/i/Sözlük İçi

sözlük içi.
  1. 101.
    +1
    neyzen tevfik. sahne-i ömrümden nefs-i emmareye hitabım şiirini çok severim
    ···
  2. 102.
    +1
    rezerved
    ···
  3. 103.
    +1
    reserved
    ···
  4. 104.
    +1
    necip fazıl kaldırımlar
    Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında;
    Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum.
    Yolumun karanlığa saplanan noktasında,
    Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum.

    Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık;
    Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar.
    in cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık;
    Biri benim, biri de serseri kaldırımlar.

    içimde damla damla bir korku birikiyor;
    Sanıyorum, her sokak başını kesmiş devler...
    Üstüme camlarını, hep simsiyah, dikiyor;
    Gözüne mil çekilmiş bir âmâ gibi evler.

    Kaldırımlar, çilekeş yalnızların annesi;
    Kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır.
    Kaldırımlar, duyulur, ses kesilince sesi;
    Kaldırımlar, içimde kıvrılan bir lisandır.

    Bana düşmez can vermek, yumuşak bir kucakta;
    Ben bu kaldırımların emzirdiği çocuğum!
    Aman, sabah olmasın, bu karanlık sokakta;
    Bu karanlık sokakta bitmesin yolculuğum!

    Ben gideyim, yol gitsin, ben gideyim, yol gitsin;
    iki yanımdan aksın, bir sel gibi fenerler.
    Tak, tak, ayak sesimi aç köpekler işitsin;
    Yolumun zafer tâkı, gölgeden taş kemerler.

    Ne sabahı göreyim, ne sabah görüneyim;
    Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları!
    Islak bir yorgan gibi, sımsıkı bürüneyim;
    Örtün, üstüme örtün, serin karanlıkları.

    Uzanıverse gövdem, taşlara boydan boya;
    Alsa buz gibi taşlar alnımdan bu ateşi.
    Dalıp, sokaklar kadar esrarlı bir uykuya,
    Ölse, kaldırımların kara sevdalı eşi...

    II

    Başını bir gayeye satmış bir kahraman gibi,
    Etinle, kemiğinle, sokakların malısın!
    Kurulup şiltesine bir tahtaravan gibi,
    Sonsuz mesafelerin üstünden aşmalısın!
    Fahişe yataklardan kaçtığın günden beri,
    Erimiş ruhlarınız bir derdin potasında.
    Senin gölgeni içmiş, onun gözbebekleri;
    Onun taşı erimiş, senin kafatasında.

    ikinizin de ne eş, ne arkadaşınız var;
    Sükût gibi münzevî, çığlık gibi hürsünüz.
    Dünyada taşınacak bir kuru başınız var;
    Onu da, hangi diyar olsa zütürürsünüz.

    Yağız atlı süvari, koştur, atını, koştur!
    Sonunda kabre çıkar bu yolun kıvrımları.
    Ne kaldırımlar kadar seni anlayan olur...
    Ne senin anladığın kadar, kaldırımları...

    III

    Bir esmer kadındır ki, kaldırımlarda gece,
    Vecd içinde başı dik, hayalini sürükler.
    Simsiyah gözlerine, bir ân, gözüm değince,
    Yolumu bekleyen genç, haydi düş peşime der.

    Ondan bir temas gibi rüzgâr beni bürür de,
    Tutmak, tutmak isterim, onu göğsüme alıp.
    Bir türlü yetişemem, fecre kadar yürür de,
    Heyhat, o bir ince ruh, bense etten bir kalıp.

    Arkamdan bir kahkaha duysam yaralanırım;
    Onu bir başkasına râm oluyor sanırım,
    Görsem pencerelerde soyunan bir karaltı.

    Varsın, bugün bir acı duymasın gözyaşımdan;
    Bana rahat bir döşek serince yerin altı,
    Bilirim, kalkmayacak, bir yâr gibi başımdan...

    https://youtu.be/66AXg8hmNhU
    Tümünü Göster
    ···
  5. 105.
    +1
    Ömer hayyam dan bir dörtlük ve en sevdiğim

    Kim görmüş o cenneti, cehennemi?
    Kim gitmiş de getirmiş haberini?
    Kimselerin bilmediği bir dünya
    Özlenmeye, korkulmaya değer mi?
    ···
  6. 106.
    +1
    valla dostum en sevdigim şair yok hepsini ayrı ayrı ve eşit severim hepsi adamın dibidir vesselam
    ···
  7. 107.
    -1
    unutmadan bırakayım şuracığa.

    ismet Özel'den
    Tahrik

    Bırakın ince kavak seslerini şehrin içinde
    paralar yaşlı kızların koynunda yatarken
    bırakın köprülerin üstüne yağmur
    ve basma perdelerden lânet bize.
    Şaşılacak bir dünyada yaşamaktı; öğrendik
    şimdi külçeler yüklüyüz şaşılacak bir biçimde
    külçeler yüklüyüz ve çıkmak istiyoruz yokuşu
    Sokaklar gittikçe katı bizim adımlarımıza
    peşimizde bütün bahçeleri boşaltan ter kokusu
    yankımız soyunup sevap rahatlığı alınan yataklarda
    yürek elbet acıyor esvap değiştirirken
    bizden artık akması beklenilen kan da aktı
    kovulduk ölümün geniş resimlerinden.
    Efsanelerden kovulduk
    kan ve demir kelimeleri söyleyince
    elbiseler içindeyiz, şehrin içinde
    önümüz iliklenmiş, ayakkaplarımız bağlı
    kimsenin uykusunun fesleğen koktuğu yok
    altıkırkbeşte vapur ve sancı geç saatlerde
    eski savaşçılar vesair geçmiyor bulutlardan
    çiçek alıp eve zütürüyoruz
    bunun bir delilik olduğunu bile bile
    en ıssız duyguların ucunda karakollar
    asmaların altı tuzak ve tuzak caddelerde
    külçeler yüklüyüz, çıkmak istiyoruz yokuşu
    gözler kısılıp bakılıyor bize.
    Biliniyor
    bizim mahsustan yaşadığımız
    biliniyor
    şarkıların sırası bizde
    biliniyor
    hayat bizden razıdır
    biliniyor
    otların sarardığı yerlerde güneş
    kurşunun değdiği tende heves kalmıştır.
    ···
  8. 108.
    +1
    ikimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
    Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
    Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
    Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
    Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
    Bu evleri atla bu evleri de bunları da
    Göğe bakalım

    Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım
    inecek var deriz otobüs durur ineriz
    Bu karanlık böyle iyi aferin tanrıya
    Herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum
    Hırsızlar polisler açlar toklar uyusun
    Herkes uyusun bir seni uyutmam bir de ben uyumam
    Herkes yokken biz oluruz biz uyumayalım
    Nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda
    Beni bırak göğe bakalım

    Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
    Tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum
    Bu senin eski zaman gizlerin yalnız gibi ağaçlar gibi
    Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
    Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
    Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
    Bana dönesin diye bir bir kapattım
    Şimdi otobüs gelir biner gideriz
    Dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
    Bir ellerin bir ellerim yeter belliyelim yetsin
    Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
    Durma kendini hatırlat
    Durma göğe bakalım
    ···
  9. 109.
    +1
    Orhan VELi
    ···
  10. 110.
    +1
    Seni düşünmek güzel şey, ümitli şey,
    Dünyanın en güzel sesinden
    En güzel şarkıyı dinlemek gibi birşey...
    Fakat artık ümit yetmiyor bana,
    Ben artık şarkı dinlemek değil,
    Şarkı söylemek istiyorum.NR
    ···
  11. 111.
    +1
    içlerinden en sevdiğim şudur diyemem ama atilla ilhan'ı nazım hikmet'i edip cansever'i turgut uyar'ı cemal süreya'yı özdemir asaf'ı taparcasına severim
    ···
  12. 112.
    +1
    Tabikii de NEYZEN TEVFIK reis
    yansın tüm muallaklerin alayı su veren itfaiyenin hortumunu gibeyim
    ···
  13. 113.
    -1
    en sevdiğim şair anandır ;D
    ···
  14. 114.
    +1
    sessiz gemi şiiride güzel Yahya Kemal Beyatlı'nın
    ···
  15. 115.
    +1
    Hüseyin Nihal ATSIZ ve Ziya Gökalp
    ···
  16. 116.
    +1
    ATSIZ elbette.
    ···
  17. 117.
    -1
    am züt şair
    ···
  18. 118.
    +1
    ahmet hamdi tanpınar

    ne içindeyim zamanın
    ne de büsbütün dışında
    Yekpare, geniş bir anın
    Parçalanmaz akışında.
    ···
  19. 119.
    +1
    rez.. kaybetmiyim bu başlığı
    ···
  20. 120.
    +1
    çok güzel şiirler keşfettim sayenizde panpalarım eyvallah
    ···