-
1.
+3 -41994 Antalya doğumluyum. Ailem Antalya'da oturuyor ve ben istanbul'da okumayı çok istediğim için istanbul'da grafikerlik okudum. Lise'ye başladığımda sene 2008'di.Emo'ları bilirsiniz. Emotional gençler. Saçları mavi,mor, yeşil gibi doğal olamayacak renklerle boyalı olur, vücatlarının %65'i piercingle kaplı olur. Tabi bunlar severler grafikerlik, Tumblr özentiliği felan. Bizim okuldaki herkes böyle marjinaldi. Bana gelecek olursak;kendi halinde, okul formasıyla okula giden ve 2 dönem boyunca aynı ayakkabıyı giyen,15 yaşında olmasına rağmen öğrenci traşı olan aptal bir tipim. Hiç demiyorumki okulda kız var,ben bi ergenim, masturbasyondan yüzüm mayın tarlası olmuş, kalk kendine bi çeki düzen ver, kızların hepsi verici at 3-4 tanesini patlak zaten hepsi. Nerde şimdiki kafam. Neyse beyler bizim sınıftaki erkekler de piercing takar ve ot içer.O zamanlar moda gibi bişeydi zaten ot içmek,ex atmak,ben bu kelimeleri duydukça kulağımı kapatıyorum, bunlar köpek gibi ot kokuyo yanımda nefes alıyo, aynı sınıfta yaşıyıp aynı oksijeni soluyoruz.Bu ot felan artık benim kabusuma girmeye başlamıştı.Ben sonunda dayanamayıp okul müdürüne sınıfımı değiştirmek istediğimi söylemek için odasına gittim. Müdür bana nedenini sorduğunda hocaya sınıftakilerin ot kullandığını ve kendime göre arkadaş bulamadığımı belirttim. Hoca tuttu kolumdan beni sınıfa zütürdü.Bu arkadaşınız sizden şikayetçi! Hanginiz o ot kullananlar gelsin bakiyim yanıma görüşelim bi sizinle! dedi. Arkadaşlar bana öyle bakıyo ki burnundaki piercingler sallanıyo sinirden. Tabi bende saftrik, korkak biriyim zütümden soğuk terler akıyo,bir yandan da müdüre küfür ediyorum naptın sen huur evladı böyle soru sorulur mu diye. Bana sırama geçmemi söyledi. Benim bacaklarım titriyo sıralara çarpa çarpa gittim oturdum sırama. Herkes bana bakıyo ben gözlerimi onlardan kaçırmaya çalışıyorum. Neyse son ders oldu.Çıkış zili çaldı. Herkes montunu almaya gitti, bizim otçul berkay benim yanıma geçti kaçmıyım diye tuttu kolumdan sen nerden gidiyosun felan arkadaşcasına sorular sordu.Ben de anlatıyorum işte mal gibi burdan sağa gitcen sonra soldan gitcen felan diye. Sonra baktım arkadan bizim diğer otçullar geliyo. zütürdüler beni okulun arkasına. Bizim okulun arkası anaokulunun kapısı oluyo. Yani bizim okul hem lise hem anaokulu. Bunlar bana soruyo işte sorunun ne lan bizimle, niye şikayet ettin felan diye?Ben mal gibi yüzlerine bakıyorum.Bi tanesi yumruğu geçirdi tam elmacık kemiğime sonra biz müdürün yüzüne nasıl bakıcaz lan ibine dedi ve hepsi üstüme çullandı. Orda dayak denen illeten çok iyi nasibimi aldım. Okul zili çalmış hatta bi saat geçmiş bunlar hala beni dövüyo sorular soruyo.En sonunda biri sigara yaktı içiyo.Bir yandan da beni izliyo. Beyler durun durun tamam dedi beni dövenlere. Sigara içiyomusun lan sen? dedi. Bende konuşamıyorum tabi ağzıma ağzıma öyle vurmuşlar ki.Kafamı hayır dercesine salladım.Bu önce sırıttı. Sonra diğerleride sırıttı. Biri çıktı dediki yapma lan çocuğa yazık olum dedi. Sonra bu kalktı ayağa ağzıma dayadı sigarayı.Bir iki üç çek dedi.Ben nefes almıyorum sigaranın tek dumanı gelmesin diye.Çeksene lan! dedi.Ben de tık yok hala nefes almıyorum.En sonunda sigara nerdeyse bitiyodu elime bastı sigarayı hala yanık izi durur elimde. Sonra bunlar aldı çantasını felan gitti. Benim de ailem Antalya'da.Burda da dedemlerin yanında kalıyorum. Bende aldım çantamı topallaya topallaya eve gidiyorum. Hadi bu günü sağ salim atlattık yarın ne tak yicem?Tümünü Göster
edit:2-3 kardeşim bile dinlese yazarım beyler -
2.
0Eve geldim zor bela. Ananem üstüme çok düşer, yavrucağım diye seslenir bana. Sesiyle huzur duyduğum bir insandır. Odama doğru yüzümü hafiften saklayarak yürüyorum. Nasıl geçti günün felan diye sordu bana.iyi anane herzamanki gibi arkadaşlar hocalar felan geçti bir şekilde diye yanıt verdim.iyi oğlum kimseye sataşma,oku güzel güzel dedi sesine kurban olduğum. Neyse akşam oldu dedem de geldi kahveden yemek yicez. Ulan içeri gitsem sorucak şimdi noldu yüzüne,kim yaptı,ben sana demedimmi dayak yemek yok diye felan.Bir bakımdan azarlıyacak bir bakımdan annemleri arayacak, annemler telaşlanacak. Neyse banyoya girdim yaşlı evinde nadiren bulabileceğiniz fondoteni buldum banyo rafında. Yüzümdeki çatlaklara patlaklara sürdüm iyice. Girdim salona napıyosun dede felan normal hayat gibi. Yemeğimizi yedik, çayımızı içtik yattık.Şükür anlamadılar. Gece uyumaya çalışıyorum bildiğimiz göz kapaklarım, mıknatısın aynı kutupları gibi birbirini itiyo.Bir şekilde yarını düşünürken felan uyuya kalmışım. Ertesi gün okula gittim işte korkuyorum ama daha dış kapıdayım bacaklarım titriyo. içeri girdim cesaretimi toplayıp. Sınıfa geçtim bu binler bana bakış atıyo imalı imalı. Sonunda kendimi tutamayıp bir göz hareketiyle "hayırdır" gibi bir işaret çaktım.O da kaşlarını çattı noluyo lan gibisinden baktı bana.Ben tabi tırstım o anda önüme döndüm kitabıma odaklandım. Dünkü bu kolumda sigarayı södüren şerefsiz de sınıfa geldi yanımdan geçti ve koluma çarptı bilerek. Sonra dönüp "noldu lan akıllandın heralde " dedi.Ben sesimi çıkartmıyorum. Ders zili çaldı ders geçti felan teneffüs oldu. Bunlar grup halinde takılır hep arkadaki dörtlü sıra bunlarındır hep.O zamanların tuşlu, kaydıraklı telefonların kamerasıyla fotoğraflar çekilir kızlara artislik yaparlardı. Bunlar beni de çağırdılar.Ben yok felan dedim en sonunda gelsene lan diye kaba bi ses çıktı. Kalktım gittim bunların yanına.Tümünü Göster
-Olum bizimle uğraşma,biz de seninle uğraşmayalım, dört yıl boyunca aynı sınıftayız, yüz yüze bakıcaz başımızı derde sokma.
+Ben dün rahatsızlığımı bildirdim kimsenin adını verip şikayet etmedim.
-Ya tamam dün seni biraz fazla yorduk ama biz yeni başladığımız bir okulda böyle tanınmak istemiyoruz.
Diyalog bu kadar sürdü işte beyler. Sonra bitanesi omzuma hafifçe dokundu ben de sırama geçtim. Neyse okuldan çıkıyoruz işte,bu it sürüsü yine beraber. Evlere bile beraber dağılıyolar. Bunlar önde gidiyolar 6 kişi ben de arkadan gidiyorum. Bunlar benim arkada olduğumu farketti adımlarını yavaşlattı. -
3.
0okuyacağınızı sanmadım beyler k.b geliyo birazdan
-
4.
+1Bunlar biliyolar benim uyuz olduğumu ota, otcullara ille garezi olduğu için "beyler otları naptınız? Kaç gram beyler? Hangisinden fazla?" gibi aptal aptal sorular sormaya başladılar imalı imalı. Bende aldırış etmiyorum tabi sesimi çıkartsam ağzıma sıçarlar orda. Yoluma bakarak ilerliyorum. Bana geldi sordu mavi saçlı olan. Adı yanlış hatırlamıyosam Eren'di binin. Bana dediki sen naptın sigaraya başladınmı?Yok dedim. Sonra sigarasından bir duman alıp yüzüme üfleye üfleye "başlatırızzz" yaptı. Orada iyice uyuz olmuştum bişe desem it sürüsü gibiler çullanıcaklar üstüme boşver dedim yoluma baktım. Sonra diğerleri de benimle aynı adımı atmaya başladılar. Bunların mekan dediği bir sitenin otoparkı olan yerde her okul çıkışı bişeyler sarar günlerini çıkartırlardı.O gün benimle aynı adımları atarlarken ben tam ortada kaldım ve beni ite ite oraya soktular. Bende artık o dumanlara maruz kalacaktım.
-Ya ne istiyosunuz bende? Derdiniz ne benimle?
+Çek bi fırt barışalım hahaha
-Al onu zütüne sok dedim ve herkesin gözü benim üstümde. Keşke demeseydim. Soktular sigarayı ağzıma zorla çektirdiler.Ben de tabi sigarayı şu ana çekmemiş, çekmemişi bırak içime hiç çekmemeişim. Yani ciğerlerim çok yabancı bu maddeye.Öksürükler içinde ve felaket baş dönmesiyle bir dayak yedim. -
5.
+2Sonra koltuklar vardı orda 1 tane çiftli bi tane tekli. Tekli olana Özgür oturuyodu.Özgür benim kolumda sigarayı basıp söndüren. Yani binebi reisleriydi.Bu yine oturdu koltuğa. Diğerleri de çiftli koltuğa sığıştılar.Ben yerde burnumdan akakn kanları, dudağımın patlak olduğu halde yeniden patladığında akan kanları temizlemeye çalışıyor, üstümü düzeltiyorum. Hepsi yine beni izliyodu. Toparlandım ve çantamı alıp hızlı adımlarla ilerledim.Özgür koşa koşa yanıma gelip kolumu tuttu."Dur dur, nereye gidiyosun hemen? Daha çok eğlenicez seninle." dedi ve kolumdan çekip geri zütürdü. Beni o gün sigaraya başlatıcaklardı.Bu onlar için sanki bir vazife gibiydi.
-
6.
0Beyler beklettim ksura bakmayın yazmaya devam ediyorum
-
7.
0Tuttuğu gibi ite kaka zütürdü beni o açık hava olmasına rağmen dumanaltı olan mekana. Koltuklardan birini kaldırdı (özcan).Bana dediki geç kardeşim oraya."Kardeşim?" diye birden beynimde bir soru işareti oluştu. Sonra dediki "bizden olmak istiyomusun, dayak yememek, okulda kimseye korkusuzca yaklaşabilmek istiyomusun?".Tabiki istiyordum ama köpek gibi evet diyemezdim. Kafamı hafifçe salladım ve istediğimi belirttim. Sonra paketinden bir dal çıkarıp "al o zaman bunu iç, yanımızda yabancı gezidrmeyiz" dedi.Ne yapalım kaderde bu varmış dedim ve daha yakmasını bilmediğim sigarayı ilk kez orda yaktım.Öksürükler, baş dönmesi, kusmalar,gözlerin kızarması hepsi bir anda oldu. Boğazıma sanki biri parmak atıp duruyordu her dumanda. Sonunda bi şekilde dal bitti. Hepsi ayağa kalktı "Tebrikleeer, artık sende bizdensin aptal çocuk".Bu cümle bana pek özgüven vermese de artık okula rahat gelebilmek bana ayrı bir mutluluk katmıştı. Sonra Berat poşetinden birkaç gram yeşil bir toz çıkardı ve çarşaf denilen kağıda sardı. Benle t** geçercesine benden çakmak istedi. Elimdeki özgürün metal zipposunu ona verdim. Yaktı ve içmeye başladı, kafası döndü ve yığıldı koltuğa.Bir bakımdan garip hareketler ve çarpılmışa dönmüş garip edasıyla ona dikkatlice bakıyorum ve hafiften korkuyorum. Elinden düşen sigarayı uğur aldı ve sercana döndü. Uğur tecrübeli gibiydi hafiften başı dönmüş ama çarpılmamışdı.En son umut çekti ve bana uzattı."Yok yok hayır,bu olmaz" dedim ve reddettim."Bunu kimse sana bidaha beleşe vermeyecek haberin olsun" dedi ve pis pis sırıttı. Hepsi kafayı bulmuş ve garip garip hareketler yapıyorlardı. Korkmuştum doğrusu. Hepsi bir koltuğa sığışmış ve birbirleriyle değişik bir dil gibi dülleri sürüşerek konuşuyorlardı. Bunların zamanında gitmeleri gereken bir evleri, onları merak edip arayan ailesi yokmuydu acaba. Vardır elbet, hepsi iyi giyimli ve o zamana göre iyi telefonlar kullanıyordu. Peki kimse çıkıp bunları aramıyormuydu? Beynim bu sorularla sevişirken çantamı yerden aldım ve usul usul kaçmaya başladım. Kimse farketmemiş olmalı ki peşimden kimse gelip durmadı.Eve vardım, elimi yüzümü yıkadım ve saat 6 da kendimi yatağa alttım.Ne gündü ama, kavga ettiğim kabuslarıma giren o otculların grubundaydım ve sigaraya başlamıştım "bir günde".
-
8.
+1Ertesi gün son bir haftadır ilk kez mutlu bir sabaha uyanmış ve ilk defa okula gitmek için heyecanlanıyordum. Okul tişört ve pantolonumu giydim. Saçlarımı hafif jöleyle kaldırdım ve babamın jagler marka deodorantını üstümde gezdirip evden çıktım. Okul yoluna doğru ilerlerken etrafıma bakınıyordum ve özgürü gördüm,oda beni gördü ve elini sallayarak beni çağırdı.O bana ben ona doğru yürüyordum."naber" dedi. Normal bir insan gibi "iyi senden" dedim. Böyle normal iki arkadaş muhhabeti sürdürdük okula gidene kadar. Okul bahçesinde yine densiz müdür aydat toplama peşinde çırpınıyordu. Tabi bizde bu boş muhabbetleri dinlememek ve boşboş ayakta beklememek için girmedik. Aslında kafamızda o gün girmemek vardı. Bana sorarlarsa 1 gün devamsızlığım vardı, onların 18-19-19,5 aralarında değişiyordu. Girmeleri lazımdı. Berat da usul usul geliyordu karşı kaldırımdan okula doğru. Cebindeki malı özgüre gösterdi.Özgürün gözleri fırladı yerinden ben de merak edip baktım.Bir haptı.5-6 tane vardı ya da yoktu.Ne yani bunun için mi sevinmişti özgür? Sonra fiyatı duyunca benim de gözlerim açıldı. Tane sadece ve sadece "145 YTL".Tabi o zamanlar YTL var. Neydi ki bu hap,ne işe yarıyordu? işte bu soruları sordum Özgür'e.Özgür önce biraz kızdı bana. Fiyatı duyunca biraz afallamış olmamdan olsa gerek biraz sesli sormuştum bu soruyu. Sonra "bu hapın bi tanesini atınca enerji doluyorsun, beyninin normalda %10 unu kullanabiliyorsun.Bu hapı atınca %15'ini." beynim kelimeleri birleştirmekte zorluk yaşadı. Nasıl olur da bir hap böyle şeyler yapabilir ki?Aklım almıyordu. Sonra mal mal yüzüne baktım Özgür'ün. Sonra okuldan kaçmaya karar verdik.Ben tabi mızmızlansam da okuldan kaçmayı kabul ettim. Berat'ın annesi ve babası çalışıyormuş. Saat 7,30 da babası annesini işten alıp eve geliyormuş. Saat daha 9.30 du ve daha dolu dolu zamanımız vardı.
-
-
1.
0Devdıbını getirmemişsin
-
1.