/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 251.
    +2
    184

    -kelebek eğer sen ondan ayrılmış olsaydın. beni farkederdin dedi
    -seni görüyorum zaten de sen onun benden ayrıldığını nerden anladın dedim
    -hiç bir kız sevgilisini bu kadar yalnız bırakamaz.en azından gelir ne yapıyor ne ediyor diye bakar.her kızda aladatılma korkusu vardır çünkü dedi
    -benim aldatmayacağımı bilir o dedim
    -bilmiyorsa gelsin beni görsün anlar zaten aldatmayacağını dedi
    -neyse yemeğimizi yiyelim dedim
    yedik içtik
    ebru arasıra mesaj gönderdi
    iki hafta geçti gelemiyorum dedi
    iki defa ebruya atacağım diye kıza gönderim mesajı
    geldi gitti
    biz kızla devam ettik sadece arkadaş olmaya
    ebru bir türlü gelemedi.
    yılbaşına kadar
    -şurdayım gel dedi
    yanına gittim
    o beni ilkokul arkadaşını görmüş gibi karşıladı
    ben onu deli gibi atan kalbimle
    -nasılsın dedim
    -iş güç işte. çok yoruluyorum sen ne yapıyorsun dedi
    -bende bildiğin gibi işte dedim
    -bilmediğim çok şey olmuştur o kadar yıl geçti dedi
    -bildiğin herşey aynı değişen bişey olmadı dedim. sevgilim yok manası ve seni hala seviyorumu kastederek ama anlayana amk
    -yılbaşında ne yapacaksın dedi
    ben çoktan arkadaşlarla ve kızla plan yapmıştım bile
    salak gibi gideceğimiz mekanın ismini söyleyerek oraya gitcez dedim
    -arkadaşlar mı dedi
    -evet sen ne yapacaksın dedim
    -henüz bilmiyorum bakarım bi dedi
    yine sevgili muhabbetine girmeden
    ottan taktan konuşup
    gitmesi gerektiğini söyledi ve gitti
    ben hastalanıp dışarı çıkmamayı planlıyordum yılbaşında
    ama kız beni aradı
    -kelebek beni evden alır mısın gitmeden önce dedi
    -ben gelmesem mi acaba dedim
    -neden dedi.
    -bilmiyorum ki dedim. sesim de hasta değildi amk. baştan hasta ses tonuyla konuşsam kıvırabilirdim ama geç kaldım
    -tamam kelebek. benim yüzümden gitmeyeceksin ben evde otururum sen git arkadaşlarınla lütfen deyince
    gibe gibe yanlış anlamayı düzeltmek için geleceğimi ve onu da evden alacağımı söyledim
    kızı aldım mekana gittik
    reserve masaya oturduk
    o gece misafirim olacağına yüzde yüz emindim.
    çünkü ebrunun eline kız arkadaşım olup olmadığını görebileceği bir koz vermiştim
    herşey tamamken
    ben içmenin takunu ilk dakikalardan çıkarmaya başladım
    kardeşimle sevgilisi de geldiler
    masa büyüdü
    her içeri girenin ebru olup olmadığına bakmaktan kimseyle doğru düzgün konuşmadım bile
    kızda anladı
    -birini mi bekliyorsun dedi
    -hayır dedim
    Tümünü Göster
    ···
  2. 252.
    +2
    185

    • * ama geldi
    içeri girdi
    bir masaya oturup bana baş selamı verdi
    o mekanda yıl başında masa bulmuş olması çok ilginçti ki muhtemelen reserve yaptırmış olması gerekiyordu
    oturup o da içmeye başladı
    bende içerken yanımda oturan kızdan uzak durmaya çalışıyordum ama
    herkesi çiftlesen kız bana kalıyordu amk
    arasıra da bana bişey demek için müzikten dolayı kulağıma eğilmesi ebrunun gözünü benden ayırmadan içmeye devam etmesine sebeb oldu
    kız daha fazla bişey demesin diye biraz tersledim. ebru da görsün de sevgilim olmadığını anlasın diye
    yanımda oturan bana aşık olan kız bana mesaj attı.
    beni dürterek telefonumu gösterdi. mesaj gönderdim anlamında
    onun mesajını direk es geçtim. çünkü ebrudan gelen bir mesajın sesini duymamışım
    aynen şöyle
    -sana tüm yaptıklarımdan sonra beni beklemeni beklemek sadece bir umuttu bende.. dedi
    savunma mekanizması hemen harekete geçti bende ki
    -arkadaşım o benim dedim
    -güzel bir arkadaşın var dedi.
    ben mesajlaşmaya başlayıp yanımdaki kızda bunu farkedince ebruyu da farketti
    yüzü düştü
    wc ye kalktı
    -sadece arkadaşım ebru dedim
    -bişey demedim kelebek.iyi yıllar sana ben rahatsız etmeyeyim dedi
    kalktı masadan ben mesajı okurken
    fırsat bu fırsat çıktım peşinden
    tuttum kolundan
    -yine mi gidiyorsun dedim
    -evet dedi.
    -alıştım artık biliyor musun dedim
    -bende gitmeye alıştım ama galiba bu son gidişim dedi
    -ben gitmelerine değil. çocukluğuna alıştım ebru dedim
    -ne çocukluğu dedi
    -sen aklı ermeyen bir çocuk gibi oldun hep. birbirimizi çok sevdik ama zarar vereceğini düşünemeden bilemeden
    sana aldığım oyuncakla hep kafama vurdun. çok canımı yaktın ama sana olan sevgi kabullenişimden
    ne yaparsam yap sevdiğim olarak kalacağından
    kızamadım hiç. elinden o oyuncağı alıp senin kafana vurmaya bile deneyemedim..
    belki zamanında vursam sende bilirdin o acıyı ama kıyamadım sana
    hep neden böyle yapıyor bu çocuk zamanla düzelir elbet dedim bekledim ama
    ne senin çocukluğun geçti.ne de çocukluğuna aldırmayacak sevgim..
    bunları konuşurken kız da kapı çıkışına gelmiş bize bakıyordu
    -ben çok beklettim.sen de bekletme hadi git dedi
    -geri döneceğin umudunu ver. senden sonra buharı kaçmasın diye kapağını açmadığım kalbime girer orda sen kapıyı çalıncaya kadar yine beklerim söz dedim
    -ben artık bekletmek istemiyorum dedi
    -başkası mı var dedim
    -senden sonra kimse olmadı kelebek dedi
    -o zaman sorun ne neden gelmiyorsun bana dedim
    -bak kelebek dedi...

    • *eliyle kapıdan bize bakan kızı gösterdi
    ben hemen atladım
    -valla sevgilim değil bir gram hissim bile yok ona karşı yemin ederim ebru istersen çağırayım kendin sor dedim
    -hayır kelebek o kız hep sen oldun. senin yaşadıklarının aynısı o yaşıyor. kendi çektiğin acıları ona da çektirme. dedi
    -be zalim insan madem biliyorsun çektiğim acıyı neden anlatmıyorsun bana sebeblerini
    iki buçuk sene geçti bir yalan düşünemedin mi beni teselli edecek. dedim
    -olmadı ne yapalım kader böyleymiş dedi
    -şimde kaderden bir girerim çıkışı olmayan hapise kadar giderim elimde kalırsın adamı dinden imandan çıkarma
    madem oldu bişeyler anlat böyle böyle oldu.
    kusura bakma de seni dövecek değilim ama susarsan yemin ediyorum elimde kalacaksın dedim
    -ne diyim ki dedi.
    -offff ebru bana sabır dile dedim
    -sebebi olsada sana anlatsam dedi
    -ne yani durup dururken yayladan döndün. ulan şu telefonumu kapatayım nasıl olsa kimsenin umrunda olmaz dedi
    .bir seveyim bir sevmeyeyim en iyisi böyle dedin. beni seven de ne tak yerse yesin dedin.bu mu olay şimdi dedim
    -tamam hadi git arkadaşlarını bekletme dedi
    -sen git ebru gibtir git. harbiden gibtir git.bir daha gelme. dedim
    gitmekle gitmemek arasında kaldı
    bende birden pişman oldum. içimden tekme tokat döverek gibtir çekmek geliyordu ama
    yine de geçerli bir sebebi vardır diye düşündüğüm için ayrıca hala beni sevdiğini bildiğim için
    -kusura bakma özür dilerim dedim
    üzgün üzgün gülümsedi
    -özür dilemesi gereken benim kelebek dedi
    -yok senin bir suçun dedim
    -tüm suç bende kelebek dedi

    • * -seni bu kadar sevmesem böyle olmazdı sen rahat ol suçun yok senin dedim
    -bende seni çok sevdiğim için böyle oldu dedi
    -galiba sussak daha iyi olacak sürekli yeni nedenler ekliyorsun bana dedim
    -tamam ben gideyim dedi
    -nereye gidiyorsun dedim
    -bilmiyorum ki var mı tavsiyen dedi
    kapıya baktım kız içeri girmiş. ebru yine gidecek
    bir daha ne zaman göreceğimi bile bilmiyorum
    -yürüyelim mi biraz dedim
    -olmaz arkadaşların bekliyor ayıp olur dedi
    -onları her zaman görürüm biraz yürüyelim dedim
    -peki dedi
    saat 12 ye geliyordu beyler
    yılbaşı yaklaşmış tüm arkadaşlar beni beklerken ben hepsini satmıştım hemde hayatımın en büyük satışını yapan kişi ile
    yürüdük havai fişekler ateşlenmeye başladı
    biraz onlara baktık
    -mutlu yıllar kelebek dedi
    -dileğin gönülden mi dedim
    -evet dedi
    -peki benim mutluluğum için elinde bişey gelse yapar mıydın dedim
    -elimden gelirse seve seve dedi
    -bana bundan sonra ne yapmam gerektiğini anlatır mısın dedim
    -bu konuda en büyük yardıma ihtiyacı olan benim kelebek dedi
    -bira içemiyorum biliyor musun dedim
    -neden dedi
    -birayı içtikten sonra mayasını dudaklarında hissedecek bir sevgilim olmadığı için dedim
    -kız varya işte dedi

    • * -gelen her mesajda çalan her telefonda zindandayken gelen birisini duyunca beni serbest bırakacaklar sevinci yaşıyorum ama her mesaj her telefon
    bir kuru ekmek oluyor senden gelmeyince dedim
    -deme böyle ne olursun dedi
    -ellerim hiç gökyüzünü görmedi sen gittikten sonra dedim
    üzgün pişman baktı bana
    -ceyhundan ayrılırken o kadar acı çektin unutamadım dedin ya bana sonra unutturduğum için teşekkür ettin hani.bu iyiliğime karşılık olarak
    aldatsaydın beni sende çağırsaydın gel kelebek bak başkasıylayım deseydin ya bana.en azından umudum olurdu tüm bunları unutturacak bir kız bulurdum
    en azından kalbim unutmaya motive olmuş şekilde yaşardı ayrılık acısını dedim
    -kelebek lütfen dedi
    -tüm nedenleri düşünmeye verdiğim zamanımı bir bilime verseydim. kariyer sahibiydim şimdi. ayrılık bilimini bir adım ileri zütüremedim. dedim
    -hadi bira içelim dedi
    -hayır dedim
    -neden dedi
    -öpüşecek bir sevgili buluncaya kadar içmeyeceğim dedim
    -tamam başka birşey içeriz gel dedi
    disconun birisine girdik bara yaklaştık
    ne içersiniz sorusuna ebrunun yanıtı iki bira oldu
    ben şaşkın şaşkın bakarken
    -hadii deyip tokuşturduk biraları
    ilk yudumu aldıktan sonra ben ona bakarken o da bana baktı
    kırmızı ışık yanıyordu araba 1 de ayağım frendeydi
    o kadar acelem vardı ki onu öpmek için
    sarının yanması dudaklarına geçmeme yeterli değişim olacaktı
    o da bana baktı henüz sarı bile yanmadan ben kırmızıda geçtim beyler
    öpüşme sonrası onun evine gittik el ele
    hemde acele olsun diye taksiyle
    salonda ikimizin resmi vardı asılı
    yattık öğlenden sonra kalktığımda yanı başımda kalkmış benim uyanmamı bekliyordu
    -gitme ebru artık dedim

    • * -gitmem lazım kelebek dedi
    -beni de zütür o zaman dedim
    -geri gelicem merak etme dedi
    -söz mü dedim
    parmağındaki yüzükleri öptü.
    -söz dedi
    sarıldık yedik içtik derken akşam oldu
    evi uzun süredir kullanmadığı için pek bişey yoktu evinde
    -dışarı çıkalım mı dedim yemeğe
    -hayır askerdeyken sana sözüm vardı ben pişircem dedi
    -bu evde beraber kalırken pişirdin ya dedim
    -iyi yapmayayım o zaman dedi
    -seni tekrar bulmuşken zehirlenip gitmek istemiyorum dedim
    -sen böyle konuşmaya devam edersen zehirlenmene gerek kalmayacak ama dedi
    -tamam sustum dedim
    -susmak zor geldiği anlarda haber ver ben sustururum dedi
    -nasıl susturacaksın dedim
    -öperek dedi.
    ellerimi havaya kaldırıp anlamsızca bir sürü kelime söyledim.
    yaklaştı öptü
    -hadi şunları getir dedi
    dışarı çıktım
    farkettim ki telefon yanımda değil. yılbaşı gecesi masada kalmış yoksa çoktan ararlardı zaten beni
    vay amk hesab verilmesi gereken bir arkadaş grubu ve değerli bir kız beni bekliyor
    telefon da muhtemelen kızda kaldı
    çok büyük ihtimalle mesajları da okudu
    kız hakkında sadece arkadaşım yazdığımı da gördü
    kendi mutluluğuma mı yanayım??
    kızın üzülmesine mi??
    bunları gibtir edin amk. esas yanmam gereken konu
    ebru ile devam edecek mi?
    aldım geldim ekgib malzemeleri
    ebru yaptı yemeği
    Tümünü Göster
    ···
  3. 253.
    +3
    186

    • * o geceyi de beraber evde geçirdik
    gelecek ve ciddi hiç bir konuda konuşmadık
    kızı sordu sadece
    arkadaşım dedim.
    biraz bozuldu.ama belli etmemeye çalıştı
    gece 11 gibi telefon geldi ebruya
    arayan benim panpaydı
    -kelebek telefon sana dedi
    aldım telefonu
    -müsait bir yere çık küfür edecem duyulmasın dedi
    mutfaga geçtim
    -kusura bakmayın dedim
    -kelebek beni gibtir et ben küfür eder rahatlarım ama senin bu kıza yaptığın ayıp dedi
    -olm telefon orda kalmış haber veremedim kusura bakmayın dedim
    -lan bin adam geri döner. pardon gitmem lazım der. hadi diyemedin. başka bir telefondan arar durumu anlatır.
    bunu da geç işin bitince mekana gelir kusura bakmayın der. hadi bunu bile geç ertesi gün bir arar sorar ben iyiyim merak etmeyin diye dedi
    -haklısın arayacaktım ama telefon kızdadır diye aramadım dedim
    -saat altıya kadar mekanda bekledi kız. mecburen bende yanında kaldım kız arkadaşımla.ben kaç kere dedim hadi gidelim diye ama o
    mekan kapanıncaya kadar bekledi kapandıktan sonra bile bekledi kelebek bana haber verir bilir merak edeceğimi dedi
    sen gibinin keyfine geziyorsun.tam bir zütsün olm herkesin yılbaşının anasını gibtin şimdi gibtir git.
    ayrıca telefonda kızda kendin al hesabını kendin ver amk
    gibimde bile değil. değerimizi görmüş olduk dedi telefonu suratıma kapattı
    ben üzgün üzgün oturken mutfakta
    3 4 dakika sonra yine telefon çaldı

    • * -kelebek dedi
    -efendim dedim
    -sen bunun gibi kızı gib bulursun bir daha hala iyimiymiş diye soruyor. bunu da vicdanını gibmek için söyledim. züt dedi
    yine suratıma kapandı telefon
    içeri geçtim
    -bir sorun mu var dedi ebru
    -yok merak etmişler bişey yok dedim
    hakaten vicdanımı gibeyim hiç birşey yokmuş gibi o geceyi de ebruyla geçirdim
    sabah kahvaltı derken
    -bugün ne yapacağız dedim
    -ben bugün gidiyorum kelebek dedi
    -bi kaç gün daha kalamaz mısın dedim
    -gitmem gerek dedi
    kalan vakti beraber geçirdikten sonra
    veda sırasında
    -ben sana mesaj atarım telefonunu alınca haber ver dedi
    sakin bir veda sonrası arabaya binip havaalanına gitti
    telefonu bir şekilde geri almam lazımdı
    panpayı buldum
    sıçtı sıvadı yine bana
    olm çok seviyorum idare et falan dedimse de hiç bir küfürü ekgib koymadı
    yalvardım sen alıver telefonu diye ama kabul etmedi
    o kızın gönlünü almazsan benimle de görüşme çünkü sana ben kefil olmuştum ilk onu seninle tanıştırırken
    kız arkadaşıma da rezil ettin beni dedi
    -tamam alırım ondan ama kız arkadaşını bir arada çaktırmadan öğren nerdeymiş dedim
    bi kaç telefon sonrası şu saatte şurda buluşacaklar mış ben benim kıza söyledim o gitmeyecek sen git hallet işini dedi
    kızın olduğu yere gittim
    oturup bekliyordu
    -merhaba dedim
    ayağa kalktı

    • * -hoş geldin kelebek. kusura bakma burda olacağını bilemediğim için telefonu getiremedim. dedi
    -önemli değil dedim
    -bu arada mutlu yıllar dedi
    -sağol sanada dedim.ama ben utancımdan delik arıyorum amk balıklama atlayacam bir yerde yerin dibine gider levhası görsem
    -eğlendin mi dedi
    -özür dilerim senden dedi
    -önemli değil kız arkadaşın sonuçta. yıllarca bekledin gelince gitmemek olmazdı. dedi
    -sizi beklettim dedim
    -neyse oldu artık telefonu ne zaman almak istersen gidebiliriz dedi
    -şimdi gidelim dedim
    -arkadaşım gelcek dedi
    -yok gelmeyecek o dedim
    -hmm anladım galiba tamam hadi gidelim dedi
    evin altına kadar gittim telefonu getirdi
    -sağol dedim
    -rica ederim dedi
    -bi isteğin var mı dedim
    -yok sağol dedi
    gitmeye yeltendim
    -kelebek dedi
    -efendim dedim
    -mutlu musun dedi
    -evet sanırım dedim
    -peki tekrar mutlu yıllar dedi. içeri girdi
    içeri girdikten sonra bana attığı ilk mesaj
    -yolunu beklerken mutluydum ama başka yollara gittiğini görmek benim de artık yavaş yavaş ayağa kalkıp başka yollara yürüme zamanımın geldiğini gösterdi.
    yolun açık olsun kelebeğim. içimde kalmasın diye söylüyorum affet ne olur ''seni çok seviyorum'
    Tümünü Göster
    ···
  4. 254.
    +3
    187

    • *üzülmedim değil kız sevmiş beni
    ama zeki bir kız olduğunu bildiğim için ve benim başkasını seviyor olmama saygı duyacağını bildiğim için aldırış etmedim
    çünkü benim amacım bir an önce ebruya mesaj gönderip ondan gelecek mesajlarlarla aşkı yeniden hissetmeye başlamaktı
    -yolculuk nasıl geçti deyip gönderdim mesajı
    -iyi dedi bir saat kadar sonra sadece iyi dedi
    -çok özledim seni dedim
    yarım saat kadar beklettikten sonra
    -tamam dedi
    -mesgulsün galiba müsait olunca haber verirsin dedim
    cevap gelmedi
    bekledikçe bekledim.
    uyuya kalmıştır. çalışıyordur.bir işi vardır diye kendimi teselli ettim
    gece 12 oldu
    -iyi misin yazdım
    cevap gelmedi
    30 dakika kadar yine bekledim.
    aradım ebruyu uzun uzun çaldıktan sonra
    uykulu bir sesle
    -ne var kelebek dedi..
    daha dün iyiydik. gidince sözler verdi amk. bana sarıldığında bu defa bırakma beni dediğim de tamam dedi
    ne alaka şimdi bu giblemez tripler amk
    -pardon rahatsız ettim. uykudan kaldırdım galiba tatlı rüyalar dedim
    -sağol dedi kapattı telefonu
    artık değişmiştir dediğim ebru yine aynı ebruya dönüştü
    vurdumduymaz. sevdimdurmaz. ayartutmaz
    artık benim de bişeyler yapma zamanım geldi beyler(!!)
    bıkmadım usammadım sabah kalktım ilk iş olarak
    mesaj yazdım

    • * -günaydım aşkım
    -günaydın diye karşılık verdi
    -nasılsın dedim.
    -dün uyuya kalmışım kusura bakma dedi
    -önemli değil çalışıyorsun yoruluyorsun normal uyuya kalman dedim
    -sağol dedi
    -çok özledim seni dedim
    -ne çabuk dedi
    -daha doğrusu doyamadım sana iki buçuk seneden sonra dedim
    -bende dedi
    -bilet alayım mı geleyim mi yanına dedim
    -hayır dedi(!)
    -sen ne zaman gelirsin dedim
    -en kısa zamanda gelicem dedi
    -tamam dedim
    günde nasıl olduğuna dair. havadan sudan dahil ortalama 50 mesaj attım
    hiç ne yapıyorsun?
    diye sormadım. şüpheleniyor sanmasın diye
    beni seviyor musun diye hiç sormadım kalbine baskı yapmayayım o istediği, hissettiği zaman söylesin diye
    kelebek ben şuraya gidiyorum dediği zamanlar iyi eğlenceler dedim ve hiç sormadım kiminle gideceksin diye
    hep onun anlattıklarıyla yetindim
    yazacak mesaj kalmayınca hep kendi tarzımda sevgi mesajları yazdım
    işte eve evden işe gittim.
    geceleri onu aradım
    sigarayı bıraktım
    ota taka para harcamadım

    • * kendi aramızda anlamı hep onu düşündüğümü belirten gülümseme smiley'sini binlerce kez ona gönderdim
    elif beni bulup arkadaşlık teklifi yaptı reddettim faceden
    sürpriz şekilde gelirde beni arkadaşlarla görür özellikle o beni seven kızla diye onlarla buluşmayı bıraktım
    yanıma gelince telefonumu inceler bu kız kim diye sorar ve verdiğim doğru cevaplara şüpheyle yaklaşır diye tüm gereksiz numaraları silip
    ayşe fatma diye yazan kayıtları
    halam ayşe
    kuzenim fatma
    diye değiştirdim
    o yokken onun evine gitmedim amacı benim evimde kalmak diye düşünmesin diye
    babası ve annesi ile hiç konuşmadın neden konuştun diye kızmasın diye
    facebookta hiç online olmadım kiminle konuşuyorsun diyemesin diye
    msni konuşmak istersen msn e girebilirim diye sorduktan sonra açtım
    bazen çevrimdışıyken onu online gördüğüm zamanlarda birden girip onu ürkütmemek için online olmadım bişey de yazmadım
    aramadan önce her seferinde müsaitsen arayabilir miyim diye mesaj attım
    kabul etmeden de hiç aramadım
    mevsiminde yetişen meyvelerden sevdiklerini kargo ile ona gönderdim içine güller koyarak
    hiç aşırı sarhoş olacak kadar içmedim telefon açar yanlış bişey söylerim
    veya mesajı yazarken bir kaç harf hatası yaparım da nerdesin sen kelebek içtin mi diye sormasın diye
    iş yerinde beni çileden çıkaran işinizin de amk dedirtme seviyesine getiren tüm olumsuzluklara eyvallah çektim
    yine işsiz kaldın kelebek demesin diye
    sagda solda artislik yapan binlere tek kelime diklenmedim haklısın kusura bakma dedim. kavga ederim nezarete atarlar ebruya mesaj yazamam diye
    sonra ben geliyorum kelebek dedi
    saçımı başımı yapıp her seferinde yeni kıyafetler aldım. resmen alışverişlerimi onun gelme arifesine göre ayarladım
    o gelince ne yapmak istersin diye hep ona sordum hiç kendi fikrimi söylemedim
    her gelişinde onun evinde beraber kaldık
    hiç üşenmeden ona kahvaltılar hazırladım
    onun parasına hiç ihtiyaç duymadan evin ekgiblerini yiyecek içecek vs aldım
    beraber yedik beraber içtik
    Tümünü Göster
    ···
  5. 255.
    +2
    188

    • * ben on kere seni seviyorum dediysem
    o iki üç kez bende seni dedi
    bir iki kez de ben söylemeden seni seviyorum kelebek dedi
    ben böyle davrandıkça bana olan sevgisi arttı
    ama bazen anlamsız bir şekilde giblemiyordu
    herşey çok düzgün giderken sessizleşiyor resmen mallaşıyordu
    sonra o kendisi yavaş yavaş ben burdayım
    şuraya şu arkadaşlarla gidecem demeye başladı
    kendiliğinden seni özledim kelebek demeye başladı
    ama tüm bunları demesi bir kaç ayı buldu
    doğum günümde gelebilecek misin dedim
    gelemem dedi(!)
    vereceği hediye de gözüm varsa gibsinler amk hiç bir şey de göndermedi
    o gelmeyecek diye bende arkadaşların davetlerini
    ne yapacağız kelebek demelerine ebru ile başbaşa kutlayacağız kusura bakmayın deyip salladım
    doğum günümde bir tak yapmadım
    oteldeki arkadaşlar pasta aldılar onu yedik sadece kutlama da olmadı dışarı çıkmadık yani
    yaz başladı 2009 yazı
    benim işler yoğunlaştı
    ama yine de patrona türlü yalanlar söyleyerek her gelişinde onunla beraber oldum
    hafta sonları geldiği zamanlar
    diskoya gidelim dedi yorgunluk uykusuzluk gibime takmadım tamam dedim
    sabahın ilk ışıkları ile denize girelim kelebek dedi
    uykularımı bölüp ertesi gün işe gidecek olmama rağmen kabul ettim.
    bu gece plajda sabahlayalım dedi ona da kabul çektim
    o başka şehirdeyken ben onunla mesajlaşırken uyuya kaldığım bir gün ben uyanıncaya kadar aradı.
    yanında kim var senin nerdesin diye bir sürü fırça attı
    evde olduğumu ispatlamak için annemi yatağından kaldırıp
    ebru'ya bir selam ver anne dedim.

    • * ben geleyim dedim gelme ben gelirim dedi herseferinde
    o gelme dediği için gitmedim.
    gizli gidip ne yapıyor ne ediyor diye meraktan gebersemde gitmedim belki beni görür de sen beni mi takip ediyorsun
    ben sana gelme demedim mi diye kızar diye
    hayatımı ona göre düzenledim
    paramı ona göre harcadım
    sevdiği herşeyi alıp ya pişirdim ya hediye ettim yada verdim
    o alanyada iken kimseyi kaile almadım annem babam dahil kimseyi
    o başka şehirde iken
    msn e gel dediği zaman gelemem demedim internet kafeye koştum
    2009 sezon sonu ekim ayına kadar 7 defa geldi
    hiç kavga etmedik hiç tartışmadık çünkü ben tüm yaptıklarına
    günümüz sevgili koşulları için kavga konusu olabilecek herşeye eyvallah çekip sesimi çıkarmadım
    ekim ayında alanyaya gelmiş
    3 gün geçmiş alanyaya geleli ama benim haberim yok
    bir arkadaşın ebruyu gördüm sanki demesi ile ilk ezanın okunmasını bekledim alanyada
    aradığımda bana duyulan ezan sesi telefonda da duyuluyordu
    hiç çaktırmadım
    belli ki beni uzaktan takip etmeye gelmiş
    4.gün bana nerdesin dedi
    -evdeyim canım dedim
    -tamam bugün bir yere gidecek misin dedi
    -hayır aşkım dedim
    -gidip gezsene hava güzelmiş dedi
    bana sürpriz yapmak istediğini anladığım için
    -tamam canım birazdan çıkarım dedim
    1 saat kadar sonra yine

    • * -ne yapıyorsun aşkım dedi
    -iskelede oturuyorum bizim yerimizde dedim
    -hmm kıskandım şimdi dedi
    bana yapacağı sürprizi bildiğim için
    o sürprizden daha da zevk alsın diye
    -keşke sende yanımda olsaydın. sensiz üzücü oluyor burası dedim
    -ne olurdu yanında olsaydım dedi
    -buralar serin sarılırdım sana dedim
    -o zaman gelmem sadece üşüdüğün için mi orda olmamı istiyorsun dedi
    -tabi burda olmadığın için buralar derken elimi kalbime koyduğumu göremedin dedim
    -başka ne yapardın orda olsaydım dedi
    -ellerimi havaya kaldırırdım dedim
    -bu bile gelmem için yeterli sebep aslında dedi
    -uzaktan gönder bir tane ellerim havada şimdi dedim
    -dur kapalı yerdeyim az bekle göndericem dedi
    -tamam dedim ve bana doğru geliyor olduğunu anladım
    bi kaç dakika sonra
    -he kaldır ellerini gönderiyorum dedi
    -kaldırdım canım dedim mesajı gönderir göndermez ellerimi havaya kaldırdım
    iyice bana yaklaştığını farkettim
    ısrarla ellerimi havada tuttum
    boynuma sarılmış bir sevgili sonra bankın etrafından dolaşarak karşıma geçerek
    -sürprizz diye bağıran aynı anda yaptığı sürprizden dolayı çok mutlu gözüken bir dünya güzeli
    -aaaa aşkım diye şaşırmış numarası yapan şaşkın suratını ona sarılıp onun göremeyeceği şekle soktuktan sonra normale çeviren
    neyin peşindesin sen amk kelebeği mal mısın olm sen bu kızın hala peşinden koşuyorsun diye tonlarca küfüre maruz kalan bir kelebek
    o sürprizin tadını çıkarmaya devam etti
    sarıldı öptü bende karşılık verdim ona
    -beni seviyor musun kelebek dedi
    -aşkı bildiğin kadarı ile tarif et ebru dedim
    -birden sorunca ne diyeceğimi bilemedim. seviyorum diyemez misin sadece dedi
    -aşk milyon kere seni seviyorum demene rağmen hala onu çok sevdiğini ispatlamaya çalışmaktır ebru dedim
    -çok mu seviyorsun dedi
    -bir milyon bir dedim
    gülümsedi

    • * -denize atlar mısın benim için dedi
    mevsim kış başlangıcı ekim ayıydı
    telefon elimdeydi
    üzerimde uzun kollu bir gömlek ile kot pantolon vardı
    telefonu banka bırakarak
    ayağa kalktım
    -atlarım dedim
    inanmadı atlamaz diye düşündü ama
    ben denize doğru yaklaştıkça dur tamam şaka yaptım desede
    ben çoktan denize atladım arkamdan yaklaştı
    -delisin sen hasta olacaksın çabuk çık dedi
    emir olarak algılayıp çıktım sırılsıklam
    -şaka yapmıştım deli dedi
    -ben sana aşkım konusunda hiç şaka yapmadım ebru bir milyon iki dedim.
    -tamam özür dilerim ne yaptın yaa off hadi gidelim eve dedi
    taksiye almadıkları için yürüyerek eve gittik onun
    herkes bana bakıyordu ee ne olmuş baksın amk larım en fazla
    mala bak denize düşmüş demişlerdir
    ebrunun eve gittik
    ben duşa girdim
    kıyafet yoktu başka
    ebru kıyafetleri çamaşır makinasına attı ayakkabıları da balkona
    giyecek bişey olmadığı için havluyla kaldım
    sonra da yattım
    kalktığımda ebru yoktu
    bir saat kadar bekledim hani markete gitmiştir diye ama gelmedi
    -uyandım canım diye mesaj attım
    -geliyorum birazdan dedi
    kıyafetler tekrar giyilecek halde değildi kurumamıştı ve ütüsüzdü ve koltuğun üzerindeydi
    ayakkabılarda henüz kurumamıştı zaten
    ebru geldi

    • * tüm ıslananların yerine fazlası ile kıyafet almış muhtemelen de beden ölçülerime baktığı için hepsi cuk oturdu
    buraya kadar herşey iyi güzel sevgili edası ile ilgilendi benimle
    ama hastalandım
    4 gün hastanede serum yedim daha sonra da evde ilaç tedavisine devam ettim
    ama bilin bakalım ebru ben hastane de iken kaç kez ziyaretime geldi
    sıfır
    ebru ile barıştıktan sonra gibime takmadığım panpam bile her öğlen ve akşam ziyaretlerinde gelerek beni utandırdı
    beni seven ama aşkına karşılık vermediğim kız bile iki kere geldi
    hiç tanımadığım babamın ve annemin arkadaşları
    benim biladerim ve beni tanıyan arkadaşları
    mahalleden uzun yıllardır görmediğim komşular bile ziyaretime geldi ama
    ben uğruna denize atladığım
    yıllarımı verdiğim
    sevdiğim kadın gelmedi(!)
    üzüldüm ama sinirlenmedim
    belki annemi görmek istememiştir utancından diye düşündüm
    belki de insanlar neden denize atlattın kelebeği diye hesap sorarlar düşünmüştür o yüzden gelmiyordur deyip kabullendim
    sanki hasta olan oymuş gibi ben ona sordum mesajla
    -nasılsın canım iyi misin diye
    -ben iyiyim sen nasıl oldun dedi
    ve ben ona mesaj atmadan hiç mesaj atmadı
    Tümünü Göster
    ···
  6. 256.
    +2
    189

    ta ki
    -ben geri dönüyorum kelebek deyinceye kadar
    çalıştığı şehre döndü benim eve taburcu olacağım gün
    üzülmedim ebrudur sevgilidir ne yapsa hoşgörülmelidir
    aksi takdirde çekilmiş acılar tekrarlanacaktır diye sustum
    onu mutlu etmek içinde iyileştim bişey kalmadı dedim
    hastalık sonrası yine panpa ile takılmaya başladım
    arasıra beni seven kızı da görüyordum ama hiç konuşmadık
    sevgilisi var mı diye kimseye de sormadım

    • * kelebek pişman olmuş kıza dönmek istiyor düşünmesinler diye
    ayrıca kız duyarda yine umutlanır diye
    ebru bir kez daha geldi yılbaşından önce
    iki gün kaldı sadece hafta sonu
    yılbaşında gelemeyeceğini söyledi (!)
    -peki arkadaşlarınla zaman geçirmek de senin hakkın diyerek hiç kızmadığımı belli ettim
    -sen ne yapacaksın dedi
    -bilmiyorum dedim
    -arkadaşlarınla buluşursun işte neyi bilmiyorsun dedi(!)aklı sıra bana laf sokuyor
    ben ona cevapların en kralını verip gibertir pişman ederdim onu dediğine ama sabrettim
    -karar verdim ailemle geçirecem tombala oynarız herhalde dedim
    -tabi kesin öyle yaparsın diye yine imada bulundu
    sessiz kaldım
    çünkü tek gerçek cevap zamanda idi
    bu sıralar beni çok eskiden beri tanıdığım
    cüzdanlarının çalınması ile parasız kaldıkları zaman
    onlara cebimden borç verip kendi fotograf makinamı verdiğim
    tatil dönüşünde onlara verdiğim paranın çok fazlası ile sadece emaneten aldıkları fotograf makinamın
    çok daha iyisini hediye olarak gönderen
    her gelişlerindeelleri boş gelmeyen
    isveçli bir ailenin bir ferdi beni facebookda buldu
    onlarla da uzun şekilde yazışmaya ve başladık
    yılbaşı geldi ben dediğim gibi annem babam amca ve halalarımın aileleri ile toplandığımız bir evde geçirdim yılbaşını
    saat 12 ye gelmeden defalarca aradım saat 12 olurken en azından telefonda mutlu yıllar diyebilmek için
    ama o cevapsız çağrıları saat 1 de farketti(!)
    müzikten duymamıştır diye yine teselli ettim kendimi
    aramak yerin mesaj attı mutlu yıllar diye
    -sana da mutlu yıllar aşkım dedim
    -ben yatıyorum dedi(!)

    • * -erken yatıyorsun tatlı rüyalar dedim
    ne bana sen ne yapıyorsun dedi
    ne de eğlenip eğlenmediğimi sordu
    yıl oldu 2010
    ilk bi kaç gün sonra face e ebrunun etiketlenmiş resimleri düştü
    arkadaşları ile çekilmiş resimleri üzerinde yazan tarih
    bana yatıyorum dediği saatten 2 saat ilerdeydi
    makinenin saat ayarı bozuktur diye teselli ettim kendimi
    resimlerdeki bu adamlar kim diye hiç sormadım
    halbuki basbaya kıskanılacak samimiyet vardı resimlerde
    eğlenmiş olm kelebek gibtir et amk dedim sadece sabret de dedim kendime
    hiçbirşey yokmuş gibi o resimlerden bahis bile açmadım
    ebru resimlerdeki etiketlerini kaldırdı
    kendini beğenmemiştir resimde ondan kaldırmıştır
    diye teselli ettim kendimi yine
    ebru yine bana yakınlaşmaya başladı
    artık ne tak yiyeceğini kestirmek iyice zorlaşmaya başladı
    bi seviyor bi sevmiyor ama ne yaparsa yapsın beni gibiyordu
    yaz başında isveçli aile geldi
    onları gidilebilecek en güzel yerlere zütürdüm
    ulan bunlar turist parasını yiyeyim mantığını kaldırıp bana verdikleri hediyeler ve diğerleri için
    kazanabildiğim hesap ödeme kavgalarında ben ödedim gittiğimiz yerlerde
    onların resmen rehberi oldum
    giderken de yine bana bıraktıkları zarfta bir miktar para vardı
    ben bu para ile yine kendime bişey yapmayıp ebruya kolye aldım
    çok beğendi
    doğum günümü bu kez baş başa geçirdik
    sadece ebru ve ben
    çok güzel geçen gecede ebru evlenmeyi ister halde göründü bana
    -çocuğumuz olursa ismini ne koyacaktık hatırlıyor musun dedi
    -evet kız olursa .. erkek olursa .. dedim
    gülümsedi

    • * -üçünçü olursa ne koyarız dedim
    -o günler bir gelse hayırlısı ile de düşünmeye başlasak dedi
    evlilik teklifimi bekliyor olduğu belliydi ama etmedim
    çünkü kafam karışıktı
    neden mi
    neden?*
    yaz geldi aynı performansla çalışmaya devam ettim iş yerinde
    yazın tekrar geldi isveçliler ve beni ısrarla ülkelerine davet ettiler
    beni seven kızın başkası ile çıktığını duydum kızın adına sevindim
    ama çıktığı çocuğu görünce de üzüldüm
    hani öyle pek çirkin değildi ama
    insan değer verdiği kişilere daha iyilerini layık görüyor hep
    beni bekar sanan kızlarla ağır şekilde dalga geçip
    benden nefret etmelerini sağladım
    büyümüş ama hala liseli sanmışlardır amk
    bilmiyorlar ki neyin peşinde olduğumu
    isveçlilerle yazışmaya devam ettim.
    panpama da ihtiyacım olduğu için aramı çok iyi tuttum sırf onun gönlü olsun diye istediği yere gittim
    ebruya mimarlık için alanyada çalışması teklifini çok uygun bir dille söyledim
    ama evleninceye kadar gelmem alanyaya dedi
    neden diye sormadım bile tamam dedim
    her gelişinde köle oldum ona resmen
    başım ağrıyor dedi gereksiz telaş yapıp evde olduğunu bilmeme rağmen üşenmeden eczaneye gidip ağrı kesici aldım
    rakı içelim mi bugün dedi

    • * rakının yanında hepsini bir arada göremeyeceğiniz tüm mezeleri aldım
    istanbula gittim iki kez ebruya haber vermedim
    yılbaşı öncesine kadar ebru yine evlilikle ilgili bir kaç dokundurma yaptı
    ama sacma sapan suratıma telefon kapatmalar
    facebookda abuk sabuk erkeklerin ona yaptığı yorumlara sözlüsü yokmuş gibi davranması
    benim durumum ilişkisi var olarak dursada onu sevgilim olarak etiketleyememem
    onun da ısrarla ilişkisi yok olarak gözükmesi
    devam etti
    yılbaşı öncesi tüm hazırlıkları tamamladım evlilik teklifi için
    panpama burdan çok teşekkür ediyorum yardımları için...
    ebru bu sene de gelmiyeceğim dedi
    -hayır bu sene geleceksin özel bir gece olacak bizim için dedim
    galiba evlenme teklifi edeceğimi anladığı için başlarda olmaz dedi
    ama ilk kez ısrar edince kabul etti
    geldi
    yılbaşı gecesi onu alanyanın en lüks restoranına zütürdüm
    yedik içtik çalan parça ile dans ettik
    fazla sarhoş olmasın diye ben yavaş içtim o da bana eşlik etti
    mekanda otururken
    hesabı istedim
    -erken değil mi daha dedi
    -başka bir yere gideceğiz dedim
    -nereye dedi
    -sürpriz dedim
    tuttum ellerinden
    iskeledeki yerimize zütürdüm
    biraz oturduk
    Tümünü Göster
    ···
  7. 257.
    +1
    190

    • * -tekrar atlayayım mı dedim. zaman kazanmak için gereksiz konu açmak adına
    -gerek yok inanıyorum sevdiğine dedi
    bu sırada tekne denizdeki yerini aldı biz konuşurken
    motoru durdurdular bu onların hazır olduğu anldıbına geliyordu
    teknedeki kişi panpam ve bir kaç arkadaşı idi
    yılbaşında eğlenmek yerine bana yardım ettikleri için tekrar teşekkür ederim
    benim hazır olduğumu banktan kalkıp ebrunun önünde diz çökmem ile anladılar
    tekneden maçlarda ve diskolarda kullandıkları meşaleler yanmaya başladı
    benim suratım ebruya dönük ebrunun ki ise denize yani tekneye dönüktü
    bana bakıyordu
    -gözlerini bende alıp tekneye bakarmısın bi kaç saniyeliğine dedim
    meşalelerin aydınlattığı teknede panpalarımın açtığı pankartta
    -benimle evlenir misin ebrum yazıyordu
    dondu kaldı
    bana bakamadı bir süre
    -okuma yazma biliyordun dimi sen dedim. gülümseyerek
    bana baktığında elimde bir tektaş vardı
    gözlerinden süzülen bi kaç damla yaş neyin nesiydi bilinmez ama
    ellerini kaldırdı
    ayağa kalktı
    sıkıca sarıldı öpmeden
    -evet aşkım dedi
    -yüzüme söyle dedim
    bana baktı
    -biraz düşünmem lazım dedi ağlamaklı gülümseme ile
    -iyi öbür yılbaşına kadar beklerim dedim
    -sonra ne yapacaksın bıkacak mısın benden dedi
    -hayır unuttuğunu sanıp tekrar teklif edeceğim dedim.
    -evet deli evet dedi
    ilk tebrik tekneden geldi ben elimle okey işareti yapınca
    öpüştük sarıldık
    eve gitmek istedi
    hayır dedim gel benimle deyip onu bir bara zütürdüm
    içkileri söyledim
    benimki votka bull görünümlü suyla karışık elma suyu idi
    onun ki ise bol alkollü votka bull
    ne olur nasıl olur ailelerle ne zaman konuşuruz ne zaman evleniriz nişana gerek var mı
    balayına nereye gideriz
    nerede evleniriz
    nerede otururuz evlenince hepsini konuştuk
    sarhoş oldu zaten daha öncede içmişti
    eve zütürdüm
    hadi yatalım dedim
    mutlu ve sarhoş bir şekilde yattık

    • * o uyudu ben uyumadım
    çünkü gidilmesi gereken bir yerim vardı
    isveç
    istanbula gittiğimde aile tarafından gönderilmiş davetiye ile iş yerinden ve diğer yerlerden aldığım
    belgelerle başvuruyu yapmıştım ve onaylanmıştı
    tüm bunları bir tek ben ve panpam biliyorduk
    panpayı aradım
    valizi getirdi arabası ile
    taksiye 70 euro bayılıp antalya havaalanından direk thy uçuşu ile stockholm
    ordan ailenin benim için ayırttığı otobüs biletinin internet çıktısı ile isveçin umea şehri
    yurtdışı kullanımına açtırmadığım telefonum
    geride bıraktığım uzun uğraşlar sonucu evlenmeye ikna ettiğim
    bir sevgili...
    neden mi böyle yaptım
    ebrunun bir gidip bir gelmelerinin evlenirsek de devam edip etmeyeceğini bilmediğim için
    beni bazen gibine takmamasına anlam veremediğim için
    onun çalıştığı şehre gitmemi istememesine anlam veremediğim için
    hastayken yanımda olmayan birini eş olarak hayata sokmanın ne kadar doğru ne kadar yanlış olduğuna karar veremediğim için
    tüm bana yaşattıkları kafamdan bir türlü çıkaramadığım ama cevap vermek konusunda bir türlü giblemediği neden sorusu için
    belki beni anlarda
    bana anlatmadığı nedenleri anlatır diye umduğum için
    yannanı hep ben yediğim için
    o yannansa onu giben bir kelebeğin de olabileceğini ona göstermek için
    9 gün kadım isvecte hiç onu aramadım face hesabını da dondurdum
    anneme söz verdiğim için hergün bir kere aradım
    geri geleceğime inandırmaktan başka birşey konuşamadım telefonda
    9 gün sonra umeadan stockholm. ordan istanbul ordan da antalyaya indim
    telefonumu kapalı tuttum
    direk annemin yanına gidip ben geldim deyip elini öptüm
    hiç birşey yokmuş gibi çalışmaya başladım
    4 hafta sonra dayanamayıp telefonu açtım
    ebruya iletim raporu gelmiş olacak ki
    -tebrik ederim mesajı geldi
    sesimi çıkarmadım
    mesaj da yazmadım onun yaptığı gibi
    1 mayısda yani doğum günümde ebru artık çıkmıştır hayatımdan beni bu sinirle asla affetmez hatta öldürür diyordum
    ama gittiğim mekanda eğlenirken ebru da geldi
    yanında bir erkek vardı el ele girdiler içeri
    masaya doğum günü pastası geldi
    ben dikkat etmemiştim ama
    gelen mesajla farkettim
    -10 tane mum(yıl) var hepsini bir nefeste söndüreceksin yılbaşında herşeyi bitirdiğin gibi dedi
    -ben o pastayı seneler önce yayladan gelince üfledim. masraf edip fazladan mum koymuşsun sağol dedim
    -nerde benim kelebeğim sen kimsin neden böyle yaptın dedi
    -gülümseme işaretinin devdıbınakafam çok karışık dedim
    mekanı terk etti
    -bende seni çok seviyorum birmilyon bilmem kaç kere hemde ama sen bir tanesine bile inanmamışsın. keşke bende denize atlasaydım da
    hiç çıkmasaydım hatta dedi
    -tavsiye etmem sevgilin hastalanınca ziyaretine gelmeyince acıtıyor dedim
    -tamam kelebek doğum gününden daha çok intikdıbını kutluyorsun bu gece tadını çıkar dedi
    -sağol sanada göstermelik sevgilinle sahte mutluluk oyununda mutluluklar dilerim dedim
    -sahte olduğunu kim söyledi dedi
    -10 senelik sen tecrübem dedim

    • *tamam doğum günü çocuğu dedi
    ama bana huur çocuğu demek ister gibiydi. mesajda bile anlaşılıyordu bunu demek istediği
    -neyse kafam karışık şimdi sonra görüşürüz telefonu da
    neden''se kapatasım var yazdım ve telefonu kapattım
    bu sırada hikayeyi yazmaya başlamıştım
    amacım hata mı yapmışım diye sormaktı size ama
    sorum geçen zaman içerisinde değişti
    ne yaptım ne ettim onu aklımdan çıkaramadım
    belki intikamın intikdıbını almak istiyor bilmiyorum ama
    o gördüğün erkek arkadaşım değildi. seni kızdırmak için getirdim diye mesaj attı
    sen haklıydın o yüzden kızmadım sandığın kadar gibi yumuşamalar gösterdi
    futbolu sevmemesine rağmen
    halı saha maçlarımı izlemek için bende izin istedi
    hala da görüşüyoruz arasıra
    ne o bende uzaklaşabiliyor ne ben ondan
    ve hala neden böyle olduğunu söylemedi
    ama kesin bir şekilde asla birlikte olamayacağımız konusunda ikimizde anlaştık
    o bir erkekle çıkmayı deneyeceğim diye mesaj gönderdi en son
    ben ise gördüğüm tüm karılarla makara yapıyorum
    biliyorum çünkü yapamayacağımı
    aklım ebru ne yapıyor
    o çocukla araları nasıl
    öpüştüler mi yattılar mı evlenecekler mi gibi sorularla dolu ama
    hiç sormuyorum

    211187_185144911535667_2170678…
    • * bana açıklamarından sonra sessizce bırakıp gitmem
       ne yapacağımı ne düşüneceğimi bilememle alakalı olsa gerek
       ebruyu dövmüş olmamı pek yadırgamayacağı kesindi
       tüm bunları bu denli açık bir dille anlatması aslında
       bir kışkırtma planı da olabilirdi.onu dövsem konu dağılacak ve aramızda
    konuşulan konu onu dövmüş olmam olacaktı.
       ayrıca ben azapları onun vicdanına bırakmak  için konuşmadım bile
       sessizce gitmek fazlasıyla yetmişti ona
       mesajlara başlaması için 'ne yaptım lan ben' evresini tamamlaması gerekiyordu
       onu içinde sürüklediğim durum son saniyede kendi kalesine gol atma pişmanlığından başka bişey değildi
    suçu başkasına atma şansı kalmamıştı.
      kalbimin tüm hücrelerinden küfür yiyor af diliyor ama hiç birşeyin değişmeyeceğini biliyordu
      benim ettiğim küfür ise kalbimin tüm hücrelerine idi
      çekip gidemiyordum.
      telefon numaramın onda varlığına inat değiştirmiyordum. duvara çarpmıyordum telefonu
      tep tepkim kayıtsız kalmak onu kaile almamaktı.
      belki bilmeyerek kendimi daha da çekici yapıyordum ama gitmesi gerekiyordu
      bunu kendisi bir mesajında söyleyince ortak bir arkadaştan doğruluğunu teyit ettim
      her mesajına verilecek binlerce sorulu cevabım olmasına rağmen hep sustum
      otelin önüne gelme ve arabası ile geçme girişimlerine hep kayıtsız kaldım
      aslında tecrübeleniyordum
      pişman ve affedilmeyi bekleyen bir insanın sınırları nedir onu öğreniyordum
      ayın 15i gelip geçerken o hala alanyada idi.
      geçen zamanın baskısını kendimde hissetmemle iyice ne yapacağımı bilemez hale gelmiştim.
      affetmeyi hiç istemediğim halde
      mesaj yazmasını bekliyor. yazmayınca bişey mi oldu amk diye dertleniyordum.
      bir sonraki mesajda önce derin bir nefesle rahatlayıp sonra yine sinirleniyordum
      göresim bile geliyordu amk
      kolay değildi aşk
      ben onu, onun beni sevdiği gibi sevmemiştim ki
      kalbim tek parçaydı. bölüp bölüp insanlara dağıtmamıştım ki onun gibi
      benim için aşk sen yağmur ol ben buluttu
      ama o işine gelince bana yağıyor işine gelince bulut oluyordu
      aynı şeyleri ceyhuna da yapıyordu
      sırılsıklam kalan hep ben oluyordum
      zaman ilerledikçe
      olm kelebek kız gidicek amk sonra hiç görüşmeme ihtimalin var bırak inadı git
    aklına geleni sor. küfür etceksen et döveceksen döv diyordu ama her seferinde gibtir et amk dedim
    Tümünü Göster
    ···
  8. 258.
    +1
    191

      **ben konuşmadıkça o yüklendi mesajları arttırdı
      -kelebek
      -bir kere konuşalım ne olursun
      -affetmen için ne yapmam gerektiğini söyle yeter
      -ben başkası ile yapamam kelebek
      -çok seviyorum seni
      -ne istersen yaparım
      -geleyim de konuşalım ne olursun
      -iyi misin
      -cevap ver lütfen
      -kelebeeek
      -bişey söyle
      -otele geliyorum
      -ben böyle yaşayamam lütfen
      -dışardayım
      -bi kere göreyim
      -işe gitmem gerekiyor ama sen affedinceye kadar gitmeyeceğim.
      -bana aşkın ispat yolunu söyle
      taRzında mesajlar attı durdu çoğaltarak
      sonr otelin önünden gelip geçmeleri otelin önünde durmalara
      buna bağlı olarak otelin önünde olduğunu belirten mesajlar atmaya
      içeri geleyim konuşalım lütfen gibi yalvarmalara çevirdi
      bazen tek başına sessizce oturdu gitti
      bazen uzun uzun bekleyip gitti
      bazen yağmur engel oldu beklemesine
      bazen de sırılsıklam oluncaya kadar bekledi
      tüm bunları yapıyor olması iki şeyi iyice belirgenleştirdi düşüncelerimde
      ya gerçekten çok seviyor
      ya da benden intikam olmak için bir evre olan benim affetmemi bekliyordu
      sonra iki gün ses soluk kesildi
      hiç bir mesaj atmadı
      otele de hiç gelmedi
      sonra mesajlara affedeceğini bilerek herkes bekler.ben affetmeyeceğini bile bile seni bekleyeceğimdiye devam etti
      -beni hala sevdiğini biliyorum yoksa yazdığım mesajlar sana iletilmezdi dedi
      bu bir nevi bana yem atmaktı
      bir daha ki mesajına iletim raporu gelmesi onu hala sevdiğimi ispatlayacaktı
      telefonun kartını çıkarıp atabilirdim ama yapmadım
      sonra ki mesajını 10 saat sonra attı
      -lütfen allahım iletilsin yazıyordu mesajında
      mesajlarına devam etti
     ** -şükürler olsun
      aynı gece ülkemizi etkileyen kötü hava koşulları alanyayı da sarmıştı
      yağmur şiddetli bir şekilde yağarken
      bir mesaj geldi
      -otelin önünde bekliyorum.bir kere göreyim gidecem lütfen
      mesajı aldıktan sonra dışarı baktığımda yağan yağmur vicdan yaptı
      yağmurum olamamıştı ama yağan yağmurumda sırılsıklımımdı
      ne kadar dayanabilir kiyi test ederken onun çoktan ıslanmış olması gerekiyordu
      güvenliği çağırıp ona gitmesini söylemesini istedim
      -abi yağmur yağıyor alalım içeri dedi
      ısrarlı bakışlarıma rağmen
      -abi yazık ya deyince tamam al içeri ben odaya çıkıcam taksi çağır gitsin.ben onunla görüşmek istemiyorum dedim
      tamam abi dedi
      ben yukarı çıktım odama
      5 dk sonra kapım çaldı
      otel odalarında gözetleme deliği olmadığı için şuursuz bir sesle
      -kim o diyebildim
      -benim abi aç dedi güvenlik
      -ne oldu dedim
      -senin yukarı çıktığını görüşmek istemediğini söyledim. oturdu ağlıyor bi havlu bari ver abi dedi
      -olm niye oturtuyorsun taksi çağır gitsin dedim.
      -ben nasıl diyeyim abi çıkıp karşısına istemiyorum desene dedi
      -senden iş bekleyen ebesinden züt beklesin amk. bekle havluyu vereyim zütür dedim
      -abi çok ayıp ediyon.ben gidiyorum aşşağı iniyorum karışmam ne yaparsanız yapın dedi
      -lan olm dur desemde gitti.
      olay tekrar tekrar zütüme girdi
      havluyu zütürmesem hastalanacak
      ama ben zütürsem ben hasta iken beni ziyarete bile gelmemiş birine zütürecektim
      şimdi aşka hastası olan o oydu
      belki de bendim
      zira aşşağı inip gibtir git lan burdan bir daha gelme diyemiyordum
      hastalanmaz inş diye dua ediyordum
      hangimiz hastaydık
      hangimiz aşk için hastalanmadık
      hasta iken merhamet aramadık
      tek tedavinin karşılıklı sevmek olduğunu bildiğimiz halde
      doktorun iyileştiremiyor olması veya ilacın işe yaramadığını düşündük
      oysa her yalnız ayılıp bayılıyor bu hastalığa yakalanmak için
      yoksa yalnızlık da mı hastalık
      hepimiz hastayız amk
      aldım havluyu çektim derin nefesi bastım zemin kata
      açtım lobiye açılan asansör kapısını
      karşımda hastalık hastası
      tümörüm mikrobum
      kalbimin bağışıklığı
      aklımın karışıklığı
    Tümünü Göster
    ···
  9. 259.
    +1
    192

     ** serin suratımla havluyu önüne bıraktım
      telefona yönelip bir taksi çağırdım
      o havluya kurulanmak yerine yere bakıyordu
      otelin ismini verip bir taksi istediğimde
      ayağa kalktı
      alt dudağı morarmış dişleri dişlerine değil vicdanıma vicdanıma vuruyordu
      havluyu alıp
      ona uzattım
      -konuşamaz mıyız dedi
      kafamı sağa sola yavaşça salladım
      taksi dışardan korna ile seslendi
      yönelmedi bile
      yanağına yapışmış saçlarını aralayıp kulak arkası yaptı
      kaşlarının su göletini elinin tersi ile boşalttı
      zaten yüzüne patika kurmuş damlaları gözünden akanlarla besledi
      adem elmasının yerini ne diyeceğine ön hazılık olarak oynattı
      ama ssadece gözlerime baktı
      o baktıkça zaman aktı
      yaşlar aktı zaman aktı
      derin nefesini burnundan aldı
      -şimdi sana seni seviyorum derdim ama bana seni seviyorum'u gözlerde aramayı öğreten sensin, inan onlara dedi
      taksici kapıya geldi abi geliyor musunuz diye
      -geliyor dedim
      -taksici kadar da mı değerim yok bi lafta bana söyle dedi
      -gibtir git dedim
      dışarı çıktı taksiye gitti
      ben vay amk ne yaptım lan ile iyi yaptın haketti huur  amk arasında iki omzumda ki meleklerle kalmışken
      taksiye binmeden para verip gönderdi
      iki üç dakika onun ne yaptığını kavramaya çalıştım
      ama o yağmurun altında sadece bekliyordu
      ne ona bakan  yüzümü çevirebildim
      ne de geri dönüp gidebildim
      yağmurda bir süre bekledikten sonra
      dışarı bende yürüdüm
      -durma burda git dedim
      -ben sana defalarca git dedim de sen nereye gidebildin dedi
      bir konuşma içerisine çekilmeye çalıştığımı anladığım için sustum
      geri dönüp odama çıktım
      **orada ne kadar kaldı bilmiyorum ama sabah bir telefon ile uyandım
      ebru olduğu için meşgule aldım
      hemen arkasından bir mesaj geldi
      -çok hayati bir mesele kelebek acilen hastaneye gelmen lazım.x hastanesindeyim dedi
      ben dün gece üşümesine bağlı bir hastalanma olduğunu düşündüm önce ama
      -kelebek tek benim için değil senin için de hayati bir mesele lütfen gel deyince iyice meraklandım
      -ne oldu diye bir mesaj attım
      -arayayım cevap ver geç kalıyor olabiliriz lütfen çok önemli dedi
      telefon da 5 dk sonra çaldı
      açtım
     -acil hastaneye gel dedi
     -ne oldu dedim
     -burdan anlatamam hastaneye gel önünde bekliyorum dedi
     bir türk olarak merakıma yenildiğim, dürüst olmak gerekirse onun başına kötü bir hastalık gelmiş olmasının tedirginliği ile hastaneye gittim
     ama benim le ne alakası olabilir di ki?
     ben hastaneye vardığımda sapasağlam dışarda bekliyordu
     -hani hastaydın dedim
     -kan testi yaptılar dedi
     bunun arkasından gelecekleri düşük tansiyon ile dinlemeye başladım
     -bulaşıcı bir hastalık şüphesi var testler pozitif çıktı dedi
     -ne hastalığı dedim
     -aids dedi. bunu derken bu kadar rahat oluşu beni çileden çıkarttı
     ne aids i amk. kimden bulaştı? hasgibtir ben de de mi vardı
     -ceyhunla mı yattın dedim
     -belki de sen elifle yattın dedi
     -hiç utanmadın mı başkası ile yattıktan sonra bana geri gelmeye dedim
     -ben başka kimse ile yatmadım kelebek tek sen oldun.ama hayatımı kararttın dedi
     bu durumda kendimi ispatlamak zorunda kaldım
     -ben teste girmeye hazırım.ama eğer temiz çıkarsam beni bir daha rahatsız etmeyeceksin söz mü dedim
     -söz dedi
     ebruya çok fena sinirliydim. hasta olduğuna göre kesin başkası ile yatmıştı.ve an itibari gözümden tamamen düşmüştü.
     ama geçen sene yılbaşından önce bu hastalığı kapmışsa bana da bulaştırmıştı
     hastane danışması ile görüştük
     benden 8 tane vegibalık fotoğrafla nüfus cüzdanı örneğimi istediler
     -ne alaka dedim
     -keyfi test isteklerinde bunları istiyoruz beyefendi dediler. çok da umursamadım.
     -ne zamandan beri bu hastalığa yakalandığımız da belli oluyor mu bu testte dedim.
     -evet dediler
     ebru gel zütüreyim halledelim dedi
     ben kendim giderim dedim
     taksiye bindim telefonla bi kaç hastane ile ilişkisi olan arkadaşım aradım
     -böyle böyle bir durum var benden bu evrakları istiyorlar dedim
     -yeni çıkmış galiba haberim yok kelebek dediler
     zaten hasta olma korkusu ile fazla da üzerinde durmadan
     resimleri çektirdim 5 dakika içerisinde çıkan resimleri aldıktan sonra kimlikimsi bilgileri de ayarladıktan sonra
     hastaneye geri döndüm.
     iki kere kan aldılar
     telefon numaramı alıp bana geri dönecekleri söylediler
     ebru ben sana haber veririm dedi
     -dua et benim tahmin ettiğim gibi çıkmasın dedim
     otele geri döndüm
     hiç mesaj gelmedi
     13 şubat akşdıbına kadar
    Tümünü Göster
    ···
  10. 260.
    +2
    193

    • * -test sonuçlarını bugün aldım. yarın görüşelim dedi
     -söyle sonucu benim
     -şimdi olmaz yarın konuşalım sana sormam gereken çok önemli bir soru var dedi
     -anlat şunu sinir etme dedim
     -yarın yazdı sadece mesajda
     hastaneyi aradım
     aids olmadığımı söylediler.
     bu durumda ebru benden geçen sene ayrıldıktan sonra birisi ile yatmıştı  
     ebru ile daha fazla konuşmaya gerek yoktu
     ama verdiği randevuya  gidip bir güzel içimi dökmek için fırsat doğmuştu
     ertesi gün kalktım
     duş yapıp üzerimi giyindikten sonra geliyor musun mesajına
     -yarım saat sonra ordayım cevabını verdim
     çağrıldığım yer kışın kapalı olduğunu bildiğim bir restauranttı.
     ben onu restaurantın önünde görmeyi planlarken
     resstaurantın açık olduğunu görüp sevgililer günü için açtıklarını gördüm
     ama içerde muazzam bir kalabalık vardı ve ebru etrafta gözükmüyordu
     ben restaurantın içi ile ilgilenmiyor çevreden gelen geçenlere bakıyordum
     ebru ne zaman gelecek diye
     bir araç yaklaştı
     önümde durdu
     bu kim lan derken
     ebru indi
     üzerinde gelinliği vardı
     tam benim ondan istediğim gibi
     tam bana anlattığı gibi bir gelinlikti
     hayallerimizde konuştuğumuz gibi çok fazla makyaj yoktu
     başımdan aşşağı kaynar sular döküldü
     ebru beni çok fena gibicek diye düşündüm
     yanıma geldi
     bana baktı
     -senin intikamın da böyle oluyormuş demek. mutluluklar dilerim dedim
    • * -ne intikamı dedi
     -kiminle evleniyorsun dedim
     -çok sevdiğim birisi ile dedi
     -iyi hayırlı olsun.ama o biliyor mu ssenin hasta olduğunu dedim
     -evet biliyor ama yanlış biliyor dedi
     -nasıl yani dedim
     -o testler ve resimler evlilik için prosödürdü kelebek.ben bu gelinliği tek bir kez giyerim onu da senin için giydim. düğünümüz de cumartesi günü olacak.
    ilk bana sorcaklar ben evet dedikten sonra seçim senin olacak.ben içeri geçiyorum. hayır diyeceksen bile gel ben sana tüm hayatımı adamaya hazır olduğumu
    tüm sevdiklerim kanun ve aşk önünde söyle dedi
     tüm insanların tepkileri önünde rezil olmayı göze alarak bunu yapmış olması yok artık beni bu kadar seviyor olamaz dedirtti
     ne yapacağım ulan ben şimdi derken
     annemi aradım
     -evlendin mi dedi
     -sen nerden biliyorsun dedim
     -yanıma gelip onu gelin olarak görmek isteyip istemediğini sordu dedi
     -sen ne dedin dedim
     -benim gelinim sensin zaten ama kelebek ne der onu bilemem dedim dedi
     -ne diyeyim dedim
     -bana soracak kadar kararsızsan hala seviyorsundur. benim senden tek isteğim var mutlu olman dedi
     -sağol anne çok yardımcı oldun dedim imalı bir şekilde
     -başka birisi ile evlenebilecek misin? kelelebek dedi
     -bilmiyorum sen ne istiyorsun dedim
     -ben annemin mutluluğunu yaşamak istiyorum dedi(torun sevgisi)
     telefonu kapattım
     içeri doğru yürüdüm
     herkes bana bakıyordu
     belki de tarihin en kötü giyimli damat adayı bendim.
     damat mahaline oturdum
     ebrunun gözleri gülüyordu
     -teşekkür ederim dedi ebru
     memur hemen konuşmaya başlayıp teferruat konuşmasından sonra ebruya sordu
     tereddütsüz evet cevabının ardından
     aynı sorular bana yöneltildi
     benim nefes almalarımda gözler  bende iken
     ebru elimi tutup lütfen diye fısıldadı
     -soruyu anlayamadı tekrarlar mısınız dedim memura
     -kim anlayamadı dedi memur
     -ebru hanım, lütfen tekrarlar mısınız dedim
     memur ne olduğunu anlamaya çalışıren beni anlayan ebru gözlerime bakarak
     -lütfen bana tekrar sorun dedi ebru
     soru tekrarlandı
     -sevgililer gününde hayatımda verebileceğim en büyük hediyem olan kalan ömrümü hastalıkta sağlıkta iyi günde kötü günde en sevdiğim kişii geçirmek
    istiyorum evet evet evet dedi
     soru bana yöneltildi tekrar
     muhtemelen kalbimin bir refleksi olarak
     ---evet dedim
     alkış kıyamet
     imzalar
     memurun ayağa kalkıp bizi karı koca ilan etmesi
     herkes varken birbirimize dönerek sadece ikimizin kalmasından sonra
     yüzündeki gülümsemenin bende yarattığı etki
     yağmur çamur sel sonrası hayatıma doğan güneşin gökkuşağı rahatlatıcılığıydı
     hata mı yapmıştım affederek hadi onu bırak evlenerek
     neyse gibtir et amk
     gencebay babanın söylediğini herkes severek onaylıyorsa vardır bir bildikleri dedim
     hatasıyla sevmeye devam ettim ebru
     ellerini kaldıran kişi artık benim eşimdi
     öpülmeyi bekleyen kadın artık müstakbel çocuklarımın annesi
     aşkın ibaresi
     kalan yıllarımın tesellisi
     pişmanlıklarımın neyse'siydi
     öptüm kalbime koydum aşkı
     birkaç tebrikten sonra
     -hadi gidelim dedim
     -nereye dedi
     -evlenmeden olmaz diyemeyeceğin şeyler yapmaya dedim
     -deli dedi gülerek
     -hiç akıllanmadım nasıl kandırdın beni yine dedim
     -boşver gidelim hadi dedi
     -nereye dedim
     önce güldü
     -nikah şekeri düğün yeri. sana damatlık, davetiye,oturacağımız evin serilmesi, balayı organizasyonu diye devam ederken
     -geç kalıyoruz kadınlar evlenince çok dırdır yapar derlerdi de inanmazdım hadi gidelim dedim
     düğün hazırlıkları aşamasında ekşını da davet ettim
     -dıbına çakim arkadaşım adına çok sevindim. gelmek isterdim ama senin gibi askerliği bitirdikten sonra evlenmeyi bekleyen gençlerin
    başında olmam lazım. gelinler bana emanet etti onları. mutluluklar dilerim diyerek teklifimi reddetti.
     biz denildiği gibi  erdik muradımıza
     sizlerin kalan ömür hikayenizin sizin ve sevdiklerinizin dilediği gibi yazılmaya devam etmesini diler
     hepinizin sevgililer gününü kutlarım.
     kendini yalnız sananlar esas sevgilinin hayatta size değer aile bireyleri ile dostlarınız olduğunu
     ve her yalnızlığın gelecek mutluluklar için bir evre olduğunu unutmayın..
     saygılarımla..
    Tümünü Göster
    ···
  11. 261.
    +1
    bitti pampalar

    sonunda evlendiği yazılıyor ama bazı yerlerde evlenmediği başkasıyla evlendiği gibisinden değişik değişik şeyler var

    iyi okumalar
    ···
    1. 1.
      0
      Dibina cakim arkadasim helal olsun sana bunu gercekte kim yazdi biliyo musun
      ···
    2. 2.
      0
      yannangibenkelebek nickli bir abi pampa
      ···
  12. 262.
    0
    böyle işte pampalar herşey

    okuyan bir ölüyor bir diriliyor
    ···
    1. 1.
      +1
      Bunu yazan binin nicki ney panpa ağlattı dıbına koyim
      ···
    2. 2.
      0
      yannangibenkelebek kardeşim
      ···
    3. 3.
      0
      Kanka bişey dicem en son bi ebruyla ayrilmislardi naptigini bilmiyorum diyodu facede iliskisi yok diyodu ondan intikam falan aldim diodu sonra bu olaylar nerden cikti bi aciklama yapsana
      ···
    4. 4.
      0
      Kanki bir tane blogda hikayeyi ayrıldık, intikam sonuyla paylaşmışlar
      başka bir blokta ise hikayenin sonu bu attığım şekilde evlendik diye paylaşılmıştı ne olduğu mecbur yani
      ···
    5. diğerleri 2