erken boşalan erkeklere yardım ediyorum

yazının tamdıbını asayım bari. ben yazdım... isteyen okusun.

napolen'un zifaf gecesi

"Dün gece dudakların ve kalbinden yudumladığım alevler beni yakıp, kül ettiler. Bu sabah seninle dopdolu olarak uyandım. Varlığının verdiği sınırsız zevk yüzünden duyu organlarımın artık hiçbiri çalışmıyor. Benim tatlı, eşsiz Josephine'im, kalbimdeki yerinin büyüklüğünü tahmin bile edemezsin. Biliyorum, üç saat kadar sonra seni yine göreceğim ama bu mektubumla sana, benim biricik sevgilime binlerce öpücük yolluyorum. Senin öpücüğünü ise, kalbimi çöl yangınlarına saracağı için aşk adına ret ediyorum.

Aralık, 1795
Napoleon BONAPARTE

Tanışmalarından kısa bir süre sonra -1796 yılının Ocak ayında- Napoleon Fransız Ordusu'nda general iken, Josephine'e evlenme teklif eder. Napoleon'un asık suratlılılığı, sert mizacı, kelliği ve pek sık yıkanmadığı için pis kokması nedeniyle Josephine önce Napoleon ile evlenmek istemez. Sonra yakınlarının ısrarlı telkinleriyle Napoleon’un evlenme teklifine olumlu cevap verir. 9 Mart 1796 tarihinde, düğünleri Josephine’in evinde yapılır.

Düğün merasimi bitip davetliler gittikten sonra yeni evli çift yatak odasında baş başa kalırlar. Josephine, Fransa’nın en güçlü erkeği ile yatakta çırılçıplaktır. ilk gecenin verdiği heyecan ile Napoleon, Josephine ile çılgınlar gibi sevişmeye başlar. Kısa bir süre sonra Napoleon kontrol dışı histerik çığlıklar atar. Josephine mutludur, ama Napoleon’un çığlıkları gitgide daha da artarak hırıltıya dönüşür. Josephine durumda bir gariplik olduğunu sezinler. Napoleon, Josephine'in vücudu üzerinde iken, canhıraş bir sesle sol bacağını ritmik şekilde sallayıp bağırmakta ve sürekli tepinmektedir. Napoleon, gerdek yatağında aslında zevkten değil, Josephine'in kıskanç köpeği Fortune'un sol bacağını baldırından ısırması nedeniyle panik halindedir. Yeni evlilerin ilk gecesi -Josephine'in deyimiyle- tam bir fiyasko ile sonuçlanır. Kuduz hastalığına yakalanma korkusu ile Napoleon zifaf odasında sabaha kadar ağlar, sızlanır ve öfke içinde bağırır.

Evliliklerinden iki gün sonra başladığı italya Seferi'nde iken Napoleon, Josephine'e hormonları horon tepen testosteron dolu mektuplar yollar. Napoleon -2,5 santimlik penisi yüzünden olsa gerek- Josephine'e yazdığı mektupların çoğunda dudaklardan ve kalpten sonra "daha aşağılara" inip "dilini" kullanmayı tercih eder.

"Bu gece kalbim ve ruhum senin hayalinle dolu olarak uyuyacağım. Güzel Allah’ım! Keşke şimdi aniden sana gelebilsem ve soyunurken çıplak omuzlarının altındaki göğüslerini gizlice seyredebilsem. Dudaklarından başlayıp, gözlerini, küçük bembeyaz memelerini, vücudunun en gizli yerlerini çılgınlar gibi öpebilsem. Çok yakında sen benim yanı başımda, kollarımda, göğsümde ve ağzımda olacaksın. Kalbinden daha aşağıları, tüm vücudunu binlerce kez öpücüğe boğacağım!"

Napoleon Bonaparte, italyan topraklarında ülkesi Fransa için çarpışırken, Josephine kocasını Fransız Ordusu teğmenlerinden Hippolyte Charles ile aldatır.

Fransa tahtına varis veremediği için on üç yıl evli kaldıktan sonra Napoleon'un isteğiyle boşanırlar, ama birbirlerini büyük bir aşkla hayatlarının sonuna kadar kesintisiz sevmeye devam ederler. Josephine ile evli olduğu dönemde birçok metresi de olan Napoleon son nefesinde Josephine'in adını sayıklayarak ölür.

• **

Fransa tahtında olası soy ve nesep çatışmalarını önlemek için, kraliçenin kraldan hamile kaldığına görgü tanığı olmak isteyen soylular Versaille Sarayı'nda özel bir cam odadan kral ile kraliçenin sevişmelerini -belirli günlerde- izleme hakkına sahiptiler.

• **

Aşık olan insanın beyni; dopamine, oxytocin ve -çukulata da bulunan- phenylethylamine isimli doğal amfetemin salgıları üretir. Kaslar gevşer, kişi duygusallaşıp rahatlar. Aşkın kimyasal kontrolündeki beyin fonksiyonlarının dopingi ile üretilen adrenalin vücudun en ücra köşelerine kadar pompalanır. Aşık olunan insan ile karşılaşıldığında dizlerin bağı çözülür, kalp atışları hızlanır, avuç içleri terler ve aşk dolu gönüllerde binlerce kelebek kanat çırpar.

aşk, zihinsel bir hastalıktır...

©