(bkz: Part 18)

Yazmak için çok vaktim yok arkadaşlar, çok fazla detaya girmeden hızlı bir şekilde yazıp bitireceğim hikayeyi.

Aradan yaklaşık 1 ay geçmişti, gözdeden ses seda yoktu. Bense rutin şekilde hayatıma devam ediyordum. Bir akşam telefonum çaldı, arayan sarptı. Kadıköyde olduğunu söyledi ve birkaç bira içmek için vaktimin olup olmadığını sordu. Yarım saate yanına gelebileceğimi biryerde oturmasını söyledim ve kapattım telefonu.

Yarım saat kadar sonra sarp ile benzinde buluştuk, oturdum. Biraz eskilerden konuştuk sonrasında, gözdenin kendisini birkaç hafta önce feysbuktan eklediğini, epeyce muhabbeti ilerlettiklerini ve onunla nasıl ilişkiye girdiğini ballandıra ballandıra anlattı. Gözdenin sadece arkadaşım olduğunu ve umursamayacağımı biliyordu, aslında bende umursamam diye düşünüyordum ama o anlatırken, boğazını sıkıp sarpı öldürmek istedim.

Oysa ben sevgi, aşk kavramlarına inanmayan bir insandım. Gözdeye karşı birşey hissetmiyor, hatta kendi ellerimle onu kendimden uzaklaştırmıştım. Neden içimde birşey akciğerlerimi sıkıyordu, neden nefesim kesiliyordu, neden arkadaşımı öldürmek istiyordum o an bilmiyordum. Hemen benden sonra eski bir arkadaşımla nasıl cinsel anlamda birşeyler yaşayabilirdi, gözde hanımefendi taklidi yapan bir fahişe miydi, kafamdaki soru işaretleri birbirlerine tecavüz ediyordu.

(bkz: Part 19)

Hiçbirşey söyleyemedim, bir süre sonra sarp evine gitmek üzere masadan kalktı, bense oturacağımı söyledim. O gece ne kadar bira içtiğimi hatırlamıyorum. Mekandan çıktıktan sonra, soluğu moda sahilde almıştım elimde yine siyah bir tekel poşediyle. Neden içim acıyordu, neden kötü hissediyordum ki?

Alkolünde verdiği etkiyle mesaj gözdeye mesaj attım, normalde yapmayacağım birşeydi. Yazdığım mesaj ise şu şekildeydi, "Evet birşeyler paylaşmıştık, benle paylaştıklarını benim arkadaşlarımla paylaşmana gerek yoktu, birlikte değildik ama şimdi seni sonsuza dek terkediyorum gözde, hoşçakal." Cevap olarak ne demeye çalıştığımı anlamadığını söyledi, bense biraz daha açık bir dille sarptan öğrendiklerimi anlattım. Öyle birşey olmadığını anlatmaya çalıştı bana, ancak ben inanmadım. En son attığı mesajsa şöyleydi,

"Haklı olduğun tek konu evet huurluk yaptım, hep huur muamelesi yaptın ya bana, evet yaptım. Ne yaptıysam senle yaptım hata yaptım, benle yapan başkasıylada yapar dedin, hep o gözle baktın bana. Ben sevdiğim için sana değer verdiğim için birşeyler yaptım ama sen sevmeden yaptın, sevmeden dokundun bana, asıl huurluk bu biliyor musun, yaptığın bana verdiğin yara büyük, ama ya kapanır yaram, ya kapanır ama seninle konuşup daha fazla tuz basamam hadi görüşürüz.

Mesaj hala telefonumda duruyor, en başta söylediğim gibi geçmiş tarihli mesaj capsinide veriyorum, bir sonraki mesajlaşma başlangıç tarihine bakabilirsiniz, hikaye gerçekti yalandı münakaşalarından sıkıldım.

http://imgim.com/image/1293incik1676110.jpg

(bkz: Part 20)

Birkaç gün sonrasında yüzyüze görüşmek için mesaj attım, moda sahilde buluştuk yine, hava kararmış, güzel bir rüzgar ve havada yıldızlar vardı. Bu onu son görüşümdü. Yanıma oturdu, "önümüzdeki yıl şehir dışına üniversiteye gitmeye karar verdim iki yıllık, bu şehir bana iyi gelmiyor artık" dedi. Yaşı henüz 22 idi o zamanlar. Sustum hiçbirşey söylemedim, yüzüme baktı, bende baktım. "Eğer bizim için bir ihtimal varsa gitme de." dedi. Yine sustum, birşey söylemedim.

"Peki, o zaman, söylenecek birşey kalmamış, hoşçakal" dedi ve ayağa kalktı, son bir kez yüzüme baktı, bu kez yüzünde tebessüm değil hüzün vardı, sonrasında arkasını dönüp yürüyerek uzaklaştı.

(bkz: Part 21 FINAL)

Final Partını Seslendirdim : http://vocaroo.com/i/s1ACEdfg9qeh

Aradan iki yıl geçti, iki yıl boyunca ne sesini duydum, ne de yüzünü gördüm. Geçtiğimiz cuma akşamı alkollüydüm, aradım. Uzun uzun konuştuk, konu tekrar sarpın anlattıklarına gelmişti, tıpkı 2 yıl önce yaptığı gibi beni öyle birşeyin olmadığına inandırmaya çalıştı, inanmadım ağladı. Onu özlemiş olduğumu fark ettim, Ses tonunu düzeltti, Telefonla sarpı arayıp, konferansa alacağını sesimi çıkartmamı söyledi. Aradı, sarp ile konuşmalarını dinledim, işin aslı sürekli ona asılan sarpmış, gözdeyi ne yatağa atmak gibi bir durum olmuş, ne de bir birliktelikleri. Sarpın uydurarak anlattığı saçma sapan şeyler yüzünden 2 yıl uzak kalmıştık birbirimizden.

Gözdenin geçtiğimiz hafta mezuniyet töreni oldu, kısmet olursa bu hafta sonu üniversiteyi okuduğu şehire, tekirdağa gideceğim askere gitmeden, son bir göreyim istiyorum. Aslında hikayenin sonu bu hafta sonu belli olacak. Benim hikayemse burada bitti arkadaşlar hepiniz kendinize popüler davranın hoşçakalın.

Bütün bunları öğrendim ve artık geri dönüşü yok, cahillik bir zamanlar sonsuz mutluluktu..
-Chuck Palahniuk.