlı bıçaklı hale gelmişlerdir
    ···
  7. 7.
    +3
    savaştan önce yahudilere nazi gençlerin saldırıları. ev kundaklamalar ve cinayetler yahudi ve alman halkları arasını iyice germişti. ülkeden çıkabilen zengin yahudiler ülkeden kaçıyor kaçamayanlar ise ülkede kendi başının çaresine bakmaya çalışıyor ancak çoğu ölüyordu. ha bu arada ülkedeki fakir yahudiler zenginlere göre çok çok azınlıktaydı.

    almanyanın sözde intikam hareketi başlamış ve almanya ilk başlarda büyük başarılar sağlamıştı. hele ki parise 2 saatte girmeleri ingiliz ve ispanyolları altlarına sıçırtmıştır.

    ingilizleri darmadagın eden nazi orduları artık sözde yahudi katliamlarına başlamış, fırınlarda yakılan ve işkence edilen insanlardan söz edilmeye başlanmıştır. lakin biz yahudi soykırımı oldugunu zannederken sovyet bilim adamları bu savaşta katledilen insanların arasında yahudilerin en azınlık kesim oldugunu, en çok katledilenlerin ermeni, Polonyalı ve çingeneler oldugunu net belgelerle ortaya koymuşlardır.

    ülkeden geriye kalan yahudileri rothschild ailesinin kurdugu paravan şirketler sayesinde amerikan askerleri gözetiminde bu günkü israil topraklarına taşınması başlanmıştır.

    taşındıktan sonra israil devleti kuruluncaya kadar ebesininkindeki dağda bomtak evlerde kalmış ve büyük zorluklar çekmişlerdir. kaçmak isteyenler ise tevrata uygun yöntemlerle idam edilmişlerdir.

    Neticede yaratılan sahte milliyetçi bir hava ile sözde Yahudi soykırımı yapılmış, tüm dünyada Yahudilere yönelik şiddet eylemlerine girişilmiş ve Yahudiler, israil'e göç etmek zorunda bırakılmışlardır. Yani Rotschild ailesi, 1. Dünya savaşında yarim bıraktığı işi 2. Dünya savaşında tamamlayabilmiştir. Aşırı dindar bir aile olan Rotschild ailesi, kendilerine göre, Tanrı'ya olan sözü yerine getirmiştir.
    ···
  8. 8.
    +2
    israil kuruldugu günden beri arzı mevud yani vadedilmiş toprakları almayı ve ortadoguda süpergüç olma hayalleri ile hareket etmiştir.bu yüzden israil hızlı bir nükleer silahlanma programı izlemiştir. israilin dimona çölünde kurdugu nükleer santralde ekmek yapan bir fırın gibi nükleer başlık ve atom bombası yapılmaya başlanıyor.

    Bu durum john f. kennedy yi çok rahatsız ediyor ve ankara, şami,riyad, tahran gibi şehirleri vurabilecek menzilde olması kennedy yi önlem almaya itiyordu. kennedy bu nükleer programın durdurulması için israil başkanı ben guiron a yazdıgı bir uyarı mektubunda bu nükleer programın durmaması halinde yaptırım uygulayacaklarını yazmıştır.
    ···
  9. 9.
    +2
    Ben Gurion da cevap olarak gönderdiği mektupta Kennedy'ye "genç Adam" diye hitap etmiş ve bazı ağır ithamlarda bulunmuştur. Bu mektuplaşmalar, iyice çığırından cıkmış ve hakaretleşmeye dönüşmüştür. Bu durum üzerine tepki olarak Ben Gurion, istifa etmiştir. Ünlü Yahudi politikacı Henry Kissinger, "israil'in nükleer progrdıbına son vermesi, israil'e büyük zarar verir." diyerek Kennedy'yi ikna etmeye çalışmış; ancak başarılı olamamıştır.

    Kennedy, bununla da yetinmemiş ve 4 Haziran 1963'te Amerikan Temsilciler Meclisi'ne danışarak çıkarttığı 11110 sayılı kanunla Amerikan Dolar'ını basma yetkisini Rotschild ailesine ait olan Federal Rezerve Bank'ın elinden alarak Amerikan Merkez Bankası'na vermiş ve "bir ülkenin parasının denetimin şahısların elinde olmasının büyük bir sorun olduğunu" belirterek kendi sonunu hazırlamıştır. Federal Rezerve Bank, israil'in en büyük gelir kaynağıdır, tabiri caizse şahdamarıdır. Kennedy, dolar basma yetkisini Federal Rezerve Bank'ın elinden alarak adeta israil'in şahdamarını kesmiştir.

    Yani israil için kennedy yi etkisiz hale getirmek artık bir mecburiyet haline gelmiştir çünkü kennedy nin seçimleri kaybetmesini beklemek boş bir umuttu. halk bu genç ve başarılı başkanı çok seviyor iktidardan indircek gibi görünmüyordu.

    artık kennedy yi öldürme planları yapılmaya başlanmıştı, amerikan yasaları gereği ölen başkan yerine yardımcısı geçerdi , kennedy nin yardımcısı tam bir israil taraftarıydı ve kennedy ile geçinemiyordu.

    kennedy yi öldürmek için en güzel yer seçim kampanyaları için gideceği dallastır. Dallas'ta her zamanki gibi üstü açık araba ile halkı selamlayacak olan Kennedy'yi korumakla görevli CIA ajanları, özel olarak ayarlanacak ve başkanın güvenliği sabote edilecekti. Böylece suikast çetesi, Kennedy yi rahatlıkla öldürebilecekti.

    Suikast çetesi için değişik rivayetler vardır. Kimileri, Kennedy yi Fransız suikast çetesinin öldürdüğünü, kimileri ise Kübalı sürgünlerin öldürdüğünü iddia eder; ancak kesin olan bir şey var ki, Kennedy yi öldürenler, çok profesyonel ve acımasız keskin sniperlardan oluşan bir suikast timidir.

    Tam 6 aracın olduğu kortejde en son arabada başkan Kennedy ve Vali Connaly vardır. Önde motogibletli SS korumalar ve yanda CIA ajanlarının bulunduğu arabalarla Kennedy'nin arabası Kortejle birlikte Elm caddesinden Houston'a doğru beklenmedik bir dönüş yapar. O sırada silah sesleri yükselmeye başlar. Polisler, telsizle anons etmeye baslar: "Korteje ateş ediyorlar yere yatın" diye.

    Tam 6 el silah sesi duyulur. Birinci mermi arabayı ıskalar ve alt geçitte bekleyen Edmund Harris adındaki taksi şoförünün kulağını parçalar. ikinci mermi Kennedy'yi tam omzundan vurur. Üçüncü mermi Kennedy'yi ıskalayıp ön koltuktaki vali Connaly'i omzundan vurur. Dördüncü mermi Kennedy'yi boynundan vurur, ayni mermi başkanın vücudundan çıkıp Vali Connaly'i sırtından vurur. Besinci mermi arabayı ıskalayıp dikiz aynasını kırıp dışarı çıkar. Ve Altıncı mermi... Altıncı mermi başkan Kennedy'yi tam kafasından vurur. başkanın kafasını parçalayan mermi bulunamaz.
    Tümünü Göster
    ···
  10. 10.
    +4
    -SON PART-

    kenendy suikastinin sonuçları

    srail, Kennedy'nin kapattığı Dimona çölündeki nükleer santralini tekrar açmış ve nükleer silah üretimine eskisi gibi devam etmiştir. Başkan Kennedy'nin çıkarttığı, Federal Rezerve Bank'ın elinden Amerikan dolarını basma yetkisini alan 11110 sayılı kanun iptal edilmiş ve Amerikan dolarını basma yetkisi, tekrar Rotschild ailesine ait olan Federal Rezerve Bank'a verilmiştir.

    II. Dünya savaşından sonra ılımlı ve sakin bir politika izleyen Amerika devleti, özellikle Kennedy suikastinden sonra soğuk savaş sürecini de başlatmıştır. Amerika ile Sovyet Rusya arasındaki soğuk savaştan tüm dünya devletleri çok olumsuz yönde etkilenmiştir. Amerika ile Sovyet Rusya arasındaki silahlanma rekabeti, adeta bir sidik yarısına dönmüştür.

    Amerika, tüm dünya genelinde emperyalist faaliyetlerine hız vermiş ve Vietnam'a saldırmıştır. Vietnam'da binlerce kişinin ölmesine ve birçok ülkenin bu savaştan dolaylı olarak zarar görmesine neden olmuştur.

    Amerika'da israil lobisi ise iyice pervasızlaşmış ve yönetimde söz sahibi olmuştur. Amerika, israil Devletinin yaptığı katliamlara sesini çıkaramaz hale gelmiş ve israil ile suç ortaklığı yapmaya başlamıştır. En basitinden örnek vermek gerekirse israil devletinin çok gizlice yürüttüğü "Samuel Vanunu'yu kaçırma operasyonu"na istemeden şahit olan bir Amerikan Firkateynindeki 23 deniz piyadesi, israil hücum botları tarafından açılan ateşle öldürülmüştür. Denize düşüp kaçmaya çalışan askerler bile israilliler tarafından öldürülmüştür. Olayın başına sızmasına izin verilmemiş ve Yahudilerin kontrolündeki Amerikan basını, konuyu haber bile yapmamıştır.

    CIA, tüm dünyada "komünizmle mücadele" doğrultusunda adına GLADIO denilen ve Beyrut'taki gerilla kamplarında eğitilen katillerden ve paralı askerlerden oluşan gizli bir ordu hazırlamış ve bu paralı katilleri maaşa bağlayarak dünyanın her yerinde komünistleri ve sol düşüncelileri öldürmekle görevlendirmiştir. Bu bağlamda Türkiye'deki sağ-sol çatışmaları, siyasi amaçlar için işlenen cinayetler, katliamlar, terörist eylemler, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idam edilmesi ve 12 Eylül darbesi, hep Gladio'nun eserleridir. Gladio ordularının kurulması, ne tesadüfse Kennedy suikastinden hemen sonraya denk gelir. Amerika'nın "Büyük Ortadoğu Projesi" başlamıştır.

    "Büyük Ortadoğu Projesi"nin diğer adı ise "Büyük israil Devleti Projesi"dir.
    Kennedy suikastinden sonra Büyük israil Devleti Projesine hız verilmiştir. Büyük israil Devleti, Tevrat'ta Tanrı Yehova'nın Yahudilere vaat ettiği topraklardan oluşmaktadır. 11 Eylül saldırıları, Münih'teki eylemler ve daha birçok terörist eylem aslında Büyük israil Devleti projesinin bir parçasından başka bir şey değildir. Bazı arkadaşlar, Büyük Ortadoğu Projesini sanki yeni bir şeymiş gibi algılıyorlar. Bu arkadaşlar, kitap falan pek okumadıkları için ne duysalar ona inanıyorlar. Büyük Ortadoğu projesi, yeni bir şey değil ki. Yüzyıllardır var olan bir proje... Osmanlıların yıkılması, Arapların parçalanarak bir sürü ülkeye bölünmesi, Türkiye'deki terör eylemleri ve istikrarsızlık ve Irak, Iran gibi ülkelerin periyodik olarak neredeyse her on yılda bir sorun çıkarması rastlantı olmasa gerek!

    (bu partı alıntı yaptım)
    Tümünü Göster
    ···