/i/Ben

Kendini ifade et !
  1. 1.
    +3 -1
    ---Devam---

    Birgün yine onlara oturmaya gittik. Banunun oğlu çok şimarık bir çocuktu, sürekli annesini bezdirirdi. Bir baktım annesinin zütüne vuruyor, annesinin zütünü çimdikliyor, eteğini falan aşağı çekiyordu. Bu dalaşma sırasında Banunun beli açılmış ve giydiği tangasına kadar görmüştüm. (O sırada babası bilgisayarda birşeylerle uğraşıyordu). Banu benim gördüğümün farkına vardı ve yüzü kızararak bana baktı. Ben birşey olmamış gibi davranıyordum. Neyse, biz biraz daha oturup, annemle kalktık evimize gittik. Ama ben iyice azmıştım, Banunun o zütü ve giymiş olduğu ciksi tangası aklımdan çıkmıyordu. O gece yatağa girince, Banuyu gibtiğimi hayal ederek 2 posta çavuşu tokatladım
    ···
    1. 1.
      +3
      koca adamsın hala annenle ev gezmesine mi gidiyon güne gitseydin bari amk yalancısı
      ···
  2. 2.
    +5 -2
    --Devam--

    Ertesi gün işten biraz erken gelmiştim. annem evde yoktu. Kesin yukarı çıkmıştır diye düşünerek Banuya telefon açtım, “annem sizde mi?” diye sordum. “Yok Oktay, istersen gel, çocuklar yemek yiyor, sen de ye!” dedi. Ben de, “Tamam!” dedim ve yukarı çıktım. Yemek yedikten sonra Banu, “Çay içelim!” dedi. “Olur!” dedim. Çay içiyorduk. Oğluyla kızı, “Anne biz parkta oynamaya gidiyoruz!” dediler çıktılar. Banu ile havadan sudan konuşuyorduk
    ···
  3. 3.
    +2
    --Devam--

    Banu, “Oktay, akşam olanlardan dolayı özür dilerim, oğlum biraz saftır, ne yaptığını bilmez!” dedi. Ben biraz aptala yattım, “Anlamadım?” dedim. “Oğlum akşam popoma vuruyordu ya hani, sen gördün! Umarım ayıplamazsın?” dedi. “Haa, o mesele mi? Yok canım ne ayıplayacağım, çocuk daha!” dedim. O da, “Evet, çocuk işte!” dedi. “Ama şu da var ki…” dedim (cümleyi bilerek yarım bıraktım). Banu cümlenin sonunu beklerken, “Neyse boşver, ben artık gideyim!” dedim ve kalktım evime indim.
    ···
  4. 4.
    +4
    Eve inince hemen tuvalete girip, Banuyu düşünerek 1 posta 31 çektim. Bu arada annem geldi, pazara gitmiş. “Ne zaman geldin?” dedi. “Şimdi geldim.” dedim. Akşam oldu Banu balkondan anneme seslendi, “Abla gel oturalım!” dedi. annem de, “Tamam geliyorum!” dedi. Banunun kocası olmadığından ben gitmedim. Banu anneme anlatmış, Oktay oktay'la beraber yemek yedik diye (ama diğer konuştuğumuz, oğlunun poposuna vurma meselesini anlatmamış).
    ···
  5. 5.
    +1
    --Devam--

    3 gün sonra, ben işten dönerken, Banu da markete gidiyormuş, apartmanın girişinde karşılaştık. Bana, “Oktay, kocam çalışıyor, akşam beni köye annemlere zütürürmüsün?” dedi. “Tamam, zütüreyim!” dedim. Eve girince anneme söyledim, “Sen de gel, birlikte gider geliriz.” dedim. Annem, “Ben gitmem, köyleri çok uzak, sen zütür!” dedi. Köyleri 45-50 km falanmış. Akşam Banu çocuklarla geldi çaldı kapıyı, annemle vedalaşıp indik aşağı, bindik arabama ve yola çıktık. Yol boyunca hep havadan sudan konuştuk. Farkettim ki, çocuklar var diye Banu konuştuklarına dikkat ediyor, bazı konulara özellikle girmiyordu. Neyse, vardık annesine. Ben orda kalacaklar diye tahmin ediyordum ki, Banu kalmayacaklarını söyleyip, beni de içeri davet etti. 2 saat oturduk. Geri dönecektik. Çocuklar, “Biz burda kalmak istiyoruz!” dediler. Banunun annesi de, “Nasılsa okul yok, haftasonu kalsınlar!” deyince, çocuklar orda kaldı, biz geri dönmek üzere yola çıktık.
    ···
  6. 6.
    +2
    --Devam--

    Köyden uzaklaşır uzaklaşmaz Banu hemen sordu, “Oktay , ogün birşey diyecektin demedin, ne söyleyecektin?” dedi. Ben de yine, “Boşver, söylemeyim!” diyerek Banuyu iyice meraklandırıyordum. Koluma yapışıp, “Ne olur söyle hadi, merak ediyorum!” diye ısrar edince, “Söylerim ama kızmak yok!” dedim. “Söz kızmayacağım, söyle!” dedi. Halen kolumu bırakmamıştı. “Biliyormusun Banu, Tanga külot sana çok yakışıyor, seni olduğundan daha ciksi gösteriyor. Hatta…” dedim, (yine cümleyi tamamlamadım). Banu kolumu öyle sıkı tutuyordu ki, “Evet, Hatta? Devam et!” dedi. “Hatta okadar tahrik oldum ki, eve varınca seni düşünerek 2 posta çavuşu tokatladım! Valla kocan çok şanslı bir erkek!” dedim. Bunları konuşurken benim yarak çadırı kurmuştu çoktan…
    ···
  7. 7.
    +2
    --Devam--

    Banu bana kızacak diye beklerken, Banu derin bir nefes aldı. Sordum, “Ne oldu? Çok mu kızdın?” dedim. “Yok kızmadım Oktay , ama yarama tuz bastın!” dedi, kocasının ilgisizliğinden bahsetti. Meğersem Banu kocasından çok dertliymiş, konuştukça konuştu. “Kocam annesinin babasının sözünden çıkmıyor, keşke gelmeseydik Adanaya! Bana karşı bütün ilgisini kaybetti!” diye anlatmaya devam etti. Ben de yangına körükle gidip, “Yani ciks hayatınızı da mı etkiledi?” dedim. “Oktay, zaten çoktan beri ciks hayatımız falan yok!” dedi. Bana cesaret gelmişti, bir sigara yaktım ve Banuya uzattım, “Al bir sigara iç, efkarın dağılsın!” dedim. Sigarayı verirken elini tuttum, tepki vermedi. Bundan cesaretlendim ve elimi bacaklarına attım. Yine tepki vermeyince, (içimden bu iş tamam, o da istiyor dedim) bacağını okşamaya başladım. Çok geçmeden Banu da elini gibime atınca, ben anayoldan ormana giren ilk yola saptım, 200 metre falan gittim ve arabayı sota bir yere durdurdum…
    ···
  8. 8.
    +2
    ---Devam---

    Hemen Banunun dudağına yapıştım. O da dünden razıymış zaten, başladık öpüşmeye. Ellerim de boş durmuyordu, bir elimi tişörtünün altına sokup göğüslerini, diğer elimi de eteğinin altına sokup, külodunun üstünden dıbını okşuyordum. O da benim gibimi pontolonun üstünden okşamaya devam ediyordu. Ben, “Arka koltuğa geçelim!” dedim. Geçtik, ben bunu öpmeye okşamaya devam ettim. “Oktay , biraz acele edelim, şimdi annemler vardınız mı diye ararlar!” dedi. “Tamam!” dedim, önce hemen kendi pantolonumu ve donumu çıkardım, sonra da Banunun külodunu çektim çıkardım bacaklarından. Banu bacaklarını ayırıp, gibimi dıbına sokmamı beklerken, ben yumuldum dıbına ve dıbını yalamaya başladım. Banu oldukça şaşırmıştı, “Oktay, ne yapıyorsun?” dedi. “Dıbını yalıyorum! Kocan hiç yalamadı mı?” dedim. “Yoooo!” dedi. “Ben yalamadan gibmem!” dedim ve tekrar yumuldum. Dilimi dıbına sokunca, önce irkildi, sonra zevkten inlemeye başladı…
    ···
  9. 9.
    +4
    --Devam--

    Ben yaladıkça uçuyordu. dıbından şarıl şarıl sular gelmeye ve boşalmaya başlamıştı. “Hadi gib artık, geç kaldık!” diye saçlarımı asılıyordu. “Tamam aşkım, gibeceğim, sakin ol!” dedim, doğrulup, Banunun o güzeldıbına gibimi sürtmeye başladım. Banu daha da kudurmuştu, “Oktay sok artık, dayanamıyorum, gir içime!” diyordu. Ben de gibimi dıbına olanca hızımla soktum. Önce, “Ohhhhh!” diye bir çığlık attı, ardından da çıldırmış gibi inlemeye başladı. Birkaç kez sokup çektikten sonra Banu yeniden boşaldı ve “Oktay, mahvettin bitirdin beni! Hadi sen de boşal da, gidelim, geç kaldık!” dedi. “Daha dur bakalım, nereye gidiyoruz? Senin o hasta olduğum zütünü de gibmeden şurdan şuraya gitmiyoruz!” dedim.
    ···