başlığı gördüm ve bişeler yazmak için online oldum beyler.
onunla çok güzeldi günler. zaman hızla akıyodu, nasıl bukadar hızlı geçiyor anlamıyorudm. üniversitemin 2. yılında tanışmıştım onunla. hemde ne tanışmak. hiç ortada yokken hiç birbirmizi tanımıyorken bir ulaşım aracında tanışmıştım onunla. üniversitemin ilk yılında muhteşem bir yıl geçirdiğimi düşünüyordum ama taki onunla tanışıncaya kadar. ben gezmesini tozmasını eğlenmesini seven biriydim ama o gelince bu isteklerim daha fazla artmıştı onla yaptığım herşeyden mutluluk duyuyordum. yapmadığımız gezmediğimiz yer kalmamıştı. çevre illere bile gitmiştik. mesela 10 kasımda anıtkabirdeydik, şubatta 1 haftalığına istanbuldaydık ve ilk baharda 2 günlük haftasonu tatili için kaçamak yapıp kapadokyada otelde kalmıştık. günler böyle böyle geçiyordu. onun yarı yıl final sınavına bile girmiştim. bide ingilizce okuyo bense hazırlıktan kalmış bir tıpçıyım. ne anlarım ingilizceden. o halde bile girdiğim sınavından 86 alıp onun bir üst sınıfa atlamasını sağlamıştım. sevgililer gününde ben memlekette yarı yıl tatilinde olduğum halde süpris yapıp ebeveynlerimden 5 gün erken ayrılıp onunla 14 şubat kutlamak için yanına gelmiştim elimde papatyalarla. çok sevinmişti. bağıra bağıra adımı söyledi ve sımsıkı sarılmıştı bana. muhteşem bir 14 şubat geçirmiştik beraber. onun doğum günüsü hafta içi güne geldiği için bi plan yapmamıştık ama ben plansız doğum gününü geçirmesine izin verirmiyim , ona muhteşem bi doğum günü yapmıştım tam 50 kişiyle. ellerinde pankartlar yerlerde mumlar ve ikimizin olduğu resimler. ve üzerinde ikimizin anlıyabilceği resim ve yazılardan oluşan muhteşem bir pasta. yüzündeki şaşkınlık ve o anki mutluluk hala gözlerimin önünde beyler. ona çok güzel bir hediye vermiştim. her gün yaşadıklarımızı ve benim içinde bulunduğum duygu halini yazdığım bir defteri. günü gününeydi beyler hemde hergünümüz içindeydi. bir gün ameliyat olmuştu bende hekim adayıyımya doktoruyla konuşmaya hep ben giderdim. ameliyat olduğu gün hastanede 1 gece yatması gerekmişti o akşam ailesi gelmedi yanına ve ben refakatçi kaldım. o hastane yatağında gözleri kapalı yatarken onu izlemek ne güzel şeydi öyle . sonra uyanmıştı yeşil gözleriyle bana bakmıştı. bende yanına uzanmıştım ve öylece uyumuştuk . sımsıkı sarılarak onun saçlarıyla oynayarak uyumuştuk. günler böyle güzel geçiyodu işte beyler . taki o güne kadar. hazirana gelmiştik ve benim okulum bitmişti 2 haftalık final tatiline girmiştim. ders çalışmak için memlekete gitmiştim sonuçta 1 yıldan sorumluyum ve ezberlencek çok şey var. 1 yıl boyunca gezdik tozduk eğlendik derse pek vakit ayıramadım. memlekete gideli 4 gün olmuştu ve o gün onunla tam tanıştığımız günün 8 ayıydı. kardeşim dediğim arkadaşımla sahilde yürüken telefonla aradım onu. soğuktu sesi. bugünü hatırlamadın mı dedim. hatırlamadım dedi. xxx sen ne diyosun dedim iyimisin dedim noldu dedim. ayrılmak istiyorum dedi. gözlerimden yaşlar düştü . noldu dedim gerçekleri gördüm dedi. gözlerimden yaşlar düştü ama belli etmedim ne gerçeği gördün dedim. gerçekleri dördüm dedi. tamam canım dedim sen ayrılmak istiyosan ayrılalım dedim bizede tanıştığımız günün 8. ayında ayrılmak yakışırdı dedim. yaşlarım düşmeye devam ediyodu ve ona sen hep mutlu ol dedim oda ağlamaya başladı. sen ağlama dedim lütfen ağlama sen hep mutlu ol dedim seni çok sevdim dedim ve kapattım. artık hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamıştım . dostum yanıma geldi ona gibtir git beni yalnız bırak dedim. yarım saate kadar ağladımı hatırlıyorum . dostum beni alıp içmeye zütürdü. ben bi kız uğruna içildiğini o an anladım beyler. içkinin anestezi etkisi yaptığını o an anladım. sonraki günlerde içim içime sığmıyordu sınavı gibtir etmiştim yıl tekrarı yapmayı göze almıştım artık. uçak bileti alıp sevgilimin yanına dönmeye karar verdim. ebeveynlerim nereye dedi hiç bişe demeden çıkıp gittim. memlekete geleli 5 gün olmuştu ve ben tekrar dönmüştüm onun yanına. gittiğimde ortak kız arkadaşımızla oturduk önce. dediki bana unut onu dedi. nasıl unutim sen ne diyosun lan dedim. onun artık başka sevgilisi var dedi. işte o an bittiğimi anlamadım içimden kızgın lavların geçtiğini anladım. içime mızrakların saplandığını anladım ve boylu boyunca oturduğum yere saplandım. 3 gün sonra xxx ile biyerde oturduk. ona tüm aldığı hediyeleri ve yazdığı mektupları verdim. yalnızca ben konuştum o artık susta yeni sevgilime gidim der gibi bakıp sustu. yalnızca ben konuştum o hep sustu. yüzüne tokat atmamak için kendimi zor tuttum ama şuan teşke atsamıydın diyorum. ve arkasına bakmadan çekip gitti beyler. bense sınavıma 1 hafta kala çalışmaya başladım ve sınavıma yakın öğreniyorumki yeni sevgilisi benim küfür ettiğim çocukmuş. benim küfür ettiğim çocukla birlikte olmuş. ve hala inanamasamda 66 ile geçmişim beyler. şuan bi üst dönemim ve temmuz ayında ondan 20 sayfalık bi msj aldım. intiharın eşiğindeyimle başlayan ben adiyim acizimle devam eden ve ben sana tanıştığımız gün aşık oldum bunu sen bil bir başkası bilmesin ile sonlanan bir msj. ben hiç cevap atmadım ama hazirandan beri onu düşünüyorum beyler. ben yatarken her allaha dua ettiğimde en son kısımda onu sana havale ettim allahım diyorum. ve ikimizin yerinede ben seviyorum beyler. anılarımızla yaşayıp gidiyorum.