+1
bu duygunun tam karsiligi, guvencedir, guvenctir. beynini kullanmak zorunda kalmamak, kafa yormanin agirligini cekmekten kurtulmak icin kendini, kendi gibi binlerce insanin olusturdugu kalabaligin icine yerlestirmektir.
toplu hareket eden insan, mitinglerde yuhalayan, eve geldiginde herkesle ayni dili kanli kufurleri eden, avatarina turk bayragi koyup bayragin serinliginde kendini herkes gibi duyarli hissetmenin mutlulugunu yasayan insandir. mensubu oldugu dine tam inanamadigi halde, herkesin kendinden gectigi ayinlerdeki vucutlar arasinda korumasizliktan kurtuldugu icin sorgulamayi birakip dogmalarin kurbani olmayi tercih eden insandir. cunku herkes yapiyorsa bir bildikleri vardir. ki haklidir da, o herkesin koydugu kurallardan biraz siyrilmanin sonucu linc edilmeye degin varabilir.
toplu hareket etmek -kisaca akliniza 1984'teki parti calisanlarinin fotografi gosterilen devrimciye hep bir agizdan kopukler sacisini getirin- insana kendini onemli ve ise yarar hissettirir. yandaslariyla yekyurek olmak, kisiye dunya uzerinde onemli bir ise imza atiyormus hissi verir. isin ozunde ne oldugu onemli degildir, cunku insan toplu hareket ederken yuzeysel dusunur. milli maclarda atilan gol ve nara ve sonunda sokaklara dokulup ayni dilden ayni marslari soylemek onemlidir veya ayni husrani yasamak. insanlarin birbirlerine yakinlasmalari icin gerekirse savas cikmasi onemlidir. aslinda toplu hareket mantigi genel olarak savasa, kaosa karmasaya dayanir. kimse normal seyirde toplanmayi gerekli bulmaz; bir kargasa yaratilmali, iki taraf olusturulmalidir ki dayanisma neymis farkina varilsin.
yuzyillardir insanlarin beynini uyutmanin degismez yontemidir insanlari toplu hareket etmeye yonlendirecek secenekler sunmak.
suru pgibolojisi soyle tanımlanabilir; kisinin kendisine gelebilecek soyut ya da somut zarari en aza indirmek icin bir gruba yakin durup onlarla ayni davranisi sergilemesi durumu. fakat bunun dogrulugu tartisilir birseydir elbette.
"bir suru ile hareket etmek mi insani daha acik bir hedef haline getirir yoksa tek olmak mi?"
suru mantigi, pgibolojisi her neyse bunun gunluk hayattaki yansimalari soyle olabilir: kalabalik olan mekanların daha iyi oldugu dusuncesi yahut moda ve populerlik kavramlari vs...
sosyal bir hayvan olarak gorulen insanlarin bu icgudusel hareketleri sirketler tarafindan hem maddi hem manevi acidan somurulur. bu para tuzagi dedigimiz kavramlar "herkes bunu yapiyor, bunu giyiyor, bunu yiyor, iciyor" diye onumuze surulur ve ici bos bir marka kavrami yaratilir, duygusal boyutta olan somuruye bir ornek sevgililer gunu olabilir. bu gunde herkesin sevgilisine, sevdigi insana hediye alması geleneksellesmis gibi gorunur ki, tamam kotu bir taraf yoktur bunda. ama esasen tamamen kar amacli uydurma bir gundur bu gun ve insanlari duygusal acidan somurmektedir. zamaninda hallmark adli bir amerikan kartpostal sirketi iflasin esigindeyken satislarini arttirmak icin uydurmustur sevgililer gununu. sonuc olaraksa "herkes sevgilisine hediye aliyorsa, benim de almam gerek" gibi bir dusunce uyandirmaktadir, yahut sizi "benim neden sevgilim yok" gibi düşüncelerden sonu gelmez depresyonlara suruklemektedir, tam o esnada... cicekciler voleyi vurmaktadir felan falan bu da baska bir tarafidir, orası ayri.
e yani, suru pgibolojisi ne yapacagini tam olarak bilmeyen ve arayis icindeki bireyin sergiledigi tutumdur. bir gruba dahil olma istegindedir bu kişi, ama bir gun suruden ayrilirsa da ne yapacagini bilemez. suru pgibolojisi ile insanlar icgudusel olarak bir sistem olustururlar, cogunlugun yaptiginin dogru olduguna inanilir ve "normal" insan kriterleri cıkar ortaya. "bir evim olsun, bir arabam olsun, iyi bir isim colugum cocugum olsun" gibi... bunlarin disinda kalanlar surunun asisi, kecisi olur ve "aa ucmus bu, acaip, kacik, sapik, mahallenin delisi" gibi etiketler yapistirilir bu sahislara.
son olaraksanietzsche nin ahlak kavramini suru pgibolojisi olarak tanimladigini ve hitlerin zamaninda kitleleri pesinden suruklemek icin insanlarda icgudusel olarak mevcut suru pgibolojisini bu ahlak ve normallik kavrami acisindan cok basarili bir sekilde kullandigini da belirteyim.
turklerde ise benim gozlemledigim kadari ile suru pgibolojisi olsa bile, bir kabullenisle birlikte bu suruyu yonlendiren ben olmayim gibi bir pgiboloji de vardir hani. soyle ki:
"lan olum var ya ben gidersem 100 kişi gelir arkamdan."
"ooolum, ankara ya rock müziği ben getirdim. "
gibi.
o yüzden sana katılıyorum bencede var sürü pgibolojisi
Tümünü Göster