Erkek empatisi hakkında konuşalım.

Birde size şarkı ikram edeyim;

https://www.youtube.com/watch?v=DE8mmBuUH2g

Arkadaşlarınla bir yerlere takılırken, çalışırken, okuldayken hatta evdeyken yüzlerce kız görürsün.

Kimilerine gözün takılır, kimilerine bakarken iç çekersin, bazen iyi ya da kötü düşüncelerin oluşur.

Çoğunuzun sevgilisi yok. Yermek için söylemiyorum bu benim haddime değil ve bu çok doğal.

Farz et ki sevgilin var.

Tanışmanız rüya gibi...

Başlangıcınızda attığınız her adım, sonsuzluğa uzanırcasına...

Erkek olduğunu iliklerine kadar hissediyorsun...

Aranızda ki ihtiras, şehvet, tutku çok yüksek, iletişiminiz kuvvetli, kahkahalarınız içten ve samimi...

Size aşkı anlatmıyorum, size film kesitinden de örnek vermiyorum.

Bırakın yorum yapmayı ve sadece hissedin.

Emekle inşa ettiğiniz her anınız aklına koyuca kazındığını,

rüya gibi güzelliğini görmeye doyamadığını,

kendini hiç olmadığın kadar güçlü hissettiğini,

onu koruma bilincin seni bir yırtıcıya dönüştürdüğünü...

... ve gelelim işin acı empati kısmına.

Elinden tuttuğun duru güzelliğine, ilk başta söylediğim tiplerin geçerken bir kaç saniye süzerek baktığını hayal et.

Onların gözlerinin içine attığın keskin bakışlarınla önlerine boyun eğdirebiliyorsun.

ilkel dürtülerini söndürecek kadar kükreyebiliyorsun.

En ufak kötü düşünceye sahip birini yanına yaklaştırmadan sakınıyorsun... lakin burada da iş bitmiyor.

Peki ya sen yokken?

O kız sokakta yüreyemeyecek mi?

Tek başına bir yerlere gidemeyecek mi?

Arkadaşlarınla oturup sohbet edemeyecek mi?

Hani şu arkadaşının ballandıra ballandıra anlattığı sevgilisinin başına bir şey gelse bile ayaklanıp tepki gösteriyorsun

ya, canından çok sevdiğin anneni, kız kardeşini koruyup kollamaya çalışıyorsun ya, bu başkasının sevgilisi yahut annesi olunca işler neden aynı olmuyor?

dostlar, biz buna erkek empatisi demiyoruz henüz.
Biz buna iKiYÜZLÜLÜK diyoruz.

Seni gaza getiren müzikleri kulaklığınla dinlediğinde, en sevdiğin kokuyu sıktığında, bacaklarına yapışan dar paça seni ERKEK yapmıyor.

Ağzın sulana sulana okuduğun kız tavlama başlıklarını okumak seni ERKEK yapmıyor.

Kuduz köpek gibi gezerken etrafta her kıza bakmak seni ERKEK yapmıyor.

Seni ERKEK yapan değerler, kendine olan hakimiyetinden geçer.

Kendini taşıyabilmek, ne istediğini bilirken emin adımlar atabilmektir seni ERKEK yapan.

Sokakta, caddede yürürken insanların yüzlerine bir kaç saniye bakıp kafanı çevirmek seni kötü yapmaz.

Cafede, barda içeri girerken insanları hızlıca süzüp içeri geçmek seni kötü yapmaz,

lakin;

Sevgilisi olsun olmasın, tanımadığın bir kıza dolu dolu bakmak seni Aşağılık yapar.

ilkel duygularına bile söz geçiremeyip gözle taciz etmek seni YIKIK yapar.

Bağıra çağıra, saçma sapan hareketler yaparak kendini belli etmeye çalışman seni DÜŞÜK yapar.

Peki ya hiç mi flört olmayacak!?
Hiç mi konuşulmayacak!?
Yanına gidip tanışılmayacak!?

Tanışılacak, lakin böyle değil.

Ne demiştik \" kendi hakimiyetini kuran erkek, ne istediğini bilen erkek \"

Küçüklüğünden beri analiz yeteneklerinde çığır açmak zorunda bırakılan kız çocukları

büyüdüklerinde senin bir bakışından atomuna kadar parçalamaz mı sanıyorsun?

Kendinizi kızları elde etmek için değil, kendiniz olabilmek için geliştirin dostlar.

Fazla uzatmadan, eklemek istediklerinizi yahut paylaşmak istediklerinizi paylaşın bu konu hakkında konuşalım.

Edit 1: Adam yazmadım, ERKEK yazdım. Çünkü bu olay adamlıktan önce MEDENI CESARET kavramıyla ilgilidir.

Edit 2: Charles bukowski, sigmund freud ve daha nicelerinin düşüncelerine de hakimim, üstelik günümüz 'popüler' kültüründe FEMINIZIM OLAYIDA SAÇMALIKTIR.

Olay bizimle ilgili, boşverin feminist safsatalarını konuya daha farklı bakın.

Edit 3: Bir şarkı daha ikram edeyim.

https://youtu.be/pICAha0nsb0