2010 yılı YGS ve LYS'de hiç başarılı bir sonuç alamadım. Sırf şehirde yaşadıklarımdan ve millet " Kazanamadı " diyemesin diye başka şehri tercih ettim. Amacım o tercih ettiğim ilde kafama göre ÖSS'ye hazırlanıp senenin sonunda memleketimdeki üniversiteyi kazanmaktı. Orayı kazanmak kolay değildi. işletme bölümüne herkes olumsuz baksa da işletme, iktisat, Hukuk, Uluslararası ilişkiler vs. hep ilgi alanım olmuştur. Diğer mesleklere kafam uyuşmuyordu. Hukuk kazanacak kadar puan yapamazdım çünkü Meslek lisesi öğrenciydim o kadar temelim yoktu. O kadar sene uğraşamazdım o yüzden işletme bölümü ile yürüyecektim.

Okuyacağım şehirden yurt tutmuştuk. Eylül ayında yurda gittim. 1 sene boyunca orada vakit geçirdim. Memleketime sadece 3 kere gelmiştim yarı yıl tatili haricinde. Okuduğum şehirde işler sıkıntılıydı çünkü küçük yer olduğu için fazlasıyla kazıkçılardı ve yurtta yaşamakta kolay değildi. Olaylar çıkıyordu. Vücut geliştirme salonuna yazılıp, fazla kilolarımı eritmeye başladım. Yaz tatili ile birlikte tamamen fit bir vücut elde ettim. YGS'de kötü sonuç alsamda LYS'de turnayı gözünden vurdum. istediğim üniversite gelmişti. O günki mutluluk paha biçilemezdi.

O yaz çalıştığım para ile tatile gitmiştim. ilk şahsi tatilimdi. Çok güzel geçmişti. Arta kalan paralarla da motorgiblet alacaktım. Eylül ayında part-time bir işe girip çalışmaya başladım. Eylül ayında sınavsız açıköğretim adalet bölümüne de kayıt yaptırmıştım. ileriye dönük bir plandı. Aynı zamanda ingilizce kursuna gitmeye başladım ve o sene ingilizce öğrendim. 1 senede çok şey yaşadım üniversitede, güzel zamanlarım oldu. 2. Döneminde Erasmus sınavlarına katıldım ve kazandım. Seneye Polonya'da olacaktım. O yaz tatilinde ise arkadaşın sayesinde bir 5 tatili otelde, lojmanı olan yerde çalışmaya başladım. ingilizce bildiğim için çok rahat ve güzel yaz tatili geçirdim hem tatilde yaptım .Güzelde para biriktirmiştim hemde 1 sene boyunca part-time'den paralar artıyordu. Ayrıca KPSS'den 85 puan almıştım. Genel kültür bilgim iyiydi ve diğer bilgileride yapabiliyordum. Erasmustan döndükten sonra bakacaktım devlet işlerine.

Polonyaya gittim ve orada çok güzel vakit yaşadım. Yeni yıla orada girdim. Gerçekten o zamanlar hayatımın en güzel zamanlarıydı. Sınırsız alkol, cinsel doyum, avrupa gezileri, sınırsız arkadaşlar.. Çevremden hiç böyle yapan olmamıştı ve herkes kıskanıyordu. Açıkçası egom acayip derecede tatmin olmuştu. Ama bu rüyanında bir sonu var elbet. Eve dönmüştüm artık. Biraz da değişmiştim çünkü oranın kültürü bana daha uygundu asıl benliğimi bulmuştum. Zabıt katipliği sınavına başvurmuştum ve sınavları başarı ile geçerek bulunduğum şehirdeki Adliye'de göreve başlayacaktım. Artık bu günden sonra çok ama çok rahat olacaktım çünkü cebimde para olacaktı, kendi evimde oturacaktım ve hür bir insan olacaktım. Bu arada Adalet bölümü de bu sene bitecekti o yüzden DGS sınavlarına hazırlanmaya başlamıştım.

Açıktan Adalet bölümünü bitirmiştim. DGS'ye girerek çok çok iyi bir puan elde etmiştim. Bu puan ile Hukuk fakültesine geçiş yapmıştım. Herkes şaşırmıştı nasıl oldu falan diye açıkçası Adalet bölümüne yerleştiğimden kimsenin haberi yoktu. Ailemin bile. Ondan dolayı herkes şaşırdı ama olan olmuştu. Hem memur olmuştum hemde Hukuk fakültesini kazanmıştım.
Şuan kendi evimdeyim, aylık elime 2 bin lira para geçiyor. Bununla istediğim her şeyi yapabiliyorum. Hem üniversiteden, hem işten, hemde önceki üniversiteden arkadaşlarım olduğu için çevrem oldukça geniş. O yurtta kurduğum hayali zorda olsa, arada bir vazgeçsem de başarmıştım.

beyler şuanlık hukuk okuyorum ve memurum. bir kaç sene sonra memurluktan istifa edeceğim. hukuk diplomasını çok iyi bir yerde kullanacağım amacım avukat olup milletin zütünü toplamak değil zaten. eğer askerliğimi yedek subay olarak yaparsam oradan da para gelecek. Şuanlık kendi arabamı aldım, bizimkilerden de ev kalacak, ayrıca bankada da binlerce para var. 23 yaşında bunlara sahibim.