/i/Sözlük İçi

sözlük içi.
  1. 101.
    +1
    (bkz: Turgut Uyar)

    GÖĞE BAKMA DURAĞI
    ikimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
    Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
    Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
    Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
    Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
    Bu evleri atla bu evleri de bunları da
    Göğe bakalım

    Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım
    inecek var deriz otobüs durur ineriz
    Bu karanlık böyle iyi afferin Tanrıya
    Herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum
    Hırsızlar polisler açlar toklar uyusun
    Herkes uyusun bir seni uyutmam birde ben uyumam
    Herkes yokken biz oluruz biz uyumıyalım
    Nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda
    Beni bırak göğe bakalım

    Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
    Tuttukca güçleniyorum kalabalık oluyorum
    Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi
    Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
    Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
    Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
    Bana dönesin diye bir bir kapattım
    Şimdi otobüs gelir biner gideriz
    Dönmiyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
    Bir ellerin bir ellerim yeter belliyelim yetsin
    Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
    Durma kendini hatırlat
    Durma göğe bakalım
    ···
  2. 102.
    +1
    Pek bilinmiyor ama Nihal Atsız da müthiş bir şairdir.
    Sevdiğim, kemençede titretiyorken yayı,
    Bülbül sustu, unuttu o eski ağlamayı.
    Öyle sandım ki gökte kızıllık sardı ayı,
    Sevdiğim, kemençede inletiyorken yayı...

    Ağaçların dalları saygılarla eğildi,
    içimden çarpıntıyı, gözümden yaşı sildi,
    Böceklerin sesleri birdenbire kesildi,
    Sevdiğim, kemençede söyletiyorken yayı...
    Ayın on dördü gökte yavaşça yükselince,
    Bir bağlama başladı önceden ince ince ...

    Birdenbire gürleşip kemençeye karıştı,
    Biri coşkun bir öfke, biri bir yalvarıştı.
    Birini inletirken bir kadının elleri,
    Birinde bir erkeğin kırılmış emelleri...
    Sonra kemençe sustu... Yalnız kaldı bağlama,
    Çalkalanarak diyor ki: “Boşunadır, ağlama!
    Kemençen, bağlamam ve ... Gönüllerimiz kırıktır;
    Her tatlı sevişmenin sonu bir ayrılıktır...

    Gök onun kadar derin , o gök kadar berraktı,
    Biraz sonra nazik ay bizi yalnız bıraktı...
    Bu ayrılık çağının hicranını bir düşün,
    Beni hala yakıyor tadı en son öpüşün!?..

    Hazin hıçkırıkları bırakılmış bir kızın,
    Hatırlattı bütün o eski ayrılıkları.
    Söndürür neşesini gönlümüzdeki hızın,
    Bırakılmış bir kızın hazin hıçkırıkları...
    ···
  3. 103.
    -1
    benim kahtalı mıçı
    ···
  4. 104.
    +1
    Orhan Veli Kanık. Sebebiyse hüznü, mutluluğu,kadınları, isyanı,eleştiriyi ve yaşadıklarını güzelce dörtlüklere dökmüştür. Ayrıca Ömer Hayyam'ı severim çünkü şairden ziyade bir filozof olarak bakıyorum ona, sorgulamayı başka bir evreye taşımış.

    Biz gerçekten bir kukla sahnesindeyiz:
    Kuklacı Felek usta, kuklalar da biz.
    Oyuna çıkıyoruz birer, ikişer ikişer;
    Bitti mi oyun, sandıktayız hepimiz.
    -Ömer Hayyam

    Arzulu mudur acaba
    Bir tank, rüyasında?
    Ve ne düşünür tayyare
    Yalnız kaldığı zaman.
    Hep bir ağızdan şarkı söylemesini
    Sevmez mi acaba gaz maskeleri
    Ay ışığında?
    Ve tüfeklerin merhameti yok mudur
    Biz insanlar kadar olsun?
    -Orhan Veli Kanık
    ···
  5. 105.
    +1
    O zaman şunu söylim size

    Bir tas zehir verin içeyim
    Yeterki tek unutmak için acılarımı...
    ÜYO
    ···
  6. 106.
    +1
    Turgut uyar.

    Ikimiz birden sevinebiliriz, göğe bakalım.
    ···
  7. 107.
    +3 -2
    Allah der ki; kimi benden çok seversen onu senden alırım…

    Ve ekler;

    “Onsuz yaşayamam” deme, seni onsuz da yaşatırım.

    Ve mevsim geçer, gölge veren ağaçların dalları kurur,

    Sabır taşar,

    canından saydığın yar bile bir gün el olur, aklın şaşar.

    Dostun düşmana dönüşür, düşman kalkar dost olur,

    öyle garip bir dünya.

    Olmaz dediğin ne varsa hepsi olur…

    “Düşmem” dersin düşersin,

    “Şaşmam” dersin şaşarsın.

    En garibi de budur ya;

    “Öldüm” der durur, yine de yaşarsın.

    -Mevlana-
    ···
  8. 108.
    +1
    Nazım Hikmetten gelsin:

    BiR HAZiN HÜRRiYET

    Satarsın gözlerinin dikkatini, ellerinin nurunu, bir lokma bile tatmadan
    yoğurursun
    bütün nimetlerin hamurunu.
    Büyük hürriyetinle çalışırsın el kapısında, ananı ağlatanı
    Karun etmek hürriyetiyle hürsün!

    Sen doğar doğmaz dikilirler tepene,
    işler ömrün boyunca durup dinlenmeden yalan
    değirmenleri,
    büyük hürriyetinle parmağın şakağında düşünürsün vicdan
    hürriyetiyle hürsün!

    Başın ensenden kegib gibi düşük,
    kolların iki yanında upuzun,
    büyük hürriyetinle dolaşıp durursun,
    işsiz kalmak hürriyetiyle hürsün!

    En yakın insanınmış gibi verirsin memleketini, günün birinde, mesela,
    Amerika'ya ciro ederler onu seni de büyük hürriyetinle beraber,
    hava üssü olmak hürriyetiyle hürsün!

    Yapışır yakana kopası elleri Valstrit'in, günün birinde, diyelim ki,
    Kore'ye gönderilebilirsin, büyük hürriyetinle bir çukura
    doldurulabilirsin, meçhul asker olmak hürriyetiyle hürsün!

    Bir alet, bir sayı, bir vesile gibi değil insan gibi yaşamalıyız dersin,
    büyük hürriyetinle basarlar kelepçeyi,
    yakalanmak, hapse girmek, hatta asılmak hürriyetinle
    hürsün

    Ne demir, ne tahta, ne tül perde var hayatında, hürriyeti seçmene lüzum yok
    hürsün.

    Bu hürriyet hazin şey yıldızların altında
    ···
  9. 109.
    +2
    Nazım Hikmet severlerinin derinden etkiler: "Gökyüzünü başımın üstünde görmek bana yasak... "
    ···
  10. 110.
    +1
    fuzuliciyim ben. adamın satırlarında bilim var görmesine bilene, sanatında ötesinde. bende şairim beni şair yapansa anonim bir şiir kitabıydı adını bilmediğimiz anonim şairlerede selam olsun.
    ···
  11. 111.
    +2
    Günlerden sonra bir gün,
    Şayet sesimi farkedemezsen,
    Rüzgârların, nehirlerin, kuşların sesinden,
    Bil ki ölmüşüm.
    Fakat yine üzülme, müsterih ol;
    Kabirde böceklere ezberletirim güzelliğini,
    Ve neden sonra
    Tekrar duyduğun gün sesimi gökkubbede,
    Hatırla ki mahşer günüdür
    Ortalığa düşmüşüm seni arıyorum.
    Cahit Sıtkı Tarancı
    ···
  12. 112.
    -3
    seviye çok yüksek

    am züt meme
    am züt meme
    am züt meme
    am züt meme
    am züt meme
    am züt meme
    am züt meme
    am züt meme
    am züt meme
    am züt meme
    ···
  13. 113.
    +1
    (bkz: Ziya Gökalp)
    (bkz: Hüseyin Nihal Atsız)
    ···
  14. 114.
    +2
    ah muhsin ünlü, shakespeare , cahit sıtkı , turgut uyar , baudelaire en sevdiklerimdir.
    ···
  15. 115.
    +1
    Turgut UYAR reyizi tek geçerim
    ···
  16. 116.
    +1
    MONA ROSA
    Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
    Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak.
    Kanadı kırık kuş merhamet ister.
    Ah senin yüzünden kana batacak.
    Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.

    Ulur aya karşı kirli çakallar,
    Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa.
    Mona Rosa bugün bende bir hal var.
    Yağmur iri iri düşer toprağa,
    Ulur aya karşı kirli çakallar.

    Açma pencereni perdeleri çek,
    Mona Rosa seni görmemeliyim.
    Bir bakışın ölmem için yetecek.
    Anla Mona Rosa ben bir deliyim.
    Açma pencereni perdeleri çek.

    Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi,
    Bende çıkar güneş aydınlığına.
    Bir nişan yüzüğü bir kapı sesi.
    Seni hatırlatır her zaman bana.
    Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi.

    Zambaklar en ıssız yerlerde açar
    Ve vardır her vahşi çiçekte gurur.
    Bir mumun ardında bekleyen rüzgar,
    Işıksız ruhumu sallar da durur.
    Zambaklar en ıssız yerlerde açar.

    Ellerin, ellerin ve parmakların
    Bir nar çiçeğini eziyor gibi.
    Ellerinden belli olur bir kadın,
    Denizin dibinde geziyor gibi.
    Ellerin, ellerin ve parmakların.

    Zaman ne de çabuk geçiyor Mona.
    Saat onikidir söndü lambalar
    Uyu da turnalar girsin rüyana,
    Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar.
    Zaman ne de çabuk geçiyor Mona.

    Akşamları gelir incir kuşları,
    Konarlar bahçemin incirlerine.
    Kiminin rengi ak kiminin sarı.
    Ah beni vursalar bir kuş yerine.
    Akşamları gelir incir kuşları.

    Ki ben Mona Rosa bulurum seni
    incir kuşlarının bakışlarında.
    Hayatla doldurur bu boş yelkeni.
    O masum bakışların su kenarında.
    Ki ben Mona Rosa bulurum seni.

    Kırgın kırgın bakma yüzüme Rosa.
    Henüz dinlemedin benden türküler.
    Benim aşkım uymaz öyle her saza.
    En güzel şarkıyı bir kurşun söyler.
    Kırgın kırgın bakma yüzüme Rosa.

    Artık inan bana muhacir kızı,
    Dinle ve kabul et itirafımı.
    Bir soğuk, bir mavi, bir garip sızı
    Alev alev sardı her tarafımı.
    Artık inan bana muhacir kızı.

    Yağmurdan sonra büyürmüş başak,
    Meyvalar sabırla olgunlaşırmış.
    Bir gün gözlerimin ta içine bak
    Anlarsın ölüler niçin yaşarmış.
    Yağmurdan sonra büyürmüş başak.

    Altın bilezikler o kokulu ten
    Cevap versin bu kuş tüyüne.
    Bir tüy ki can verir gülümsesen,
    Bir tüy ki kapalı geceye güne.
    Altın bilezikler o kokulu ten.

    Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
    Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak.
    Kanadı kırık kuş merhamet ister,
    Ah senin yüzünden kana batacak.
    Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.

    SEZAi KARAKOÇ
    Tümünü Göster
    ···
  17. 117.
    +1
    Hüseyin Nihal Atsız
    ···
  18. 118.
    +1
    Namık Kemal
    ···
  19. 119.
    +1
    Yeni insanlar tanıdıkça, yalnızlığa daha da yaklaştığını fark edeceksin.

    Charles Bukowski
    ···
  20. 120.
    -1
    Bakma çöken karanlığa
    Kara benim bahtımdır

    Ferdi Tayfur
    ···