esenler otogarı

çok iyi demiim de biraz iyi bildiğim bi yer, eskiden müdavimiydim... bugün de bi işim vardı, aha şimdi geldim ordan... (burdan)

valla son günlerde popüler olmasından mıdır nedir 5-6 yıl öncesine göre bayaa bi değişmiş...

bi dakka ya ben otogarın orta katına en son... hmmm, vardır bi rahat bi 5 sene... 5 sene olmuştur tabii, doğru... yıllardır da gitmedim... niye gitmemişim ki, sanırım zütüm yememiştir, büyük ihtimal ondan...

ben yıllar önce dolapdere'ye de gittim, hacıhüsrev'e de... hatta çukur mahallesinden geçiyodum okula giderken 2009da... dolapdere istanbul içinde ufak bi kenya gibiydi, her yerde zenciler... hacıhüsrev'i ise istanbul'da gördüğüm en kötü yer zannediyodum... ama esenler otogarının orta katı istanbul'un kesinlikle en tehlikeli yeriydi eskiden...

eskiden diyorum çünkü bugün orta katta bayaa bildiğin elimi kolumu salllaya sallaya gezdim... çöpleri toplamışlar, her yeri temizlemişler, boş, izbe mağazaların önündeki pislikleri kaldırmışlar, her yeri ışıklandırmışlar ve dahası dükkanlar artmış orta kattaki... herif baktım bugün kebap yelliyo doğu çarşıları çıkışında... 5-6 sene öncesinde olsaydı, nasıl yapardı, daha doğrusu nasıl olurdu, düşünmek bile istemiyorum...

eski halinden eser yok, tehlike filan sıfır... her yer aydınlık... eskiden olsa boş mağazaların olduğu bölüme tek başına hayatta gidemezdin, tinercinin biri zank diye önüne çıkıp bıçağı saplasa kim vurduya gidicen... öyle bi yerdi eskiden...

şimdi ise gayet rahat, aydınlık... git gez istediğin gibi, karışan eden yok...

demek ki yapılabiliyomuş...

ama pisliği aynı... her yer hala sidik kokusu...

en alt katı hala aynı ama, otobüslerin yıkandığı yer... hala pis, hala karanlık, hala izbe, hala çirkin karanlık suratlı herifler felan... sanırım yukardaki pisliği buraya taşımışlar...

velhasıl, artık abartıldığı kadar olmayan mekan... çok şükür ki efsane olduğu zamanlarda oraları gördüm, çoğu yerini gezdim... istanbul'un ortasında bi yerin ilgisizlik ve bakımsızlıktan ne hala gelebileceğine kendi gözlerimle şahit oldum... şimdi esenler otogarı denilince "haa, orda zombi filmi çeksinler wuhahaha" diyen gevşeklerin aksine o zombi filmini bizzat yerinde gördüm, yaşadım...

ama görünen o ki artık kimse o vaziyeti istese de göremeyecek, yaşayamayacak...

bu yüzden de kendimi şanslı hissediyorum...