/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1.
    +11 -2
    nasıl başlayayım bilemedim;

    ortalama 5sene kadardır garsonluk yapıyorum, bu yüzden Türkiye'nin bir çok çeşitli şehrine çalışmak için gittim, dolaştım vs.
    19yaşındayken filan komi olarak başladım. okumadım, okuyamadım ozamanlar ailemin durumu çok iyi olduğu söylenemezdi. liseyi bitirdikden sonra gerisini getiremedim, üniversite sınavlarına filan girmedim.(yaptığım en büyük hatalardan biride belki buydu) neyse bu yaşıma kadar pek çok çeşitli yerlerde çalıştım ama garsonluk daha önce hiç yapmadım.

    neyse konudan fazla çıkmayayım devam ediyorum, ilk işime büyük bir otelde başladım. babamın tanıdıkları sayesinde. fazlasıyla personel açığı olduğu için deneyimli, deneyemsiz neredeyse herkesi işe alıyorlardı. gidip başvuru yaptığımda gerekli belgeleri tamamladığım takdirde ertesi gün işe başlayabileciğimi öğrenmiştim. herşeyi tamamlayıp gün içerisinde tüm kayıtlarımı yaptırdım, tek sorun vardı oda yol problemi gerçekten yol çok uzundu. ben yol işini nasıl hallederim derken, orda öğrendiğim kadarıyla zaten sezonluk iş olduğu için eve gitmiyor orda personel lojmanında yatıp kalkıyormuşsun. yol bakımından iyi olmuştu ama aylarca eve gidememek koyacaktı be.

    (Dip not: sanırım biraz uzun yazdım, ama okuyan olursa seri seri worlddan c/p yapıp enteryleri gircem, okuyan olmazsada kendi başıma devam edecem^^)

    edit: beyler c/p yapıyorum diyorum dedimde worldda yazdıktan sonra burda c/p yapıyorum yoksa sizi bekletmek istemem...
    ···
  2. 2.
    +3
    herşeyi tamamladım vs. beni bitane orta yaşlarda bi adamın yanına gönderdiler, sana nerde çalışacığı vs. o gösterecek dedi. gittim yanına beni burdan gönderiyorlar siz yardımcı olacakmışsınız. ha tamam deyip buda beni aldı baya büyük bir otele zütürdü, otel çok uzak değildi 10dakika kadar yürüdükten sonra vardık. sonra birilerini aradı filan biz beklemeye başladık, bir tane adam geldi kravatlı filan yakasında ismi yazıyor. otelin personel şefiymiş, bütün personelle o ilgileniyormuş. buda benimle gelin deyip başka bir yere gittik. yemekhane gibi bir yere geldik bitane masaya oturduk bana kendini anlat dedi. herşeyimi anlattım sonra;

    +adam
    -ben

    +okuyormusun?
    -hayır liseyi bitirdikden sonra bıraktım
    +peki neden bıraktın?
    -geçim sıkıntıları yüzünden
    +tamam bildiğin diller hangileri?
    -birtek ingilizce biliyorum
    +bize almanca, fransızca vs. bilen adam lazım(dedim has mk bini yüzünden alınmıcam herhalde) biraz durduktan sonra birilerini aradı, sana adam lazımmı diye filan sordu.

    daha sonra bana; yarın iş başı yapacaksın bugün izinlisin ama bu hafta başka iznin yok dedi. şimdi burdan çamışırhaneye git kendi bededine göre komi kıyafeti iste yarında iş başı yaparsın dedi. ben işe alındığımı öğrenince baya sevindim ama belli etmedim. neyse sora sora çamaşırhaneyide buldum, nerden baksanız sadece yarım saat çamaşırhaneye yürüdüm. (şöyle otel farklı yerde kalcağım lojman yer farklı yerde çamaşırhane farklı yerde vs.) anlattım durumu kıyafetleri aldım geri dönüyorum bu ilk gittiğim adamın yanına gidip, ben nerde kalcaktım filan diye sordum. adam demi onu ayarlamadık sana dedikten sonra kalın bir defterle anahtarları alıp geldi.

    defteri açtı, oda numaraları kimin kaldığı vs. yazıyor bana son odada boş bir yer buldu orayı verdi bana. verdi ama ben burda kalacaktım fakat burda kalacığımı bilmediğimden hiç bir eşyam yanımda değildi, adama söyleyip izin aldıktan sonra eve gittim. herşeyimi bir sırt çantasına doldurak annem babamla vedalaştıkdan sonra otele geri döndüm.
    lojmana gidip kendi odama çıktığımda tahminimden çok daha kötü gözüküyordu. içerde 6 ranza vardı altlı üstlü, 6x2= 12kişi kalacaktı benle beraber. ben yerleştikden sonra saat 11gibi yarın erken kalkacam diye tam yattım oda bir anda doldu. herkes odaya daldı, bana diyorlar kardeşim yenisin herhalde hayırlı olsun filan. sağolun dedim hepsiyle tek tek tanışdıkdan sonra birtane Levent diye çocuk vardı ortalama benimle aynı yaşlardaydı, biz onunla aynı yerde çalışacakmışız söyledi. aramızda ufaktan şöyle bir muhabbet geçti;

    +daha önce hiç çalıştınmı?
    -bir çok kez
    +iyi ozaman kolay alışırsın
    -inşallah
    +garsonluk, getir zütür işleri yaptınmı hiç?
    -hayır yapmadım
    +zamanla öğrenirsin kimse anasının karnından iş bilerek çıkmadı ya diyerek güldü.

    neyse yattık sabah levent denen bu çocuk beni uyandırdı, birader kalk kahvaltıya geç kalacaz diye. ben apar topar hazırlandıktan sonra otele yürümeye başladık. yolda konuşuyoruz yine, bana dedi ilk gün zor gelir ama sonradan alışırsın filan. otele vardık dün personel şefinin beni mülakata çektiği yerde kahvaltı veriliyordu. içeriği girdiğimde türlü türlü giyinmiş insan vardı, gömleklilermi derseniz, yeleklilermi yoksa önlüklermi filan baya kalabalıktı anlayacığınız.

    bir kaç kişi kardeşim hayırlı olsun yenisin galiba deyip selam verdi, gibtiğiminin temizlikçi tayfası tip tip bana bakıyor konuşmalarını az çok duyuyordum. otelde iyice cıvıttı her önüne geleni alıyorlar bune böyle filan gibisinden birşeyler saçmaladılar hiç duymamış gibi yapıp devam ettim. kahvaltıyı alıp masaya geçtik, oturmamızla bu levent denen adam hayvan gibi yemek yemeye başladı(hızlı şekilde) hem yiyor hem konuşuyor. hadi hızlı ol aç kalırsın filan, bende biraz hızlı yemeye başladım. adam tecrübeli çünkü nerde onu yapacaz artık.
    Tümünü Göster
    ···
  3. 3.
    +2
    dedim bu temizlikçiler bana niye böyle diyor filan, leventde dedi; bırak onları burda en az maaşı onlar alıyor ondan öyleler çekemiyorlar kimseyi merak etme bir kaç güne alışırlar sanada dedi. kahvaltıyı yaptığımız gibi levent içeri koştururak gitti bende nolduğu anlamadan koşarak içeri gittim.

    bulaşıkhane gibi bir yere girdik, burda da ortalama 4-5 kişi vardı hepside güler yüzlüydü içerdeki binler gibi değildi. tebrik ettiler filan tanışdık tek tek daha sonra içeri başka bir adam girdi uzun boylu birşey suratı asık bana tip tip bakıyor. yanıma yaklaşdıkça ben iyice tırsıyorum yanıma iyice geldi; gülerek hayırlı olsun dedi. ulan kendimden geçtim, adam tip tip üstüme gelipte bir an gülünce dona kaldım. neyse sağol abi dedim. adam demezmi burda abi yok şefim var. bir daha affettmem diyip güldü. (bu adamda dünkü personel şefinin bir üstüymüş yani en üstdekilerden biri)

    mutfak gibi biryerden geçtikden büyük bir salona girdik(restorana) levent birde bir kaç kişi daha apar topar iş yapıyorlar. bende yeni olduğum için aval aval bakıyordum ne yapacığız diye filan masaları düzeltiyorlardı. setleri(çatal bıçak) yerleştirdikten sonra saat 8gibi filan kapıları bir açtılar hayvan gibi müşteri yağıyor içeri anlatamam.
    gelen geleni restoran sabahdan nerdeyse ağzına kadar tıka basa doldu.

    ben noluyoz mk dememe kalmadan levent beni kolumdan tutup dışarı zütürdü, oturalım şurda biraz akşama kadar bir daha oturamacaz dedi. iyi deyip bir 5-10dakika sonra millet sigara keyfi yaptıkdan sonra, herkes ayaklanıp içeri gitmeye başladı. içeri bir girdim ne göreyim zütünü gibeyim, millet yiyip içip bırakmış masalar boşlarla dolu onları alıp alıp bulaşıkhaneye bırakıyorduk. belki bütün gün işimiz buydu ama yetişmek zordu(adamlar hayvan gibi yiyor kirliyi zütür temizi getir yetiştiremiyorsun) ilk saatlerden iflahım gibilmişti bile, kendimden geçmiştim resmen kanter içinde kalmıştım. yanıma başka bir elaman gelip yoruldunmu paşam dedi. evet dediğimde; daha dur paşam ilk günün deyip güldü gitti. aslında herkes ekmeğindeydi ama kral adamlardı.
    ···
  4. 4.
    +5
    birde bir karı kız vardı var ki anlatamam, sanki Türkiye'de değilim başka ülkelerdeyim. herkes açık saçık giyiniyor dekolteler filan o biçim ama kimse umursamıyordu. ilk başlarda bende ağzımın suyu akacak şekilde karı kızı kessemde zaman geçtikçe alışmaya başladım. yani yine bakıyordum ama ilk zamanlardaki kadar değil.

    bizim restor açık büfeydi, otelin olduğu için. ama bir kaç büfe vardı özeldi; daha doğrusu oralarda açık büfeydi ama başında duranlar vardı. dondurmacı bir çocuk vardı, ismi yükseldi sürekli gelen giden müşteriye söverdi. adamlar zaten turist bir gib anlamıyorlar az ye huurun çocuğu, yiye yiye ayı gibi olmuşsun vs. hep müşterilere küfür ederek bizi güldürüyordu. müşterilerde biz gülünce espiri yapıyor sanıyor onlarda gülüyordu. türklerle turistleri ayırt etmeside şöyle oluyordu zaten neyli isterseniz diye sorduğunda anlaşılıyordu ona göre davranıyordu.
    neyse günler böyle böyle birbirini kovaladıkça ben az çok işe biraz daha alışmışım, uzun süreli otelde kalan turistlerle kaynaşır olmuştum. çok samimi olmasada yani yine gidip şakalaşabiliyordum. (müşteriye ne kadar iyi davranırsız bahşiş alma olasılığınız okadar artar) genelde bana verilen bahşişlerin yarısını cebe yarısınıda tip kutusuna atıyordum.
    taki beni bin in teki yakalanaya kadar, napıyorsun sen dedi. dedim hiç birşey bahşişleri tip kutusuna atacaktım, cebimden bahşişin yarasını çıkartıp atacakken elimi tuttu;

    atıyormuş gibi yap ama atma sakla kimse görmeden. kendi kendime nediyor bu diye düşünürken, salakla işte dedi. sanırım adamımı bulmuştum. hırsızlık demeyin çünkü bunu garsonların vs. çoğu bilir hakkınızdır sizin bu para zaten müşteri size verir prasödür gereği tip kutusuna atarsanız.
    ···
  5. 5.
    +3
    neyse günler geçtikce ben biraz biraz daha alışmaya başladım, belki aynı işi yapıyordum ama daha az yoruluyormuşum gibiydim. henüz daha maaşa olduğu kadar geçimimi az çok gelen bahşişlerle sağlıyordum, az çok demeyin yararı çoktur o bahşişlerin. tabi günler geçtikçe benim arkadaş ortamadı oluşup kabuklaşmaya başladı, kimin ne olduğu daha iyi biliyordum. konuşalacak adam vardı konuşulmayacak adamlar vardı.

    bir akşam yine işten çıktık(saat 11 gibi filan) sahilde oturalım biraz dediler, ilk önce lojmana gidip üstümüzü değiştirdikten sonra yüreyerek sahile gittik. gece geç olduğu için çok kişi yoktu zaten otelin sahili olduğu için herkes giremiyordu birtek müşterilerle personel. biz şezlonglardan bir kaçtane çıkartıp üstüne tam yatıyorduk ki güvenlik geldi; efendim maalesef kumsal kapandı bu sebeple şezlongları kullanamazsınız vs. diyor. elamanda bizim lojmanda kalıyor yine tanıdık ama dingil bizi tanımadı.

    dedik biziz oğlum biraz yatıp gidecez, bu hala diyor efendim malasef izin veremem filan sonra bu biz buna iyice yaklaşınca yani yüzümü görebilecek kadar yeni tanıdı. sizmiydeniz beyler diyor. yarım saatdir ne sanıyon filan baya gülüştük. sonra; ben gidiyorum çok dağıtmayın sorarlarsa beni görmediniz filan dedi. tamam deyip gönderdik. personelde olsak buraya düzelten adamlarda var ayıp şimdi bu saatde bizi görseler. neyse biz elimizde çekirdekler bir yanda da sigaralar muhabbet ediyoruz sanki ertesi gün iş yok gibi dağıtıyoruz. tam kalkacaz bir kaç hatun geldi, hatunlarda tanıdık ama bizim iş yerinden receptionda duran kızlar.
    ···
  6. 6.
    +5
    napıyonuz burda filan bizde oturabilirmiyiz diye sohbete girdiler. sadece otelde birde yemeklerde denk gelip gördüğümüz kızlar yanımızda oturuyordu. turistler kadar güzel olmasalarda yine güzellerdi. ama hiç öyle kezbanlık yapıpda havalara girdiklerini görmedim. bizim çocuklarda öyleydi, aramızda sahiden yakışıklılar filan vardı ama gidipte otelde çalışanlara yavşayacak kadar bin değillerdi anca turistlere arada yanışıyorlardı.

    neyse bunlar gelince biz kalkmaktan vazgeçtik filan, muhabbet muhabbet açıyor konuşuyoruz. ortam kalabılaştı haliyle bizim bitiremediğiz bi poşet çekirdek biti verdi. ben dedim şurdaki marketden çekirdek alıp geleyim birşey isteyen varmı diye, sormaz olaydım herkes sanki gidecek birini bekliyormuş. neyse herkes elime parayı tutuşturdu ben kalktım tam giderken cansu diye bir kız dur bende geliyorum dedi. peki dedim. tam arkamı döndüm bağırdı bu bana kaldırsana uyuz diye. bir rezillik hisettim elimi tekrar arkamı dönüp gülerek pardon dedim elimi uzattım kalktı.
    ···
  7. 7.
    +4
    yolda gidiyoruz muhabbet başlattı;
    +kız
    -ben
    +adın neydi senin, kusura bakma hep unutuyorumda
    -sorun değil, ahmet ben memnun oldum
    +bende memnun oldum, okuyormuydun?
    -yok liseden sonra devam etmedim
    +hım...
    -sen okuyormusun?
    +evet yaşın kaç?
    -19
    sessizlik çöktü;
    +sen bana sormayacakmısın
    -neyi sormayacakmıyım?
    +yaşımı
    -bilmem bayanlara yaş sorulmaz diye sormadım
    +iyi ettin bende 20 yaşındayım aramızda bir yaş var çok değilmiş
    neyse markete gidip birşeyler aldık geri döndük, biraz daha oturup kıllatık. saat de geçdikçe geçiyordu, yarın iş yokmuş gibi bizimkiler hala kıllatıyordu. ben en son kalkıp ben gidiyorum size iyi geceler dedim. bizimkiler dur be oğlum nereye filan derken, yarın iş var kalkamıcaz dedim. cansu denilen kızda gerçekten daha erken nereye gidiyorsun dedi. (erken dediğide 1 yada 2ydi tam hatırlamıyorum). hadi dedim az daha durayım tamam.
    ···
  8. 8.
    +3
    kızlar şişeyi ortaya koydu, hadi şişe çevirmece filan dediler. kabul ettik. şişe bir türlü bana dönmüyordu, yapacak birşey de yok sürekli milleti dinliyorum uykum da baya baya geldi. ben gidiyorum deyip bu sefer sahiden kalkıp gittim. sabah uyandığımda işe geç kalmış kahvaltı bile yapamadan koşturarak otele gitmiştim. şef dik dik bana bakıyordu. neyse ben aldırış etmeden işime devam ettim, yanıma bir kaç kişi gelip nerdesin diye sordu; uyuya kalmışım dedim.

    daha sonra öğle arasında anterye çıktık, saat 3de çıkıyorduk normalde iş çok diye 3.5 gibi çıktık. lojmanda dün geceki aynı kadro okey çeviriyoruz, bir yanda da muhabbet ediyoruz. keyifler çakırdı, arkadaşın telefon çaldı açtı baya konuştukdan sonra yüzü gülerek beyler müjdemi isterim maaşlar yatmış dedi. bizde sevindik, koşarak atmye gittik. herkes gülerek parasını çekiyordu. bana kaç para yattığını çok merak ediyordum, atmnin karşısına geçtiğimde heyecanla kartı takıp şifreyi girdim tam bin lira vardı. baya sevinmiştim o gün. 500kağıdı evdekilere yollamak için ayırdım 500ünede kendime ayırdım. 250yi biriktirmek için ayırmıştım, 250de cebimdeydi. zaten ekmek elden su göldendi o yüzden çok fazla para harcamaya gerek kalmıyordu.
    ···
  9. 9.
    +2
    neyse biz anterye dönüp üstümüzü değiştirdikten sonra işe geri dönerken yolda kızları gördük onlarda işten yeni çıkmış lojmana dönüyorlardı. (reception gece/gündüz vardisayla çalışıyordu biz 8-15-22 çalışıyordu tam gündü) neyse paranın yattığını söyledik, akşama yine bulaşalım filan dediler olur dedik. gittik otele. tam içeri girecem şef beni çağırdı; buyrun şefim dedim.

    birdaha geç kalırsan kovarım seni anladınmı dedi, kafa sallayarak evet şefim dedim. içeri koşturarak girdim, diğerkilere yardımcı oluyordum. bir yandan da sürekli sabırsızlanıyordum iş bitsinde dışarı çıkalım. ilk kez bu gece cebimde dolu dolu parayla dışarda vakit geçirecektim. zar zor geceyi yapıp işi bitirdikden sonra setleri yerleştirdik sonra işten çıktık.
    ···
  10. 10.
    +3
    direk lojmana gitmek için yola koyulduk. antere yine dolup taşmışdı oturacak yer yoktu. dinlemeden yukarı çıkıp üstümü yine değiştirdikten sonra kızları almak için diğer binaya yani kızların kaldığı binaya gittik. ama bunların ne telefonu vardı nede oda numalarını biliyorduk. apartmandan birilerine sorduk hepsinin odası ayrıydı, tek tek girip sormamız olmazdı o yüzden birtanesini çağırdıktan sonra diğerkilerini de çağırmalarını söyledik.
    kızlarda toparlandıktan sonra çarşıya doğru yola koyulduk. çarşıda öyle yakın değil turistlik mekan filan olduğuna bakmayın bir bizim otelin otaraflar iyi diğer taraflar hep tarla gibi kumsal.

    neyse yolda konuşa konuşa devam ediyoruz, pelin diye bir kız vardı sürekli sevgilisinden bahsediyor. yok şöyle olsaydı böyle olsaydı ben onu gerçekten seviyordum vs. ayrılmışlar herhalde. gerçekten bunaldım sus diyecem ama olmayacak ayıp olacak arkadaşlarının yanında. ağzımı açmadım, bu cansu dedi kuzum boşver sen onu biz sonra seninle daha detaylı konuşuruz dedi. ben derince bir oh çektim, herkes bana noldu manasında baktı. yanımdaki arkadaş sordu noldu filan diye; dedim hiç maaş yattı gezmeye gidiyoruz eğlenecez filan ne olsun(aslında kız sustu diye oh çekmiştim.)
    ···
    1. 1.
      0
      Beklemedeyiz hocam
      ···
  11. 11.
    +3
    sonunda çarşıya vardık, gecenin bir saati olmasına rağmen insanlar hala dışarda dükkanlardan birşeyler alıyorlardı. değişik değişik müzik çalanlarmı derseniz yoksa sürekli birşeyler satmaya çalışan esnafmı derseniz hepsi ayrı bir yana gerçekten güzel bir ortam vardı. dolaşarak giderken bi tane hediyelik eşyacının önüne geldik, anımız olsun diye herkes bir birbilerine birşeyler aldı. çıktık yolda devam ederken cafe gibi bir yer gördük kızlar oturalım dedi oturduk. birer kahve söyledik, günler haftalar sonra ayağınıza hizmet edilmesi tarif edilemez bir duyguydu. kahveleri içtik, kızlardan biri dedi verinde fallarınıza bakayım. herkesin falına sırayla bakıyor benimkine bakacak baktırmak istemedim; neden diye sordu. bende inanmam öyle şeylre dedim. arkadaşlar nolacak baksa diye zorla benim fincanı verdiler, kız bakıyo bende içimden geçiriyorum kesin sallayacak vs. diye
    başladı anlatmaya;

    şuan sevgilin yok sanırım(bunu bilmişti zaten bellide oluyordu) tez vakte kadar çok güzel bir kız hayatına girecek filan diye. bizimkiler dedi kim bu kız diye, bende bilmiyorum öğreniriz zamanı gelince dedim. herkes güldü.
    ···
  12. 12.
    +3
    fala bakmaya devam ediyo, bana dedi hem bir kötü haber hemde seni sevindirecek iyi bir haber alacaksın filan dedi. ben zaten kötü haber lafını duyunca dedim tamam devam etme yeter bana bukadar. diğerkilere bakmaya devam etti filan derken kızlardan biri dedi sen yatmaya gitmiyormusun uykucu? dedim yarın ben izinliyim asıl siz yatmaya gidin.

    aynı kız dedi ne güzel valla keyfine diyecek yoktur. öyle dedim. daha sonra biraz daha oturup bir kaç şey içdikten sonra kalktık. lojmana dönüyoruz yolda konuşa konuşa devam ediyoruz. herkesin okadar çok birikmiş anısı varmış ki anlatamam, herkes ayrı bir dilden konuşuyor. konuşa konuşa yolu bitirdik lojmana geldik, bizimkiler dedi hemenmi gidiyorsunuz bir kaç şey içelim. kabul ettiler, ama hala sohbete devam ediyoruz. daha sonra 4lerli gruplara ayrıldık 2grup olduk ayrı masalarda okey oynuyoruz. herkes eşli, ben bu cansuyla eş oldum arkadaşta pelinle. el üstüne el çeviriyoruz bir yanda da hala sohbet ediyoruz, çok ses çıkarmış olmalıyız ki benimle aynı oda da kalan elamanlardan biri yanımıza gelip Allah muhabbetinizi artırsın gençler deyip gitti.
    ···
  13. 13.
    +2
    biz eyvallah dedik, oyunumuza bakıyoruz. bu cansu denilen kızda az değildi, nasıl taş çalıyor altdan uzatıp duruyor farkettirmiyoruz bu sayede oyunu kazanmıştık filan. daha sonra yatmak için dağıldık, odaya bir girdik demin aşağıda bize laf söyleyen elaman üstüme atladı. ne olduğunu anlamaya çalışırken köpek gibi yalvarvaya başladı kanka sizin masada oturan kızın sevgilisi varmıymış, tutuldum lan kıza ayarla onu bana filan diye söylüyor.

    dedim bilmiyorum varmı yokmu, ayarlayamam olmaz dedim. bu bana yalvarmaya başladı kanka Allah aşkına ne istersen yaparım vs. sadece ayarla lütfen deyip yalvarıp duruyor. tamam yarın düşünürüm şimdi yatcam dedim gidip yattım.(adam gelip yalvarıyo kızı ayarla diye zütüm baya bir kalktı tabi ki, benimde çok çevrem yoktu kızlardan bir onlar var işte birde bir kaç kişi daha)
    ···
  14. 14.
    +3
    neyse yattım, sabah erken kalkma sorunsalım yoktu ama eve gidip annemleri görecektim. gecenin bir yarısı bu bin beni yine uyandırdı noluyoruz mk dermemişcesine buna baktım, adam takmış kıza diyor kanka ayarlıcan değilmi? dedim konuşurum bir ara git yat gecenin bu saatinde ne uyandırıyon. eyvallah kral adamsın deyip gitti.(herşey bitmişti benim bile sevgilim yokken adama manita ayarlıcaktım) neyse sabah uyandım rahat bir şekilde otobüse binip eve gittim. annem beni görünce çok sevindi. dedi sen çok zayıflamışsın noldu sana böyle filan diye. dedim anne yapacak birşey yok bütün koşturup duruyoruz filan. amman dikkat et oğlum yoruluyorsan boşver orayı sana işmi yok filan dedi. gerek yok anne deyip ayırdığım 500lirayı çıkartıp anneme verdim. kadının gözleri doldu, alamam dedi bu para senin hakkın. yok anne dedim al işte filan zar zor ikna edip aldırdım.

    babamı sordum nerde diye, kahvedeymiş. yanına bir gidip göreyim diye çıktım kahveye gittim, mahalleliyle selamlıştıkdan sonra babamla aynı masada oturduk baya konuştuk filan. babamda da aynı şeyleri söylüyordu yoruluyorsan başka iş bulursun oğlum kendini heba etme filan diye. onca seni yeni yeni adam akıllı bir çevrem varken nasıl bırakabilirdim ki bırakamazdım. gereği yok baba, kolay işmi var dedim. sen bilirsin dedi.
    ···
  15. 15.
    +3
    akşama kadar babamla kahvede beraber oturduk akşama doğru tekrar eve gidip annemle vedalıştıkdan sonra otele geri dönme vakti gelmişti. otobüse atladım, yola koyuldum. biraz yolda kestirdikten sonra durakda indim lojmana doğru yola koyuldum. içeri girdim bir kaç kişiye selam verdikten sonra yukarı çıktım odaya girdim, kimse yoktu. tam yatağa yattım üstüme denyonun teki atladı noluyoruz derken kanka konuştunmu vs. diyor. en sonunda dedim bi gibtir git lan izinliydim bugün evdeydim gördüğümmü var vs. yol yorgunluğuyla kafayı vurduğum gibi uyumuşum zaten sabah erken kalkacaktım iş vardı.

    sabah kalktığımda leventle yine koşarak kahvaltıya gittik, ordan son düzenlemeleri yapıp restoranın kapılarını müşterilere açtık. bugün ilk kez bukadar çok müşteri görüyordum inanın, masalar dolup taşmıştı loca bölümünüde diğer müşterilere açmak zorun kaldık normalde özel müşteriler için ayrılır ama. levent bana dedi hadi geçmiş olsun. noldu derken sezonuda açtık filan dedi.
    ···
  16. 16.
    +3
    sezonun açılması demek girişimci işveren için bir mutluluk çalışan emektar için bir hüzündür. acayip turist müşteri gelir ama hayatınız gibilir. neyse bizim işler daha yoğunlaşınca yetişemez olduk. hangi birine koşacan kim bilir. neyse biz yoğunluktan kızlarlada karşılaşamaz olduk saatlerimiz sürekli çelişiyordu. yanlış hatırlamıyorsam 1.5-2hafta sonra kadar tam işten çıktım otelde cansuyu gördüm hala çalışıyordu. dedim Allah Allah bu kız niye bu saate kadar kalmış ki gidip bir selam vereyim.

    içeri girdim, kolay gelsin hanfendi siz bu saatde çalışırmıydınız diyerek hafifce güldüm. karşılık olarak;
    gördüğün gibi çalışıyorum, ben bir komiklik göremiyorum ama sen hala gülüyorsun. irkildim dedim, sadece kolay demeye gelmiştim bu saatde çalıştığını görünce merak ettim birde ondan dedim. yine karşılık olarak kalsın dedi. naptım kötü birşey demedim ki bu kız bana böyle diyordu.
    ···
  17. 17.
    +3
    neyse yoluma koyuldum neden böyle dediğinide merak etmiyor değildim. biraz canım sıkkın bir şekilde yukarı çıktım, yattım. hiç aşağıda kıllatacak keyfim kalmamıştı.
    ertesi sabah uyandım yine leventle hergünkü gibi kahvaltıya yetişmek için koşturarak gidiyoruz. kahvaltıyı yapıyoruz hiç beklemeden salona koşuyoruz setleri diziyoruz masaları hizalıyoruz vs. biz böyle böyle devam ediyoruz. bizim şef geldi dedi bütün herkes toplansın toplantı yapacaz. ben diyorum mk ayak üstü toplanıtımı olur vs diye hep öyle oluyormuş böyle yerlerde.

    herkes toplandıktan sonra;

    arkadaşlar biz burda bir aile gibiyiz, abi abla kardeş manasındayız ama bazılarımız ne yazık ki sorumluluklarını bilmiyor müşterilere kötü davranıyor ve bahşişleri tip kutusuna değilde cebine atıyor. biz bu arkadaşları zaten biliyoruz fakat ismini vermek istemiyorum ama inanın gerçekten biliyoruz, en yakın zamanda kendilerini düzeltmelerini istiyorum vs. birşeyler zırvalayıp gitti. (banamı demişti yoksa başklarınımı bilmiyorum)
    ···
  18. 18.
    +3
    salonun kapılarını müşterilere açtık, gelen gelene açık büfe zaten nasıl yiyorlar anlatamam. biz içerden tabak yetişterimiyoruz mutfak kahvaltılık yetiştiremiyor. zorlanıyoruz. neyse öğle yemeğine geçte olsam çıktım. bizden bir kaç kişi vardı, yemeği aldım masaya geçtim. karşıma birisi oturdu. hiç oralı olmadım, sonra dün için üzgünüm kusura bakma filan dedi. cansu ydu bu önemli değil dedim. daha sonra;

    +cansu
    -ben

    +uzun süredir karşılaşamıyorduk
    -işler çok yoğunlaştı geç çıkıyoruz o yüzden
    +hım anladım. ee bu akşam boşmusunuz bulaşalım yine?
    -valla bilmiyorum ki duruma göre haberleşiriz
    +peki ben sana telefonumu vereyim akşam ona göre ararsın
    -tamam
    +birde akşam seninle ayrı birşey konuşmak istiyorum
    -olur, ben işe döneyim sana afiyet olsun
    +teşekkürler...
    ···
  19. 19.
    +3
    kalktım, işe döndüm akşam benimle ne hakkında konuşacığını çok merak ediyordum. bütün günümü nediyeciğini düşünerek geçirdim, gün bitti sayılırken son bir kaç saat kala dalgınlıkla elimdeki 20tane tabağı müşteriye çarpıp yere düşürdüm. hepsi birden kırıldı, ben sorry madam derken no problem deyip geçti. onları temizlerken hala akşam nediyecekti onu merak ediyordum.

    bizim çıkış saati geldi çattı ama hala iş bitmemiş setler ayıklanacaktı, ben bizimkilere dedim beni bugünlük idare edin. tamam dediler şefe haber vermeden kaçıp gittim(normalde işten çıkarken şefim iş bitti gidiyorum diye haber veririz) yolda cansuyu aradım, ben tekim diğerkiler gelemedi vs. dedim. tamam deyip kumsala çağırdı beni. dedim evet seni dinliyorum;

    +cansu
    -ben

    +ne anlamda?
    -öğlen bir şey konuşmak istediğini söylemiştin
    +evet doğru, dün olanlar için gerçekten üzgünüm öncelikle bunu bilmeni isterim
    -sorun değil
    +dün çok sinirliydim, diğer arkadaşım gelemedi hastaymış 12'e kadar onu bekledim yorgundum birde sen espiri yapınca iyice canım sıkıldı
    -ben özür dilerim asıl
    +hayır özür dilemene gerek yok, birde dün sinirliydim çünkü nasıl söylenir bilmiyorum ama direk söyleyecem
    -neyi?
    +reglim ondan
    -reglde ne demek? (hayatımda ilk kez duyuyordum)
    +nasıl söyleyim ki
    -istediğin gibi söyle
    +kadınların adet dönemi yani özel dönemi daha çok istemsizce sinirli oluyoruz(kızararak söyledi)
    -anladım ayda başı yani
    +evetde herkesin yanında aybaşı diye söyleme olmaz ayıp dedi (güldü)
    sonra bu dizime kafasını koydu;
    +nerde oturuyorsun sen?
    -burda aynı şehirde
    +ciddimisin?
    -evet neden ki?
    +bende bu şehirdeyim. ne tesadüf(öyle demesinin sebebi farklı şehirlerden gelen bir çok çalışan vardı)
    -iyiymiş
    +kız arkadaşın filan varmı bari?
    -yok, sanırım kızlarla aram pek iyi değil gibi
    +ama hiç öyle göstermiyorsun
    -ne gibi?
    +bilmem çok aktifsin
    -farkında değilim sanırım
    +olabilirde sen niye bukadar terledin yüzünden damla damla ter akıyor
    -sıcaktan(aslında heyecandadı arkadaşımda olsa ilk kez dizimde yatan bir kız vardı)
    +sahidende hava çok sıcak, ne kadar daha burda çalışacaksın?
    -bilmem sezon kapanınca eve dönecem sanırım, peki ya sen?
    +okul açılınca işi bırakacam
    -hım
    neyse biz bunla muhabbet etmeye devam ederken bizimkilerde geldi. yine gece yarısına kadar muhabbet ettik takıldık öyle.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      Cevap veriyorum devam et 3-4 kişi var daha da artar
      ···
  20. 20.
    +1
    muhabbet filan ettik işte yine gece oldu, biz tam ufakdan kalkıyoruz benim kaldığım odadaki sayko geldi. içmiş birde ne yaptığını da bilmiyor bana diyo;

    +odada kalan çocuk
    -ben

    +bizim iş noldu
    -halledecem
    +hani ne zaman halledecen
    -zamanı var daha sabret
    +neyin zamanı var lan kaç haftadır oyalıyon (gören de beni kazanova filan sanacak yanımda hergün hatun var gibi)
    -tamam dedik işte
    +her seferinde tamam diyorsun ama olmuyor

    bizim arkadaşlarda arkadan dalammı filan diyor yok dedim. neyse biz bunu yatıştırıp kızları bıraktık,

    kimseyi durumu anlatmadan bizde odalara dağıldık. bu bana diyor ayıp ediyon ama, köpek gibi süründürdün beni. bende gaza geldim tamam lan dedim yarın gidip konuşacam sende gel hatta filan dedim, bu dedi yok olmaz ben yüz yüze hemen konuşamam sen hallet. tamam dedim. yattım yatağa sabah kalktığımda ilk işim kızı bulmak olacaktı nasıl yapacaktım bilmiyorum.

    sabah oldu leventle kalktık koşarak kahvaltıya gidiyoruz yetişebilmek için. tam içeri girecem aklıma kızla konuşacağım geldi, sırf peynirle domates alabilmek tabak aldım koydum birer dilim ekmek aldım birde masada yolda içini doldurup onu yiyorum. bir yanda da yine receptiona koşuyorum. elimde de ekmek o halde gören olsa nediyecem hiç bilmiyorum, neyse son lokmayı ağzıma atıp içeri girdim;

    kolay gelsinler hanımlar dedim.
    ···