ecem o telefonu kapattığında büyük bir sinir uyandı bence. çok sinirlenmiştim. öfkeliydim üzülüyordum.
olduğum yerde durdum önce parmağımdaki yüzüğü cıkarttım cebime koydum.
ağır hareketlerle yavaş yavaş eve doğru geçiyordum
sitenin içine girdim gece saat 1 gibi eve gelmişim kamelyaya oturdum
düşündüm aslında bu kadar kötü şeylerin olmasını benmi sağlıyordum yoksa olaylar kendi kendinemi gelişiyordu.
bulamıyor çözüm üretemiyordum
temmuzun son haftasına girmiştik o gece. aklıma tarih atmıştım.
biraz kamelyada boş boş oturduktan sonra eve çıktım. kilidi yavaş yavaş açtım. etraf karanlık hemen odama geçtim.
üstümü değiştirdim uyumak için hazırlandım sonra aklıma dank etti.
temmuzun son haftası. doğum günüm geliyor.
sonra içimden
Ecem erken hediye verdi.
dedim telefonu kapattım geçip uyudum
sabah kalktım hazırlandım telefon bekledim eceme hala sinirliydim.
sürekli güven güven güven güven yüzüme vurup duruyordu.
bi yandanda eceme söylediğim sözler ecemin bana söylediği sözler. birlikleliklerimiz. hastanelik olmamız.
aşıktım basbaya dün için pişmandım evet ama içim yumuşamıyordu.
eceme kızgındım. sürekli her takta beni suçluyordu. sırf bu yüzden kızgındım
telefon çaldı deniz arıyodu
B: alo
D: alo
B: efendim kanka
D: kanka aşşağıya in
B: bana ecem muhabbetini acıcaksanız şimdiden gelmiyim
D: gibtirtme belanı gel suraya dıbına koyim senin ben bekliyoruz aşşağıda
indim aşşağıya berke deniz kamelyadalar yanlarına gittim
B: evet aga noldu
D: sen dün gece nereye gittin
Br: dürüst cevap ver
dün ne yaptığımı anlattım
deniz durdu dedi ki
D: ecem senden ayrılsa hakkıdır biliyosun demi soktugumun salağı
Br: aynı taku tatildede yemiştin hatırlıyosun demi. barışana kadar öldünüz öldünüz dirildiniz.
B: ya tamam amk hatırlatıp durmayın yedik bi tak uzatmayın. eceme söylemeyin yeter
Br: kız seni bulabilir mi?
B: bardaki mi?
D: yok aq başkasını soruyoruz söylesene olum
B: yok bulamaz. numaramı falan bırakmadım
allahtan onu doğru yapmıssın aq
Br: nası yapıcaksınız olm şimdi siz.
B: bilmiyorum aga ecemin kendi bileceği iş
dedim baktım site kapısından ecem ceren esma elif geliyorlar
toparlandım. hemen
ecem yanıma geldi
E: konusmamız lazım
çok gerçekçi yaklaştım
B: bitirmeye mi geldin ecem?
E: YA BUNU SEN NASIL SÖYLERSiN CiDDEN BUNU MU BEKLEDiN. BEN BURAYA SENiNLE DÜN iÇiN KONUŞMAYA GELMiŞTiM ÖZÜR DiLEMEK iÇiN GELMiŞTiM SEN BENDEN BUNLARI NASIL BEKLERSiN?
utanmıştım konuşamıyordum
B: sinirliyim biraz kusura bakma
E: bakıcam artık kusuruna demek ki hala hiçbişey değişmemiş aynı b aynı b güvenmeyen başına buyruk giden b sordugu soruya bak bitirmeyemi geldin
bitirseydim dün bu yüzüğü parmağımdan cıkartmazdım
sonra gözü parmaklarıma değdi.
E: (sesi titredi) senin yüzüğün nerede
al işteeeeeeeeeeeeeeeee dün cıkartmıştım sinirden evde kalmıştı pantolonumun cebinde
B: elimi yıkarken kayıp düşmüştü takmayı unutmuş...
E: (soğukkanlılık ve üzülerek) yeter. ben çıkartmıcam bu yüzüğü. sen düzelene kadar asla görüşmeyeceğiz. özür dilemeye gelmiştim ama bakıyorum. tanıyamıyorum seni sen kimsin ya benim sevdiğim uğrunda canımı dahi vereceğim b mi? yoksa eskisi gibi kızlarla sürekli haşır neşir olan kimseyi takmayan b mi?
E: bu sorunun cevabını ver kendine sonra ara beni
dedi cekti gitti kızlarda bunun arkasından koştu gitti.
Br: ecem sonuna kadar haklı itici oluyosun kardeşim.
D: kız en mantıklı şeyi söyledi
ayağa kalkmıştım
B: beyler ben eve geçiyorum sonra görüşürüz
dedim eve cıktım odamı kilitledim hiçkimseye bişey demeden. dün giydiğim pantolonun cebine baktım yüzüğü aradım
yüzük yok.
ortalığa düştüm yüzüğü aramaya başladım. ecemi kaybedemezdim.