1. 1.
    0
    Selam gencler.
    sizlere esnafken nasıl zengin olduğumu anlatıcam.
    bir yandan da size yol gösterici gibi okuyabilirsiniz burayı.
    fazla uzun bir hikaye değil zaten.
    anlat diyen olursa anlatırım.

    edit: rahatça okuyun diye bu linki buraya yazıyorum gençler.

    http://ccc.incisozluk.cc/...ikayeli/@metalik%20osuruk
    ···
  1. 2.
    0
    zengin misin yani şimdi ?
    ···
  2. 3.
    0
    kaç paran olunca zengin olmuş oluyon
    bi kaç bin liram var benim mesela
    ···
  3. 4.
    0
    kredi lafı geçerse söverim panpa
    ···
  4. 5.
    0
    http://inciswf.com/anlatanlatcoktagibimde.swf
    ···
  5. 6.
    0
    @2 şu an evet. ama aklımı kullanmazsam belki de zenginliğim işe yaramaz ve bir anda ortadan kaybolabilrim.
    ya da faili meçhuller arasında yerimi alabilirim.
    ···
  6. 7.
    0
    gerçekse anlat dinliyoruz
    ···
  7. 8.
    0
    gerçekse anlat dinliyoruz
    ···
  8. 9.
    0
    Hizli anlat
    ···
  9. 10.
    0
    olayın başından yani hayat hikayemin başından başlayacağım.

    ben ankarada doğdum gençler. ailem biraz incin. annem öğretmendi.
    yıllarca muşta kaldı gönüllü olarak. babam da o dönemde askeriyedeydi. her neyse.
    7 yıl muşta kaldık. ama o 7 yılı nasıl anlatsam bilemedim.

    sokaklardan tanklar geçerdi. her akşam karanlık çökmeye yakın sokaktan silah sesleri gelirdi. bizimkiler de beni evin mutfağına zütürürdü. evin en iç kısmı oydu çünkü.
    o zamanlar dışarda nolduğunu sorduğumda bana beter böcekelr mısır patlatıyo diye espriyle cevap verirlerdi.
    sonraları anladım beter böceklerin aslında BTR tankı olduğunu..
    ···
  10. 11.
    0
    panpa lütfen hızlı yazmaya çalış
    ···
  11. 12.
    +2
    adam 50 yasında amk darbe zamanından bahsediyo vay eküüüü
    anlat panpa
    ···
  12. 13.
    0
    amk dünyanın oluşumundan alma kısaca anlat esnafım.

    not: fransızca öğretmenliği mezunu olduğum da doğrudur.
    ···
  13. 14.
    0
    anlat panpa kahvemi sigaramı aldım dinliyorum
    ···
  14. 15.
    0
    akşamları annem okuldan geç dönerdi. daha doğrusu okul çıkış vakti akşam karanlığına denk gelirdi ben de pencereye fazla yaklaşamadan -çünkü uyarmışlardı beni dışardan ses gelirse yere yat pencereden uzaklaş diye- gelmesini beklerdim. hatta kaç kere ağlamışlığım vardır bir daha gelemeyecek yalnız kalıcam diye.
    bir de bakıcım vardı.
    songüldü adı.

    songül...

    inanın beyler songül benim ilk kadınımdı. ben tam anlamıyla bir erkek değildim belki ama ilk öpüşmeyi odnan öğrenmiştim. ilk defa kadın vücuduna dokunmuşluğum da onun sayesindeydi.

    tv izlerken öpüşme sahnesi sonrasında benle öpüşmüştü bak şimdi onlar gibi yapıcaz diye..
    bayılmış numarası yapıp kalbi yerine göğüslerini ellettiğini, kırmızı opak külotlu çorabını indirip baksana buraya elle bak hiç elledin mi sendeki gibi değil di mi filan dediğini dün gibi hatırlarım..

    sonradan zorla evlendirmişlerdi de istemeyeince babası onu soyup ağaca bağlayıp dövmüştü. çok iyi hatırlarım.
    babam gelip almıştı kızcağızı.
    halbuki daha ufacık bir kız çocuğuydu. 17 yaşındaydı songül.

    ama konumuz bu değil tam oalrak. zengin olan ben olduğuma göre kendimi biraz daha anlatmalıyım.
    ben benzer -aslında bu kelimeyi kullanmak istemezdim ama- suistimallerle büyüdüm bakıcıların elinde. o yüzden takıntılarım, bağımlılıklarım vs çoktur..

    kızlar konusunda olsun hayat konusunda olsun hep bir paranoya yaşatmıştır bunlar bana.

    bir de bakkal tayfun abi vardı tabii.
    trabzonlu. bakkalının olduğu binada oturuyordu. apartmanının tepesinde trabzonspor bayrağı var diye kaç kere kurşunladılar da inadı tuttu indirtmedi o bayrağı.
    beni de severdi. kola istediğimde hep kapağın altına kolayı yan yatırıp bakıp bedavası olanı verirdi.
    ···
  15. 16.
    0
    adam eski toprak beyler
    ···
  16. 17.
    -1
    öğretmen lojmanları askeriyenin lojmanından daha güvenli olduğu için öğretmen lojmanlarında oturuyorduk. hoş arada 1 metreyi bulmayan bir duvar vardı sadece, sonra bizim lojman başlıyodu. bizim lojman dediğime bakmayın, 2 tane 3 katlı apartman vardı o zamanlar orda.

    bir gece yine dışardan sesler gelmeye başladı ama alışık olduğum gibi değildi. bayağı fazlaydı.
    içime bir korku girdi. odamda direk yere yattım. annem eğile eğile beni almaya geldi mutfağa geçtik. ama babam yoktu. annemi hatırlıyorum, o gece yüzü bembeyaz kesilmişti. sesi titriyodu. bişey soramadım bile o gece ona. ama ben de çok korkmuştum. babam yoktu yanımızda. birileri gelip bişey yapacak olsa ne olurdu diye diye ağladım o gece mutfakta.

    siz mutfak tezgahının altına saklanmak nasıl bir his bilir misiniz gençler?
    karanlıktan korktuğunuz halde o karanlık tezgah altı sizin için güven verir. korkularınız o an birden değişir. eğer biraz fazla yaşarsanız o pgibolojiyi korku duygunuz öyle bir evrimleşir ki bir süre sonra kendi ölümünüzden korkmazsınız bile. korktuğunuz tek şey en sevdiklerinizin başına bişey geleccek olması olur.
    ···
  17. 18.
    0
    rezerve
    ···
  18. 19.
    0
    Reserved
    ···
  19. 20.
    0
    devam edeyim mi beyler? sorularınız olursa merak ettiğiniz onları da alabilirim.
    biraz geriden başladım anlatmaya ama bunları kimseye anlatamamak çok koyuyo en azından burada anlatabileceğimi ve birilerinin bir şeyler çıakrabileceğini düşünüyorum o yüzden yazıyorum.

    edit: o zamanlar muş ohal bölgesine dahildi. bunu yazayım dedim. ohal in nasıl olduğunu da ilerde anlayacaksınız.
    ···