1. 176.
    0
    ···
  2. 177.
    0
    penis latincede kuyruk anldıbına gelmektedir. penis içinde uzunlamasına süngerimsi dokular içeren ve içinde idrar ve meninin(sperm-ersuyu) geçtiği kanalı içeren bir erkeklik organıdır. cinsel heyecan ile beyin bu organın içindeki süngerimsi dokulara kan pompalar ve penis sertleşerek birleşmeye hazır hale gelir. penis sertleşme halindeyken boyuna ve enine büyür. ergenliğe ulaşmış bir erkeğin penisinin ortalama uzunluğu gevşek halde 5 ile 9 cm arasında, sertleşme halindeyken ortalama 16 cm boyunda olur. bununla birlikte penisin büyüklüğü kişiden kişiye farklılık gösterebilir. yaygın olarak bilinenlerin tersine penisin büyüklüğü, deri rengi ile ilgili değildir, yani kısa boylu birinin penisi uzun boylu birininkinden daha büyük veya bir zencininki bir beyazdan daha küçük olabilir. penis boyu ortalama 16 cm olmakla beraber 11-18 cm arası penisler normal boyutlardadır. ayrıca penisin normal durumu ile sertleşme durumu arasında büyük farklar olabilir. yani sönükken çok iri gözüken bir penis sertleştiğinde daha büyük bir hal almayabilir. bütün erkekler penislerinin büyüklüğü ile yakından ilgilidirler. bu bir erkeklik gücü daha doğrusu bir güç sembolü haline gelmiştir. erkekler cinsel organlarıyla gurur duyar , övünürler. erkeğin cinsel organına verilen güç soyunmayla beraber korkunç bir yarışa girer. boyut, gücü simgeleyen bu organın yegane güvencesidir. gören kadının kıyaslama imkanına kavuşması cinsel organı iri boyutlarda olmayan bir erkek için sonun başlangıcıdır. erkekler arasında da penis boyutunda odaklanan rekabetin bir trajediye dönüşmesi cinsel kimliğin yalnızca bu organa indirgenmesinden kaynaklanır. ama peniste veya cikste önemli olan penisin boyu değil, işlevidir. yani, sizin penisinizle yapabildikleriniz bunu da duygularınızla birleştirmeniz en önemli olanıdır. i̇ri bir penise sahip olacağınıza (ki 18 cm üstü penisler genelde ilişki sırasında kadına zevk yerine acı vermektedir) sertliğini uzun süre tutabilen daha küçük bir penise sahip olmak daha avantajlıdır. her ikisi de bir arada olursa hiçbir zararı yoktur. tabiki ebat olarak normalin altındaki penislerde hem cinsel ilişki sırasında sorun yaratabilecek hemde pgibolojik yönden erkekte sorun yaratacaktır. normalin altındaki penislere ne yapılabilir; bugün yeni ameliyat teknikleri sayesinde penis boyları uzatılabilmekte, ince penisler çeşitli yöntemlerle kalınlaştırılabilmektedir. çok başarılı sonuçların yanı sıra pek sonuç alınamayan ameliyatlarda olmaktadır. bu hastadan hastaya göre değişmektedir. ülkemizde de bu tip ameliyatlar yapılmaktadır. ama bu tip ameliyatların her isteyene yapılamayacağı sadece ve sadece çok gerekli vakalara yapılması gerektiğini bildirmek isterim. bu arada en çok sorulan sorulardan olan piyasada satılan penis büyüttüğü iddia edilen vakum pompaları veya şu ve bu gibi metotlar gerçek dışıdır, kandırmacadır,hiç bir faydaları yoktur. bu penis büyüttüğü ileri sürülen vakum pompaları büyütmek bir yana penis sertleştiğinde içindeki kanı tutan kapakçıklara ters basınç yolu ile zarar vermekte ve sertleşme problemleri yaratmaktadır. bu yüzden kullanılması zararlıdır. normal standartlardaki boylar için penis boyunuz ne ise odur, yapabileceğiniz tek şey performansınızı geliştirmek veya boşalma sürenizi uzatmaya çalışmaktır. penis boyutu ile ilgili konuyu özetlemek istersek bir türkçe deyimimiz olacaktır: “ ne uzunu ,ne kalını en makbul olanı içinde en çok kalanı ''
    Tümünü Göster
    ···
  3. 178.
    0
    vajina nedir?

    kadınların üreme organı olarak lanse edilen bu vajina söylemi halk arasında hazne olarak da bilinir. dış genital organ olan vulvadan sonra başlayan , introitus olarak isimlendirilen vajina girişi ile başlayan ve serviks yani rahim ağzı ile sonlanan içi boş silindir şeklinde ve normal halde yaklaşık 7-10 santimetre uzunluğunda, 3 santimetre genişliğinde bir yapıdır. i̇çi ruga olarak isimlendirilen düzenisiz deri kıvrimı şeklinde görülmektedir.

    vajina şekli esneklik gösterir mi?
    vajinanın yapısı ve vajina şekli kadından kadına farklılık göstermektedir. vagina yüksek derecede esneyebilme yeteneğine sahip bir organdır. bu özelliğini üç katmanından orta katmanını oluşturan kas katmanına borçludur. cinsel ilişki esnasında genişliğini ve uzunluğunu içine duhul olan penisin çapına ve uzunluğuna göre belli oranlarda arttırabilmektedir.

    vajina kızlık zarı ile ilişkilimidir?.
    vajina kızlık zarı ile ilişkilidir. vajina girişi itibarıyle 1-2 cm içeride kızlık zarı bulunmaktadır. ayrıca vajinanın hemen başlangıcında kızlık zarı başlamadan hemen önce bartholin adı verilen salgı bezleri bulunur ve bunlar cinsel ilişki sırasında vajina girişinin ve vajina duvarlarının kayganlaşmasını sağlar. kızlık zarı değişik çeşitte ve şekilde olmasına rağmen vajinanın yapısı ve görüntüsü değişkenlik göstermez ve kızlık zarında oldupu gibi vajina şekilleri ve hazne, vajina türleri yoktur..

    vajinanın yapısı doğumdan nasıl etkilenir? genişlemiş vajina nedir?
    normalde ön ve arka duvarları birbiri üzerine katlanmış olarak duran bu yapı, doğum eyleminde doğum kanalının yumuşak kısmının yapısında yer alır ve bebeğin başının geçmesine müsaade edecek kadar esner ve genişler. doğum sonrası vajinan yapısı bazen bozulur ve bunu düzeltmek için vajina estetiği olarak isimlendirilen bir vajina daraltma ameliyatı yapılmaktadır.
    ···
  4. 179.
    0
    ···
  5. 180.
    0
    Dalí 11 Mayıs 1904'te, ispanya'nın Katalonya bölgesinde bulunan Figueres kentinde, Salvador Dalí i Cusí ve Felipa Domenech Ferres çiftinin ikinci çocuğu olarak dünyaya geldi. Çiftin 1901 doğumlu ilk çocuğu, Dalí'nin doğumundan tam dokuz ay on gün önce (1 Ağustos 1903'te) sindirim yolu iltihabından ölmüş, onun ismi olan Salvador da ikinci çocuğa geçmişti. ilk çocuklarının küçük yaşta ölmesini bir türlü kabullenemeyen Dalí çifti, küçük Dalí'nin yanında sık sık ölmüş ağabeyinden bahsediyor, ilk Salvador'un bir resmini yatak odalarının duvarında tutuyor, ve Dalí'yle beraber düzenli olarak ilk Salvador'un mezarını ziyaret ediyorlardı.[3] Bu durum, Dalí'nin küçük yaşta kendi kimliği konusunda karışıklık yaşamasına sebep oldu. Sonradan, hiç tanımadığı ağabeyi hakkında "iki su damlası gibi birbirimize benziyorduk, fakat yansımalarımız farklıydı [... ] O, herhalde benim fazla mutlak olarak tasarlanmış ilk versiyonumdu." diye yazacaktı.[4]

    Dalí'nin babası, sert ve otoriter karakterli bir noterdi. Annesi ise tam tersine sevecen ve anlayışlıydı ve oğlunun resim konusundaki çabalarına destek veriyordu.[5] Dalí üç yaşındayken kızkardeşi Ana María doğdu. Evin tek erkek çocuğu olarak, annesi, kızkardeşi, teyzesi, anneannesi ve bakıcısından sürekli ilgi gören Dalí, küçük yaşlarından itibaren şımarık ve kaprisli bir karakter sergilemeye başladı.[2]

    1914'te annesinin desteğiyle özel bir resim okuluna yazılan Dalí, 1919'da Figueres Belediye Tiyatrosu'nda ilk sergisini açtı. Şubat 1921'de ise çok sevdiği annesini meme kanserinden kaybetti. Annesinin ölümü hakkında "hayatımda aldığım en büyük darbeydi. Ona tapardım [... ] Ruhumun kaçınılmaz kusurlarını görünmez kılabilmesine hep güvendiğim bir varlığın kaybını kabullenemiyordum." diye yazacaktı.[4] Dalí'nin babası, karısının ölümünden kısa süre sonra baldızıyla evlendi.
    Madrid, Paris ve ABD [değiştir]

    1922'de Madrid'e taşınan ve buradaki San Fernando Güzel Sanatlar Okulu'na yazılan Dalí, ilk eserlerinde kübizm ve dadaizm etkileri gösterdi. Fransa ve isviçre kökenli olan bu yeni akımlar, o sıralar Madrid'de pek yaygın değildi, ve Dalí'nin eserleri kısa sürede ilgi çekmeye başladı. Dalí, Madrid'de geçirdiği yıllarda, kendisi gibi avangart sanata meraklı olan film yapımcısı Luis Buñuel ve şair Federico García Lorca ile yakın arkadaş oldu. 1923'te disiplinsizlik yüzünden geçici olarak okuldan uzaklaştırılan Dalí, aynı yıl Girona'da anarşist gösterilere katıldığı için tutuklandı ve bir süre gözaltında tutuldu.[6] 1925'te okula geri döndü, ve Barcelona'da ilk kişisel sergisini açtı. Resimleri eleştirmenler tarafından ilgi ve şaşkınlıkla karşılandı.
    Belleğin Azmi, 1931

    Dalí 1926'da Paris'e gitti ve büyük saygı duyduğu Pablo Picasso ile tanıştı. Sonraki birkaç yıl boyunca, Dalí'nin eserlerinde Picasso etkisi ağır basacaktı. Paris gezisinden döndükten kısa süre sonra okulundan temelli kovulan Dalí, çok geçmeden askere alındı. Ekim 1927'de askerlik hizmetini bitirdi ve Mart 1928'de sanat eleştirmenleri Lluís Montanyà ve Sebastià Gasch ile beraber, sanatta modernizmi ve fütürizmi savunan "Sanat Karşıtı Katalan Manifesto"yu yazdı.

    1929'da arkadaşı Luis Buñuel ile beraber çektikleri Bir Endülüs Köpeği adlı avangart kısa film, sürrealist sanat çevrelerinde ikiliye büyük şöhret kazandırdı. Aynı yıl ikinci kez Paris'e giden Dalí, burada ressam Joan Miró aracılığıyla sürrealist akımın öncüleri André Breton ve Paul Éluard ile tanıştı. Éluard'ın karısı Gala (asıl ismi Helena ivanovna Diakonova), tanıştıkları andan itibaren Dalí'nin ilgisini çekti, ve 1929 yazında Dalí ile Gala arasında, sonradan evliliğe dönüşecek olan tutkulu bir ilişki başladı.

    1931 yılında Dalí, en meşhur eseri olan Belleğin Azmi,ni yaptı. Yumuşak Saatler ya da Eriyen Saatler olarak da bilinen eserde, geniş bir kumsal manzarası önünde eriyen cep saatleri resmedilmiştir. Eser genel olarak, katı ve değişmez zaman kavrdıbına karşı bir protesto olarak yorumlanır.[7] Dalí sonradan bu resmin ilhdıbını, sıcak Ağustos güneşi altında erimekte olan bir Camembert peynirinden aldığını yazacaktı.[4]
    Haşlanmış Fasulyeli Yumuşak Yapı (iç Savaş Öngörüsü), 1936

    1929'dan beri beraber yaşayan Dalí ve Gala, 1934'te bir devlet nikâhıyla evlendiler. (1958'de bir Katolik düğünüyle nikâh tazeleyeceklerdi.) Aynı yıl New York'ta bir sergi açan Dalí, ABD'de büyük sansasyon yarattı ve büyük üne kavuştu. 1936'da Londra Uluslararası Sürrealist Sergisi'nde bir konuşma yapması istenince, sahneye eski tip hantal bir dalgıç tulumu içinde çıktı. Tulumun beline mücevher işlemeli bir kama takmıştı; bir elinde bir bilardo ıstakası tutuyor, diğer eliyle de bir çift kurtköpeğini çekiştiriyordu.[8] Konuşma sırasında nefes almakta zorluk çekince, dalgıç kıyafetinin başlığı çıkarıldı.
    Tümünü Göster
    ···
  6. 181.
    0
    @8 özetle amk
    ···
  7. 182.
    0
    ···
  8. 183.
    0
    özet kavrdıbını bilmeyen binler
    ···
  9. 184.
    0
    mersin’in kızkalesi ilçesi adamkayalar mevkiinde yer alan ve günümüze kadar sağlam bir şekilde gelen on bir adet kabartma, hazine aramak gerekçesiyle dinamit lokumları kullanılarak patlatıldı. geri dönüşü olmayan bu tahribat, mersin’in en önemli tarihi eser grubunu yok olmaya sürükledi. olay, mersin üniversitesi kilikia arkeolojisini araştırma merkezi’nin resmi internet sitesinden duyuruldu.

    http://www.resimturk.org/...edia/119/adam_kayalar.jpg
    ···
  10. 185.
    0
    ···
  11. 186.
    0
    http://www.resimturk.org/...edia/119/adam_kayalar.jpg
    ···
  12. 187.
    0
    I'm always fond of writing comments on movies that are either underrated or unnoticed and yet possess some degree of depth or sensibility. When I started watching this movie, I prepared myself for something really profound. But then I saw man-to-man kissing. Not that I have something against that or on movies that contain similar scenes, it's just that I did not intend to watch that kind of movie that afternoon.

    For the benefit of the doubt, I continued watching and gave it a try anyway. Soon I started appreciating it – first on the choice of words in the dialogue, quite sensible; and then on the overall script that practically ushers the audience gradually into something bigger, becoming more dreadful by the minute – reason enough for fans of horror and suspense-thriller movies to get hooked up after all; and then the directing that made the actors essentially effective, the narrating, and practically every scene in the movie quite creepy. I could not overlook how the director successfully managed to utilize the main actor's tears in complete silence at the end of the movie to convey lots of messages – could be for a love that ended tragically or because he failed and abandoned someone he loved for quite some time or for the failure of Usher to get him out of such misery. And then there is this quite interesting twist in the end that changed the perspective of the movie. While all along, it was Usher who seemed to be needing a redemption, in the end though, it is the other way around after all.

    Yes, the movie contained some partial male nudity and gay relationship but all these seemed to fall into the backdrop as one focuses his attention on the overall message being conveyed by the movie – the fall of the house of Usher is the product of the failure to save a loved one, whether it is in the point of view of Usher, Usher's sister, or even Victor…*
    ···
  13. 188.
    0
    ···
  14. 189.
    0
    ···
  15. 190.
    0
    ···
  16. 191.
    0
    ···
  17. 192.
    0
    ···
  18. 193.
    0
    ···
  19. 194.
    0
    k kağıdı önüne
    sarıl kalemine
    işte efendim alınyazın!
    ve ben
    böyle bir saatte zehir zemberek
    kadeh kaldırmak istiyorum
    ve içmek iri iri yudumlarla
    yaşasın şiir diyerek.
    şiirler!
    tek varlık, elinde avucunda ozanın,
    düşmanı bile varsa
    şiirler onun en bağlı düşmanı.
    var olun şiirler!
    kaldırma gücü neyse kanatların
    sizin sessiz direnişiniz
    ···
  20. 195.
    0
    ···